SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
İsmail Bilen           (gösterim sayısı: 5.730)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: solcu
Konu Tarihi: 05.06.2015- 18:33


İsmail Bilen

İsmail Bilen (1902, Rize - 18 Kasım 1983, Berlin), Türkiye Komünist Partisi (1920) Türkiye Komünist Partisi'nin 1973-1983 seneleri arasında genel sekreterliğini üstüne alan komünist politikacı.

Resim Ekleme

Gençliği

İsmail Bilen, doğmuş olduğu köyde tamamlamış olduğu rüşdiye eğitimindan sonra, ailesi'yle göç ettiği İstanbul'da motor makinistliği yapmış oldu ve İstanbul'un İtilaf ülkeleri tarafından İstanbul'un işgali işgal edilmiş olduğu 1918-1922 seneleri arasında çeşitli eylemlere katıldı.

Parti üyeliği ve Moskova

1922’de yasa dışı Türkiye Komünist Partisi (1920) Türkiye Komünist Partisi'ne girdi; ardından parti tarafından eğitim görmesi için Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Sovyetler Birliği’ne gönderildi. 3 (üç) yıl süresince şark Emekçileri Komünist Üniversitesi KUTV’da eğitim gördü.

Yurda dönüş

1926 senesinde Viyana’da yapılan konferansta alınan KUTV’daki talebelerin parti örgütlerinin kuvvetlendirilmesi için yurda dönme kararı alınması ile Adana il sekreteri olarak Türkiye’ye döndü. Adana'da işçiler arasında örgütlenme etkinliklerinde bulundu. 1927 Adana Demiryolu Grevinin gerçekleşmesini sağladı.Daha sonra konferansta yeni seçilen parti yönetiminin cumhuriyet rejimine ve kemalizme destek verilmesi sonucuna karşı çıktığından ötürü görevden alınarak İstanbul’daki basın yayın çalışmalarına alındı. 1927 Tevkifatı sonuçlanmasında merkez komite üyelerinin çoğunun göz altına alınmasından sonra Şefik Hüsnü’nün onayı ve Komintern’in aday göstermesi ile yeni Merkez Komiteye alınır. 1929 senesindeki toplu tutuklamalara dek bu görevi devam ettirir. 1928 Ağustosunda yurda Nazım Hikmet ile beraber pasaportsuz girmeye çalışır iken yakalanarak Hopa Cezaevine gönderilir. 1929 başında salıverilse de Nisan ayında yeniden göz altına alınır. İzmir’de yargılanır ve 1933 senesine kadar Diyarbakır Cezaevinde tutuklu kalır. Cumhuriyetin 10. yılı için çıkartılan af (hukuk) af yasası ile özgür kaldıktan sonra Moskova’ya gitti ve hayatının sonuna dek tekrar ülkesine dönmedi.

Komintern'de

1934 TKP Merkez Komite Plenumunda örgüt sekreterliğine getirilir. Komintern’in 1935 senesindeki 7. Kongesinde alınan ve komünist partilerin yükselen faşizm tehlikesine karşı sosyal demokrasi ile ittifak yapmasını öngören Halk Cephesi siyaseti gereği olarak TKP yönetiminden partinin siyasi etkinliklerinin sonlandırılması istenir. Partililer Cumhuriyet Halk Partisi yada Halkevlerinde örgütlenecek ve faşizmi deşifre edeceklerdir. Bu dönemde Moskova’da bulunan Bilen Komintern’in önde gelen adları olan Georgi Dimitrov, Dmitry Manuilsky, Otto Wille Kuusinen, Wilhelm Pieck ve Klement Gottwald gibi geleceğin komünist liderleriyle beraber çalışır. II. Dünya Savaşı sırasında ve hemen sonra Moskova Radyosunda Türkçe yorumlar yapar . 1943'te Komintern’in kapanması ile partinin desantralizasyon devri resmen kapanmış olur . 1944'te partinin öncülük ettiği Faşizmle ve Vurgunculukla Mücadele Cephesi etkinlikleri sonucunda bir TKP toplu tutuklaması daha yaşanır . 1946'da çok partili yaşama geçilir iken açılan sol partiler kapatılır iken yeni bir TKP karşıtı yoğun bir tutuklama yaşanır. Kore Savaşına karşı duran TKP bu dönemde de baskı görecektir. Bu dönemde yurtdışındaki Bilen’in etkinliklerinin en önemlisi 1958'de Bizim Radyonun kurulması olur. Bu dönemde birçok sosyalist ülkeyi gezen Bilen, 1956'da ziyaret ettiği Çin Halk Cumhuriyeti'yle ilgili düşüncelerini İnci Irmağı adlı kitabında toplar. 1960’lı senelerde yeni kurulan Türkiye İşçi Partisi’ne destek verilmesini sağlar. TKP’nin Türkiye’de merkezi olarak faaliyete geçmesi 1962 yılı ile yeniden başlar.Merkez Komitesi Dış ofis ismi altında örgütlenen parti yönetiminde Zeki Baştımar, İsmail Bilen ve Nazım Hikmet yer alır. Ancak ilk dönemlerde etkinlikler sadece TİP’e destek şeklindeydi. Komintern’de çeşitli vazifeler üstlenen Bilen, Türkiye Komünist Partisi'nin gerek Komintern gerekse Sovyetler Birliği'yle olan ilişkisinde, ölümüne kadar anahtar isim oldu. 1960’lı senelerde Zeki Baştımar ile beraber parti merkezinin şark Almanya'ya taşınmasını sağladı.

Atılım

12 Mart Darbesi 12 Mart 1971 darbesinden sonra aktif olarak yurtiçinde örgütlenmeye başladı. Bilen’in bu dönemde tesiri çok artar. TKP’nin Sesi radyo yayını Avrupalı işçilere daha sık yayınlamaya başlanır. 1973 Merkez Komite toplantısında Zeki Baştımar'ın görevden alınmasından sonra İsmail Bilen MK genel sekreterliğine getirilir. Bu dönemde atılım kararları alınacaktır. Bu devre TKP’nin, tarihindeki en kitlesel ve en yoğun siyasi etkinlik yürüttüğü bir süreçti ve Atılım devri olarak isimlendirilmektedir.

İsmail Bilen'in, partinin nicel ve nitel olarak gücünün zirvesine vardığı atılım döneminin genel sekreteri olarak parti senesinde son derece mühim bir yeri bulunmaktadır. 12 Mart'ın ardından gerek yurt içi gerek yurtdışında TKP’ye yönelen kesimlerin partiye dahil olmasını ve partinin yeniden kuvvetlenmesini sağladı. Bilen, bu dönemde partinin yeni bir örgütlenmeye yönelmesine önayak oldu. Partinin ülkedeki siyasal faaliyetinin yoğunlaştığı bu dönemde yurtdışında bulunmuş olduğu halde parti ve ülkeye yönelik doğru siyasal müdahalelerin yapılmasını sağladı. Partiye katılan ve partinin kadro yapısını tamamen değiştiren yeni bir kuşağın hem örgütlenmesinde hem de parti geleneğinin bu kuşak üstünden yeniden üretilmesinde çok mühim bir işlev üstlendi.

İdeolojik ayrışmalar


Bilen savunagelmiş olduğu aşamacı inkilap perspektifi gereğince, ülkenin geçmişinde bir burjuva sosyal devrimi süreci yaşanmış olduğu halde minik burjuva üretiminin halen yoğun oluşuna bağlı olarak, ileri demokratik halk devrimi tezini savunmuş ve CHP’deki bazı adayların uluslar arası tekellere ve yerli işbirlikçi burjuvaziye karşı, sermayenin temerküzünden olumsuz etkilenen ve proleterleşen minik burjuvazinin temsilcisi olduğu ve büyük burjuvaziye karşı mücadelede işçi sınıfının müttefiki olan ara sınıflardan biri olduğu görüşüne müsait olarak, 1973 ve 77 seçimlerine CHP’den giren bazı ilerici adaylara istenilirse oy verilebileceğini salık vermiştir. 1979 seçimlerinde ise Bilen'in öncülüğündeki TKP, parti çizgisinden giden bağımsız adayları yardımlar. TKP'nin seçimlerde aldığı tutum Parti bu dönemde tüm enerjisini DİSK, İlerici Gençler Derneği (İGD) ve İlerici hanımlar Derneğine (İKD) aktarır . 1978'de toplanan MK Plenumunda Bülent Ecevit iktidarının verdiği lafları yerine getirmediğinin belli olmesiyle parti içi muhalefet yükselmiş olacak ve Nihat Akseymen önderliğinde bir grup partiden ayrılacaktır.

12 Eylül sonrası

12 Eylül darbesinin hemen ardından MHP’lilerin de göz altına alınmasıyla birlikte darbenin karakterine dair bir çekince içerisinde olunsa da 1981 Mayıs ayında başlayan TKP tutuklamaları ile beraber binden çok partilinin göz altına alınmasının önüne geçilemez . 1983'te yapılan 5 (beş) . parti kurultayı ile genel sekreterlik görevinden ayrıldı ve simgesel bir işlevi olan parti genel başkanlığı görevini üstlendi. TKP 5 (beş) . kurultayı Açılış Konuşması Bu kongreden birkaç gün sonra 18 Kasım 1983’te Berlin’de öldü.

Takma adları

Yaşamı süresince çok sayıda takma adla tanınmıştır:
* Laz İsmail (En tanınmış lakabı. Nâzım Hikmet'in İşte Böyle Laz İsmail adlı şiirinde de geçmektedir.)
* Marat yada İsmail Marat (Parti içerisinde kullanılan ilk yaygın adı . Fransız devrimci Jean-Paul Marat'dan.)
* Erdem (TKP'nin Sesi ve Bizim Radyo yayınlarında kullanmış olduğu ad)
* Savaş Üstüngel yada S. Üstüngel (1960lar ve 1970lerdeki yazılarında kullanmış olduğu imza)
* İ. Bilen (Adının parti içerisindeki yaygın kısaltması)

Kitapları


* İstanbul Hemşehrileri, Alev Yayınları, 1991
* Kore Nire, Ürün Yayınları
* Savaş Yolu, S. Üstüngel ismi ile, Savaş Yolu Yayınları
* Savaş Yolu (Üstüngel'den notlar), İsmail Bilen ismi ile, Alev Yayınları, ISBN 975-335-026-0
* TKP, Doğuşu, Kuruluşu, büyüme Yolları, S.Üstüngel ismi ile, Alev Yayınları, ISBN 975-335-040-6

Konuyla ilgili yazılan eser

* Burak Gürel, Fulya Özkan “İsmail Bilen”, çağdaş Türkiye’de Siyasi fikir ten 8: Sol içerisinde , İletişim Yayıncılık, 2007, İstanbul, s.294-309




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: solcu
Cevap Tarihi: 05.06.2015- 18:35


İsmail Bilen'in 31. ölüm yıldönümü

61 yıl TKP militanı, 10 yıl TKP Genel Sekreteri olarak faaliyet gösteren komünist siyasetçi İsmail Bilen, 31 yıl önce bugün Doğu Berlin'de yaşamını yitirmişti.

Resim Ekleme

(İleri - Haber Merkezi) Türkiye Komünist Partisi'nin 1973-1983 yılları arasında genel sekreterliğini üstlenen komünist siyasetçi İsmail Bilen 18 Kazım 1983'te Doğu Berlin'de hayata gözlerini yummuştu.

Parti içinde Laz İsmail, Marat, İsmail Marat, Savaş Üstüngel gibi isimlerle de tanınan Bilen 1902'de Rize'de doğdu. Doğduğu köyde tamamladığı rüşdiye eğitiminin ardından, ailesi ile göç ettiği İstanbul'da motor makinistliği yaptı ve İstanbul'un İtilaf Devletleri tarafından işgal edildiği 1918-1922 yıllarında çeşitli eylemlere katıldı. 1922’de yasa dışı Türkiye Komünist Partisi'ne girdi; ardından parti tarafından eğitim görmesi için Sovyetler Birliği’ne gönderildi. 3 yıl boyunca Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi KUTV’da eğitim gördü.

1926 yılında Viyana’da yapılan konferansta alınan KUTV’daki öğrencilerin parti örgütlerinin güçlendirilmesi için yurda dönme kararıyla Adana il sekreteri olarak Türkiye’ye döndü. Adana'da işçiler arasında örgütlenme faaliyetlerinde bulundu. 1927 Adana Demiryolu Grevi'ne önderlik edenler arasında yer aldı. 1927 Tevkifatında merkez komite üyelerinin çoğunun tutuklanmasından sonra Şefik Hüsnü’nün onayı ve Komintern’in aday göstermesiyle yeni Merkez Komite'ye alındı. 1928 Ağustos'unda yurda Nazım Hikmet ile birlikte pasaportsuz girmeye çalışırken yakalanarak Hopa Cezaevi'ne gönderildi. 1929 başında salıverilse de Nisan ayında yeniden tutuklandı. İzmir’de yargılandı ve 1933'e kadar Diyarbakır Cezaevinde tutuklu kaldı. Cumhuriyetin 10. yılı için çıkartılan af yasası ile serbest kaldıktan sonra Moskova’ya gitti ve yaşamının sonuna dek bir daha ülkesine dönmedi.

ATILIM DÖNEMİ
1934 TKP Merkez Komite Plenumunda örgüt sekreterliğine getirildi. Komintern’de çeşitli görevler üstlenen Bilen,   1973'te MK genel sekreterliğine getirildi. Bilen'in genel sekreterliği dönemi, TKP’nin o güne kadarki tarihindeki en kitlesel ve yoğun siyasi faaliyet yürüttüğü bir süreç oldu ve   Atılım Dönemi olarak adlandırıldı. Parti bu dönemde bütün enerjisini DİSK, İlerici Gençler Derneği (İGD) ve İlerici Kadınlar Derneğine (İKD) aktardı. İsmail Bilen 1983'teki 5. parti kongresi ile genel sekreterlik görevinden ayrıldı ve sembolik bir işlevi olan parti genel başkanlığı görevini üstlendi. Bu kongreden birkaç gün sonra 18 Kasım 1983’te Berlin’de öldü.

YURTSEVER: BİLEN ATILIM'IN BAŞ MİMARIDIR

İsmail Bilen hakkında görüşlerine başvurduğumuz Haluk Yurtsever şu değerlendirmede bulundu:

"1973 Atılımı" TKP'nin uzun likidasyon yıllarından sonra yeniden kurulmasıdır. 1973 atılımıyla TKP, tarihinde ilk kez Türkiye toprağında işçi sınıfı, emekçiler, gençlik ve aydınlara dayanan bir parti oldu.İsmail Bilen, hiç tartışmasız, "Atılım"ın baş mimarıdır. Etkisiz bir yurtdışı temsilciliği durumundaki TKP'yi yeniden ayağa kaldırmadaki rolü yadsınamaz. Atılım ve açılım cüretkardır. Çevresinde ciddi bir kadro birikimi yoktur. Türkiye’de hiçbir ciddi örgütlenme yoktur. Sovyetler Birliği’nden bu işe yarım bir onay vardır. Bu koşullarda TKP'yi yeniden var etmek tarihsel bakımdan önemli bir olaydır. Bence, uzun vadede İsmail Bilen böyle bilinip, böyle anılacaktır. Atılım'ın ve Bilen'in, zaaflarını, kusurlarını da ortaya koyan, daha doyurucu bir değerlendirmeye ilgi duyanlara ise "Türkiye Solu 1960-1980 Yükseliş ve Düşüş" kitabımı öneririm.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör İsmail Bilen'in 36. ölüm yıl dönümü... melnur 1 2645 20.11.2019- 19:08
Konu Klasör TİKP Genel Başkanı İsmail Durna:YERLİ TOHUM YASAKLANAMAZ! coban-yildizi 1 2732 19.02.2019- 03:43
Konu Klasör İsmail Bilen'in 31. ölüm yıldönümü denizcan 0 3099 18.11.2014- 19:18
Konu Klasör İsmail Bilen'in 32. ölüm yıldönümü denizcan 0 3182 18.11.2015- 20:13
Etiketler   İsmail,   Bilen
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS