Kaçak vicdan olup tekerlemesini sürdürmeye devam etmiş. ''Haklısın Kaçak'' dememizi mi bekliyor, ''Ben haklıyım'' demek mi istiyor? Gönderildikten sonra bile sürdürmeye çalıştığına göre ''ben haklıyım'' diyor, biz de ona ''tamam haklısın'' diyelim, belki yazmayı bırakır. 1 ay uzaklaştırma almış biri vicdan adıyla tekrar yazıyorsa önce bunun etik olup olmadığını düşünsün, sonra vicdan adını alsın. Emperyalizm bölgede yüzbinlerce insanın ölümüne sebeb olmuşken bu konuda tek bir laf söylemeyen biri burada vicdan dersi vermeye kalkmasın.
Emperyalizm Suriye'yi işgal ediyor, Suriye halkını, kadınları, çocukları katlediyor(Dün İdlibe'de İslamcı yobazların okulun önünde bomba patlatarak katlettiği 49 çocuğun yıl dönümüydü) Kaçak efendiden buna bir ses yok varsa yoksa Esed. AKP ülkenin içine etmiş, Türkiye'yi alabildiğine ulusal ve uluslararası sermayenin sömürüsüne açmış, ne var ne yok satmış, kendine karşı çıkan Kürttü, Kemalistti, sosyalistti bir çok kişiyi içeri atmış, ülkeyi alabildiğine dinselleştiriyor, her yeri İmam Hatip yapıyor, sokakta 5 kişi yürümeyi yasaklar hale gelmiş, buna karşı çıkanları da yeri gelmiş katletmiş ama Kaçak efendi bunlara bir ses çıkarmaz. Devlet gidiyor Kürtleri, Kürt çocuklarını katlediyor, devrimcileri evinde yargısız infazla katlediyor, bir ton cinayetinin üstünü kapatıyor ama Kaçak efendi bunları değil buna karşı çıkan devrimcileri, sosyalistleri aklınca açık bulduğunu zannederek sabah akşam diline doluyor. Sonra da Vicdan adını alıyor birde utanmadan. Sen kim vicdan kim, onur kim, dürüstlük kim, samimiyet kim, solculuk kim? Yüzsüz, utanmaz herif..
Bu ileti en son proletersosyalist
tarafından 02.10.2015- 21:43 tarihinde, toplamda 2 kez değiştirilmiştir.
''Solumsu sola'' akıl verecek ya ondan. Kendine sol düşmanlığını misyon edinmiş birinin hezeyanları olarak geçelim. Zamanımızı almaktan başka bir işe yaramıyor.
Evet, ben kaçak'ım; taşları bağlayıp köpekleri üzerine saldığınız kaçak. Hakaretleri serbest bırakıp, "üyeleri küçük düşürmek" gerekçesiyle engellediğiniz kaçak.
İlle de cevap vereyim diye bir derdim yok. Yazıp yazmamak benim keyfime kalmıştır. Yazma isteğim zaten kalmadı. Ancak katilleri böyle fütursuzca savunanların dil ucuyla bile uyarılmayıp, onlara karşı çıkanların yasaklanması çok tahrik edici. Sol diye böylesi bir kepazeliğin kural hâline gelmeye başlaması utanç verici. İstemeye istemeye yazmam bundan.
Bakın Bekir cani ne demiş:
"ailenin söyledikleri bu tartışmada bir şey ifade etmiyor. Aile çıkıp evet oğlum saldırıya gitmişti diyemez, demez de zaten. Ayrıca ailesi neyi ne kadar bilecek? Oğlunun yaptığı her şeyi biliyorlar mı zannediyorsunuz? Arkadaşlarının paylaşman iyice saçma olmuş!
Şimdi de konunun doğrudan muhatabı devrimciler ne demiş ona bakalım"
Yani ailenin dediklerini dikkate almayacakmış ama katilin dedikleri dikkate alınacakmış. Böyle şey olur mu! Tamam, katili dinle, ama karşı tarafı da dinle, üçüncü tarafları da dinle. Üstelik ortada tek yanlı Ateş açılması durumu olduğu belli. Aksi halde karşılıklı ölümler veya yaralanmalar olurdu.
Oysa tek taraflı yaralılar ve ölü var. Çünkü kalabalığa ateş açılmış. Elinde silah olmayan, belki sopalar olan kalabalığa. Burakcan da muhtemelen kazaya kurban gitmiş.
Overt "kimse masum değil" demiş. Belki değildir ama kimse de masum olmadığı halde böyle burnu havada kasıla kasıla büyük devrimci diye pozlarında arz-ı endam etmez. Katille katil denir, devrimci değil.
Üstelik tek cinayeti o değil. İşte eline çakaralmaz silahlar verip ölüme gönderdiği kendi militanları, işte hain diye infaz ettiği çocuk yaştaki gençler, işte savunmasız savcı, polis, asker cinayetleri.
Bu pek devrimci(!) örgütün çok savunduğu Esad rejimi de katillikte sicili kabarık. Suriye'deki iç savaşda öldürülen sivillerin yüzde 90'ı rejim güçlerince öldürülmüş. Uçaklardan atılan bombalarla, kimyasal silahlarla, vb... Ama bu esadperver beylere göre Esad masum ve kahraman, bütün suçlu emperyalizm ve dinciler. Tabii ki emperyalizm ve dinci silahlı örgütlerin de cinayetleri, suçları var, ama elinde uçak, tank, bomba bulunduran, en fazla silaha sahip olan Suriye devletinin hiç mi payı yok, birader!?
Bunlar öfkemi kabartıyor. Yani eve giren hırsızın hiç mi suçu yok? Sokaktaki çocukları vuran katilin hiç mi suçu yok? Tamam, yine fikrini savun, ama biraz da hakkaniyetli ol. Esad'a da biraz lafın olsun be mübarek. Yani bu kadar mı körükörüne taraf tutulur? Ada'm uçaktan atıyor bombaları, okulun üzerine düşüyor, ölüyor çocuklar. Biraz haber değeri olsun yahu, biraz eleştiriyormuş gibi yapın bari.
Ama tek laf edilmiyor. Tek laf edilmedi şimdiye kadar!
İnsanlık bu üç maymun sülalesini utançla anacak. Tarihin kara sayfalarına tükürükle karışık yazılacak bu sahte sol bezirganlar. Katillere verdikleri şartsız destekle hatırlanacaklar.
Tamam, tut yine, ama ayıp olmasın diye bir iki laf da söyle yahu. O bombayı sivillerin arasına neden attığını sor uçakların. Tamam, Halep'i kimin böyle taş taş üstünde kalmamış duruma soktuğunu sorgulamıyorsun, ama arada bir lafın olsun behey alçaktan da alçak! Behey karaktersiz karamaçabey!
İnsan aklının bu kadar kalın, insan kalbinin bu kadar kör, insan vicdanının bu kadar katı olmasına isyan ediyorum. Bu yüzden hâlâ yazıyorum. Yoksa ne uğraşacağım!
Kaçak olarak gönderildi, vicdan olarak geri geldi. Yazma isteği kalmayan bu arkadaşa cevap verilmesin ki tekrar yazma isteğiyle foruma dönüş yapmasın. Yazdıklarını okumak da faydasız. Bence yönetim bu başlığı kilitlesin, yoksa Kaçak'ı yasaklasanız vicdan olarak, vicdan'ı yasaklasanız başka bir isimle forumda boy gösterecek.
Bu ileti en son denizcan
tarafından 03.10.2015- 19:23 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
DHKP-C'nin sol adına insan katletmesini eleştiri konusu yapmak "sol düşmanlığı" oluyormuş demek ki... Kimse polis araçlarını taramak, bombalı intihar saldırıları düzenlemek, savcı rehin almak gibi abuk subuk şiddet eylemlerini sol adına yapılıyor diye alkışlamak mecburiyetinde değil, bunlara itiraz etmek için ille de "sol düşmanı" olmak gerekmiyor. Vicdan sahibi olmak yeterli herhalde.
Kaçak yeni mahlası "vicdan" ile bize bir mesaj vermek istemiştir belki, ne dersiniz?
DHKP-C'nin sol adına insan katletmesini eleştiri konusu yapmak "sol düşmanlığı" oluyormuş demek ki... Kimse polis araçlarını taramak, bombalı intihar saldırıları düzenlemek, savcı rehin almak gibi abuk subuk şiddet eylemlerini sol adına yapılıyor diye alkışlamak mecburiyetinde değil, bunlara itiraz etmek için ille de "sol düşmanı" olmak gerekmiyor. Vicdan sahibi olmak yeterli herhalde.
Kaçak yeni mahlası "vicdan" ile bize bir mesaj vermek istemiştir belki, ne dersiniz?
Kaçak soytarısı sussun diye aynı yalanları, iftiraları tekrarlamasına cevap vermedim ama bu sefer de sen çıktın. Kaçak neyin mesajını veriyor acaba? Sol düşmanlığından, devrimci düşmanlığından başka bir mesaj veriyor mu? Emperyalizmi alkışlamaktan başka bir mesaj veriyor mu? AKP'ye, ülkücülere sırt çıkmaktan başka bir mesaj veriyor mu?
Ayrıca tartışma konusunu da doğru düzgün anlamamışsın. DHKP-C'nin benimsediği strateji ve taktikler tartışılmıyor burada. Burada Kaçak denen soytarının 'Berkin'in intikamını Burakcan'dan aldık dediler'', ''kitleye rastgele ateş açtılar'' gibi yalanları, iftiraları ve bunlar üzerinden geliştirdiği sol, devrimci düşmanlığı eleştiriliyor. Melnur'un da yazısında belirttiği gibi devrimci, içten bir eleştiriyle DHKP-C üzerine yorum yapmak başkadır, yalanlarla, burjuva medyanın haberleriyle, düşmanca bir tavırla devrimci bir örgütü karalamaya çalışmak başkadır. Bu farklılığı anlamadın mı yoksa sende Kaçak gibi devrimci düşmanlığı yapmak için bahane arıyorsun?
Bu arada devrimcilerle ilgili yorum yada eleştiri yaparken de kelimeleri doğru düzgün seçeceksin. Şafak ve Bahtiyar'ın ve bir çok devrimcinin mücadelesini ve miraslarını ''abuk subuk'' lafzıyla eleştiremezsin. Önce dilini ayarlayacaksın sonra ne diyorsan diyeceksin. Dilini es geçip eleştirine de kısaca cevap vereyim. Berkin'in katilleri 830 günden fazla süredir açıklanmadı. Ethem'in katili dışarıda. Abdocan'ın katilini yargılayan yok. Zaten Gezi şehitlerinin hangisinin katili doğru düzgün yargılanıyor? Ya Hasan Ferit? Mahallesinde uyuşturucu çetelerine karşı çıktı, çeteler katletti onu. Ve şimdi her mahkemede çeteciler teker teker serbest bırakılıyor. Gülay Özarslan evinde yargısız infazla katledildi, Kim katletti Gülay'ı? Nerede bunu soruşturacak savcılar? Ya bugün Kürtlere yapılanlar? Katledilen çocuklar, yaşlılar, ''Allah için peygamber için saldırın'', ''hepiniz Ermenisiniz'', ''gün intikam günü'' diyenler? Yakılan evlerin önünde hatıra pozu verenler? Ve tüm bunları sorgulayan, yargılayan olacak mı? Ya var olan yargı süreçleri işletilecek mi peki? Yoksa katiller her zamanki gibi yine korunup fatura devrimcilere mi çıkarılacak? İşte Şafak ve Bahtiyar da tüm bunların hesabını sormak için silaha sarıldılar. Ve diğer halk savaşçıları da bunların hesabını sormak için silaha sarıldı ve sarılıyorlar. Polis mahalleme geliyor beni katlediyor, savcı üstünü örtüyor. Polis köyüme geliyor beni katlediyor ve savcılar yine üstünü örtüyor. Ve bu pisliklere, halk düşmanlarına karşı, katillere karşı ben silah çektiğimde mahallemi, şehrimi, köyümü koruduğum da, çocuklarımızı, gençlerimizi katledenlerden ve bu katliamları hasır altı edenlerden hesap sorduğumda terörist oluyorum, abuk subuk eylem yapıyorum öyle mi?
Bu ileti en son proletersosyalist
tarafından 04.10.2015- 03:57 tarihinde, toplamda 5 kez değiştirilmiştir.
Sovyetler Birliği üzerinden sola saldırmak nasıl moda olduysa DHKP-C üzerinden sola ve örgütlere saldırmak da moda oldu. Sola akıl verenlere sormak lazım, hangi örgüttensin, hangi sosyalist partiyi destekliyorsun? Sosyalizmi dışlamak, eleştirecek bir konu bulmak demokrasi ve liberalizmden yana olmak solculuk, sosyalistlik olarak değerlendirilmeye başlandı. Sovyetlere çakıyorsan, DHKP-C'yi her gün kötülüyorsan, Esad'ın diktatör olduğunu yineliyorsan akıllı solcusun! Bunlara aslında şunu sormak lazım, solculuk ve sosyalist olmak size göre ne anlama geliyor? Bu adamların bu konularda tek bir yorumları yok. Düşünceleri nedir, nerede duruyorlar belli değil. Varsa yoksa sol düşmanlığı, sonra da ''ben sola akıl veriyorum'' demeler! Allah akıl fikir versin!
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
