SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
AKP'yi nasıl devireceğiz?           (gösterim sayısı: 3.071)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: solcu
Konu Tarihi: 20.10.2015- 14:09


AKP'yi nasıl devireceğiz?
Özgür Şen




AKP devrilsin tabii…

Ülkenin başına çöreklenmiş bu hırsız ve katil çetesinin iktidardan bir an önce uzaklaştırılmasını istemek, Türkiye'de insani bir sorumluluk artık.

Peki ama AKP'nin nasıl alaşağı edileceğinin bir önemi yok mu? Bunun hangi koşullarda gerçekleştiğinin, kimin yaptığının…

Mesele siyasette beterin beteri olması değil basitçe. Gericiliğin, karanlığın bir sonu, bir dibi olmadığını hep birlikte gördüğümüz bugünlerde AKP'den daha kötüsünün varlığını kimse sorgulayamaz. Tartışılan da bu değil zaten, AKP'den daha iyisini tartışıyoruz.

AKP gidecek ve daha iyisi gelecek, böyle söyleniyor. Tamam da neye göre ve kimin için iyi?

Hatta gitmesin ama gerilesin deniyor. Bütün gözler Kasım'da kurulacak sandıklara dikilince en uçuk   seçim senaristleri bile AKP gidecek diyemiyor. Koalisyon hayalleri kuran bir parti mantıksal olarak AKP'yi devirmeye değil iktidarda tutmaya hazırlanıyor aslında. Bu durumda AKP'nin gerilemesine de razı olunuyor.

Buna da tamam, AKP gerilesin tabii… Gerilesin de, o gerilerken kim ilerlesin?

Kasım'dan sonra AKP'nin koltuk değneği olarak iktidara hazırlanan CHP mi ilerlesin? Bu ülkenin kurtuluşunu her kritik virajda hırsız ve katiller karşısında geri adım atan Kılıçdaroğlu ve ekibine mi emanet edeceğiz? Ankara Garının önünde yatan cenazelerine sahip çıkamayan, laikliğin çanına ot tıkılırken bırakın izlemeyi attığı her adımla süreci hızlandıran, patronların bir dediğini iki etmeyeceğine seçim öncesinde TÜSİAD'ın huzurunda söz veren CHP'nin ilerlemesi, ne bu ülkenin ilerlemesi, ne de AKP'nin gerilemesidir.

CHP böyle de HDP farklı mı? Baraj üstü bir parti olarak parlamenter sistemin tam ortasına yerleşen HDP'nin bu konumundan şu ana kadar kim faydalanmış, HDP'nin seçim başarısı kimin için iyi olmuştur? Bir an için, Kürt ulusal hareketinin oylarını artırmak ve tabanını genişletmek adına yalnızca Türkiye soluna değil, aynı anda gericiliğin her türlü rengine de kucak açmış olduğunu unutalım ve tüm samimiyetimizle soralım; HDP'nin Türkiye solunun önünü açacağına dair ortaya atılan onlarca öngörüden gerçekleşeni var mı? Mücadele sürüyor elbette, burası tamam. Ama bir işaret, bir alanda HDP sayesinde büyüyen, gelişen bir tane örnek… Yok mu? Büyüyen, gelişen Türkiye solu değil HDP demek ki; örgütlenen, tabanını genişleten de onlar. Bu tabloda HDP ile Türkiye solunu birbirine eşitleyen, HDP ve Türkiye solunun çıkar ve amaçlarını bir ve aynı görenler için sorun olmayabilir. Ama solu sol yapan değerlerden, temel ilkelerden söz edeceksek burada da ciddi bir problem olduğu aşikar.

CHP ve HDP olmazsa, yardıma başkaları da koşabilir, AKP'yi farklı güçler de geriletebilir, hatta devirebilir bile. Amaç illa AKP'yi yenmek, sarayı bitirmekse, bunlardan yardım almak da kimisinin aklına gelebilir. Kemalist özünü hatırlayan askerlerin darbe yapması, yalnızca bir siyasi senaryo olarak dahi yeniden yapılanmada işlev görüyor, ama ya gerçekten harekete geçerlerse… Bu kıyamet senaryosunda bu AKP'nin gidip başka bir AKP'nin geleceğini görmek için kahin olmaya gerek yok.

Askerler de olmadı mı, devreye dış güçler sokulabilir, onlardan Türkiye'ye müdahale etmeleri istenebilir. Obama'dan kurtarıcı yaratan, Merkel'den yardım dilenen akılsız ve zavallı aydıncıklarımız utangaç mektupların ötesine geçip daha ötesini de talep edebilirler. Sanki bu ülkeler Türkiye'ye hiç müdahale etmiyormuş gibi, sanki bu tabloda Batılı güçlerin hiç sorumluluğu yokmuş gibi AKP'ye karşı, tüm dünyanın kanını emen harami sürüsünün yardımını isteyebilirler. Tabii ya AKP gitsin de kim gelirsen gelsin; ABD gelsin, Almanya gelsin ve hatta Putin'in Rusyası gelsin.

Gerçekten kendimiz dışında her güçten medet uman bu zavallılığa, bu akılsızlığa mahkum muyuz?

AKP'nin tam da bu zavallılık ve akılsızlık nedeniyle gitmediğini ve gitmeyeceğini ne zaman farkına varacağız?

AKP'yi göndermeyi tartışırken kim ve nasıl sorularını beraber ve aynı anda sormak zorundayız.

AKP'yi biz devireceğiz. Siz devireceksiniz. Kimsenin şüphesi olmasın bu halk devirecek. İşe önce kendi örgütlü gücümüze güvenerek başlayacağız ve kendi işimizi kimseye havale etmeyeceğiz.

AKP sandıkla gitmeyecek ve AKP'yi bir azınlık devirecek. Yıllardan beri toplumun çoğunluğuyla değil aslında azınlığın desteğiyle ülkeyi yöneten bir iktidarı yine bir azınlığın devireceğini söylemekten niye korkuyoruz? Az olduğumuz, azınlıkta olduğumuz doğru ama burada durulursa bu yalnızca sağcı bir yalan. Azız ve azınlıktayız, ama Türkiye'de iktidar değiştirecek toplumsal bir tabana sahibiz. Bunun için yeterliyiz. Türkiye ilericiliği bu toplumsal birikime sahip; Türkiye ilericiliği sandık baskısıyla toplumsal tabanını genişletmek için kendisinden ödün vermek zorunda değil. Türkiye ilericiliği yalnızca doğru ilke ve hedeflerle yeniden örgütlenmek zorunda.

AKP'yi sol devirecek, AKP Türkiyesi'ni sol değiştirecek.

AKP'nin yenilgisi veya gerilemesi, solun galibiyeti ve ilerlemesiyle eşitlenemez. Türkiye bu tuzağa düşmesin artık. Bizim için önemli olan ikincisidir. AKP'nin yenilmesi veya gerilemesi, solun zaferi veya ilerlemesi olmaksızın hiçbir şeydir.

Biz düşmanın yenilgisi için değil kendi zaferimiz için mücadele ediyoruz.

Bizimkisi yenilgiye isyan değil, kazanmaya çağrı...



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 22.10.2015- 06:04


AKP’siz yapamamak
Aydemir Güler



Sanki Haziran’dan Kasım’a memleket kan gölüne dönmemiş… Suruç, Ankara... ne zaman olmuştu? Unutmadık, unutur muyuz hiç…

Unutmayız, ama AKP’siz yapamayız.

Bu bir seçim mi? Partilere Meclisteki temsil oranına göre geçici hükümete üye vermelerini söyleyen, ama vermezlerse ne olacağını düşünmeyen o maddeyi kim yazmış, kim onaylamış? Bize ne; yazan yazmış. Önemli olan Türkiye’de illegal bir hükümet olduğu ve Meclis partilerinin bunun farkında değilmiş gibi davranmaları.

Farkında mıyız? AKP olmazsa nasıl seçim yaparız? Yapamayız… yapamazlar…

Ama bu AKP değil mi İmralı adasını yeniden tecrit eden? Son mesaj yolladığında “Eşme ruhu” mu demişti Öcalan? Kaç ay geçti, Sırrı Süreyya Önder’in kendini baş planlayıcılar arasında ilan ettiği o şanlı mezar taşıması, daha doğrusu zerresi kalmamış ölü tozu kaçırma eyleminin üstünden?

Kolay mı, Türklerin ve Kürtlerin birliğini kurmak? AKP’siz yapabilir miyiz? Madem ki elde ortak payda namına din kalmış. Geçmiş ve gelecek din kardeşliğindeymiş… Öyle miymiş?

Kolay değil tabii… Ama belki şakadır: “Şu anda AKP Türkiye’yi yönetemiyor, meşruiyeti ancak bizim üzerimizden yakalayabilir.” Biz? Bu alıntı Kılıçdaroğlu’ndan olduğu için CHP! Söylemesem başka biçimde doldurabilirdiniz boşlukları, değil mi? Ne de uzun liste…

Kılıçdaroğlu CHP’si gericiliği yıkama aklama makinası mıdır? Evet öyledir. Namus ve şeref timsali Kemal bey, savaş suçlusu, katliam sorumlusu, üstünden kan damlayan, ayakkabı kutularından dolar taşan bir çamuru temizleyecek biricik vatan evladıdır.

Yok hayır; AKP’siz yapamayacak olan bir o değildir.

AKP’nin meşruiyeti neden muhalefetin derdi olur? Böyle muhalefet mi olur?

İlkelere gelince… Örneğin dış politikada radikal bir değişikliğe gidilmesi koalisyon kurmanın ön koşulu.  

Ne hoş ve ne kadar da boş. Kolaymış aslında bu koşul. O değişiklik oldu bile.

Dışişleri yetkilileri Esad’lı çözüme razıyız demişler; duymadınız mı? Davutoğlu düzeltmiş kendince, “Esad’lı çözüm süreci değil, Esad’ı gönderme süreci.” Breh breh… Esad Moskova’daydı dün. AKP’lilerin aklına doğal gaz musluğu gelmiştir. İçleri ürpermiştir. Neyse ki AKP’siz yapamayanlar vardır.  

AKP bir adım atarsa onlar çok adım atıyor. Size bir soru: TSK’ya Suriye ve Irak’a girme izni veren savaş tezkeresine evet diyen, ama bu kararı savunan bir tek üyesine bile rastlanmayan ve konu açıldığında duymazlıktan gelen parti hangisidir? Bir soru daha: Tezkereyi kesinkes reddeden, ama Eşme gezisinde TSK’ya mihmandarlık etmekle övünen parti hangisidir?

CHP’nin yurtta sulh cihanda sulh ilkesine bağlı olduğunu kim sorgulayabilir ki! Bağlılar, sonuna kadar. Yani Birinci Cumhuriyetin sonuna kadar!

O da bittiğine göre… Nasıl yaparız AKP’siz!

Birinci Cumhuriyetle beraber, akıl, mantık falan da mı bitti? Üç basamaklı neo-mantık dersi: “Sandığa gitmeyen AKP’ye oy vermiş olur – IŞİD AKP’nin beslemesi ve tetikçisidir – AKP ile koalisyona açığız.”

Dersin hocası Selahattin bey geçerken MHP’yi de davet etmeyi unutmamış. Hayırlı olsun ve aman çok geniş tabanlı olsun. Lütfen aklı ve mantığı kuyrukçuluk ve inançsızlıkla değiş tokuş eden Türkiye solu Kasım ayında ilk sosyalist bakan şenliklerinden mahrum kalmasın. Sosyalist bakanımız –kim olacaksa artık-   seçim hükümetinde olduğu gibi, “içinde” mücadele etsin. Nasılsa HDP kendi içinde tartışmaya devam edecektir, çocuk gelinlerin pedofiliye mi yoksa İslam göreneklerine mi sokulacağını. Sosyalistler ilkeli davranacaktır bu konuda kuşkusuz.

Hal böyleyse neden AKP’siz yapalım ki zaten?

Kaç kişi öldük? Unutulmadık, değil mi?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 22.10.2015- 06:05


AKP'siz yapamayanların yanında durarak AKP'yi devirmek olamayacağı açık da asıl soru AKP'yi devirmek istiyor muyuz?



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Bu nasıl bir zihin yapısı, nasıl bir ruh halidir böyle... melnur 1 2470 13.05.2020- 13:17
Konu Klasör Biz bu hale nasıl geldik, nasıl kurtulacağız? melnur 3 2573 18.01.2020- 09:43
Konu Klasör Nasıl bir sol siyaset? melnur 2 1890 19.12.2020- 07:59
Konu Klasör Ezberciliğin acınası komikliği... melnur 9 4916 02.03.2021- 05:13
Konu Klasör Sol, sosyalist bir siyaset de, nasıl? melnur 5 3376 28.03.2023- 03:32
Etiketler   AKPyi,   nasıl,   devireceğiz
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS