SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
yorum2006
[ yorumcu ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 15.08.2013
İleti Sayısı: 772
Konum: Gizli
Durum: Gizli
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

2 kere teşekkür edildi.
Cevap Yazan: yorum2006
Cevap Tarihi: 15.05.2014- 18:46


Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Neden yeraltı ocağına yağlı trafo koyuyorlar? Bunun imamları kuru tip trafo diye birşey duymamış mı? Neden tüm ocaklar aynı yere açılıyor? Neden havalandırma sistemi ters çalışıyor? Neden işçilerde gaz maskesi yok? Neden işçilere kaza tatbikatı yaptırılmamış ve acil durumda kaçacağı yönü bilmiyor? Bunlar işin fıtratında mı var? Peki, 15 yaşında çocuğun madende çalışması da işin fıtratından mı?



Sömürü düzeni sürsün diye yapıyorlar bunu, cüzdanları kabarsın, banka hesapları daha fazla şişsin diye yapıyorlar.



Bunları koysalar da sömürü düzeni sürer Sn. munzur. Adamlar dünyanın en ağır işi olan yeraltı kömür madenciliğinde asgari ücretle işçi çalıştırıyor. Esas sömürü burada. İş güvenliği önlemlerine harcanacak para maliyeti ton başına ne kadar artırabilir? Ton başına 23 dolardan 25 dolara çıkar maliyet belki. Hepsi bu. Haydi insanların emeğini sonuna kadar sömürüyorlar, en ağır işi yapanlara boğaz tokluğuna yetecek ücreti bile vermiyorlar. Peki iş insan yaşamına dayanınca, burada durulmasın mı? İş güvenliğinin titizlikle uygulandığı ülkelerde de sömürü var. Ancak orada insan yaşamı bu kadar vahşi biçimde riske atılmıyor. Yoksa kapitalizm var olduğu sürece emeğin sömürüsü zaten hep var olacaktır.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: dayanışma
Cevap Tarihi: 15.05.2014- 20:18


İşçi ücretleri bir misli fazla olursa belki yine kar ederler ama kurtarmıyor. Daha fazla kar elde etmek için yapıyorlar. munzur doğru söylemiş.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
munzur
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.12.2013
İleti Sayısı: 1.075
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: munzur
Cevap Tarihi: 15.05.2014- 22:12


Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Neden yeraltı ocağına yağlı trafo koyuyorlar? Bunun imamları kuru tip trafo diye birşey duymamış mı? Neden tüm ocaklar aynı yere açılıyor? Neden havalandırma sistemi ters çalışıyor? Neden işçilerde gaz maskesi yok? Neden işçilere kaza tatbikatı yaptırılmamış ve acil durumda kaçacağı yönü bilmiyor? Bunlar işin fıtratında mı var? Peki, 15 yaşında çocuğun madende çalışması da işin fıtratından mı?



Sömürü düzeni sürsün diye yapıyorlar bunu, cüzdanları kabarsın, banka hesapları daha fazla şişsin diye yapıyorlar.



Bunları koysalar da sömürü düzeni sürer Sn. munzur. Adamlar dünyanın en ağır işi olan yeraltı kömür madenciliğinde asgari ücretle işçi çalıştırıyor. Esas sömürü burada. İş güvenliği önlemlerine harcanacak para maliyeti ton başına ne kadar artırabilir? Ton başına 23 dolardan 25 dolara çıkar maliyet belki. Hepsi bu. Haydi insanların emeğini sonuna kadar sömürüyorlar, en ağır işi yapanlara boğaz tokluğuna yetecek ücreti bile vermiyorlar. Peki iş insan yaşamına dayanınca, burada durulmasın mı? İş güvenliğinin titizlikle uygulandığı ülkelerde de sömürü var. Ancak orada insan yaşamı bu kadar vahşi biçimde riske atılmıyor. Yoksa kapitalizm var olduğu sürece emeğin sömürüsü zaten hep var olacaktır.



Batılı ülkelerde de sömürü var. Onlar kapitalizmin vahşi dönemini geçtiler. Vahşeti emperyalizmle birlikte dünya halklarına dayatıyorlar. Elde ettikleri sermaye ile de kendi ülkelerindeki emekçi kesimi nispeten sorun çıkarmayacak bir şekilde besleyebiliyorlar. Biz ise hala vahşi kapitalizm aşamasındayız. Daha fazla sömürüye onun için ihtiyaç var.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 15.05.2014- 23:50


Daha fazla kar kapitalizmin doğasında var. Buna neden şaşırıyoruz ki!



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 16.05.2014- 05:40


AKP'ye baştan beri karşıydık. Önceleri içinden geldikleri zihniyetin bu ülke insanına hç bir şekilde yarar getirmeyeceğini, üstelik zihniyetleri gereği laikliğin de altını oyacaklarını düşünüyorduk. Bu on yıl içinde çekincelerimizin hepsini hayata geçirdiler, laikliği ortadan kaldıracak her türlü karara imza attılar, hem toplumsal alana yaydılar ve hem de eğitim dünyasının içine soktular. Neo-liberal ideolojiyi dinci gericilikle birleştirip hem içerde ve hem de bölgede emperyalizmin ileri karakolu olmayı yeğlediler. Bunu pratiğe geçirmek için iktidar olmalarına yol verildi de denebilir.

Ama bu kadarı kimin aklına gelebilirdi! Bu insanlar sonuçta dinsel bir anlayışın içinden gelen insanlardı. Ülkemizde olan biten onca insanlık dışı olayın temel bir öznesi olabilecekleri, bir insan vicdanının asla kabul edemeyeceği söylem ve eylemlerin onlar tarafından gerçekleştirebilecekleri kimin aklına gelebilirdi. İnsanın yüreğini parçalayan böyle bir olayda bile umursamaz bir tepki nasıl verebilir? ''Her yerde böyle oluyor!'' yalanını nasıl ortaya atabilir? Akıl alır bir şey değil!




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
yorum2006
[ yorumcu ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 15.08.2013
İleti Sayısı: 772
Konum: Gizli
Durum: Gizli
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

2 kere teşekkür edildi.
Cevap Yazan: yorum2006
Cevap Tarihi: 16.05.2014- 21:40


Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Neden yeraltı ocağına yağlı trafo koyuyorlar? Bunun imamları kuru tip trafo diye birşey duymamış mı? Neden tüm ocaklar aynı yere açılıyor? Neden havalandırma sistemi ters çalışıyor? Neden işçilerde gaz maskesi yok? Neden işçilere kaza tatbikatı yaptırılmamış ve acil durumda kaçacağı yönü bilmiyor? Bunlar işin fıtratında mı var? Peki, 15 yaşında çocuğun madende çalışması da işin fıtratından mı?



Sömürü düzeni sürsün diye yapıyorlar bunu, cüzdanları kabarsın, banka hesapları daha fazla şişsin diye yapıyorlar.



Bunları koysalar da sömürü düzeni sürer Sn. munzur. Adamlar dünyanın en ağır işi olan yeraltı kömür madenciliğinde asgari ücretle işçi çalıştırıyor. Esas sömürü burada. İş güvenliği önlemlerine harcanacak para maliyeti ton başına ne kadar artırabilir? Ton başına 23 dolardan 25 dolara çıkar maliyet belki. Hepsi bu. Haydi insanların emeğini sonuna kadar sömürüyorlar, en ağır işi yapanlara boğaz tokluğuna yetecek ücreti bile vermiyorlar. Peki iş insan yaşamına dayanınca, burada durulmasın mı? İş güvenliğinin titizlikle uygulandığı ülkelerde de sömürü var. Ancak orada insan yaşamı bu kadar vahşi biçimde riske atılmıyor. Yoksa kapitalizm var olduğu sürece emeğin sömürüsü zaten hep var olacaktır.



Batılı ülkelerde de sömürü var. Onlar kapitalizmin vahşi dönemini geçtiler. Vahşeti emperyalizmle birlikte dünya halklarına dayatıyorlar. Elde ettikleri sermaye ile de kendi ülkelerindeki emekçi kesimi nispeten sorun çıkarmayacak bir şekilde besleyebiliyorlar. Biz ise hala vahşi kapitalizm aşamasındayız. Daha fazla sömürüye onun için ihtiyaç var.



Sn. munzur,

Türkiye'de işçi sınıfının mücadele tarihi Batı kadar eski olmasa bile, en azından 100 yıllık. Bunun hiç kazanımı olmadı mı acaba? Bu ülke bu duruma nasıl geldi? Bu ülkede sendikal mücadele, hem örgütlenme açısından, hem de sendikaların eylemleri açısından 80 öncesinde de, 80 öncesi kadar olmasa bile, AKP öncesinde de, bugünkünden daha ileride bir noktadaydı. Bırakın DİSK'i, devrimci sendikaları, geçmişin beğenmediğimiz Türk-İş yöneticileri bile bugünkülerden çok daha ileri konumdaydı.

Tabii, bir de şu var. Dünyada hiçbir ülke tek başına değil. Büyük bir etkileşim var. Batı'daki işçi sınıfının kazanımları (sosyal hakları hiç kuşkusuz kapitalist kendi kendine vermiyor) Türkiye'de de biliniyor, izleniyor. Bugün Batı'daki kapitalistler, iş güvenliği başta olmak üzere, bazı temel hakları geriye götürmeyi düşünmüyor bile, çünkü bunlar artık tüm topluma malolmuştur. Türkiye Avrupa'nın arka bahçesi. Orada çalışan, yaşayan milyonlarca insanımız var. Zaten iletişimin günümüzde geldiği boyut nedeniyle, tüm dünyada insanlar herşeyden haberdar.

İş güvenliğine yapılacak yatırım, yukarıda da yazdığım gibi, maliyeti çok az artırır. Buna karşın riskleri de var. İktidarın adamı da olsalar, mahkemeleri de ayarlasalar, böylesine korkunç ve topluma mal olan bir kaza sonunda, ister istemez ölen ve yaralanan işçilere yüklü tazminat ödeyecek işveren. Eğer iş güvenliği yatırımlarını yapmış olsaydı, yapacağı masraflar, ödeyeceği asgari tazminatın bile altında olurdu. Peki neden bu hırs?

Türkiye Uluslararası İş Örgütü İLO'nun üyesidir. İLO'nun tüm ilkeleri, çalışmaları yakından biliniyor. Uzmanlar İLO'ya eğitim programlarına da gidiyorlar. Temel ilkeler biliniyor. Yalnız konunun uzmanları değil, sektörde tüm çalışanlar, işvereni de işçisi de şu veya bu ölçüde biliyor bunları.

Peki, neden hala bu ilkellik? Bakın Soma'nın altı hepten kömür. Sayısız ocak, sayısı şirket var. Binlerce işçi çalışıyor. Aileleri ile birlikte sayarsanız, Soma nüfusunun çok önemli bir bölümünü oluşturuyorlar. Son seçim sonuçlarına bakın, AKP birinci parti. Hem de genelde Ege'de AKP zayıfken, Soma'da birinci parti.

Soma'daki madenler kamu işletmesiyken, AKP devrinde özelleştirildi. İşçi ücretleri yarıya, hatta üçte bire düştü. Sosyal haklar kısıldı. İş güvenliği önlemleri asgaride. Daha önce kamu işletmesiyken yaşanmayan kazalar yaşanıyor.

Tamam kazadan sonra AKP'ye bazı tepkiler var, ancak bunların çoğu korkunç kazanın, ölümlerin tepkisi. Tabii RTE'nin kalkıp oraya gidip, işveren firmayı açıkça savunması ve böyle şeyler olur, doğal demesi de, işe tuz biber ekti, halkın öfkesi yükseldi. Peki bu bilince dönüşecek mi sizce? Ülkede ilk kez iş kazası olmuyor ki. Hangisi bilinçlenmeyi getirdi, ne kadar getirdi? Sıkıntı burada.




Bu ileti en son yorum2006 tarafından 16.05.2014- 21:50 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
yorum2006
[ yorumcu ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 15.08.2013
İleti Sayısı: 772
Konum: Gizli
Durum: Gizli
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

2 kere teşekkür edildi.
Cevap Yazan: yorum2006
Cevap Tarihi: 16.05.2014- 21:45


..........




Bu ileti en son yorum2006 tarafından 16.05.2014- 21:51 tarihinde, toplamda 2 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
şibusa
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: şibusa
Cevap Tarihi: 17.05.2014- 00:02


Madende gizlenen gerçekler

Resim Ekleme

Facianın yaşandığı madende beş yıldır çalışan, günlerdir de kurtarma faaliyetlerine katılan işçi E. G., soL’a çok önemli bilgiler verdi. Şirket niye ölüm raporlarını madende değil yukarıda tutuyor? Sendikalara niye güvenmiyorlar? Soma gerçeğini, E. G.’nin ağzından aktarıyoruz...


Burada yemek hakkımız bile yok. Sabah kahvaltısı, öğle yemeği, hepsini evden getiriyoruz. Sadece mühendislere, amirlere yemek veriyorlar.
Ocağa girerken kart basıyoruz. Kimin kaçta girdiği, kaç kişi girdiği, madende nereye yöneldiği... Hepsi belli. Niye açıklamıyorlar? Şirket yetkilileri piyasada yok. Bu madende her gün kaza oluyor, kolu kopan, gözü çıkan, parmağı kopan bir sürü arkadaşımız oldu.

Ya seçimde ya cenazede
Bunlar AKP’yi aldılar arkalarına, hiçbir şey olmaz. Seçimden önce AKP’nin Büyükşehir adayı geldi. Saat 16:00’dan sonra. Mesaim bitmiş, seni dinlemeye mecbur muyum? Taner Yıldız iftara geldi, o gün biz aç çalıştık. Niye, onu beklettiler bize çünkü. Madende bütün gün aç çalıştık, sonra oturup Bakan’ı bekledik. Zaten ya seçimde gelirler, ya cenazede.

Tazminat hilesi
Şirket, fazla tazminat ödememek için ölüm raporlarını madende tutmuyor. Madenin içinde bakıyorlar, işçi ölmüş. Ama raporu madenden çıkarınca, işte ambulansta, hastanede tutuyorlar. Çünkü böylece madende ölmemiş olacak arkadaşlar, şirket az tazminat ödeyecek.

Kaza değil bu, katliam. Ben olaydan 10 dakika öncesine kadar madendeydim. Biz çıkarken meydana geldi olay. Vardiya değiştirmiyorduk. Saat 15:00 civarı. Aşağıda kalanlar hep gündüz vardiyasındaki arkadaşlarımız. 20-30 kadar, erken teslim alan pompacı, şalterci arkadaşımız inmeye başlamıştı. 100 metre gittiler gitmediler, çıktılar dışarı.

Burada devletin belirlediği standartların hiçbiri uygulanmıyor. İnsanları nasıl çalıştırmak istiyorsa öyle çalıştırıyor patron. Normalde çalışma saati. 8 saat. Bu uygulanmıyor. Benim 2 saat fazlam var, kaybım var. Ek mesai ücreti şirketin kazancına bağlı.

Olay esnasında zaten herkes yorgundu. Naik bandıyla yukarı çıkmak istediler. Nakil bandının olduğu yer, pis havanın çıkış noktasıydı. Patlama olunca duman, bandın olduğu yere geldi. Elektrik kesildi, bant durdu, insanlar mahsur kaldı. Müdahale içinse bandın olduğu yer değil, temiz havanın olduğu yer seçildi. Patlama olunca kimseyi bilgilendirmediler, duman orayı kapladı. Kurtulmak isteyen arkadaşlarımız temiz havaya akın etti. Bir müddet sonra temiz hava bölgesine pis hava verdiler. Bile bile katliam yaptılar.

Ben halen içeriden ceset topluyorum. Dedim ya pis hava verilince katliam oldu, o noktada 120 ölü var. İçeride 200-250 ceset var. Şu an benim bildiğim 370 ceset var çıkarılan.

Emeklilik imkansız
6 yıldır bu madendeyim. Kanun gereği emeklilik sınırı zaten olmuş 7001 yövmiye. Daha önce 4001 yövmiyeyi dolduran emekli oluyordu, yaşa bakılmıyordu. Biz ancak 1200 TL alıyoruz.

Sendika “senin arkandayım” diyebilmeli. İmbat Madencilik’ten adam getirdiler sendika seçimleri için. Kendi adamlarını soktular, elimize kağıt tutuşturdular. Zarfa bile koymuşlardı. Sandığa o zarflar atıldı. Katır gibi çalıştırıyor bizi taşeronlar. Patron yüzde 2 diyor, sendika kabul ediyor. Devlette en azından güvencen var.

Katliamdan sonra şirketten kimse gelmedi. Hiçbir açıklama yapmadılar. Ben buraya Ciner’deyken Park Teknik’ken geldim. O zaman bile daha iyiydi. Her hafta burada tahliye, ilk yardım denemesi yapılıyordu. Cihazlar kontrol edilirdi. Göstermelik de olsa yapılırdı. Ama kazanın olduğu zaman tahliye cihazı gelmedi buraya, yoktu. Tüpü var maskesi yok, maskesi var cihazın kendisi yok... En son Ciner zamanında tatbikat yaptık.

Şili’de madenciler için sondaj yaptılar ya hani... Ona istinaden buarda da bir güvenli oda yaptılar. Pakpen döşediler, bezler yaptılar, köpük sıktılar, içine buzdolabı yiyecek koydular. Fotoğrafını çektiler, videoya aldılar, iş bitti. Kapandı orası. Öyle bir oda olsa işçilerin çoğu orada olurdu zaten. Niye güvenli odadan bir tane madenci çıkmadı?

Trafo patlamış olabilir ama öncesi var. Trafoyla bu kadar katliam olmaz. Park Teknik zamanında da trafo patladı burada. Sadece sehirlendik, kustuk. Birer ayranla örtbas ettiler, bitirdiler. Ama bu defa çok büyük bir olay var, trafo patlaması denilerek örtbas ediliyor. Asıl mesele metan gazı. Metan gazı patlamasıyla bant tutuştu, kablolar tutuştu. Onun dumanıyla zehirlendi insanlar. Oksijen sıfıra indi. Arkadaşlarımız hep boğularak, yanarak öldü.


soL


"İş güvenliğine yapılacak yatırım, yukarıda da yazdığım gibi, maliyeti çok az artırır. Buna karşın riskleri de var. İktidarın adamı da olsalar, mahkemeleri de ayarlasalar, böylesine korkunç ve topluma mal olan bir kaza sonunda, ister istemez ölen ve yaralanan işçilere yüklü tazminat ödeyecek işveren. Eğer iş güvenliği yatırımlarını yapmış olsaydı, yapacağı masraflar, ödeyeceği asgari tazminatın bile altında olurdu. Peki neden bu hırs? "
Değerli yorum2006 dan alıntı.


"Tazminat hilesi
Şirket, fazla tazminat ödememek için ölüm raporlarını madende tutmuyor. Madenin içinde bakıyorlar, işçi ölmüş. Ama raporu madenden çıkarınca, işte ambulansta, hastanede tutuyorlar. Çünkü böylece madende ölmemiş olacak arkadaşlar, şirket az tazminat ödeyecek.
" Ocakta çalışan madencinin cevabı.






Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör DİSK'in 16. Olağan Genel Kurulu... melnur 4 2027 17.02.2020- 06:40
Konu Klasör HDP 5. Olağan Kongresi tamamlandı... melnur 1 937 08.07.2022- 05:17
Konu Klasör Abi, doymuyor bunlar! umut 2 4508 12.01.2014- 16:51
Konu Klasör Bunlar Ateist! melnur 0 1199 25.04.2020- 02:34
Konu Klasör İşte bunlar hep Marx korkusu munzur 0 3477 30.11.2015- 19:39
Etiketler   RTE-,   Bunlar,   Olağan,   Şeyler
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS