SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Düzenin Krizi, Mücadele ve Sorumluluğumuz           (gösterim sayısı: 4.090)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: umut
Konu Tarihi: 23.01.2014- 17:08



Düzenin Krizi, Mücadele ve Sorumluluğumuz



Düzenin hesaplarını bozmak, bu biriken devrimci potansiyelin ve direnme eğilimlerinin pasifleştirilmesinin ve düzenin restorasyonuna tahvil edilmesinin önüne geçebilmek, solun, bir güç merkezi haline gelerek sürece etkin müdahale imkanlarını çoğaltması ile mümkün olabilir. Bu anlamda, yerel seçimlerde kimi yerlerde birleşik bir mücadele zemini olarak gelişen çabaların yerel seçimleri aşan bir anlam ifade ettiğini söylemek mümkün

Devlet içindeki iç savaş tüm kurumlar içerisinde ve arasında karşılıklı müdahalelerle sürüp gidiyor. Bu olağanüstü dönemin yarattığı kaos olup bitenlerin gerçek niteliğinin gözden kaçırılmasına da neden olabiliyor.

RTE-AKP çizgisi, ortaya çıkan tüm pislikleri bir tür komplo teorisi içerisine yerleştirerek, bunu yeni müdahalelerin gerekçesi haline getirmeye yöneliyor. Bildik cambaza bak taktikleri ile tartışmanın mecrasını başka yerlere sürüklerken, krizi devlet içindeki hakimiyetini güçlendirerek çözmeye çalışıyor.

Kuşkusuz koalisyonun parçalanmasının sonucunda iktidar blokunun tüm bileşenlerinin dahil olduğu bu çatışmanın başkaca yönleri de var. Ancak tüm bunların RTE-AKP çizgisinin karanlık ilişkilerin oluşturulmasındaki sorumluluğunun üzerinin örtülmesine ve yeni müdahalelerin zemini haline getirilmesine izin verilmemelidir.

Bugün yapılan en büyük yanlışlardan birisi hakim güçler arasındaki mücadelede –doğrudan ya da dolaylı olarak- birisinin yanında saf tutmaktır. Bu çatışmayı hükümete karşı bir darbe olarak niteleyenler –milli irade ve demokrasi adına- 11 yıldır süreklileştirilmiş darbelerle kurumsallaştırılan faşizmin sürdürülmesine de onay vermiş oluyorlar. Öte yandan da madalyonun bir diğer yüzü olan kesimlerle zımmi bir ittifak içinde olanlar da sonuçta AKP’nin inceltilmiş yeni bir versiyonundan başka bir şey olmayacak bir arayışa ortaklık etmekten öteye geçemiyor.

Geçiş Dönemi Arayışı

Düzenin lime lime dökülmesi, kirli ve karanlık ilişkiler ağından oluşan devletin kurumsal yapısının çözülmesi karşısında krizden çıkışı mümkün kılacak bir geçiş dönemi arayışı da giderek gündeme geliyor.  

Dağılan koalisyon güçlerinin eskiye dönüşünün mümkün olmadığı ve parçalanmışlık içinde tüm iktidar güçlerini yeniden birleştirecek hegemonik bir merkezin de bulunmadığı koşullarda bir geçiş dönemine ihtiyaç duyuluyor.

Bunun nasıl gerçekleşeceğini bugün süren çatışma içinde şekillenen güçler dengesi belirleyecek. Ancak ister nisbi bir uzlaşma içinde isterse devlet içi çatışmada gündeme gelen yöntemlerinin daha üst boyutlarda devreye girmesiyle sonuçlansın, ortaya çıkan tablonun bugünkünden daha karanlık olacağını tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok.

Ülkenin geleceğinin bu şekilde gerici iktidar güçleri arasındaki çatışmalar içinde belirlenmesinin önüne geçmek ise ancak sürece halk güçlerinin müdahale edebilmesi ile mümkün olabilir.

Yoksa bugünkü durum ve gidişat, Bertall Ollman’ın, Zen Budist keşişine dair anlattığı Şark hikayesine benziyor. Hikaye şöyle, ‘Keşiş talebelerine bir soru soracağını söylemiş. Soruya ‘evet’ yanıtını verirlerse talebelerine sopayla vuracakmış. İlk talebe soruyu dinlemiş ve evet demiş, sopayı yemiş. İkinci bir talebe ayağa kalkmış, soruya kulak vermiş, hayır demiş. O da sopayı yemiş. Talebeler soruları yanıtlamaya, keşiş de onları sopalamaya devam etmiş.’

Hikaye, olup biteni izleyen bir talebenin öne çıkıp, sorusunu dinledikten sonra sopayı kapması ile bitiyor. B.Ollman’ın ‘sopayı kapın’ kıssadan hissesi, bizim için de bir çıkış yolu gösteriyor.

Müdahale İmkanları

Aslında, Haziran direnişini halkın sopayı kaptığı bir nokta olarak görmek pekala mümkün. Düzenin çelişkilerini parlatan da buydu. Şimdi ise, bu restorasyon içerisinde sopayı geri almanın da hesapları yapılıyor.

Düzenin hesaplarını bozmak, bu biriken devrimci potansiyelin ve direnme eğilimlerinin pasifleştirilmesinin ve düzenin restorasyonuna tahvil edilmesinin önüne geçebilmek, solun, bir güç merkezi haline gelerek sürece etkin müdahale imkanlarını çoğaltması ile mümkün olabilir. Bu anlamda kavga bir yönüyle Haziran’ın düzen içine çekilmesiyle düzen karşıtı eğilimlerinin güçlendirilmesi mücadelesi olarak da görülmelidir.

Bu anlamda, yerel seçimlerde kimi yerlerde birleşik bir mücadele zemini olarak gelişen çabaların yerel seçimleri aşan bir anlam ifade ettiğini söylemek mümkün. Ankara’da, emekten ve halktan yana güçlerin oluşturduğu ortaklıkla gelişen bağımsız sol adaylık süreci, Ankara’nın sağa teslim edilmemesiyle birlikte solun politik bir alternatif yaratma yönündeki inisiyatifiyle özneleşmesi bakımından önemlidir.

Önümüzdeki günlerde mücadelenin her alanında bu yöndeki adımlar ve arayışlar çoğaltılarak yürümeye başlayan günlerin Haziran’ın ülkesine dönüşmesi hiç de zor değil. Bunu başarabiliriz. Yeterki bu sorumluluğumuzun bilincinde olalım ve Haziran günlerinde sokakta büyüyen çocukların ufkuna güvenelim.

Muhalefet org.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Düzenin partisi, devletin solcusu, CHP ve HDP... melnur 3 2530 30.03.2019- 07:19
Konu Klasör TKP: İnsanca bir düzenin kurulması yarının değil bugünün acil görevidir... melnur 0 1023 18.03.2022- 00:00
Konu Klasör Stratejinin krizi umut 0 2720 30.12.2013- 11:06
Konu Klasör Lenin: parti krizi spartakus 0 2692 04.02.2015- 23:40
Konu Klasör Yılmaz Güney: Sorumluluk, mücadele ve Umut melnur 8 3304 10.09.2023- 20:24
Etiketler   Düzenin,   Krizi,   Mücadele,   Sorumluluğumuz
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS