SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Komutan Che kavgamızda yaşıyor!           (gösterim sayısı: 3.677)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
proleter
[ tek yol devrim ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 16.08.2013
İleti Sayısı: 406
Konum: Yalova
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: proleter
Konu Tarihi: 09.10.2013- 12:26


Komutan Che kavgamızda yaşıyor!

Resim Ekleme


Katledilmesinin üzerinden geçen 46 yıla rağmen onun yaşamını bu sayfaya sığdırmanın zorluğunu bilerek başlıyoruz söze...


“Bayrağı altında doğmadığımız bir ülkenin toprakları üstünde dökülen her damla kan, orada hayatta kalan kişinin daha ilerde kendi ülkesinin kurtuluş mücadelesine uygulamak için edineceği bir deney olacaktır. Ve kurtulan her halk, bir başka halkın kurtuluşu için verilecek savaşta kazanılmış bir aşamadır.”
CHE GUEVARA

Ernesto Che Guevara, Arjantinli bir ailenin çocuğu olması dolayısıyla genç yaşta, yaşadığı kıtanın emperyalizmden kaynaklanan sorunlarını kavramıştı. Ezilen ve sömürülen halkların sesi olabilmek için siyasal mücadeleye atılmasındaki dönüm noktası da emperyalizmin bu kıtada çevirdiği kirli dümenlerdir. Onu enternasyonal yapan da tam olarak budur. Arjantin’de doğan Che, Meksika’da Fidel Castro ve arkadaşlarıyla tanıştı, onların davasına ortak olup Küba Devrimi’ne adını yazdırdı.

Küba Devrimi’ne katkısından ve üstün askeri eylemlere önderlik eden bir komutan olmasından dolayı Merkez Bankası Başkanlığı’na ve Sanayi Bakanlığı’na getirildi. Küba’da sosyalizmin inşa çabasına ortak oldu. Rusya’da Ekim Devrimi’nin ilk yıllarında uygulanan “Komünist Cumartesiler”i örnek alarak “Gönüllü Çalışma”yı Küba Devrimi’nin ilk yıllarında uygulamaya çalışan Che’dir.

Bu görevdeyken bile yerini sağlamlaştırıp koltuğunda oturmayı düşünmedi hiç. Afrika, Asya ve Latin Amerika’da yükselen devrimci hareketleri dikkatle izledi. Küba Devrimi’nin başarısını diğer ülkelerde yapılacak devrimlerle güçlendirmek istiyordu. Küba Devrimi’nin tam anlamıyla başarıya ulaşabilmesinin yolunun buradan geçtiğinin bilincindeydi. Küba vatandaşlığına kabul edilen Che, Küba Devrimi’nin diğer ülkelerde de yankı bulduğunu bilmekteydi ve bu duruma bizzat müdahale etme isteği ile enternasyonalist ruhu onu harekete zorluyordu.

Küba’da olgunlaşan devrimden sonra içindeki devrim ateşiyle yanıp tutuşmaktaydı. Böylece Küba’daki görevlerini ve dostlarını geride bırakıp uzun bir yolculuğa doğru adım attı. Küba’dan ayrıldıktan sonra Afrika kıtasında yükselen bağımsızlık savaşlarına katılan Che, sonra o çok sevdiği Latin Amerika dağlarına doğru yola çıktı. Küba Devrimi’nin önderi Fidel Castro’dan bile gizli olarak kurduğu ilk gerilla birliğini Bolivya’ya gönderdi. Artık eksik olan kendisiydi ve bunun için tüm görevlerinden istifa ederek Bolivya’ya gitti.

Küçük sayılabilecek bir grupla Bolivya dağlarında gerilla mücadelesi yürüten Che’nin karşısında ise Amerikan emperyalizmine boyun eğmiş Bolivya hükümeti ve onun silahlı güçleri vardı. Kendisini ve yoldaşlarını katletmek için arayan kolluk kuvvetleriyle son mermisine kadar çatışan Che, yaralı olarak tutsak edildi. Tutsakken her türlü soruyu karşılıksız bıraktı ve katillerinin elinde sonuna kadar direndi. Bunun üzerine elleri titreyen bir asker tarafından 9 Ekim 1967’de makineli tüfekle kurşuna dizildi. Dünya halklarından alacağı tepkilerden dolayı Bolivya hükümeti infazı hemen oracıkta gerçekleştirdi.

Milliyetçiliğin, ırkçılığın, şovenizmin karşısında Che, enternasyonalizm bayrağını dalgalandırırken Marksist teorinin ışığında hareket etti. Marksist-Leninist dünya görüşünü hayatında pratikleştirdi. Proletarya enternasyonalizmini hem görev hem de devrimci bir zorunluluk olarak algıladı.

Bugün dünyanın her köşesinde onu tanıyan, hayatını ve mücadelesini bilen insanlara rastlamak mümkün. Sadece 20. yüzyılın devrimci bir siması değil, bu yüzyıla adını silahıyla yazmış bir komutandır o.

Che, ezilen halkların ve proletaryanın kalbinde yer etmiş büyük bir devrimcidir. Anısı ve mücadelesi kavgamızda yaşamaya devam ediyor, edecek.

Kızıl Bayrak



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
iskra
[ ..... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 30.08.2013
İleti Sayısı: 57
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: iskra
Cevap Tarihi: 11.10.2013- 19:49





.Victor Jara - Comandante Che Guevara .



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 09.10.2014- 21:33


Ölümünün 47. yıl dönümünde Che: Onların istemediği kadar hayatın içinde

Resim Ekleme


Emperyalizmin sesini hiç kısmadığı dünyada, onunla mücadelenin sesi olan Che Guevara’nın CIA destekli bir operasyonla öldürülmesinin üzerinden 47 yıl geçti.

Arjantinli Küba devrimcisi Ernesto Che Guevara’nın Bolivya’da öldürülmesinin üzerinden 47 yıl geçti. Bolivya'da gerilla mücadelesi verirken, CIA destekli bir operasyonla Bolivyalı bir subay tarafından 9 Ekim 1967 öldürülen Che, aradan geçen onca yıla rağmen bugün de tüm dünyada emperyalizme karşı verilen mücadelede ezilen halkların ve sosyalizm inadının simgesi olmaya devam ediyor.

BM Genel Kurulu’nda Marksist/Leninist olduğunu ilân etmekten çekinmeyen, nerede bir sömürü görürse, ona karşı mücadeleye girişen Che’nin mücadelesi evrenseldi. Afrika’da da Latin Amerika’da da, Asya’da da emperyalizmin planlarını boşa çıkarmak için mücadele eden Che, Küba Devrimi’nin başarıya ulaşmasının ardından, önce Kongo’ya ardından CIA ve Amerikan Ordusu Özel Harekât Birlikleri'nin ortak operasyonu sonrası öldürüleceği Bolivya’ya giderek gerilla savaşı verdi.

sol



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
spartakus
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 23.11.2013
İleti Sayısı: 624
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: spartakus
Cevap Tarihi: 09.10.2014- 22:29


Emperyalizmin egemenliğini pekiştirdiği ve dünya halklarına ölümlerden başka bir şey vermediği dünyada halkların kurtuluşu için CHE GUEVARA'lar yaratmamız gerekiyor. Halkların hareketlenmesi için böyle önderlere ihtiyaç var.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
proleter
[ tek yol devrim ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 16.08.2013
İleti Sayısı: 406
Konum: Yalova
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: proleter
Cevap Tarihi: 10.10.2014- 16:41


El Che’nin Savaş Günlükleri yazılmaya devam ediyor! - K. Ehram

Adı Che ve adı her zaman komutan Che kalacak! Ve bir ve iki ve üç, daha fazla Vietnamlar, Küba’lar, Kobanêler’de yaşayacak!

Resim Ekleme

Her gerçek insan, dünyanın herhangi bir yerinde herhangi birine indirilen darbeyi kendi suratında duymalıdır.

Adı Che… Kendi deyimiyle Ernesto'ydu, sadece Ernesto… “Siz de sadece bir şey olarak var olursunuz. Che* olmayı kendim istedim, sizde inanırsanız olursunuz, inanırsanız.” Haziran 1928’de Arjantinli bir bebek. Bir bebek ki sonradan adına “20. yüzyılın vicdanı” diyecekler. Ateşle vaftiz olan, içtiği sütün hakkını yaşamı boyunca tüm insanlık adına verecek olan. Adeta bir ana bir babadan değil tüm insanlığın o en güzel, en onurlu, o en cüretkâr ve esmer yanlarından doğma. Ernesto Guevara de la Serna, kısaca el Che! Kısaca Komutan Che Guevara!

Adı Che… Arjantin’den Cordoba’ya, Buenos Aires’ten Peru’ya, Küba’dan Kongo’ya... Yolların, yüzlerin ve dağların çehreleri değişirken değişmeyen bir çehre. Bir doktor,   hastalarının dertleriyle hemhal olan cinsten. 1950’lerden sonra Latin Amerika’yı motor bisikletiyle turlayan bir serüvenci, bir âşık, bir kuralsız! Cüzzamlı kliniklerinin gönüllü hasta bakıcısı. “Bir şeyi yapmak için, onu çok sevmelisiniz. Bir şeyi sevmek için, ona delicesine inanmalısınız” derken doktorluğa ve devrimciliğe bakışını özetler gibi. Ve belki de doktorluk diplomasını elini kana bulayarak alanlardan olduğu için ve hastalıkların kaynağını kitaplardan değil ülke ülke köy köy yaşayarak görerek teninde acısını hissederek öğrendiği içindir ki doktorluk tanımının içine fiili olarak devrimciliği yedirmiş bir insan sever.

Adı Che… Enternasyonalist gerillalarının lideri. Silah tutmayı bildiği kadar satranç oynamasını, gitar çalmasını da bilir; insan sevdiği kadar insanlığa kan kusturanlara öfke duymasını da. Bir doktor olarak insanları yaşatmasını nasıl bildiyse, düşmanlarını öldürmesini o kadar iyi bilen bir devrimci. Dağların neşesiyle çocuk hırçınlığıyla delikanlı o esrik, o hüzünlü, o tutkulu gerillası! Gittiği yerlerde ne kadar az kalırsa kalsın oraya kök salmayı başaran, oranın toprağına karışan bir köylü, bir şehirli, bir savaşçı, fakat her şeyden önce insan olmak için bedel ödeyen bu yüzden insanlığın hakkını sonuna kadar veren bir insan! Onlarca ülke dolaşıp gittiği her yerin yerlisi gibi oranın davasını sahiplenmiş bir dünya vatandaşı. Proletarya enternasyonalizmini ruhunu tüm halklar uğruna cömertçe akıttığı kanıyla bedenleştiren bir devrimci. Arka bahçenin yaramaz çocuğu, yırtık sesi, yanık sesi, parmağını şah damarının üstüne bastırdığın hep duyumsadığın o yürek sesi…  

Adı Che…1959’da Küba'da yönetimi ele geçiren Fidel Castro'nun yoldaşı. 1965 yılında en büyük yolculuğuna çıkmak üzere Küba'dan ayrılan bir devrim komutanı! Evet, kolay değil bir bebek gibi çiçeği burnunda devriminin büyümesini, serpilip gelişmesini izlemek varken, zaferi kazanıldığı yerde yaşamak varken yeniden dağlara ve yollara vurmak kendini! Öyle ki devrimden sonra efsaneleşen bu komutanı dağda yanlarında gören gerilla birlikleri inanamazlar o Che’nin burada, şimdi yanlarında olduğuna… Bir çılgın olmalıdır bu adam, yoksa ölmeyi mi istemektedir? Devrim ülkesinde yönetim ve bakanlık dururken dağlarda işi nedir? Che ölmeyi istemez fakat onun için yaşam devrimdir, devrimse ölmeyi göze almayı gerektirir. Her baba yiğidin harcı değil belki de dönmemek üzere gittiği her yere sonunda sırtını çevirip yeni rüzgârların peşinde zafer kovalamak. Bir halkın kurtuluşunu gördüğünde hiç görmediği halkların kurtuluşu için heyecanlanan, acı çeken bir halk gördüğünde onun acısıyla birlikte tüm dünya halklarının acısını için için bağrına gömen evrensel bir yürek.  

Adı Che… Kendi deyimiyle “Tarih, halkın ayaklarıyla yeni bir Kışlık Saray’ın merdivenlerini tırmanırken” devrilecek yeni sarayların peşine düşen bir devrim çapkınıdır o, dünyanın tüm halklarına, tüm devrimlerine göz kırpan. Arkasında bıraktığı her halka böylesine sadık kalmayı nasıl başardı? Hepsini dil ve ırk ayırt etmeksizin eşit oranda severek. İnsancıllığı en temiz bir süzgeçten arıtıyordu adeta her yolculuğunda. Günlüklerine öyle detaylar not ediyordu ki o aslında hayatın çok meraklı bir gözlemcisiydi, her memleketin anısı oldu şimdi.  

Adı Che… Bolivya’da dünyanın en cesur devrimcisi dünyanın en sıradan insanı gibi vakur karşılarken ölümü iş birlikçiler, ajanlar, emperyalistler ve dünyanın tüm korkakları aynı anda titrediler! Titredi yeryüzü ve gökyüzü aynı anda! Cellâdının karşısında bir devrimci nasıl devleşirse işte Che bunun portrelerinden birini sunuyordu tüm insanlık için dünya sahnesine. “Buraya beni öldürmeye geldiğini biliyorum. Vur beni korkak, yalnızca bir adam öldürmüş olacaksın.” Yalnızca bir adamdı vurulup düşen doğru. Adam olmanın tanımını değiştiren bir adam. Adam olmanın çok zor olduğu zamanlarda adam olmayı başaran bir adam. Bundandır titredi korkağın eli. Söylenen odur ki ilk anda elinin titremesinden histerik bir nöbet geçirir gibi bilinçsizce götürdü elini tetiğe. İnsanlığın hafızasına kazınan o kirli sakallı hep gülümseyen yüzüne kıyamadıklarından değil düşmanları öldüğünden emin olsunlar, o kâbuslarında gördükleri suratı tanısınlar diye dokunulmadı. Dörtnala koşan bir at nasıl devrilirse öyle devrilsin diye ayaklarına aldılar nişanı. Sayılan 9 kurşun… Sayılmayan belki daha fazlası. Onlar mı tanıdı fotoğrafta ölü yatan o bedeni pekiyi? Düşmanı bir gördüyse dostlar bir gördü, bin işitti, bir hissetti o ölü bedenden yükselen iradeyi! Ve Che’nin yüzünden gülümsemesi eksik olmadı, çünkü sen onu hep gülümserken anımsıyorsun.

Adı Che… Ayakkabılarının altı delik olsa bile üstü hep boyalı parasız centilmeni dünyamızın. İşte böylece kırların terine batarak, dağların ve bulutların ufku önünde, adamızın kızgın toprağı üzerinden gelip geçen bir yolcu… Fakat ne yol bitmiştir bugün, ne de yolcular. Türkiye’den Kürdistan sınırına silah ve sınır tanımaksızın, ordulardan ve “kötü donatımlı askerler”den korkmaksızın, sokağa çıkma yasaklarını yanık yüreklerini avuçlarının içine alıp delerek aşan yüz binlerce insan. Ve kadınlar! Aman Allahım, kadınlar! Kimisi 16 kimisi 80 yaşında, tülbentli, ak poşulu, saçları kınalı,saçları örgülü fakat hepsi silahlanmış kadınlar: insanlığın, namusun ve evlerinin aynı anda bekçisi! Che’ni yoldaşları, dostları, hevalleri, dün Küba’da bugün Kobanê’de Che’nin yarım bıraktığı savaş günlüklerini yazmaya devam ediyor.  

Adı Che… “Halkımız, tek başına bulunduğu öncü siperinden sesini duyuruyor, söylediği, bozguna uğramış bir devrimin son şarkısı değil, Latin Amerikalı savaşçıların dudaklarında sonsuza dek kalacak bir devrim marşıdır ve tarihten yankılarla çınlamaktadır.”   Latin Amerikalı savaşçıların türküsünü devam ettirmek üzere bebekler büyümeye devam ediyor. Hem de her gün tüm ezilen halkların ezilen analarının o sımsıcak karınlarında! O bebekler doğacak, o bebekler doğacak… Tıpkı Che’nin Arjantin’de doğduğu o kutlu sabahlar gibi yeni sabahlarımız olacak. Ve tıpkı Che gibi, daha milyonlarca bebek hesap sormak üzere ateşle vaftiz olacak!  

Adı Che ve adı her zaman komutan Che kalacak! Ve bir ve iki ve üç, daha fazla Vietnamlar, Küba’lar, Kobanêler’de yaşayacak! Hasta siempre**!  

*Che: “Hey”, “Dostum” anlamına gelen Arjantinliler’e özgü bir ünlem kelimesi.

**Hasta Siempre: Sonsuza kadar.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör TÖB-DER 49 yaşında melnur 1 2043 05.09.2020- 05:16
Konu Klasör Fransız Devrimi 224 yaşında! melnur 2 4353 26.07.2022- 05:58
Konu Klasör Küba Devrimi 57 yaşında solcu 2 5578 02.01.2020- 07:38
Konu Klasör Bilgen: HDP tersine Türkiyelileşme yaşıyor melnur 3 1908 22.10.2020- 10:35
Konu Klasör 'Aydınlanma nedir?' 233 Yaşında! melnur 14 11034 01.03.2020- 07:46
Etiketler   Komutan,   Che,   kavgamızda,   yaşıyor
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS