SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Çıkış yok           (gösterim sayısı: 3.034)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: umut
Konu Tarihi: 05.11.2015- 09:34


Çıkış yok
Aydemir Güler



Demiştim ya; Türkiye’de sol hiç bu kadar parlamentarist olmamıştı… Kendine marksist-leninist diyen bir bölüm solcusu böyle olan bir ülkenin muhalefeti, sivil toplumu, “tarafsız” medyası ne yapsın! Pazar akşamına kadar mangalda kül bırakmayan “demokrasi güçleri” muhteşem bir dönüşle AKP aklayıcısı haline geldiler. Haksızlık etmeyeyim, parlamenter demokratik devrimi (!) erkenden kutlayan kimileri de, birkaç saat içinde diktatörlerin sandıkta değil sokakta yenileceğini ilan ediverdiler.

“Sokak mücadelesi ilancıları”nın hükmünün sandığa gömülmesini, asrın şakası olarak bir kenara bırakalım. Aklamacalıksa çok makbule geçmiştir, çünkü AKP’nin temsil ettiği ve taşıdığı kir sıradan temizleyicilerle gitmez.

Yine de bir işe yaramayacaktır, çünkü bazı şeyler temizlenmez.

Temizlenmez mi? İsteyen tartışsın. Benim söylediğim tartışma başlığı değil, politik iddia. Bağımsız gözlemciler “fazla yolsuzluk yapılmadı canım” dediklerinde, HDP örgütleri gün boyu okul kuşatan polis haberi yaydıktan sonra daha sayımın ilk dakikalarında parti merkezi yenilgiyi ilan etti diye, CHP kendi elindeki bilgilere değil de servis edilenlere dayanarak hükümeti kutladığı zaman… hırsızlar hırsız, katiller katil, deliler deli olmaktan çıkmaz.

Ama gerçeğin bizden yana olması yetmez. Bizim de gerçekten yana olmamız gerekir.

İş soldan başlar. Solda görülmemiş bir parlamentarizm ve oportünizm egemense, toplumsal çöküş kaçınılmaz oluyor. Çöküntüyü süpürüp, yeni bina dikmek için gerçeklerle ve gelecekle barışık bir sol lazım.

Var mı? Var!

Oylar beş katına arttı diye değil. Biz öyle iddia ettiğimiz için!

*     *     *

Parlamenter, liberal veya burjuva denen sistemde seçimler objektif bir durum değil, egemen sınıfların egemenlik aracıdır. Yani kabalaştırırsam, seçimin kendisi manipüle edilen bir şeydir ve sistemin tamamı manipülatiftir.

Zaten o nedenle sosyalist demokrasi genel oyla yetinmez, ötesine geçer. Sosyalist demokrasi örgütlü emekçiler toplumudur.

Hırsız, katil ve deliler seçim sonuçlarıyla sonuna kadar oynamakta bir beis görmezler. Adam öldürmekte, katliam düzenlemekte, soyup soğana çevirmekte görmedikten sonra…

Seçim sonucunu meşrulaştıran, sonucun kendisi değil, ona boyun eğenlerdir!

Demek ki, seçimden önce restorasyon medyasının Kılıçdaroğlu’na yakıştırdığı “bu kez iktidarı istiyor” imajı yalanmış. Demek ki, Kürt siyasetçileri gerici iktidarla Anayasa tartışmak için yanıp tutuşuyorlarmış. Demek ki, TÜSİAD “benim viskime dokunma, git işçi çocuklarına kuran ezberlet” noktasından memnunmuş. Demek ki, ana akım medya ayakkabı kutularını çoktan unutmuş. Demek ki, bunların tamamı AKP’nin 2013’de patlayan yönetememe krizinden huzursuzmuş…

*     *     *

Neden böyle olduğuna, Türkiye’nin nasıl bu yöne girdiğine ilişkin bir saptamaya ihtiyaç var. Uzun lafın kısası, dünyanın ve ülkenin egemenleri Türkiye’de tehlike olarak AKP’yi değil, krizi, kitlelerin kontrolden çıkma olasılığını görüyorlarmış. Bir şeylerin değişmesi lazım da, ya değiştiriyoruz derken, bu gerici yönetimin elindeki benzin alev alıverirse!

“İyisi mi AKP’yi düzeni restore etmek için biraz olsun başkalaşmaya ikna edelim.”

AKP dünden razı. Üs ver, bırak nükleer bombaları yerleştirsinler, bölgede ateşten alınacak kestane varsa avuçlarınla dal, göçmenleri milyon milyon kabul et, özelleştirmelere ve sermayeye nefes sağlayacak her uygulamaya devam et. Hapisten veya ipten kurtulmak var karşılığında. Daha ne yapmazlar ki?

*     *     *

Davutoğlu kapsayıcılıkta bu anlamda samimidir. Balkona tırmanan Arınç da öyle. Erdoğan ise miting kürsüsünden ilanihaye indi sanılmasın. Ama o itiş kakışın, siyasete ikide bir burnunu sokmasının falan, önümüzdeki dönem “tatlı bir gerilime” dönüşeceği söylenebilir. Krizin bu kadarına can kurban.

Öyle ki, dünün muhalifleri yarın öbür gün Davutoğlu’nu demokrasi cephesinden sayarlarsa şaşmayın!

*     *     *

Peki ya savaş? Yüzlerce ölü?

“Süreç” yeniden başlayacaksa, denecektir ki, “bunu bedel ödeyerek kazandık…”

Bu demagojik anlamıyla değil, ama bizim yüklediğimiz anlamda doğru da olur! Süreç denen şey hep kanla sulana sulana yürüyecektir. Çünkü sosyalizm olmadan değil Kürt sorunu, trafik sıkışıklığı bile çözülmez bu memlekette… Sömürü, gericilik, emperyalizm… bunların halkları barıştırdığı nerede görülmüş?

*     *     *

2011 seçimlerini takip eden siyasal kriz, AKP’nin sömürünün ve gericiliğin temsilcisi olma durumunu aşındırmıştı. Bizce bütün suçların sembolüydü gerici parti. AKP karşıtlığı düzeni devirmekle eş anlamlıydı. Ama düzen siyaseti allem etti, kallem etti ve AKP’yi önce tek kişi bile budandığında makul kabul edilebilecek, “normal” bir kurum olarak sundu. AKP yumuşamadı, gerisi AKP’ye benzedi.

Bu noktaya geldikten sonra bir adım daha atılması kolaydır: “AKP ile de olur.”

Çözüm olur, Anayasa olur, barış olur… Düzen parti ve kurumlarının vardığı ortak seçim değerlendirmesinin özeti budur!

Ancak bu ilginç “zafer”, aslında, düzen açısından trajik bir çaresizlik örneğidir. Türkiye kapitalizmi uğraşıp didinmiş, bu yobaz takımından daha iyisini bulamamış oluyor! AKP çok kısa süre içinde, bu kez ortak değerlendirmenin altına imzayı koyan diğerleriyle birlikte, yıkılası düzenin temsilcisi ve sorumlusu haline gelecek.

Bundan kaçış yok. Buradan çıkış yok. Ve bizim iddiamız var.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: solcu
Cevap Tarihi: 05.11.2015- 17:32


''Ulusalcı, sosyal şoven, neo fafaşist, oportünist, revizyonist, reformcu, kemalist, orducu, ergenekoncu'' daha kaldı mı:) Türkiye solu ne zaman Aydemir Güler'in sözlerinin arkasına geçer, ancak o zaman kapitalizmi yıkacak bir güç ortaya çıkar. Yapılmazsa, hala kuyrukçu siyasette ısrar edilirse karşılaştığımız hep yenilgi olacak. Kendi hatalarımıza şaşırıp durmak kader değil. Sosyalistler sosyalist gibi düşünür ve davranırsa halkın umudu olma yolunda adım atmış olurlar. Hatamız bunu anlayamamaktan dolayı.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
hakkı
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: hakkı
Cevap Tarihi: 07.11.2015- 12:54


Aydemir Güler .Ama gerçeğin bizden yana olması yetmez. Bizim de gerçekten yana olmamız gerekir.

Gerçek ne Sn Güler.
Gerçek, bu ülke demokratik yöntemlerle yönetilmiyor. Gerçek, bu ülkede hukuku çalışmıyor. Gerçek, bu ülkede herkes tehdit altında.
Bu ülkede işveren, işçi, aydın, sanatçı, karikatörist, mizahçı kürt türk   ve sokaktaki her kes tehdit altında. Tehdit eden belli .
Bu çıkan seçim sonuçlarında bu tehditin etkisi yok mu.

Tehdit bütün halk tarafından okunmuştur bu iktidar normal yollarla gitmeyecek seçimi kim kazanırsa kazansın iktidar verilmeyecek.
Bu iktidar bundan öncekilere benzemiyor Bu iktidar sistemi yönetmeye değil sistemi değiştirmek için planlanmış.
Bu bir karşı devrim. Biz Türkiye de buna benzer bir karşı devrim yaşamadık karşı devrimler hep darbe ile geldi bu kitle desteği ile gelmektedir.

Elbette bu gerçek bu gün oluşmadı bunun tarihsel süreci var bu günaha bir çok gurp kişi ortaktır ama bu gün gerçek olan bir diktatör tarafından yönetiliyor olmamız.
Artık demokrasi bizim için hayal olmaya başladı belki bir daha yazmayacağız belki hiç birimiz muhalif olamayacağız belki bir çok insanlık dışı uygulamalara maruz kalacağız
Evet kaybettik bunu kabul ediyoruz.

Hayattan onlarca yıl geriden başlayacağız

Ama bu halkıda anlamalıyız halkta bu iş bitti biz teslim olduk diyor.

Bu günden itibaren bir daha 30 ekimler farklı olacak bizde bu gerçeği anlayacağız.

Evet gerçek artık bundan sonraki yaşayacaklarımız .



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Benzer konu yok
Etiketler   Çıkış,   yok
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS