SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   [1]   2   >   son» 
Alper Taş: AKP’yi yenmenin yolu CHP, HDP ittifakı           (gösterim sayısı: 10.608)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: dayanışma
Konu Tarihi: 07.01.2015- 05:07


ÖDP lideri Alper Taş: AKP’yi yenmenin yolu CHP, HDP ve sosyalistlerin seçim ittifakı
CAN BURSALI


Solda ortak mücadelenin temelini oluşturmak için birçok akademisyen, siyasi parti ve demokratik kitle örgütünün katılımıyla, Gezi eylemlerini temel alarak kurulan Birleşik Haziran Hareketi (BHH), 27-28 Aralık 2014 tarihlerinde 1’nci Haziran Türkiye Meclisi toplantısını gerçekleştirdi ve yürütme kurulunu belirledi.

11 Ocak’ta ‘Okulların imam hatipleştirilmesine hayır’ sloganıyla sokağa çıkmaya hazırlanan BHH’ye destek veren partiler arasında Özgürlük ve Dayanışma Partisi de (ÖDP) yer alıyor.

ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş’a, BHH’nin ilk adımda neden ‘laiklik’ vurgusunu öne çıkardığından Kürt siyasal hareketine mesafeli oldukları yönündeki eleştirilere, Kandil’in ÖDP’ye ittifak çağrısından CHP’nin sosyalistleri parlamentoya sokma teklifine kadar merak edilen birçok konuyu sorduk.

BHH’nin bir seçim ittifakı ya da birlik projesi değil bir mücadele ve savunma örgütü olduğunu savunan Alper Taş, AKP’yi sandıkta yenmenin yolunu ise ‘CHP’nin, HDP’nin ve sosyalistlerin yan yana geldiği bir seçim ittifakı’ olarak tarif etti.

Resim Ekleme

Geçtiğimiz günlerde CNN Türk canlı yayınında Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi’yle sert bir polemiğe giren Taş o anları, “O gün sanki karşımda Selvi değil de, Tayyip Erdoğan varmış gibiydi. Tavrım aslında Selvi’ye değil, onun temsil ettiği kibre, faşizanlığa karşı bir başkaldırıydı” diye anlattı.

‘HDK sürecini önemli bir deneyim olarak görüyoruz’

Birleşik Haziran Hareketi’yle başlayalım. Harekete yönelik dışarıdan eleştiriler var. Birleşik Haziran Hareketi’nin Kürt hareketine mesafeli durduğu söyleniyor.

Eleştiriler tabii ki olacak. Birleşik Haziran Hareketi’nin eleştirilmesi bizler için önemli elbette. Katkılara, eleştirilere açığız. Tüm bunların yanında BHH’nin kendine ait hedefleri, yaklaşımları ve özgünlüğü var. Mesafeli olması bu manada anlaşılabilir. Çünkü her siyasi yapı bir başka yapıyla bağımsız ilişki kurar. Bu bağımsız ilişkide elbette bir mesafe olur.

Aslında BHH, HDK’nın kapsayamadığı Gezi’de isyan eden, harekete geçen, öfkesini dile getiren çok farklı dinamikleri kapsayan bir hareket. Asla ve asla HDK’nın karşıtı değil ve HDK karşıtlığı üzerinden kendini tanımlayan bir hareket de değil. Ama HDK gibi, kongre tarzında örgütlenmiyor. Biz hareket tarzında örgütleniyoruz. Birleşik bir mücadele zeminiyiz. HDK sürecini de gözlemliyoruz ve önemli bir deneyim olarak görüyoruz. Tabii ki dost kurumdur. Son yaptığımız yürütme kurulu toplantısında HDK’yla ortak mücadele zeminleri geliştirebileceğimizi vurguladık.

Ortak hareket etme konusunda somut adımlar var mı?

Takdir etmek lazım ki BHH’nin önce yürümeye başlaması lazım. Daha yeni yeni sokağa iniyoruz. 2015 yılı BHH’nin harekete geçeceği bir yıl. 2015 ‘Hazirancılar’ın yılı olacak derken bunu kastediyoruz. Hareket biraz kendini örgütlesin, geliştirsin. Hemen başında başka bir güçle ne yapacağımızı tanımlayalım gibi bir tartışma için daha vaktimiz var.

11 Ocak’ta bir eylem programı açıkladınız. Nedir içeriği?

Evet, her ilde, tek merkezde, ‘Zorunlu din derslerine hayır’ ve ‘Okulların imam hatipleştirilmesine hayır’ diyeceğiz. Laiklik için ayağa kalkma çağrısı yaptık. Bu eylemlilikle, 9 Şubat’ta okulların boykotunu da içeren bir mücadele takvimi oluşturduk. Eminim ki insanlar BHH’yi kendi tarzıyla daha iyi tanıyacaklar.

‘Laiklik kaderci barikatı kırmak için önemli’

İlk adımda neden ‘laiklik’ vurgusu ön plana çıkarıldı? BHH’nin bileşenleri sınıf eksenli mücadele çağrısı yapan kurumlardı bugüne kadar. Bu ilk çağrı kimlik siyasetinin ön plana çıkarılması anlamı mı taşıyor?


Laiklik meselesini bir kimlik meselesi olarak ele almıyoruz. Laiklik meselesi sınıf meselesinin önemli bir parçasıdır. Çünkü sınıf mücadelesini geliştirebilmek için laik bir toplumsal yaşam gerekli. Bugün ideolojik olarak AKP’nin hegemonyasında bulunan işçi sınıfı, yaşadıklarını kapitalizmin ve sermayenin bir ürünü olarak değil de Allah’ın bir takdiri olarak görüyor. Laiklik vurgusunu, işçilerin sınıf bilincinin gelişimi açısından bir engel olan kaderci barikatı kırmak açısından önemli bir adım olarak görüyoruz.

BHH kendini eylemsel olarak takvimlendirebilecek bir hareket değil. Esnek olmamız lazım. 11 Ocak’tan önce Türkiye’de siyasal açıdan bambaşka bir gelişme olursa doğal olarak duruma uygun bir pozisyon alacağız. Tabii bir de bu meseleyi seçmemizdeki ana faktörün son yapılan Milli Eğitim Şurası olduğunu da eklemek gerekir. Dehşetengiz kararlar alındı o şurada. Değerler sistemi adı altında zorunlu din dersinin ilkokullara ve anaokullarına kadar indirilmesine karşın bu konudaki gözlemimiz sokaktaki tepkilerin çok yetersiz olduğuydu. Ancak bu konuya karşın büyük bir öfke mevcut ve bu öfkenin bir şekilde yansıtılması gerekiyor.

‘Bir direniş örgütü yaratmaya çalışıyoruz’

Hareket vurgusunu çokça yaptınız. Bu hareketin bir örneği daha var mıydı geçmişte Türkiye’de?


Bizim yaptığımıza benzer bir örnek yok. Tabii ki Türkiye solunun değişik birleşme gündemleri oldu. Gerek parti formunda gerekse cephe formunda. Biz esasında BHH’yi birlik projesi olarak da tarif etmiyoruz. Çok derin bir ideolojik program temelinde de bir araya gelmiyoruz. Sadece Türkiye’nin temel meselelerinin yer aldığı bir çerçeve çiziyoruz ve bunlara karşı bir ‘direniş örgütü’ yaratmaya çalışıyoruz.

Gezi’deki gibi toplumsal bir dalgalanma yaşandığında, kendiliğinden değil de daha oturaklı bir mücadele pratiği sergilemek ana amaç denilebilir mi?

BHH’nin temel esprisi şu: AKP rejimi 13 yıldır başımızda ve İslami bir faşizmi pervasız uygulamalarla hayata geçiriyor. Bir kez daha ‘Tarih bizi yargılayacaksa örgütlendiğimiz için değil, örgütlenemediğimiz için yargılayacak’ dememek için mahallelerimizi, işyerlerimizi, okullarımızı savunacağımız ve bu gerici dalgayı defedeceğimiz bir mücadele ve savunma örgütü oluşturuyoruz.

‘Kandil AKP’nin savaşı yeniden başlatacağını söylüyor’


HDK’ya dönersek, Kandil’in ÖDP’ye bir ittifak çağrısı vardı ancak bu biraz da BHH’ye bir çağrı gibi algılandı. Bu sizin tarafınızdan ‘BHH’yle anca beraber kanca beraber’ denilerek cevaplandı. Kürt hareketi dışında bir de CHP’nin sosyalist partilerin genel başkanlarına TBMM’ye girebilmeleri için alan açma teklifi olduğu konuşuluyor. BHH’ye doğrudan veya dolaylı olarak ittifak teklifleri gelirken, hareketin Kürt hareketi ve CHP arasında köprü olma durumu açığa çıkabilir mi?

BHH olarak biz seçimlere yönelik tavrımızı 11 Ocak’taki eylemlerimizden sonra ele alacağız. Kısa vadede BHH adına bir şey söylemem şu an için mümkün değil. Kandil’in çağrısı ÖDP’ye yönelik bir çağrıydı, BHH’ye değil. Bu durum da zaten yeni değil. Kandil öteden beri ÖDP’ye birlikte hareket etme çağrısı yapıyor. Kandil’in çağrısı BHH’yi dağıtmak için yapılan bir çağrı olarak algılanmasın. Genel bir durum değerlendirmesi yapacak olursak; Kandil AKP’nin savaşı yeniden başlatacağını söylüyor. Seçimlerde AKP yenilemezse savaşın AKP tarafından şiddetleneceği tespitini yapıyor ve buna karşı bir barikat örülmeli diyor.

11 Ocak’ta BHH biraz da kendini görmüş olacak yani…

Tabii ki. 18 Ocak’ta bir danışma kurulu toplantımız olacak ve o toplantıda seçim siyasetimizi tartışacağız.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: dayanışma
Cevap Tarihi: 07.01.2015- 05:11


‘CHP aynı çizgide devam ederse büyük bir hüsranla karşılaşacak’

CHP’nin teklifine nasıl yaklaşacaksınız?


Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde CHP’nin 2015 Haziran seçimlerinde baraj altında kalan sosyalist partilerden ve çeşitli eğilimlerinden insanları milletvekili olarak parlementoya taşıma düşüncesi olduğu bize iletildi. Bu da BHH’yle birlikte açığa çıkmış bir teklif değil. CHP’nin seçimlerde nasıl bir siyaset izleyeceğini ve programının ne olacağını bilmiyoruz tabii.

Sadece şunu söyleyebilirim; 30 Mart ve 10 Ağustos seçimlerindeki çizgisinde devam ederse büyük bir hüsranla karşılaşacak. Biz tabii ki böyle bir başarısızlığı istemeyiz. Böyle bir başarısızlık hepimizi etkiliyor. AKP’nin her seçimden kendini büyüterek çıkması, ideolojik olarak sosyal demokrat, sosyalist veya radikal demokrat olsun hepimizi rahatsız ediyor. Biz solun hiçbir çeşidinin başarısız olmasını istemeyiz. HDP’nin kendi başına seçime girmesi halinde barajı aşmasından da, CHP’nin oy oranını artırmasından da memnun oluruz.

BHH, içinde sosyal demokratları da barındıran bir hareket. Elbette gelişimi içerisinde Kürt sorununun demokratik çözümü açısından önemli bir işlev görebiliriz. AKP’yle süreci götürme zorunluluğu olan Kürt hareketinin, Batı’daki muhattap sorunu var. Batı’da Türk’le Kürt’ü elele yürütebilecek bir hukuk üzerinden bütün Türkiye emekçilerinin ve ezilenlerinin hayrına Batı’da demokrat ve ilerici bir damar üretilmesi önemli.

Bu manada elbette Kürtlerle Türkler’in eşit, özgür gönüllü birlikteliğinin sağlanması mücadele başlıklarından biridir BHH’nin. BHH, bir seçim ittifakı da değil. Dostlarımız olduğuna inandığımız bazı yapıların BHH’nin birileriyle seçim pazarlığı yapmak için kurulduğuna dair aslı astarı olmayan ayıp eleştirileri var. Bunun böyle olmadığını görüp utanacaklar.

Hangi yapılardan bu tarz eleştiriler aldınız?

İsim vermek gereksiz olur ancak bunu değişik gazetelerden dergilerden okuduk. BHH basit seçim hesaplarını yapmayacak bir harekettir.

‘CHP’nin, HDP’nin ve sosyalistlerin yan yana geldiği bir seçim ittifakı’

Resim Ekleme

2015 seçimlerinde AKP’nin geriletilmesine dair sizin şahsi bir öneriniz var mı?

ÖDP Eş Genel Başkanı olarak yanıtlamam gerekir bu soruyu. BHH açısından bağlayıcı değildir söylediklerim. Öncelikle bunu belirtmek istiyorum. AKP rejimi zaten Gezi’yle birlikte çatladı ve çözülmelerin olduğunu görüyoruz. Bir projeydi ve sona eriyor. AKP’nin karşısında seçim arenasında güçlü bir seçenek örgütlenemiyor. İnsanlar alternatif çıkmadığı için AKP sandıktan yeniden birinci parti olarak çıkabiliyor. CHP yetmiyor bu konuda tek başına. HDP’nin her ne kadar cumhurbaşkanlığı seçimlerinde zorlamışlar da olsa sınırları var. AKP sandıkta yenilecekse yolu belli.

Nedir o yol?

CHP’nin, HDP’nin ve sosyalistlerin yan yana geldiği bir seçim ittifakı AKP’yi geriletebilir. Bu ittifak halkçı, kamucu, ekolojist, cinsiyetçi olmayan, Türkler’in ve Kürtler’in bir aradalığını önemseyen ve demokratik çözümü savunan, gerçek bir laiklikten yana ve emperyalizme karşı tutum alan bir programla bir araya geldiğinde sandık bazında başarılı olamaması halinde bile, siyaseten Türkiye’nin geleceği kazanılmış olur. Ki bu yapıların bir araya gelebildiği de görüldü. Özellikle Kobane direnişinde HDP ve sosyal demokratlar ortak işler yapabildiler. Ancak iş seçime geldiğinde böyle bir birliktelik olamıyor değişik nedenlerle.

Böyle bir ittifakın oluşma ihtimali var mı?

Zayıf bir ihtimal olarak görülüyor ancak bu konu da basınç yapmak gerekiyor. Herkesin böyle bir ittifak yapmasının elzem olduğunu düşünüyorum.

BHH böyle bir çağrı yapacak mı?

BHH böyle bir zenginliğe sahip. Kürt hareketinin demokratik taleplerine olumlu bakan bir hareketiz. Yanlış anlaşılmasını istemem ama Kürtlerle sosyal demokratlar arasında bir kolaylaştırıcı işlevi görebiliriz.

‘Kendimize de ‘Artık yeter’ dedik’

BHH Aralık ayında İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere çok kalabalık ve coşkulu toplantılar yaptı. Her şeyin olumlu görünmesine rağmen olası bir olumsuzlukta bütün enerjisini BHH’ye aktardığı görülen ÖDP’nin yönelimi ne olacak?

Hayal kırıklığı yaşatmamamız lazım. BHH ile bu işi büyüteceğiz. Başka bir seçeneğimiz yok. İkinci bir şıkkı düşünmüyoruz. Başarısızlık düşüncemiz asla yok. Türkiye solu yeterince olgunlaştı zaten. Eski rekabetçi yapısını aştı. AKP’ye ‘Artık yeter’ derken kendimize de ‘Artık yeter’ dedik. Bu hareket içinde bir çok bileşen olmasına karşın farklı bir yoldaşlık bilinci oturdu. Çünkü içsel bir yapıyız. Çeşitli yapıların yan yana geldiği değil iç içe geçtiği bir yapıyız biz.

‘Aslında biz siyaseti sonlandırmak isteyen insanlarız’

Biraz da özele dönersek, 2009 yılında ÖDP genel başkanı seçildiğiniz kongrede, o dönemki genel başkan Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu sizi kürsüden takdim ederken Tayyip Erdoğan’ı kastederek “O Rizeli’yse bizim ki de Rizeli, o futbolcuysa bizim ki daha iyi futbolcu, o uzun boyluysa bizim ki de uzun, o imam hatipliyse bizimki de imam hatipli” dedi.

Ben ondan daha gerçek Rizeli’yim. Üniversiteye gelene kadar hep Rize’deydim. O uzunsa ben daha uzunum ve ben daha iyi futbolcuyum. Sonradan öğrendiğimiz kadarıyla futbolculuğunu biraz şişirmişler. Hep hava civa. İmam hatip meselesine gelirsek ben lise 2’ye kadar imam hatipte okudum. Beni bir tek imam hatiplikte geçiyor. Cumhurbaşkanı oldu beni o konuda da geçti. Subjektif şartlar açısından öndeyim ama objektif şartlar onun lehine.

‘Uruguay’ın eski devlet başkanı Mujica’yı örnek almalıyız’

Yeniden kurulacağını hayal ettiğiniz bir Türkiye’de cumhurbaşkanlığı gibi bir hayaliniz var mı?


Yok öyle bir hayalim. Biz siyaseti kolektif yapan insanlarız. Bunun yanında aslında biz siyaseti sonlandırmak isteyen insanlarız. Bizim siyasetle kurduğumuz ilişki, siyaset mefhumunu ortadan kaldırmak üzerinedir. Çünkü siyaset yöneten yönetilen ilişkisidir. Devrimci bir siyaset, üretenlerin yöneten olması, herkesin yönetime katılması, doğrudan demokrasinin gelişmesi ve siyaset denilen kavramın sönümlenmesidir. O yüzden cumhurbaşkanı olayım gibi hayallerim yok. Ezkaza olursak, örnek almamız gereken şahsiyet Uruguay’ın eski devlet başkanı Mujica’dır.

‘O gün karşımda Selvi değil, Erdoğan oturuyor gibi hissettim’

Resim Ekleme

Son olarak, bir televizyon kanalında Yeni Şafak Gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi’yle yaşadığınız gergin anları sormak istiyorum. Seçim barajının konuşulduğunu programda sizin çıkışınız sosyal medyada “Tepkisinin devamını getirse barajı geçecekti” denilerek esprili bir şekilde yorumlandı. O günkü isyanınızın sebebi neydi?

O gün karşımda Abdülkadir Selvi değil, sanki Recep Tayyip Erdoğan oturuyor gibi hissettim. O kibir, o faşizanlık, o yukarıdan dile karşı bir isyandı tepkim. Yoksa kişisel olarak Selvi’ye değil, onun temsil ettiği anlayışa karşı bir başkaldırıydı. Yoksa beğensek de beğenmesek de bir gazeteci. Gazeteci döven bir başkan figürü olarak tarihe geçerim. Ayrıca vurmak bize yakışmazdı çünkü ben ayaktayken o oturuyordu.

Tepkinizin ardından size karşı tehditvari bir dönüş oldu mu?

Hayır olmadı. Hatta Rizeli ve AKP’li olan bir çok hemşerim de gülerek karşıladı durumu. Belli ki böyle tiplerden AKP tabanında bir kesim de rahatsız. Kraldan fazla kralcılık itibar görmüyor insanların gözünde.

diken.com



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 07.01.2015- 16:30


CHP, HDP ve sosyalistlerin biraraya gelmesiyle AKP'yi yenebilmek teoride mümkün görünse de bu koşullarda CHP ile HDP'nin bir araya gelmesi imkansız. Kürt sorunu nedeniyle iki tarafta artan milliyetçilik iki taraf sempatizanları arasında bir husumet oluşturmuştur. Böyle bir ittifak kürt sempatizanları tarafından kabul edilebilir olsa da, CHP'ye oy veren kitle içindeki milliyetçi kesim bu ittifaka olumlu bakmayacak ve CHP'den kaçacaktır. CHP bunu bildiği için istese de HDP ile bir ittifaka girişmez. Yerel bazda gizli beraberlikleri saymıyorum. Alper Taş bunu bildiği için bu konuyu ''kendi görüşlerim'' olarak açıklıyor. O da bunun imkansız olduğunu biliyor.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
proleterdevrim
[ Kızıl ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 03.10.2014
İleti Sayısı: 37
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: proleterdevrim
Cevap Tarihi: 07.01.2015- 17:01


Selam olsun reformizme.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: solcu
Cevap Tarihi: 07.01.2015- 17:41


Alıntı Çizelgesi: proleterdevrim yazmış

Selam olsun reformizme.



Ne o, HKP silahlı mücadele kararı mı aldı:)



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: dayanışma
Cevap Tarihi: 07.01.2015- 19:25


Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Alıntı Çizelgesi: proleterdevrim yazmış

Selam olsun reformizme.



Ne o, HKP silahlı mücadele kararı mı aldı:)



Yok bunlar Hikmet Kıvılcımlı'nın kitaplarını tekrar yayınlayarak halkı bilinçlendirip, örgütlüyorlar.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
proleterdevrim
[ Kızıl ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 03.10.2014
İleti Sayısı: 37
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: proleterdevrim
Cevap Tarihi: 08.01.2015- 07:53


HKP'li olduğumu nereden çıkardınız zeki çocuklar?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
tarihselmaddeci
[ tarihselmaddeci ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.05.2014
İleti Sayısı: 581
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder

Web Adresi | Özel ileti Gönder

1 kere teşekkür edildi.
1 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: tarihselmaddeci
Cevap Tarihi: 08.01.2015- 10:08


HKP hakkındaki komik karalamalar hoş değil arkadaşlar, hedefini de şaşırmış ayrıca. :)

Baştan söyledik, kimsenin kara kaşına, kara gözüne devrimci mücadeleye girmedik. Yanlış olarak gördüğümüz bir şeyi söyleriz, gizlemeyiz. Hasamet yaratmak için değildir sözlerimiz.

Böyle komik durumlara düşmeye gerek yok, eleştirisi olan açık yüreklilikle ve bilgisinin sınırına kadar bunu iletebilir. Ancak Kıvılcımlı'yı okumadan, araştırmadan konuşanın Türkiye Solu hakkında bilgi sahibi olacağını hiç sanmıyoruz.

Konuya dönersek, Alper Taş'ın söylemi hayalidir. Matematiksel olarak BHH-HDP-CHP ittifakı seçim kazanabilir. Ancak bu ittifakın bileşenlerinin büyük kısmının önderliği, AKP'nin laikliğe saldırısını durduracak bilince sahip değildir. Hatta bu saldırıların devam etmesinde çıkarları vardır. Aslında Alper Taş bunlara da değiniyor, ancak bunları söyledikten sonra BHH-HDP-CHP ittifakına varmak doğru değil. Burada bağımsız, olgulara dayanan ve boşluklardan yararlanan olmak gereklidir. HDP ve CHP'nin içindeki şovenist ve liberallerin yarattığı boşluklar doldurulmalıdır. BHH ya da HKP ya da herhangi bir parti buraya yüklenemezse, insanlar aradıkları muhalefeti bulamayacaklardır.




Bu ileti en son tarihselmaddeci tarafından 08.01.2015- 10:09 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: dayanışma
Cevap Tarihi: 08.01.2015- 12:05


Alıntı Çizelgesi: proleterdevrim yazmış

HKP'li olduğumu nereden çıkardınız zeki çocuklar?



Haklısın, tarihselmaddeci ile karıştırdım seni. Adına dikkat etseydim, senin kızılproleterdevrim olduğunu anlardım. Birazcık sende de hata var. Yaptığın yorumlar alel acele oluyor. Sanki çok işin varmış da, yarım cümlelerle cevap veriyorsun. Nerdeyse cümleni bile tamamlamıyorsun. ''Selam olsun reformizme. '' diye düşünüyorsan biraz daha açıklama yapman lazım değil mi? Neden reformizm oluyor, neden yanlış oluyor, olmaması için ne lazım gibi.



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   [1]   2   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Alper Taş: Kürt sorununun çözümü için de memlekete sol lazım... melnur 2 2421 26.12.2019- 06:22
Konu Klasör Alper Taş: Belediye binasındakiler değil, halk yönetecek melnur 0 1793 11.02.2019- 08:08
Konu Klasör Alper Taş: Meselemiz Kürtlerin talepleriyle değil, HDP’yle ilişkinin biçiminde... melnur 0 620 31.01.2022- 03:23
Konu Klasör Perincek, AKP ile ittifaka hazır proleter 36 40425 16.04.2014- 20:45
Konu Klasör Birleşik Haziran Hareketi HDP ile ittifaka kapalı abbas 19 13342 09.02.2015- 09:13
Etiketler   Alper,   Taş:,   AKP’yi,   yenmenin,   yolu,   CHP,   HDP,   ittifakı
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS