SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Ulusalcılar: Devrimci mi, faşist mi?           (gösterim sayısı: 5.346)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
ayhan
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 05.12.2013
İleti Sayısı: 1.076
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: ayhan
Konu Tarihi: 10.04.2014- 22:49


Ulusalcılar: Devrimci mi, faşist mi?
Soner Yalçın


Bilindiği gibi K. Marks Yahudi kökenlidir.

1843'te kaleme aldığı ''Yahudi Sorunu'' adlı makalesi büyük yankı uyandırdı. Makalesinde, dinle siyasetin yerini çözümledi; ve ona göre Yahudi meselesi, genel olarak laiklik sorununun bir parçasıydı. Laiklik ise gerçek dini özgürlüğün olmazsa olmaz koşuluydu.

Yahudi kökeni yaşamı boyunca kendisine karşı kullanılmış Marks, bu makalesi yüzünden neyle itham edildi bilir misiniz; anti-semitik/ırkçı olmakla!

Bu ''kafa karışıklığı'' örneğini vermemin nedeni; Türkiye'deki ulusalcıların, bir süredir dindarlara, Kürtlere ve özgürlüklere düşman faşist-darbeci olarak tanıtılma çabası!
Yıllarca bu özgürlükler için mücadele vermiş, nice bedeller ödemiş insanlar, bugün bu tür aşağılayıcı ithamla suçlanıyor.

Kimseye kızmıyorum.
Demek ki anlatamadık; anlatamıyoruz!
Bir daha deneyim...

Devrimi yapanlar ve satanlar

Ülkemizde teorik yetersizlikten dolayı muazzam bir kafa karışıklığı yaşanıyor. Ulusalcılık konusunda yazı kaleme alıyor veya konuşuyorsanız; en azından yeni siyasal düzenler kuran; 1648, 1789, 1848,1871 Avrupa devrimlerini bilmeniz şarttır.

Yani; burjuvazinin tarih sahnesine çıkışını (1648 ve 1789) ve büyük ihanetini (1848 ve 1871) bileceksiniz.

Bilmiyorsanız yazayım...

En basit anlatımıyla ulusalcılık; sanayileşme sonucu burjuvazinin/kapitalizmin tarih sahnesinde yer almasıyla ortaya çıktı.

Bu bir devrimdi...
Ticaretin, feodal mülkiyet karşısındaki zaferiydi.
Aydınlanmanın-modernleşmenin, dogmatizme karşı zaferiydi.
Millet'in, bölgecilik karşısındaki zaferiydi.
Birey'in, ümmet karşısındaki zaferiydi.
Rekabetin, lonca karşısındaki zaferiydi.
Ve...

Bu ulusal devrimin amacı; ülke sınırları içindeki halklara bağımsızlıklarını vermek değil; eşitlik, özgürlük, kardeşlik temelinde tüm halkları; tek bir dil, tek bir bayrak, tek bir devlet, tek bir gümrük altında, tek bir pazar aracılığıyla yani ortak bir kültürde toparlamaktı.
Biraz daha açayım...

Ve burjuvazinin yaptığı devrimle, ulus-devlet sorununu nasıl çözüme bağladığını Almanya örneğinde anlatayım...

Almanya'daki feodalite her bölgede birer prenslik ya da krallık adı altında hüküm sürüyordu. Her biri bağımsız varlığını, -ekonomik ve siyasi olarak- koruma güdüsüyle hareket ediyordu. Her biri, gümrük tarifeleri, para-banka sistemleri, lonca işleyişlerini kendi belirledikleri kurallarla yürütüyordu. Bu prenslikler arasında çatışma ve sürtüşme nedeni oluyor ve bu durum gelişmekte olan burjuvazinin hareket alanını sınırlıyordu.

Alman burjuvazisi açısından türdeş bir pazarın oluşması kaçınılmazdı. Öncelikle Prusya liderliğinde, gümrük birliği kuruldu! Ve zamanla prensliklerin çoğunluğunun katılımıyla ulusal pazar genişledi.

Ardından Almanya, uluslaşma sürecini tamamladı.
Demek ki, bir topluluğun uluslaşmasının nedenini, bizzat toplumun maddi varlık koşullarının üretiminde aramak gerekir.

İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, İtalya vd. Yakın/benzer süreci Almanya'dan daha önce yaşadı.

Peki sonra ne oldu?

Burjuvazi, 1848-1871 yoksulların ve emekçilerin ayaklanmasından korkup monarşiyle/kiliseyle anlaştı ve devrimi sattı!

Gelişme koşulları farklılık taşısa da benzeri Türkiye'de oldu; ve burjuvazi Kemalist Devrimi sattı! Demokrat Parti'yle birlikte feodaliteyle ittifak içine girdi.Gericileşme süreci böyle başladı. Devrimcilerle burjuvazinin yolu böyle ayrıldı. Bugün ülkedeki özgürlük sorununun kaynağı, ulusalcılar değil, feodaliteyle işbirliği içinde olanlardır.

Slavlar ve Kürtler


Deniyor ki; Ulusalcılar Kürt'e düşman!
Tarihsel gerçekle bağını koparan çevrelerde böylesine büyük kafa karışıklığı yaşanıyor.
En iyisi meseleyi yine tarihsel örnek üzerinden anlatayım. Şöyle:

Burjuva devrimi Avrupa'da her ülkede başaramadı. Örneğin Slavlar!
Slavlar'ın temel sorunu, monarşist feodal egemenlikleri yıkmayıp, kendi varoluş koşullarını gelecekte değil geçmişte aramalarıydı! Yüzyıllardır içinde bulundukları donmuş yapı, onları doğası gereği bu yapının korunması yönünde bir çabaya sevk etti.

Bu nedenle, Hıristiyan Ortodoksluğun merkezi Rus Çar'ın başını çektiği bir Slav bütünlüğü içerisinde yer almak istediler: Panslavizm.

Bu realite ortaya şunu çıkardı:
Ulusal bir pazarın ve onun ifadesi olan kapitalist üretim ilişkilerinin olmadığı veya yaratılamadığı durumda, söz konusu topluluklar/etnisite kendi varlıklarını koruma güdüsüyle gerici bir işleve sahip oluyor.

Slavlar bu sebeple Avrupa devriminin baş düşmanı durumuna geldi. Rusya tarafından hep kullanıldılar.

Marks'tan Lenin'e kadar ''sol'un önderleri'' ulusal hareketleri, aydınlanma savaşımının bir parçası oldukları ve gericiliğe karşı savaştıkları sürece destekledi.

Marks, bu nedenle Mithat Paşa'yı destekledi.
Lenin, bu nedenle Mustafa Kemal'i destekledi.

Bu nedenle Avrupalı devrimciler; gerici Slavlara karşı çıktı; ilerici Polonya'ya destek verdi.
Mesele sevip-sevmeme romantizmi değil tarihsel gerçekçiliktir.

Lenin ne diyor: ''Halkın devrimci çıkarları, gericiliğin hizmetindeki bazı küçük ulusların hareketinden üstündür. Bir ülkedeki bir hareket bir başka ülkenin entrikalarının aleti olabilir ve bu işe kilise, mali çevreler ya da kralcılar katılabilir; biz o zaman, bu hareketi desteklemeyiz.''

Bu tarihsel gerçekleri-kavramları bilmeden Türkiye'de hala ne diyorlar: ''Ulusalcılar Kürt'e düşman!''

Hadi canım sizde! O halde, enternasyonalizm'in kurucusu Marks da ırkçı! Sapla saman birbirine karıştırılıyor.

Kastedilen ''Çar'ın'' gölgesinde kalarak varlığını sürdürmeyi düşünen ''Slavlar'' ise haklısınız; hiçbir ulusalcı, feodalizmle barışık, emperyalizm gölgesindeki ''Slav Hareketini'' desteklemez!

Etnisiteye bakmadan; özgür, eşit, kardeş ve tam bağımsız Türkiye'yi kurmak isteyenlerle, devrimci ulusalcıların yolu bir'dir.

Ayakları Anadolu toprağına basan, bir orta sınıf isyanı olan, Gezi ruhu işte tam da budur.





Bu ileti en son ayhan tarafından 10.04.2014- 22:56 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 11.04.2014- 11:03


[quote]


Deniyor ki; Ulusalcılar Kürt'e düşman!
Tarihsel gerçekle bağını koparan çevrelerde böylesine büyük kafa karışıklığı yaşanıyor.





Yazı tarihi gerçeklerin bir özeti. Katılım oldukça işlenebilir konu bu. Ama bana çarpıcı gelen yanı, bu alıntıladığım bölüm.   Kürde düşmanlık yapmakla eleştirilenler, suçlananlar, hatta hakaret edilenler gerçekte '' tarihsel gerçekle bağını koparan çevreler''mi? Tarihsel gerçeklikle bağlarını kopardıkları için mi ''kafa karışıklığı'' yaşanıyor? Hayır, değil ve hiç ilgisi yok.   Bu ülkede ulusalcılık, sosyal şovenistlik, neo-faşistlik nitelemesi kürt sorununa nasıl bakıldığıyla da ilgli değil, tam olarak. Sorun, kürt önderliğinin siyasetine kayıtsız koşulsuz biatla ilgili. Kuyrukçulukla, yedeklenmeyle ilgili. Sorun bu. Bütün bu siyasi eleştiriler(!) Türkiye solunun üzerinden atamadığı bir hastalığı haline gelmiştir. AKP iktidarı boyunca köşe başlarını tutan liberal ve dönek tayfalarının da katkısıyla bu ülkede böyle bir iklim oluşturulmuştur ve bu iklim kendilerini solda gördüğünü ifade eden sempatizan kesimi de büyük ölçüde etkilemiştir. Bu sempatizan kesim sanalda karşısına çıkan sözde sol-sosyalist forumlardaki benzer iklimle de karşılaşmakta ve kürt ulusalcı-milliyetçilerinin egemenliği altında bulunan buralarda, bu iklim hastalığı daha da kronik bir hale getirmektedir.

Siyasi ideolojik analizler elbette önemli ve mutlaka yapılmalıdır ama ''kürt düşmanlığı'' olarak nitelenmeye çalışılan konunun özü bence budur.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Seni gidi ulusalcı, sosyal şoven ve dahi neo-faşist seni... melnur 2 3016 19.09.2019- 08:35
Konu Klasör Türkiye’de bu kadar çok faşist var mı? melnur 0 1251 28.08.2021- 10:47
Konu Klasör 12 Mart; ilk faşist darbe ayhan 3 4052 14.03.2021- 18:55
Konu Klasör Ulusalcılığa ve liberalizme dair... melnur 3 2462 29.05.2021- 07:56
Konu Klasör ''Ulusalcılar'' ve liberaller üzerine... melnur 4 2253 03.01.2021- 03:22
Etiketler   Ulusalcılar:,   Devrimci,   faşist
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS