Türkiye Komünist Partisi, "TKP, tüm Türkiyede asıl adaletsizliğe karşı emekçilerle verdiği mücadeleyi bu hafta yoğunlaştıracak, ülkemizin gizlenemez gerçeği haline gelmiş adaletsizliğin kaynağına işaret edecek, bu kaynağın ortadan kaldırılması için sesini yükseltecektir. Halkımız bu çabayı ciddiye almalı, büyük bir buluşmanın vesilesi olacağı anlaşılan 9 Temmuz mitingi dahil olmak üzere bütün platformlarda adalet için sömürüye karşı mücadeleyi yükseltmelidir" açıklamasında bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Adalet Yürüyüşü" sürerken, TKP'den "İşçi sınıfının sözünü söylemediği bir adalet arayışı olamaz. İşçilerin, emekçilerin sözü ise bellidir: Adalet mi dediniz, o halde sömürüyü ortadan kaldıracağız!" açıklaması geldi.
Açıklama şu şekilde:
Türkiyenin gündeminde ADALET var
Hukukun yerini gücü gücüne yetene ilkesi almış. Yani orman kanunları! İnsanların haklarını arayacakları herhangi bir kurum kalmamış. Siyasi iktidara aykırı düşen veya sadece düşünen herkesin işi, geleceği keyfe kalmış.
Böylesi bir hukuksuzluğun hüküm sürdüğü bir yerde toplumun gündemine elbette adalet arayışı girecek. Türkiye adaleti arayacak.
Ana muhalefet partisi lideri, siyasi açıdan birbirine taban tabana zıt kesimlerin desteğiyle Adalet Yürüyüşünü birkaç güne kadar tamamlayacak. Programda bir değişiklik olmazsa 9 Temmuzda İstanbula ulaşacak olan yürüyüş bir mitingle noktalanacak. Miting, adalet arayışının son halkası olacak
Türkiye Komünist Partisi bütün tartışmalar bir yana toplumun adalet arayışının son derece temel bir nokta olduğuna inanmaktadır. Adaletin bir erdem değil enayilik sayıldığı bir toplumun insanlıktan çıkacağı da doğrudur. Bu nedenle Türkiye Komünist Partisi, bütün toplumu, ama başta temsil ettiği işçi sınıfını, emekçi halkımızı adalet arayışını ciddiye almaya çağırmaktadır.
Türkiye Komünist Partisinin adaletten anladığı ise buraya kadar hatırlattığımız ve kilometreler boyunca, birbirine taban tabana zıt dünya görüşlerine sahip kişilerin de hep birlikte tekrarladığı hukuktan ibaret değildir. Hukukun neredeyse mükemmel işlediği, ama sonuçları itibariyle eşitsizliği, insanın insanı sömürmesini koruyup kolladığı rejimlerin hüküm sürdüğü bir dünyada yaşıyoruz. Türkiye bu açıdan eşitsizliklerin alabildiğine derinleştiği bir ülkedir.
Adalet demek, hukuk kuralları, yasalar demek değildir. İnsanın insanı sömürmesi en büyük adaletsizliktir. Sömürünün kol gezdiği bir ülkede adalet olmaz. Sömüren ve sömürülen adaletten aynı şeyi anlıyor olamaz. Asıl adaletsizlik sömürü düzeninin kendisidir. Sömürü düzenini hedef almadan adaletten söz etmek Türkiyeyi bir adım ileri taşımaz.
Orman kanunlarının egemen kılındığı Türkiye haklı olarak adaleti arıyor. Adalet isteği Türkiyenin gündemine oturmuşken Türkiye Komünist Partisi ülkemizin emekçilerini, işçi sınıfımızı bu arayışa davet ediyor.
TKP, tüm Türkiyede asıl adaletsizliğe karşı emekçilerle verdiği mücadeleyi bu hafta yoğunlaştıracak, ülkemizin gizlenemez gerçeği haline gelmiş adaletsizliğin kaynağına işaret edecek, bu kaynağın ortadan kaldırılması için sesini yükseltecektir. Halkımız bu çabayı ciddiye almalı, büyük bir buluşmanın vesilesi olacağı anlaşılan 9 Temmuz mitingi dahil olmak üzere bütün platformlarda adalet için sömürüye karşı mücadeleyi yükseltmelidir.
İşçi sınıfının sözünü söylemediği bir adalet arayışı olamaz. İşçilerin, emekçilerin sözü ise bellidir: Adalet mi dediniz, o halde sömürüyü ortadan kaldıracağız!
TKP'den 'Asıl adaletsizlik sömürü düzenidir' çalışması
Türkiye Komünist Partisi, dün yaptığı "Asıl adaletsizlik sömürü düzenidir" başlıklı açıklamanın ardından ülke genelinde konuyla ilgili çalışma yapmaya başladı.
Türkiye Komünist Partisi (TKP) tarafından dün yapılan "İşçi sınıfının sözünü söylemediği bir adalet arayışı olamaz. İşçilerin, emekçilerin sözü ise bellidir: Adalet mi dediniz, o halde sömürüyü ortadan kaldıracağız!" açıklamasının ardından ülke genelinde konuyla ilgili çalışma başlatıldı.
"Asıl adaletsizlik sömürü düzenidir" başlıklı bir bildiri yayınlayan TKP, "Eşitlik olmayan yerde adalet olmaz. Küçük bir azınlık milyon dolarlara hükmedecek; yüz milyonlarca kişi de açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verecek. Adaletsizlik budur! Bir tarafta fabrikalara, arazilere, yer altı ve yer üstü zenginliklerine el koymuş patronlar, diğer tarafta onların kasalarını doldurmak için düşük ücretlerle çalışan işçiler. Burada adalet yoktur!" ifadelerini kullandı.
Ülke genelinde birçok kent meydanında bildiri dağıtımı ve çalışma başlatılırken, binlerce kişiye "Asıl adaletsizlik sömürü düzenidir" başlığını taşıyan bildiri ulaştırıldı.
TKP tarafından önceki gün yapılan açıklamada, hafta boyunca konuyla ilgili çalışmaların yoğunlaştırılacağı duyurulmuştu.
Dağıtılan bildirinin tam metni şu şekilde:
ASIL ADALETSİZLİK SÖMÜRÜ DÜZENİDİR
Eşitlik olmayan yerde adalet olmaz.
Küçük bir azınlık milyon dolarlara hükmedecek; yüz milyonlarca kişi de açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verecek. Adaletsizlik budur!
Bir tarafta fabrikalara, arazilere, yer altı ve yer üstü zenginliklerine el koymuş patronlar, diğer tarafta onların kasalarını doldurmak için düşük ücretlerle çalışan işçiler. Burada adalet yoktur!
Eşitlik olmayan yerde adalet olmaz.
Küçük bir azınlık milyon dolarlara hükmedecek; yüz milyonlarca kişi de açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verecek. Adaletsizlik budur!
Bir tarafta fabrikalara, arazilere, yer altı ve yer üstü zenginliklerine el koymuş patronlar, diğer tarafta onların kasalarını doldurmak için düşük ücretlerle çalışan işçiler. Burada adalet yoktur!
Sermaye sahiplerinin derdi, nerelere yatırım yapacakları, insanları nasıl daha fazla sömürecekleri, nasıl daha fazla kâr edecekleridir. Milyonlarca emekçinin derdi ise iş bulmak, akşam evde tencerenin kaynamasını sağlamak, barınma-ısınma-ulaşım-eğitim-sağlık gibi en temel ihtiyaçlarını karşılamak için girdiği borç yükünü döndürmektir. Adaletsizliğin daniskası budur!
Milyonlarca insanın, yani halkın ezici çoğunluğunun, yaşam kavgasında posası çıkıyor. Kölelik koşullarında çalıştırılan insanlar, işten atılma korkusu, polis baskısı, gelecek kaygısı ile susturuluyor. Patronlar, yani bir avuç zengin ise televizyon kanallarına, gazetelere hükmediyor; milyonları uyutmak için kullandıkları bu araçlarla, yeri geliyor hükümetlerle pazarlık yapıyor, yeri geliyor ihale karşılığı hükümetlere hizmet ediyor. Halk susarken, zenginler yüzlerce kanaldan yayın yapıyor. Adaletsizlik budur.
Paranın saltanatı: Her türlü saltanatın, diktatörlüğün, baskının ve adaletsizliğin kaynağında bu vardır. Herkesin yaka silktiği AKP adaletsizliğinin özü de budur.
Düzen partileri bu adaletsizlik sürsün diye faaliyet göstermekte, insanlara her gün her saat yalan söylemektedir. Gazeteler, televizyonlar bu adaletsizliği savunmaktadır. Siyasi iktidar mahkemeleri, güvenlik güçlerini bu adaletsizliği korumak için kullanmaktadır. NATO bu adaletsizliğin uluslararası bekçisidir. Avrupa Birliği bu adaletsizliğin küresel temsilcilerindendir.
Bu adaletsizliği temsil edenlerin tepişmesinden adalet çıkmaz. Bölgesel savaşlar, darbeler, komplolar, Fethullahçı örgütlenmeler, onun karşısındaki Reis güzellemeleri, liberal hezeyanlar, sosyal demokrasi aldatmacası, milliyetçi palavralar paranın saltanatına dayanan adaletsizlik sürerken, bu adaletsizlik pastasından daha fazla pay kapmak isteyenlerin yarattığı kirlilikten başka bir şey değildir.
Gelin adaletsizliğin temelini sorgulayalım.
Sömürü ile adalet bağdaşmaz.
Eşitsizlik ile adalet bağdaşmaz.
Emperyalizm ile adalet olmaz.
İnsanlık yüzyıllardır eşitlik için mücadele ediyor. Bu mücadele mutlaka başarıya ulaşacak, dünyamız sömürüden, savaşlardan, açlıktan, işsizlikten, zorbalıktan kurtulacaktır. İnsanlığın adalet yürüyüşü budur ve herkes bu soylu yürüyüşe katılmalıdır.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
