SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 3 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 21.03.2016- 20:01


Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

1. Dünya savasinda Osmanliyi emperyal emel olmayan bir güc olarak görenler, Cnakkale'yi emperyalizme karsi bir savas olarak görenlere sormak gerekli,   acaba 1. dünya savasi Almanya'nin ve dolayisiyla Osmanli'nin zaferiyle sonuclansaydi Osmanli sadece topraklarinimi koruyacakti yoksa diger ülkeleri isgalmi edecekti? Ve o zamanda Canakkale "Emperyalizme karsi bir savasmiydi" diyecektiniz?

Sizinkisi yillardan beri izledigim tipik Türk refleksiyle verilen cevaplar, hep baskalari kötü ama bizler cok masumuz, iyiyiz,......

Sizlerin Canakkale'de yasananlara "Emperyalizme karsi savas" olarak bakmaniz sadece kendin pisir kendin ye misaline benziyor, yani bu sacmaliga sizlerden baska inanan kimse yok bu yeryüzünde.




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
ayhan
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 05.12.2013
İleti Sayısı: 1.076
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: ayhan
Cevap Tarihi: 22.03.2016- 12:47


Osmanlı imparatorluğu gerileme döneminden çıkmış çöküşe başlamışken topraklarını bile koruyamaz hale gelmişti. Nereyi alacak da savunacak! Savaşa girmesi bile kendi insiyatifinde olmadı. Çanakkale bu nedenle emperyalizme karşı kendi yurdunu koruma savaşıydı, emperyalist savaş değil. Adamlar burnumuzun dibine donanmalarını sokmuşlar işgale hazırlanıyorlar, siz hala emperyalistler arası savaş diyorsunuz! Osmanlının son zamanlarında   emperyalist olacak hali mi vardı. Topraklarını savunamıyordu.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
hakkı
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: hakkı
Cevap Tarihi: 22.03.2016- 13:16


Çanakkale savunması tarihe iz bırakan savunmalardan bir tanesidir.
Eğer Çanakkale düşmüş olsa idi İstanbul düşecekti ve bu gün bu Anadolu tarihi yeniden yazılacaktı. Çanakkale nin ardından gelen Anadolunun bütününün savunması hiç olmayacaktır

Ben Çanakkale savunmasının 1942 teki Stalingrat savunmasına çok benzetirim İkisinde de çok zaiat verildi ama ikisinin de özelliği yurdun bütününün kurtuluşudur.

İkisi hakkında çok şeyler söylenebilir ama önemsizleştirilmez .

Elbette birinci dünya savaşı emperyalist bir savaştı ama savaşan guruplar içinde kendini müdafa eden guruplar var . Osmanlı kendini korumaya çalışan gurupların içinde idi.

Fakat iş Çanakkale savaşına geldiğinde zaten Osmanlı kaybeden tarafta ve kayıplarına razı gelmiş noktada idi .Osmanlı artık bütün kazanımlarından vaz geçmiş sadece kendi evinin kurtuluşu derdine düşmüştü işte Çanakkale savaşı bu aşamada geldi. Yani Çanakkale savaşı Anadolu halkları için ölüm kalım savaşıydı.

Eğer Çanakkale savaşında başarısız olunsa idi bu gün içinde yer aldığımız Anadolu olmayacak ardından gelen ulusal kurtuluş savaşı hiç yaşanmayacaktı.

Onun için Çanakkale savaşı destansı bir savunma savaşıdır.

Biz bazı kutlamaları çok abartılı bulabiliriz ama devletler her zaman insanlara anlatacak masallar bulur. Biz masal kısmına değil özüne bakalım.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 23.03.2016- 18:08


Canakkale savunmasi iz birakmistir dogru ama emperyalizme karsi bir savunmadir diyede abarmaya, carpitmaya hic gerek yok.
Osmanli kurulusundan beri devamli ülkeleri isgal etmistir, sömürmüstür, halklara zulm etmistir,.....
Efendim son dönemlerde zayifti, sadece savunmadaydi,.... gibi argümanlar Osmalinin sömürgeci oldugunu yok saymaz. Almanlarin yaninda olmasinin nedenlerinden briiside gene eski haline geri gelmektir, yani savas ile tekrar topraklarini büyütmektir.
Canakkale savasi anti emperyalisttir diyenlere sorunu tekrarliyorum;
1. dünya savasi Almanya ve dolayisiyla Osmanlinin zaferiyle bitseydi Canakkale savasi icin gene "anti emperyalist" bir savasti diyeceklermiydi ve Osmanli diger ülkeleri isgal etmeyecekmiydi,....?
Bizim tatlisu solcularimiz, Ekmeleddinci solcularimiz,..... Osmanli'yi savunmak adina kirk takla atiyorlar.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
owert
[ İşçi ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 25.11.2013
İleti Sayısı: 246
Konum: Antalya
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: owert
Cevap Tarihi: 23.03.2016- 20:29


Ortalığı kırmamıza dökmemze gerk yok ve kelimelerimizi özenle seçmeliyiz.
Yukarda anlatmaya çalıştım ama arkadaşlar ya okumuyor ya da en son yazılar üzerine bakıp eski klasikleşmiş (nasıl neden niçin denilmiş )   Çanakkaley bakıyorlar.
İngilizlerin boğazları işgal etme kararı   boğazlar sorununu   1700 lerden sonraki tarih içinde değerlendirmeliyiz ki 1800 bakalım.

İngilizler hiç bir zamn rusların buraya inmesini istemediler hatta bu teşebüse etmeye   kalkan ruslara karşı osmalının yanında oldular . Neden ? Bu ticarete yolları ruslar gibi bir üleknin eline geçmesi   (orta asya ve ortadoğu ) yada kendine rakip olabilecek bir ülke olmasından kaynaklanıyordu.

Ve ruslar 1 dünya savaşında savaşa girince ingilizler geçmiş tarihten ders aldıkları boğazlar sorunuan hemen eğildiler Ruslardan önce Boğazları ele geçirmeye çalıştılar   .Ancak ruslar iki cephede yenilince artık boğazları işgal etme gücünün ortadan kalmasıyla İngilizlerde Boğazdan çekildiler.

İşte bütün hikaye bundan ibaret. Bu tarihsel kanıtlarda bu düşünceyi destekliyor yada bu düşüncenin olmasını sağlıyor. Afedersiniz amam kıçımızdan bunları uydurmuyoruz. İşte kanıtlar ortada .. Peki bu neden görülmemezlikten gelindi.

Bunu Türkiye cumghurriyetinin kurucu anlayışına ve Sovyetlerin(sosyalizmin)   o dönemde içinde bulunduğu ve TKP nin   durumunla açıklamak mümkün. Şefik Hüsniye bakın o dönem şamar oğlanı gibi politika yürütmek zorunda kalıyor. Kemalizme(kemalist hareket çanakkaleyi anti-emperyalist kulvarına yuvarlamaya çalışıyor.Çünkü o dönem kemalizm için gerekli politik kart bu. )   belli yerde radikal tavır almıyor diye eleştiriliyor, diğer taraftan radikal tavır alıyor bu kez yine eleştirliyor. Bu eleştirleri yapan komüterin.

Esasında tarihe nasıl bakmalıyız: Tocguevelli'nin cümlesiyle başlarsak ''Geçmiş geleceğe ışık tututar.'' Yani Geçmişi bilmeliyiz ki geleceği görelim. Bu burjuva bakış açısıdır.   Halkbu ki Tarih bugünden düne bakıp   geleceği kurmakla oluşur. Yani Marxsın insan anatomisene bakışı gibi. ''bugünün insanına bak altını kazı dünün insanını ve geleceğin insanını görebiliriz.

Bugünün Türkiyesine bakın ve çanakkaleye dönün ve geleceğinin ne olduğunu görün.

İşte benim yaptığım bu.   Bugünün durmuna bakıyor   geçmişte ne olduğunu görüyor ve geleceğe bakıyorum.

Çanakkale anti-emperyalist savaş değildir.
Çanakkale ulusal yanı olmayan (ulusalcılık utkusu olmayan ) savaştır.  
Çannakkelnin Rus devrimiyle alakası yoktur.
Bırakalım Türkiye ulusal kurtuluş savaşı özünde islamcı ,Biçimde ulusalcı savaştır.
İsterseniz mübadele edilen toplumlarına bakın. Türkçe konuşan   hiristiyan olanlar mübadeleye tabi olmuştur.   Yine rumca konuşan ama müslüman olanlar yunanistandan   mübadeleye tabi olmuştur.
Bu ne demektir? Ulusallık öncelikli olmayan dinsel yanın önceliği ola mübadeledir bu. Yani ulusal yanı yoktur.   Savaşın   Öz ulusallık değildir. Ulusallık biçim olarak ortaya çıkan ve giderek cumhurriyet dönemin de ulusal öze kavuşturulmaya çalışılan ve elbet döverek(yuklardan siyasi irade olarak) sağlanmaya çalışılandır. Kürter,aleviler (dinsel motif kulanılarak) asilimisyona tabi kalmışlardır.

Her etkinin tepkisi olacaktır.Bugün yaşadığımız ise Kürt tepkiselliğinden başka birşey değildir. Bu tepkiyi kulanan da PKK olmakta ve buradan siyasal sonuç çıkarmaya çalışmasıdır. Peki bunun Türkiye komünistlerine zararı varmıdır? .Evet ,zararı vardır. Ancak komünistler böyle bir hareketi bu çağda ne destekler nede köstek olurlar. Çünkü komünistler için ulusal olma   Toplumsal tarihte kapanmıştır ve böylesi bir çaba anlamsız ,toplumları birbirine düşman yapmaktır.   Komünistler toplumların dayanışma ve birine dostluğunu önceliğine koyarlar.Ayrışmayı değil. Kürt siyasalının yaptığı ise ayrışmayı körüklemek ,toplumların birbirine toplumsal tarih olarak kin besleyecek duyguları oluşturmasının maddi ve manevi temellerini yaratmaktan   başka bir şey değildir.   Onaylanacak savaş değildir ama Kürt toplumunda karşımıza alamayız. Kürt toplumu bu PKK poltikası ile mutlu olacağına inanıyor, biz ise mutlu olamaycağını söylüyoruz. Her toplum(kabile aşiret ,cemaat) kendi tarihini yaşar.Yaşamak istiyorsa engeleyemeyiz.  




Bu ileti en son owert tarafından 23.03.2016- 20:47 tarihinde, toplamda 3 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 23.03.2016- 22:07


Çanakkale ile kürt sorunu arasında nasıl bir bağlantı buluyorsun, ben hiçbir ilgi kuramıyorum. İngilizler'in Çanakkale'ye geliş amaçları Osmanlı'ya son darbeyi vurmaktı. Adı üstünde emperyalist paylaşım savaşı diyoruz. Sen öyle bir kurgu yapmışsın ki, arada Çanakkale yok. Bir ülkenin işgali de yok.İngilizler Çanakkale'ye girerken girdikleri toprak Osmanlının. Amaç Osmanlı denilen ''hasta adamı'' yok etmek değil mi? Osmanlının elinde bulunan topraklar birer birer elinden giderken, Çanakkale'ye turistik seyahat etmek için gelmiyorlardı; orada vatan savunması yapanlar da vatan savunması yapmıyorlardı! Tarihin böyle analizi mi olurmuş? Yunan'ı Ege'den Anadoluya süren İngilizler de mi işgal amacı taşımıyordu.

Kurtuluş Savaşı'nın da İslamcılıkla bir ilgisi yok. Kurtuluş Savaşı ulusal bir savaştır. Anti emperyalist içeriklidir. Türkiye'nin burjuva devrimini tamamlamıştır. Laikliği getirip, saltanat ve hilafeti kaldıran, kadına Avrupa ülkelerinden daha önce seçme seçilme hakkı tanıyan, medreseleri kapatan, milli eğitimi laik eğitime kavuşturan, hukuk sistemini çağdaş haline getiren bir hareketi islamcılık olarak yorumlamak akla ziyan bir yorum. Türkiye'nin yobazları Kemalizme neden düşmanlar sanıyorsun, İslamcı oldukları için mi?




Bu ileti en son abbas tarafından 23.03.2016- 22:09 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
owert
[ İşçi ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 25.11.2013
İleti Sayısı: 246
Konum: Antalya
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: owert
Cevap Tarihi: 24.03.2016- 00:23


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: owert yazmış

Elbette Toplumsal Tarihe eleştirel bakılır. Olumluluk ve olumsuzluklar ortaya çıkarılıp tarihsel mirasa kaydedilir ki gelecekte yolumuz bulabilelim. Çünkü Toplumsal Tarih insaoğlunun   iradesinin tümüyle egemen olduğu tarih değildir .El yordamıyla ,hissleriyle (düşünceleri)deneyimlilerle yürdüğü tarihtir.

Kalsik anlamda Çanakkale savaşının Alman generallerinin   komutası veya egemnliği altında yürütüldüğünden dolayı bu şavaşın anti emperyalist olmadığını söylemiyoruz. Çünkü bu sonuçtur yani biçimdir.   Alamn komutanlar katılmasa idi bile bu savaşın emperyalistler arası çelişki ve kavgaları içinde bir emperyalizm tarafında yer aldığını söylüyoruz. Bu da Alman emperyalizmi olmaktadır.

Örneğin Osmanlı kendi varlık gücünü bağımsız olarak bu emperyalist savaşta ifade edebileceğini de söylemiş oluyor. Ancak Osmanlının tercihi böyle olmamış,Enver Paşanın dediği gibi bir emperyalist devlet yanında yer almasına ''mecbur'' olmuştur.

Eğer Çanakkaleyi anti emperyalist savaştır diyorsak o zaman Alman emperyalizminin orada ne işi vardı diye sormamız gerek. Yine İngilizlerin neden Boğazları gündemleştirdiklerini de burada sormamız gerek. Unutmayalım ki politika,   ekonomik ve   egemenlik üzerine kurulur.   Savaşlar da bu politikanın devamıdır.  

Diğer taraftan ,buda bizi Osmanlı dış ve iç poltikasının yani ittihat terakki nin nasıl bir Osmanlı üzerinde İktidar olduğunu ve sonrasında izlemiş olduğu politkaları sorgulamızı gerektirmekte.

Burada şunu görüyoruz. İttihat terakki öyle poltikalar izlemiş ki önüne gelen bu savaşta Alman emperyalizminin yanın da   ''mecbur'' kalmış. Demek Toplumsal tarihte bir politikalar izlenirken   Paragmatikten öte stratejik düşünmeli ve paragmatik politikalarımız stratejiye hizmet etmelidir. Bu durumda İttihat terakkinin stratejik poltikası hiç olmamış yada yanlış olmuş.

Ve bugün Türkiye de bir sürü siyasal oluşumlar stratejik düşünmediği tersine pragmadik yarar poltikasıyla günceliğini yaşadığını da sorgulayabiliriz.

Bugün bunun somut olarak gördüğümüz Kürt siyasal ve AKP   poltikasıdır .




Çanakkale konusundaki görüşlerin Osmanlı'yı hasta adam, toprağı yağmalanan imparatorluk olarak değil, emperyalist olarak görmenden, buna katılmıyorum. Kurtuluş Savaşı'nın islami bir kimliği olduğu görüşüne de katılmıyorum. Bir savaşın kimliğini savaşın sonuçları tayin eder. Kurtuluş savaşı sonrası devletin islami kimliği ortadan kaldırılırken senin islam vurgun bana çok yersiz geliyor. Bu görüşlerin eleştirel yaklaşım olarak değerlendirilemez. M.Kemal'in savaşın kazanılmasında   her kesime ihtiyaç duyması dini önderleri yanına çekmesi sana göre islami kimlikse, o zaman hilafet ve saltanatın kaldırılmasını, laikliği nereye koyacağız.



1-Osmanlıya Emperyalist demedim . Emperyalizmin yanın da yer aldığını söyledim.

2- Eğer islam   özlü olmadığının kanıttı Halife ve Saltanat olacaksa ,kurtuluş savaşı başlangıcında sanırım halife ve salatanatı kurtarmak amaçlı işe başlandığını biliyor olmanız gerekir. Ve bu kavganın 1925 kadar sürdüğü, en sonunda idamlarla   siyasal düzeyde (üst yapıda)önü kesildiği malumdur.

3- Sorun Halife ve salatanat kaldırılıması ise ancak üç dört yılı almıştır. Bu da Laikliğin kanıtı olamaz. Çünkü Türkiye hiç bir zaman laik konumda olmadı sadece olmaya çalıştı. ne kadar çalıştı o da ayrı mesele.. Tıpkı ulus olmaya çalıştığı   ama ulus olamadığı gibi. Türkiyenin ulusal (tüm toplumca yaratılan)   değerlerine hiç bir zaman kendi burjuvası   sahip çıkamadı. Zaten yoktu.   Bunun yanında devlet olarak   M.Kemal dönemin de sahip çıkma çabalarına girdi. İnönü ile (38 sonrası özelikle 40 lı yıllar da ) geri dönüşe başladı. Zaten bunun sonucu 50 süreci geldi (bunlara cesaret verici politikalarlarla   veren İnönüdür,mecbur kalmıştır. )

Dikkat ederseniz Türkiye İnönü ile dış politkada da dönüşlere başlamış o M.Kemalin iki kutuplu dünya da özelikle sovyetleri gözettir konumundan çıkmıştır. Karşı sovyet cephesinde konumuna kaymıştır.   Bu politika Sovyetleri rahatsız etmiş ,dostluk anlaşmasını (moskova anlaşması)uzatmama yönünde tutumlara yöneltmiştir. Yani sapan sovyetler değildi İnönü idi.

  ''Bir savaşın kimliğini savaşın sonuçları tayin eder.''Çok ilginç bir yaklaşım bu . Bize hiç birşey vermez. Eğer birisi bir savşa giryorsa bir anlayış   üzerinden giriyordur. Çünkü savaş bir poltikanın devamıdır ? Bu Politika nedir? . Osmanlı   zaten Alman egemenliğini kabul etmiştir.   Bu yaklaşımı   da kurtuluş savaşında da görüyoruz. Amerikan   egemenliğini isteyenler vardır. Gerekçeleri ise:   Savaşlardan yıkıp perişan ülke ancak bir güce dayanarak ayağa kalkabilir anlayışı . Yine buna tek karşı duran   ki baştan açıkça durmayan ama kabul edilebilir görmeyen M.Kemaldi.Hatırlanırsa. O zaman   Ne Rauf Orbay ne Karabekir , Fuat   Rafet M:Kemal gibi düşünmüyordu. Amerikan   mandacılığına sıcak bakıyorlardı.. Esasında bu   İttihat terakkiden(osmanlıdan) kalan miras olarakta görmek mümkün. Ancak giderek M.Kemalin görüşü savaş sonrasına kadar süren   ağırlık kazandı.   Bu da 1925 lere kadar bu iktidar anlayış çatışmasını görüyoruz.

Hatırlandığı gibi toplumsal olaylar süreç içinde netleşir ve etkileri ortaya çıkar. Yani iktidarı ele geçirdim yarın herey yerli yerine istenilen olmaz. Bu kast ettiğimiz dönem 1920 den 1928 kadar etkileyen bir dönem diye bakmak gerek. Yani Türkiye ancak Ulsalcılığını 1925 sonrası ağırlıkla ortaya koymaya başladı diyebiliriz. Kolay değil toplum alt üst oluyor ve toplumun maddi yapısı da buna uygun değil, hala toplum ben kul,ümettim   diyor. Şıh, şeyh, hocaya, ağa,sülalle ile kimliğini ifade ediyor.




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
owert
[ İşçi ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 25.11.2013
İleti Sayısı: 246
Konum: Antalya
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: owert
Cevap Tarihi: 24.03.2016- 00:42



Öncelikle   Çanakkaleyi Kürtlerle alakalandırmadım.Kurtuluş savaşıyla alakalandırdım. Bunu görmeyenle tartışmam .. Daha önce bunları yazsaydın şu yukardaki yazıyıda yazmazdım. iyi geceler.  








Bu ileti en son owert tarafından 24.03.2016- 00:47 tarihinde, toplamda 2 kez değiştirilmiştir.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 3 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Çanakkale Savaşı ''antiemperyalist'' değilmiş! melnur 9 8508 19.03.2019- 16:45
Konu Klasör Çavuşesku, romantizm ve gerçekler... melnur 0 1663 28.12.2020- 04:51
Konu Klasör Osmanlı: Mitler ve gerçekler... melnur 4 1813 22.12.2020- 05:23
Konu Klasör Mustafa Kemal Çanakkale'de - Serdar Yıldırım Serdar102 0 165 22.08.2023- 19:22
Konu Klasör Çanakkale Savaşları özelinde sorulması ve yanıtlanması gereken asıl soru ne? melnur 0 536 19.03.2022- 06:47
Etiketler   Çanakkale,   Savaşı;,   gerçekler,   gerici,   hurafeler
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS