Esad'ın kalıp kalmayacağına bırakın da Suriye halkı karar versin. Emperyalistler de müdahale etmesin, Rusya ve İran da müdahale etmesin ve Türkiye de etmesin. Şeriatçı, gerici yobazlar da etmesin, Çeçen el kaideci teröristler de dışarıdan gelip müdahale etmesin, Hizbullah da Lübnan'dan gelip müdahale etmesin.
Bırakalım Suriye halkı karar versin. Seçimlere gidilsin ve halkın iradesi yansısın. Ama buna tabii kimse yanaşmaz. Çünkü onların umurunda bile değil Suriye halkının acıları, katledilen, zehirli gazlarla öldürülen suriyeli çocuklar.
Yani kimin "matah" olduğuna siz karar veremezsiniz. Ona karar verecek olan Suriye halkıdır. Yanlış da olsa bu kararı o vermelidir. Aksi halde kararı silahları daha güçlü olan vermiş olacak. Sonuç da kimsenin işine yaramayacak. Daha doğrusu, emperyalistler ve gericilere silah tacirleri dışında kimsenin...
Esad'ın kalıp kalmayacağına bırakın da Suriye halkı karar versin. Emperyalistler de müdahale etmesin, Rusya ve İran da müdahale etmesin ve Türkiye de etmesin. Şeriatçı, gerici yobazlar da etmesin, Çeçen el kaideci teröristler de dışarıdan gelip müdahale etmesin, Hizbullah da Lübnan'dan gelip müdahale etmesin.
Siyaset böyle bir şey değil. Bu tür bir yaklaşım, böyle bir söylem, -yukarda da söyledim, en iyi olasılıkla ütopiktir, duygusaldır ve siyasi alanda hiç bir gerçekçiliği ve karşılığı yoktur. Bir anlamda yine emperyalizme, gericiliğe ve dinci faşizme hizmet eden bir yaklaşımdır.
Suriye'de gerici, dinci bir kuşatma var ve emperyalist çıkarlar uğruna bölge halklarına ölüm yağdırılıyor!
Somut gerçeklik budur.
Ve siyaset de bu somut gerçeklik üzerinde şekillenmelidir.
Ya bu kirli oyunun karşısında olacağız -ki solcuların sosyalistlerin başka bir tavrı da olamaz; ya da doğrudan veya dolaylı yoldan bu bu kirli oyunun bir parçası ve destekçisi...
Somut politika halkın somut taleplerini savunmak ve oradan güç oluşturmaktır. Silahların susması ve serbest seçimler doğru tavır olur. Kan akmaya devam etmesi ise Suriye halkının daha çok güç kaybetmesi demektir. Sonuçta silahı daha çok olanın dediği olacaktır. Bu da emperyalizmin işine yarar.
Rusya zaten kaçak güreşir ve kolay satar. ABD karşısında fazla direnmez ve olan Suriye halkına olur. Soyut politika yapan slogan solcuları ise yine elleri boş, kendi köylerine geri döner.
Ayrıca, batı destekli ÖSO katliam yapınca lanetleyip, Rusya destekli Esad güçleri katliam yapınca susmak ikiyüzlülüktür. Solculuğa yakışmaz.
"Anti-Emperyalistlik" sadece ABD'ye karsi gelmekle ölcülmez. Bu bakis acisiyla yaklasanlarin ne kadar yanildiklari ortada. Esad'in ABD karsitligi anti-emperyalistliginden falan degil. Anti-Emperyalist bir lider, devlet,.... ülkesinin tam bagimsizligi icin mücadele eder, hic bir dis güce sirtini vermez, halkinin huzuru ve özgürlükleri icin mücadele eder.
Bu noktadan baktigimizda Esad ve rejiminde bu saydiklarimin tek bir tanesini dahi göremeyiz. Eskiden Sovyetler Birliginin himayesi altindaydi ve cikarlari dogrultusunda siyaset yapiyordu simdilerde ise Rusya'nin himayesi altina. Diger taraftan yillardir halkini baskiyla ve anti-demokratik kurallarla yöneten bir lider ve sistem.
Ister Suriye olsun ister baska devletler olsun gercek Solcu, gercek Sosyalist tabiiki bu ülkelere yapilan dogrudan empeyalist girisimlere karsi cikar, ama bunu yaparkende o ülkenin sermaye gücünü arkasina almis despotu asla yüceltmez, hele helede asla "anti-emperyalist" olarak nitelemez.
Kacak rumuzlu yorumcunun söylediklerini tamamen dogru ve yerinde bir tesbit olarak görüyorum.
Esad'ın kalıp kalmayacağına bırakın da Suriye halkı karar versin. Emperyalistler de müdahale etmesin, Rusya ve İran da müdahale etmesin ve Türkiye de etmesin. Şeriatçı, gerici yobazlar da etmesin, Çeçen el kaideci teröristler de dışarıdan gelip müdahale etmesin, Hizbullah da Lübnan'dan gelip müdahale etmesin.
Bırakalım Suriye halkı karar versin. Seçimlere gidilsin ve halkın iradesi yansısın. Ama buna tabii kimse yanaşmaz. Çünkü onların umurunda bile değil Suriye halkının acıları, katledilen, zehirli gazlarla öldürülen suriyeli çocuklar.
Yani kimin "matah" olduğuna siz karar veremezsiniz. Ona karar verecek olan Suriye halkıdır. Yanlış da olsa bu kararı o vermelidir. Aksi halde kararı silahları daha güçlü olan vermiş olacak. Sonuç da kimsenin işine yaramayacak. Daha doğrusu, emperyalistler ve gericilere silah tacirleri dışında kimsenin...
Boş laflarla bu işler olmuyor. Solcular da tabii ki Suriye halkının karar vermesi gerektiğini söylüyor. Peki bu karar nasıl olacak? Emperyalizmin saldırısı altında mı olacak? Uçaklar Suriye'yi dümdüz edince mi olacak? Onbinlerce insan ölünce mi olacak? Suriye halkı nasıl karar verecek peki? Emperyalizm ülkeyi ele geçirip kendine göre sandık koyup oy attırınca mı olacak? Türkiye'de baştakiler yalnız emperyalist uşaklığı da yapmıyor. Bu Hanefi klik kendisni Orta Doğu'da kurulacak Sünni bir ümmet devletinin lideri de sanıyor. Alenen mezhepçilik de yapıyor. Esad'a düşmanlıkları yalnız ABD'ye yalakalık için değil, onun Sünni olmamasının da rolü var. Bilinçaltına işlemiş bunların mezhepçilik. Bir türlü vazgeçemiyorlar. İstedikleri Suriye'de Sünni şeriatçıların hakim olmasıdır. Evet Esad'ın kalması bunların gelmesinden daha iyi. En azından yakın vadede Suriye halkının iradesinin gerçekleşmesi daha kolay olur. Yoksa emperyalizmin güdümündeki eli kanlı Sünni yobazlar gelirse, Suriye halkının sesinin duyulması çok daha ötelere gider. Esad 10 yılda gidecekse, bunlar 50 yılda gitmez.
Seçimler, şimdi, şu anki yönetim varken olacak. Esad uluslararası gözlemci heyetinin gözetiminde serbest seçimler yapılmasını kabul ettiğini açıklayacak. ÖSO da bunu kabul etmeli. Etmezse zaten teşhir olmuş olur.
Seçim sonuçlarına razı olunacağı bütün taraflarca ilan edilecek. Suriye halkı da özgür iradesini ortaya koyacak. Savaş da katliamlar da duracak. Aksine davrananları, güvenilir kişilerden oluşan uluslararası heyet açıklayacak.
AKP hükümetine yönelttiğiniz mehzepçilik suçlaması Esad sözkonusuyken pek doğru değil. Çünkü esad'la daha önce çok iyi ilişkileri vardı ve kardeş pozlarındaydılar. Bu uzun süre devam etti.
AKP hükümetine esas yönetilecek eleştiri, onun Suriye muhalefetini hemen savaşa yönlendirmesi ve bu yaşanan katliamlara zemin hazırlaması olmalıdır. Hükümet büyük bir hayalcilikle, kısa sürede Esad'ı devirebileceklerini düşündü.
Seçimler, şimdi, şu anki yönetim varken olacak. Esad uluslararası gözlemci heyetinin gözetiminde serbest seçimler yapılmasını kabul ettiğini açıklayacak. ÖSO da bunu kabul etmeli. Etmezse zaten teşhir olmuş olur.
Seçim sonuçlarına razı olunacağı bütün taraflarca ilan edilecek. Suriye halkı da özgür iradesini ortaya koyacak. Savaş da katliamlar da duracak. Aksine davrananları, güvenilir kişilerden oluşan uluslararası heyet açıklayacak.
AKP hükümetine yönelttiğiniz mehzepçilik suçlaması Esad sözkonusuyken pek doğru değil. Çünkü esad'la daha önce çok iyi ilişkileri vardı ve kardeş pozlarındaydılar. Bu uzun süre devam etti.
AKP hükümetine esas yönetilecek eleştiri, onun Suriye muhalefetini hemen savaşa yönlendirmesi ve bu yaşanan katliamlara zemin hazırlaması olmalıdır. Hükümet büyük bir hayalcilikle, kısa sürede Esad'ı devirebileceklerini düşündü.
Can alıcı nokta zaten burasıdır. Emperyalistler ve uşaklarının Suriye'yi bombalamasına karşı çıkmak.
Seçim konusuna gelince BM gözetiminde bir seçime ben de karşı değilim tabii. Hatta böyle bir seçim Türkiye'de de yapılmalı. Çünkü seçimlere hile karıştırılıyor bizde de. Seçim Kanununu da BM yapsın, seçmen kütüklerini de BM düzenlesin, propagandayı da BM denetlesin mi? Tabii sayımı da yapsınlar.
Ancak komünistler kendilerini seçime endekslemez. Halk kitlelerinin bilinç düzeyi ve emperyalist güçlerin manipülasyonları belli. Öyle olmasa tüm dünya çoktan sosyalizme geçmişti. Değil geri kalmış mazlum ülkeler, batı ülkeleri de geçmişti. Saldırgan Bush'ları, Blair'leri, Obama'ları, Sarkozy'leri de halklar seçiyor. Aslına bakarsanız Suriye'de de seçim var. Türkiye'de komünist partisi yasakken, Suriye'de komünistler bile seçimlere giriyordu geçmişte.
Tayyip'in Esad'a yanaşması, onu ayartarak ABD emperyalizminin çizgisine sokmak içindi. Mezhepçiliği her yerde yapıyorlar. Amerikanın başa oturttuğu Irak'aki Şiilerle de araları bozuk. Mursi döneminde Mısır'da Şiiler, Aleviler, Ahmediler katledildiği halde Mıursi Mursi diye ağlıyorlar. Mezhepçilik yobazların bilinçaltına işlemiştir.
Suriye muhalefeti denilen şey, özellikle silahlı şeriatçılar emperyalistler ve uşakları tarafından sentetik olarak yaratılmıştır. Bu halk muhalefeti değildir ve bunları emperyalistler ve uşakları silahlandırmıştır.
Bu ileti en son yorum2006
tarafından 01.09.2013- 06:22 tarihinde, toplamda 5 kez değiştirilmiştir.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
