Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Forum Arşivi

Sol Cephe Karşıyaka'da yola çıktı


Resim Ekleme
 

Karşıyaka'da halkın büyük ilgi gösterdiği toplantıyla Sol Cephe Meclisi kuruldu.

(soL - İzmir) 10 Ocak Cuma akşamı İzmir'in Karşıyaka ilçesinde Sol Cephe Meclisi kuruldu. Karşıyaka halkının yoğun ilgi gösterdiği toplantıya, Sol Cephe'yi tanıtmak ve anlatmak üzere Yönetim Kurulu'ndan akademisyenler Yrd. Doç. Dr. Semiha Günal ve Prof. Dr. Erhan Nalçacı katıldı. Toplantının sonunda en kısa zamanda çalışmalarına başlamak üzere 19 kişilik bir sekreterya seçildi.

Konuşmaların satır başları ise şöyle:

Semiha Günal: "Sol Cephe, Haziran direnişinin sınıfsal mücadeledeki adıdır"

"Türkiye'de bir karabasan var. Bir diktatörlük tarafından yönetiliyoruz. Sömürü ve gerici karanlık büyüyerek devam ediyor. Türkiye'de AKP iktidara geldiğinden beri Kürt, kadın, Alevi açılım paketleri geliyor. Bu paketlerden sadece sömürü ve gericilik çıkıyor. Açılımlara yapmak istedikleri halkı sınıf temelli siyasetten uzaklaştırmak. Solun ne durumda olduğuna baktığımızda ise bir dağınıklık ve bunu tahlil edemeyecek bir parçalanmışlık mevcut.

'Neden Sol Cephe?' diye soracak olursak; bu iktidarla bilimsel eğitim alma hakkımız, eşit ve parasız sağlık hizmeti alma hakkımız, örgütlenme özgürlüğümüz, içkimiz ve özel hayatımızı yaşama hakkımız elimizden alındı. Sonrasında Haziran Direnişi patlak verdi. Bu direniş, bize umut ve direnme gücü verdi, bize özgürlüklerimizi anımsattı. Özgürlükçü ve aydınlanmacı doğrultu, Haziran Direnişi'nde ilk kez bu kadar halkçı bir dille ifade edildi. Aslında Haziran'da 80'den bu yana olan her şeye 'hayır' demiş olduk. 'Boyun Eğme' fazlasıyla anlam kazandı. Halk, Haziran Direnişi'nde sosyalistlerle yan yana geldi, bu sola alan açtı. Haziran Direnişi olmasaydı, Sol Cephe'yi hayata geçirme konusunda bu kadar cesur olamazdık.

İnsanlar Haziran'da 'Yeter Artık!' dediler. İnsanlar ne istediklerini bilmiyorlardı, çünkü bu bir halk hareketiydi. İstediğini bilene 'örgütlü halk' diyoruz. Sol Cephe, Haziran'da adı direniş olan kenetlenmenin, sınıfsal mücadeledeki adıdır.

Generallerin, NATO'cuların, liberallerin, Sarıgül'lerin peşinden gitmek yerine, Sol Cephe'yle kendi göbeğimizi kendimiz keselim. Kendi ülkemizi kendimiz kuralım.

Sol Cephe'de kadınlar, gençler, Aleviler, işçiler, Kürtler örgütlenecek. Kısacası Haziran Direnişi'nde bulunan milyonlarca insan örgütlenecek. Sol Cephe, 'AKP ile asla!' diyenlere seslenecek. AKP projesine karşı çıkmayan hiçbir yapı, sol olarak tanımlanmayacaktır. İşte Sol Cephe bu sınırı çizecek.
Maraş, Sivas, Roboski katliamları bir daha yaşanmasın, Gezi eylemlerinde polis terörüne maruz kalan gençlerimiz ölmesin diye; hemen, hep birlikte Sol Cephe'ye!"

Erhan Nalçacı: "Hepsine tekmeyi vurabilmek için Sol cephe"

"Sizlere, Sol Cephe çağrıcılarından olan Merdan Yanardağ'ın selamlarını getirdim. 'Sizler büyüdükçe ben özgürleşiyorum.' diyor Merdan.

Sol Cephe bundan sonra ne yapacak? Türkiye tarihinin neresinde, önce buna ilişkin konuşalım. Evet AKP faşizmine karşıyız, her yanından dökülüyor, ayakkabı kutularında rüşvet yiyen adiler oldukları ortaya çıktı, bir partiyle değil çeteyle karşı karşıya olduğumuz ortaya çıktı. Ancak AKP'nin tarihsel misyonuna baktığımızda onun yeni bir rejimin kurucusu olduğunu görüyoruz. AKP'yi böyle tanımlarsak, Sol Cephe'yi daha doğru konumlandırmış oluruz.

1923 Devrimi tarihsel bir ilerlemeydi, bir ümmet toplumundan cumhuriyet yarattığı için. Ancak şunu da teslim etmek gerekir ki, kendi solunu yok eden bu cumhuriyet AKP'nin elini kolaylaştırmıştır. İşte Sol Cephe'nin görevleri burada ortaya çıkmaya başlıyor.

AKP, emperyalist sistemin krizine doğdu. Kar oranları hızla azalıyor, işsizlik oranları katlanarak artıyordu. Sosyalizmin tarih sahnesinden çekilmesiyle beraber emperyalizm her yere saldırmaya başladı. Sovyetler Birliği çözüldükten sonra dünyada emperyalist bir restorasyon yaşandı. Uluslararası sermaye, hiçbir ülkede hareket alanını daraltacak hiçbir şey istemez hale geldi. İşte AKP Türkiye'de bu ihtiyaca hitap etmiş oldu. Artik Türkiye bir piyasa cehennemidir. İşte AKP'nin rejim değişikliği budur.

Uluslararası dış politikada Türkiye taşeron bir ülke haline geldi. Bugün Türkiye'nin elinde Suriye'deki yüzbinlerce insanın kanı var. Tüm bu halk düşmanlığını yapabilmeleri için dinci gericiliğe ihtiyaçları vardı. Türkiye halkını bunları yaparken dizginleyebilecek takiyeci bir rejime ihtiyaçları vardı.
Haziran Ayaklanması ile AKP'ye tekme vurulmuş oldu. AKP sermayenin partisidir. Ancak artık bu ülkede ulusal bir sermaye kalmamıştır, sermaye emperyalizme entegredir. Bu sebepten artık onların bir yurdu yoktur. Bu ülke sadece bize aittir.

AKP Suriye'de büyük bir suç işlemiştir, bunun hesabını da verecektir. ABD, Ortadoğu'ya şekil verirken radikal İslamcı ve Sünni merkezli bir aktöre ihtiyaç duyuyordu, ancak artık bundan vazgeçmiştir.

Sol Cephe 2. Cumhuriyet rejimi devam etsin diye aktör değiştirmelerine izin vermeyecek. Yolumuz uzun ve çetin. Haziran'da olduğu gibi bu rejim defalarca meşruiyet krizine girecek. İşte biz bu kriz anında hepsine birden tekmeyi vurabilmek için Sol Cephe'yi güçlendireceğiz. "

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]