SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Haklı Çıkmak! – L. Doğan Tılıç           (gösterim sayısı: 3.909)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: dayanışma
Konu Tarihi: 12.08.2014- 19:49



Haklı Çıkmak! – L. Doğan Tılıç


Haklı çıkmak keyif vermez bazen. Pazar günkü seçimde de öyle oldu. Çatı adayın yanlış ve iki turlu seçimin mantığına aykırı olduğunu, böyle kaybedince yalnızca seçimin değil, umudun ve geleceğin de kaybedileceğini söyleyenler haklı çıktı.

Defalarca yanlışlanan “aslı varken benzerini çıkarma anlayışı”nın tekrar edilmemesini, seçmenin tıpış tıpış değil, koşarak sandığa gitmesini sağlayacak bir aday gerektiğini söyleyenler haklı çıktı.

Sağ-muhafazakar-Sünni hegemonyaya karşı onun içinde kalarak ve ondan medet umarak başarılı olunamayacağını, başarının bir karşı hegemonya inşa etmekten geçtiğini söyleyenler haklı çıktı.

CHP ve MHP gibi doku uyuşmazlığı yaşayacak iki partiyi bir araya getirmenin, bırakın bir sinerji yaratmayı, iki partinin matematik toplamını bile sağlamayacağını söyleyenler haklı çıktı.

Başarının sağa yanaşıp, sağa konuşarak değil; sol bir söylemle geleceğini söyleyenler haklı çıktı.

Şimdi, seçim sonuçları üzerine matematiği, istatistiği çalıştırıp çok sayıda değerlendirme yapılacak, yapılıyor.

Ancak, o değerlendirmelerin hiçbiri şu gerçeği değiştirmiyor:

Bu seçimde, Demirtaş hariç, kimse bir heyecan yaratamadı. Tepe noktasına ulaşan AKP oylarında fazla bir artış olmadı. Erdoğan’ın aldığı 20 milyon 870 bin oy, 30 Mart seçimlerinde AKP’nin aldığı oydan pek de fazla değil.

Öte yandan, İhsanoğlu CHP-MHP ve diğer çatı partilerinin 30 Mart’ta aldığı toplam oyun 5 milyon gerisinde kaldı. Bu, CHP ve MHP açısından kolay ambalajlanamayacak bir fiyasko.

Sonuca CHP açısından bakıp, Kılıçdaroğlu’nun ilk değerlendirmesinin 8 ay sonraki genel seçimlere giderken de partiye hakim olması durumunda çöküşün kaçınılmaz olacağını söylemek fazla risk almak olmaz.

İkinci tura kalmayı başarı olarak önüne koymuş olanlar, rekor sayıda seçmenin sandığa gitmemesinin, tabanından belli ölçüde Demirtaş’a yönelişinin, birkaç ay öncesine göre ciddi oy kaybının ve seçmene “diktatörlük ve demokrasi” arasında tercih yapacaklarını söylemelerine karşın yeterli motivasyonu sağlayamamalarının sorumluluğunu kendilerinden başka yerde ararlarsa kendilerine de yazık ederler.

Bir hegemonyayı tümüyle reddetmeyip onun içinde debelendikçe, bataklıkta debelenen birinin tepeden tırnağa çamura bulanması gibi, hegemonyanın “sözde” karşı çıktığınız tüm özellikleri üzerinize yapışıyor.

kılıçdaroğluKılıçdaroğlu’nun “Bugün seçim olsa yine CHP adayı olarak İhsanoğlu’nu gösterirdim” şeklindeki ilk değerlendirmesi, yalnızca bir yanlışta ısrarcı olmanın değil, artık birinci tekil şahısla konuşmaya başlamanın da göstergesi.

Bir seçim kaybedebilir ama bu kayba karşın düştüğünüz yerden kalkıp ileri koşacak mecali, motivasyonu, inanç ve umudu bulursunuz kendinizde. Demirtaş’ın başardığı bu!

Bir seçimi kaybedip onunla birlikte umudu da yok ederseniz, tabanınızda “artık bu ülkede yaşanmaz” ruh halinin doğmasına yol açarsınız. Trajik olan, CHP’de olan da bu!

Demirtaş’ın başarısı, Kürt siyasetine de bir mesaj aslında: Başarı muhalefeti eleştirip, asıl barutu CHP’ye karşı harcadığınızda değil, iktidara karşı net tavır aldığınızda geliyor. Başarı; kimlik vurgusunun yerini emek ve ezilenler vurgusu aldığında geliyor.

Sonuçları doğru okuyup sağlıklı değerlendirenlerin, bir başka dünyaya dair özlem ve inançları sağlamsa, karamsar olmalarına gerek yok.

Ne Erdoğan, ne de muhalefeti salt ona karşıtlık üzerine kuranlar başarılı olabildi.

Erdoğan Çankaya’da da kimseyi şaşırtmaz; statükoyu değiştirmek adına kendi otoriter statüsünü kurma çabasını sürdürür. Neo-liberal küresel talepleri karşılamaya, dünyanın patronlarının önüne koyacağı bölgesel görevleri yerine getirmeye daha açık bir cumhurbaşkanı olur.

Sola düşen, yalnız başına haklı çıkmanın çok da anlamlı olmadığını, yalnızca karşı çıkmanın yetmediğini bilerek, toplumun geniş kesimlerinin sosyo-ekonomik taleplerini ihmal etmeden kendi hikayesini anlatarak siyaset yapmak.

Anlatacak kendi hikayeniz olmadıkça, salt karşı çıkarak varılacak yer, altına sığınılan şu çatı olabilirdi ancak!

(BirGün)




Bu ileti en son dayanışma tarafından 12.08.2014- 19:49 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: dayanışma
Cevap Tarihi: 12.08.2014- 19:57


CHP Cumhurbaşkanlığı seçiminde MHP ile ortak aday gösterdiğinde ve bu adayın kimliğinin sağcı-dindar gelenekten geldiği anlaşılınca soldan büyük tepki görmüştü. CHP içinde bu tepkiler halen devam ediyor ve kolay kolay durulacağa da benzemiyor. Sosyalist solun AKP'nin bütün iktidarı döneminde MHP'yi veya diğer sağcı partileri eleştirdiğine hemen hemen hiç tanık olmadık. AKP eleştiriliyor, CHP'nin de sağcılaşmasına dikkat çekiliyor. CHP eleştirileri hep bu yönde oldu. CHP sağcı ise MHP'ye nasıl davranıldıysa ona da öyle davranılması lazım. Ama öyle yapılmıyor. CHP sol bir parti olduğu için mi bu kadar göz önünde diye düşündüğüm oluyor. Sosyalist sol'un CHP'ye olan ilgisini, CHP'yi önemsemesini sosyalistlerin güçsüzlüğüne bağlıyorum. Güçlü olunabilse CHP bu kadar önemli olmazdı. Ama bu sefer de başka bir soru akla takılıyor, neden MHP değil de CHP o zaman?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.017
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 12.08.2014- 23:14


Alıntı Çizelgesi: dayanışma yazmış

CHP Cumhurbaşkanlığı seçiminde MHP ile ortak aday gösterdiğinde ve bu adayın kimliğinin sağcı-dindar gelenekten geldiği anlaşılınca soldan büyük tepki görmüştü. CHP içinde bu tepkiler halen devam ediyor ve kolay kolay durulacağa da benzemiyor. Sosyalist solun AKP'nin bütün iktidarı döneminde MHP'yi veya diğer sağcı partileri eleştirdiğine hemen hemen hiç tanık olmadık. AKP eleştiriliyor, CHP'nin de sağcılaşmasına dikkat çekiliyor. CHP eleştirileri hep bu yönde oldu. CHP sağcı ise MHP'ye nasıl davranıldıysa ona da öyle davranılması lazım. Ama öyle yapılmıyor. CHP sol bir parti olduğu için mi bu kadar göz önünde diye düşündüğüm oluyor. Sosyalist sol'un CHP'ye olan ilgisini, CHP'yi önemsemesini sosyalistlerin güçsüzlüğüne bağlıyorum. Güçlü olunabilse CHP bu kadar önemli olmazdı. Ama bu sefer de başka bir soru akla takılıyor, neden MHP değil de CHP o zaman?



Çok iyi bir konu yakalamışsınız, aslında tartışılmaya değer bir konu. Ama bunu da sakim kafayla yapmak gerekiyor. Umarım ilgi duyan olur.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 13.08.2014- 09:19


Türkiye gibi kendi devrimini inkar eden ve gericiliği iktidarda tutan bir ülkede aydınlanmacılığın ve laiklik önem kazanmaktadır. CHP'nin diğer partilerden ayıran fark bence bu ve sosyalist sol tarafından da bunun için önemseniyor.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Demirtaş haklı mı? umut 5 5212 25.01.2020- 08:35
Konu Klasör Sosyalistler ve ülkeye sahip çıkmak... melnur 1 1430 07.08.2021- 04:53
Konu Klasör Kemalizm ve Devrimci Doğan Avcıoğlu melnur 2 3988 01.01.2020- 15:17
Konu Klasör Sosyalist harekette sorunlar, olanaklar...-Doğan Ergün melnur 4 352 25.08.2023- 08:48
Konu Klasör TİP Genel Başkan Yardımcısı Doğan Ergün: TİP vekiller kazanıyor, daha da artabilir... melnur 1 472 27.05.2023- 03:06
Etiketler   Haklı,   Çıkmak,   Doğan,   Tılıç
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS