Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol




'Stalin ve Demokrasi - Trotskiy ve Naziler' (Ogün Eratalay)


Yazılama Yayınlarından çıkan bu kitabın adının aslında insanı yanılttığıyla başlamalıyım. Aslında iki farklı uzunca makale ve iki küçük yazının birleşmesinden oluşan kitap benzer temalara sahip kısa filmlerin birleşmesinden oluşan sinema filmlerine benziyor.

Konuya birazdan dönmek üzere kısaca yazar hakkında bilgi vermek isterim. Grover Furr 1944 doğumlu bir ABD vatandaşı akademisyen. Uzmanlık alanı Orta Çağ İngiliz edebiyatı olan akademisyen özellikle Rusça bilgisinin yardımıyla Stalin dönemi Sovyet tarihine merak sarmış. Sorgulayıcı özelliğiyle daha önce girilmeyen tabu alanlarda klasik Soğuk Savaş tarih anlayışının ipliğini pazara çıkartınca da “Stalinist” ilan edilmiş bir “marjinal”. O kadar ki, anne babası ABD Komünist Partisi üyesi olan dönek solcu muhafazakar David Horowitz yazarımızı ABD’deki en tehlikeli 101 akademisyen arasında saymış. Herhalde kendisi bu listede olmayı onur sayıyordum, kitaba dönersek...

Kitabın çevirmeni Funda Hülagü güzel bir iş çıkartmış, yer yer kimi sorunlu çeviriler olsa da geçer not alır bence. Anlamadığım kısım ise yazarın Türkçe baskıya önsözünün farklı birisi tarafından çevrilmiş olması, neyse bu da olur diyelim ve devam edelim.

Kitap gerçekten Sovyet tarihine hakim olan orta ve üst seviyede okur için paha biçilmez değere sahip. Alışageldik eserlerden farklı olarak döneme dair en azından ortalama bir bilgisi olduğu varsayılan okuyucunun dersini çalışarak kitaba başlaması sanki kitabın daha iyi anlaşılmasını kolaylaştıracak. Kitap, Kuruluş dönemindeki kolektivizasyon ve sanayileşme hamleleri, 1936 Anayasasının arka planı, Sovyet liderliğinin yönetim stratejilerinin iç yüzüne dair önemli veriler sunuluyor. Özel olarak masaya yatırılan ise parti içinde muhalif konuma düşmüş “sağcı” ekibin Sovyet liderliğine karşı artık silahlı eylemleri ve bir “saray darbesi”ni gündeme almaları. Sürgünde bulunan Troçki’nin Sovyet topraklarındaki sempatizanlarının ülkede kapitalist restorasyonu bile göze alabilecek derecede gözü dönmüş şekildeki komplo merakına dair değerli veriler ve çıkarsamalar bulunuyor. Bu kapsamda parti ve Kızılordu içindeki tasfiyelerle Soğuk Savaş jargonunda gösteri olarak nitelendirilen mahkemeler de etraflıca irdelenmiş. Bu döneme dair Beria gibi tartışmalı isimlere dair de ilginç bilgiler kitapta mevcut.

Tarafsız olmaya çalışan akademik bir hassasiyetle ilerleyen Furr, dürüst bir tarihçiden beklenecek şekilde de gerçekçi:

“Haritaları gerçeklere dayanmaktan ziyade hayal ürünü olan ortaçağ denizcileri gibi, bir koro halinde tekrar edilen ve esasen yanlış SSCB hikayeleriyle yanıltıldık. Dünyanın ilk sosyalist deneyiminin gerçek tarihini keşfetme süreci henüz başladı. Bu makalenin her bir okuyucusunun fark edeceği üzere, bu başlangıcın geleceğimiz için çok büyük bir önemi olduğunu düşünüyorum.”

İyi okumalar…

http://haber.sol.org.tr/serbest-kursu/stalin-ve-demokrasi-trotskiy-ve-naziler-ogun-eratalay-haberi-83064

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]