Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

melnur  |  Cvp:
Cevap: 17
15.10.2018- 18:04

Sadece sanalın durumunu baz aldığımızda sol diye nitelendirdiğimiz ancak sol-sosyalist ve enternasyonalist olduğu tartışılır kesimlerin düşmanlığı sadece Perincek değildir. Burada yıllarca altını çizmeye çalışıyorum, sanalın üç sözde sol-sosyalist ve enternasyonalist forumu aslında Perincek ve partisini merkeze koyarak Kürt hareketine kuyrukçuluk yapmayan, biat etmeyen her siyasal düşünce ve parti-örgüte düşmanlık etmektedir. Sanalın forumlarının durumu yıllarca böyleydi. Perincek ve partisi, HKP, CHP, TKP ve kısmen ÖDP ile Halk Cephesi bu düşmanlıktan payını da alıyordu.

(Durum pek de değişmedi. Aynı nakarat devam etmektedir ama şimdi inandırıcılıkları kalmamıştır.)


melnur  |  Cvp:
Cevap: 18
09.02.2019- 16:34

Sözde sol-sosyalist forumlarda kürt ulusalcılığı hakim durumda. Buralarda her türlü milliyetçi söylem ve bu milliyetçiliğin getirdiği karşıtlık sadece İP ve Perincek değil, kuyrukçuluk yapmayan tüm sosyalist örgütlenmeler için ''düşmanlık'' yaymakta ve bu durum da sol-sosyalist bir duruş olarak özellikle sol sempatizan gençlik tarafından algılanmaktadır. Bu algının kırılması gerekmektedir. Buna katılırım. İP ve Perincek'in savunduğu siyasi çizginin sosyalizme zarar verici yönleri olduğunu, özellikle milliyetçiliği bu kadar kutsamasının sol açısından hiç bir şekilde savunulamayacağını öne çıkarmak ve bu bağlamda Perincek ve İP siyasetinin mutlaka eleştirilmesi gerektiğini söyleyebiliriz. Ama İP ve Perincek'in liberal, sol dönek ve kürt ulusalcılığı bağlamında uğradığı saldırıların ulaştığı boyutun da asla tasvip edilmemesi gerektiğini de söyleyebilirim.


Beş yıldan fazla olmuş bu başlıkta bunları yazalı. Değişen pek de bir şey yok. Hatta   Perincek'in özellikle Suriye'deki askeri girişimleri emperyalizm karşıtlığı olarak nitelemesi ve bu bağlamda AKP'ye verdiği destek nedeniyle daha da tepkiyle karşılandığını söylemek mümkün. Bu konudaki yazıları tekrar okumadım, muhtemelen değinilmiştir, Perincek düşmanlığının sadece Perincek düşmanlığı olmadığını, sanalda, özellikle bir dönem kuyrukçu olmayan tüm sol yapılara düşmanlığın oldukça revaçta olduğunu söyleyebiliriz. Sanırım ( özellikle bir dönem) Perincek üzerinden yürütülen bu düşmanlıkların perde gerisinde neyim yattığı daha detaylı olarak yorumlanabilir. Bu yorumu yaparak başlığı üstte taşımamın nedeni de bu.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 19
11.02.2019- 07:48

Başlık Soldaki Perincek düşmanlığını konu ediniyor; sanaldaki düşmanlığın nedeninin Perincek'in Kürt hareketine eleştirel yaklaşması, kuyrukçu olmaması ve kuyrukçuları da hedef tahtası haline getirmesidir. Bunu defalarca da açıkladım. Sanaldaki sözde sol-sosyalist forumların tamamı için söylüyorum; bu forumlar Kürt hareketine ya biat etmişlerdir, ya doğrudan Kürt hareketinin sözcülüğünü yapmaktalar ya da -kendileri bile farkında değiller- etkin kuyrukçuluk döneminden kalma alışkanlıklardan ve ön yargılardan kurtulamadıklarından Perincek dahil, kuyrukçuluğu öteden beri elinin tersiyle iten siyasetlere düşmanca yaklaşıyorlar. Perincek'in güncel siyaseti yorumlayışındaki yanlışlıkları nedeniyle soldan da tepki görmesi kendisini diğerlerine göre biraz daha fazla öne çıkarmaktadır, o kadar. Yoksa düşmanlık sadece Perincek'e yönelik değil, CHP de, TKP de ve hatta ÖDP ve Halk Cephesi de öncelikle kuyrukçu olmayışları nedeniyle aynı saçmalığın muhatabı halindedir.

( Bu forumlar sola çok büyük zararlar vermiştir. Perincek başta olmak üzere sosyalizmin belli başlı parti ve örgütlerini sanki düşman bir hatmış gibi ve sanki,   solcu-sosyalist olmak   Kürt hareketine biat etmekten geçiyormuş gibi bir algıyı sürekli körükleyip çoğalttıkları için...-evet, sola çok büyük zararlar vermişlerdir. Hala daha öyleler. Spesifik olarak girmek istemiyorum ama, buradaki yazı konularını daha çok bu sözde sol-sosyalist forumların yol açtıkları yanlışlıklara, solun uzak durmasını düşündüğüm yaklaşımlara ayırıyor olmamın   nedeni de o.)


( Bir parantez daha açmak gerekiyor sanırım. Türkiye'de solun bu kadar bölünmüş olmasının nedenlerini sıralamaya çalışırsak, büyük çoğunlukla içlerinden birinin   bir çekim merkezi özelliği kazanamamış olması, -bence- kişisel çekişmeler, kariyerizm vb. ise de büyük çoğunlukla siyasi ve ideolojik farklılıklarında yatmaktadır. Perincek'in siyasi çizgisi eleştirilebilir, diğer bütün siyasi parti ve hareketler gibi, ama onun solda olmadığını söylemek, faşist olarak nitelemek, MİTçi, ajan yakıştırmalarında bulunmak bir solcunun asla bulaşmaması gereken siyasi tavırlardır. Bu tavır anlamaya, yüzeyselliğe, ve sola asla yakışmayan bir niteliğe yazgılıdır. Faşist dersin, ajan, polis, mit dersin ve sonra da bırakırsın; ne bir nedensellik var ne de mantıklı bir derinlik. Problemin bu ikinci cümlecikte yattığını anlayabilmek bile mümkün hale gelmiyor, bu tavrı sürdürenlerde....)


Bu konuyu biraz daha açmak gerekiyor, sanırım.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 20
13.02.2019- 09:02

''Başlık Soldaki Perincek düşmanlığını konu ediniyor; sanaldaki düşmanlığın nedeninin Perincek'in Kürt hareketine eleştirel yaklaşması, kuyrukçu olmaması ve kuyrukçuları da hedef tahtası haline getirmesidir. Bunu defalarca da açıkladım. Sanaldaki sözde sol-sosyalist forumların tamamı için söylüyorum; bu forumlar Kürt hareketine ya biat etmişlerdir, ya doğrudan Kürt hareketinin sözcülüğünü yapmaktalar ya da -kendileri bile farkında değiller- etkin kuyrukçuluk döneminden kalma alışkanlıklardan ve ön yargılardan kurtulamadıklarından Perincek dahil, kuyrukçuluğu öteden beri elinin tersiyle iten siyasetlere düşmanca yaklaşıyorlar. Perincek'in güncel siyaseti yorumlayışındaki yanlışlıkları nedeniyle soldan da tepki görmesi kendisini diğerlerine göre biraz daha fazla öne çıkarmaktadır, o kadar. Yoksa düşmanlık sadece Perincek'e yönelik değil, CHP de, TKP de ve hatta ÖDP ve Halk Cephesi de öncelikle kuyrukçu olmayışları nedeniyle aynı saçmalığın muhatabı halindedir.''

Böyle söylemişim; aslında yıllardır bunu söylüyorum. Perincek ve partisi başta olmak üzere CHP, HKP, TKP, hatta yeri geldiğinde ÖDP ve Halk Cephesi'nin sanalın sözde sol-sosyalistleri için düşman kategorisinde olmasının nedeni kuyrukçuluk konusuna yatkın olmayışlarıdır. Kürt hareketinin izlediği siyasete karşı çıktıkları için bu kuyrukçu kesimler tarafından hedef tahtası haline getirilmiştir. Düşmanlığın yıllar boyu yaşatılmasının en belirgin nedeni ve hatta tek nedeni de budur. Geçenlerde yazıyazforum'dan tanıdığım bir sözde solcuya rastlamıştım; bu konuda yazdıklarımı okumuş ve ''devrimcileri polise gammazlayan o değil mi?'' diye sitem etmişti. Bense ona okumasını, bilgilenmesini, yıllardır gözü kapalı sürdürülen kuyrukçuluktan kurtulmanın öyle kolay olmadığını ve ''ben kuyrukçu değilim'' demekle bunun mümkün olmayacağını söylemiş; her şeyden ve bir an önce bir samimiyet edinmesini ve samimiyetsizliğin gerçekten sırıttığını ve bir solcu olmaya uğraşan birine de yakışmadığını eklemiştim.

80 öncesindeki çatışmaları, bizim gibi yeni yetme solcular, sağın sola saldırması ve solun da çoğunlukla kendini korumaya çalışması olarak nitelemeye çalışırdık. Sağ kesimin öne çıkan gazetesi olan Ilıcakların Tercüman'ında ''solun solla çatışması'' haberlerine bu yüzden dudak bükerdik. Ama zamanla bu tür haberleri çok küçük boyutlarda da olsa Cumhuriyet gazetesinde de görmeye başlamıştık. Okur geçerdik. Bir türlü kabullenmek de istemezdik. Çok sonra gerçeğin hiç de böyle olmadığını gördük. Solcu solcuyu öldürmüştü ve böyle bir dönem de yaşanmıştı. ( Bu olay 80 öncesindeki şiddetin salt sağ sol çatışması veya birbirlerini öldürme olarak nitelenemez. Bunun altını bir kez daha çizelim.) Evet, böyle bir olay vardır ve özellikle ''kurtarılmış bölge'' yaratılmak istenirken farklı sol siyasetler arasında tehditler, çatışmalar ve düşmanlıklar oluşmuş, birbirlerinin canına kast etmeler de yaşanmıştır. Perincek'e ''ihbar'' konusu sorulduğunda verdiği yanıt da bu olmaktadır. ''Partililerimize ve parti binamıza yapılan saldırılarda kendimizi korumak için başka bir yol bulamıyorduk.'' demektedir. Kuşkusuz hoş değil, doğru değil, üzücü bir süreçti yaşanan ama, yanlış ve üzücü olan sadece Perincek'in boynuna asılan bu ''ihbar'' olayı mıydı? Saldırılar, düşmanlıklar, birbirlerine silah çekmeler, bir solcunun bir solcuyu hedef haline getirmesi çok mu önemsizdi? Kuyrukçu arkadaşa bu soruyu sorduğumda yanıt vermedi; ben de ekledim: '' Solcular samimi insanlardır, samimi olmak zorundadırlar.   İhbar olayının yanlışlığını sürekli dillendirenlerin, o ihbar olayından çok daha vahim karşılıklı öldürme olayını görmezlikten gelmesi hangi samimiyete sığar ki? bu siyasi tavrın kuyrukçuluğu ört bas etme olayından başka bir anlamı olabilir mi? Kaldı ki, Perincek kuyrukçular için tek hedef te olmamıştır, HKP, CHP, TKP, ÖDP ve Halk cephesi de yani kuyrukçu olmayan her siyaset de bu düşmanlıktan payına düşeni almıştır.

Tabi, konunun bir yanı bu; daha önemli yanı ise anlamak için bilgilenmek gerektiğini ve analitik düşünme, diyalektik çözümleme becerisini edinmek gerektiğini kavramakta yatıyor. Bu tür tavırlar, sadece bir ezberin sürekli yinelenmesinden başka bir şey değildir. Sanalın kuyrukçuluğunda birinci yaklaşım yok, ikincisi var. Ve yanlışın nerede yattığını da bir türlü anlayamazlar. Anlayamayacaklar da! Sadece etraflarında (kaldıysa) bir iki kişiyi inandırabilecek, ve o bir iki kişi üzerinden de egolarını tatmin etmeye çalışacaklardır.

Yazık!

melnur  |  Cvp:
Cevap: 21
15.02.2019- 20:09

Kuyrukçuların Perincek'e saldırırken ''faşist'', '' ajan'' demesinin nedeni ne? Tamam, öteden beri Perincek'in Kürt hareketinin siyasetine karşıt bir pozisyonda bulunmasıdır, yani bir bakıma kuyrukçuluk yapmamasıdır. Perincek'in bu siyasetinin, bu siyaset söyleminin tamamen doğru olduğunu, özellikle bir kaç yıldır güncel siyaset konusunda aldığı pozisyonun onaylanabilir Kuyrukçuların Perincek'e saldırırken ''faşist'', '' ajan'' demesinin nedeni ne? Tamam, öteden beri Perincek'in Kürt hareketinin siyasetine karşıt bir pozisyonda bulunmasıdır, yani bir bakıma kuyrukçuluk yapmamasıdır. Perincek'in bu siyasetinin, bu siyaset söyleminin tamamen doğru olduğunu, özellikle bir kaç yıldır güncel siyaset konusunda aldığı pozisyonun onaylanabilir olduğu anlamına gelmez. O zaman akla şöyle bir soru geliyor, özellikle sanaldaki kuyrukçu solun ve Kürt hareketine biat edenlerin Perincek özelinde bir kısım ulusalcı/Kemalist entelijansiyaya bu sözkonusu yanlış siyaset bağlamında neden eleştiri yöneltmez de, anlamsız, gereksiz ve yanlış söylemlerle abuk subuk laflar ederek saldırma zorunluluğu hisseder?

Garip değil mi?

Yıllardır Perincek'e saldırdılar, yıllardır CHP'ye, HKP'ye, TKP'ye, hatta ÖDP ve Halk Cephesi'ne saldırdılar. Ulusalcı, sosyal şoven, neo-faşist dediler. Yetmedi   M.Kemal, cumhuriyet, aydınlanma ve hatta laiklik düşmanlığı yaptılar. Kürt hareketinin legal partisinin ileri gelen yöneticilerinden çok daha fazla düşmanlık yapıldı.   O zaman akla şöyle bir soru geliyor, özellikle sanaldaki kuyrukçu sol ve Kürt hareketine biat edenler, Perincek özelinde bir kısım ulusalcı/Kemalist entelijansiyaya bu sözkonusu yanlış siyaset bağlamında neden eleştiri yöneltmez de, anlamsız, gereksiz ve yanlış söylemlerle abuk subuk laflar ederek saldırma zorunluluğu hisseder?

İttifakın Kürt milliyetçileri Kürt hareketinin siyasetine karşıtlığı Kürtlere karşıtlık olarak yorumladı hep. Kürtler AKP ile birlikte sağlı sollu liberallerin öncülüğünde özgür olacak demokrasiyle tanışacaktı. Bu siyasi doğrultuya karşıtlık içinde olan her siyaset de haliyle düşman olarak değerlendiriliyordu. Kuruluş döneminde Kürt halkının isyanlar sürecinde yaşadığı acılar da bu insanlardaki etnik kin ve öfkeyi çoğaltıyordu. Onlardaki bu düşmanlık bu kin ve öfke bir yere kadar anlaşılabbilirdi, doğru değildi ama kendilerince bir nedeni vardı.

Ya kuyrukçuların?

Onlar da tam bir cahil cesareti içinde sözde Lenin'in UKKTH'sini savunuyorlar ve keskin enternasyonal komünist (!) görünümünde Kürt hareketine sözümona soldan destek veriyor, bir bakıma ''abilik'' yapıyorlardı. Arayıp buluyorlar, ceplerine dolduruyorlar, sonra her güne bir ayet indirir gibi, anlamadığı konularda ahkam kesiyorlardı. Çok zaman geçmedi, Kürt hareketi yine aynı yerde, AKP tarafından daha da baskılanıyor, peki ne oldu şu UKKTH alıntılarına; neden bir tek alıntı bile yazılmaz oldu?

Daha dün ''oylar HDP'ye'' diye höykürenler, şimdi sağa sola kuyrukçu diyorlar :)
Şaka gibi!

Neyse, sorumuza tekrar dönelim; Perincek siyaseti bugün hemen hemen bütün sosyalist sol tarafından eleştiriliyor; gerekçeler ortaya konarak yanlış olduğu söyleniyor, somut, elle tutulur nedenlerle...

Peki o zaman bu kuyrukçu sol(!) neden hala bu somutluk üzerinden bir karşıt eleştiri ortaya koymaz da, gereksiz, anlamsız bir şekilde ''faşist'', ''mitçi'', ''ajan'' deyip durur?

Neden?

Cevap: 22
16.02.2019- 05:41

Uzun yıllar Aydınlık Hareketi içerisinde yer alan, fakat daha sonra bu hareketten ayrılarak Anarşist bir çizgiye kayan Gün Zileli, eskiden mensup olduğu bu hareketi eleştirmekle birlikte, Aydınlıkçılara ilişkin ajanlık iddialarının ise gerçek olmadığını belirtir. Doğrusu bende Perinçek'in özellikle bugünkü siyasi çizgisini eleştirmekle birlikte, kendisine yönelik bu iddia ve ithamları gerçekci bulmuyorum.

Bununla birlikte Perinçek'e ilişkin bu ithamlar yeni olmayıp, 80 öncesinden beri söylenegelen bir olgudur. Şöyle ki Perinçek'in liderlik ettiği PDA(Proleter Devrimci Aydınlık) hareketinin 70'lerde savunduğu siyasi çizgi, Sovyetler Birliği'ni sosyal emperyalist olarak gören ve Amerikan emperyalizmi ile aynı potaya koyan bir içeriğe sahipti. Hatta o dönemin PDA marşlarında Sovyet liderleri için ''Yeni Rus Çarları'' ifadesi bile kullanılıyordu. Yani PDA, Sovyetler Birliği ile 19. yüzyıl Rus Çarlığı arasında paralellik kuracak kadar keskin bir karşıtlık içindeydi. Türkiye'de ki Maoist hareketi büyük oranda domine eden PDA'nın bu tutumu, Türkiye'de ki Sovyetler Birliği yanlısı sol fraksiyonları, Sosyal emperyalizmin beşinci kolu olarak nitelemesini ve Türkiye sol hareketi içerisinde de bir tür ötekileştirmeyi beraberinde getirdi.


70'lerin sonlarında PDA'nın yayın organında, faşist çetelerin işlediği suç ve cinayetleri anlatan bir yazı dizisi yayınlanmıştı. Bundan bir süre sonra ise yine Aydınlık'ta, ''Bilinmeyen Sol'' adı altında, bu sefer sol hareketleri eleştiren ve teşhir eden bir yazı dizisi kaleme alındı. Burada kimi sol fraksiyonlar, çeşitli suçlarla itham edilerek, mensupları isimleri ile paylaşıldı. O dönem zaten faşist güruhların saldırılarına uğrayan çeşitli sol fraksiyonların buna tepkisi ise sert oldu. PDA için solun diğer bileşenleri tarafından ihbarcı sıfatı kullanılmaya başlandı. Aydınlık Hareketine ilişkin günümüze kadar gelen söz konusu iddia ve ithamların kökleri işte buraya dayanmaktadır. Bu süreçte PDA tarafından yapılan bu söz konusu habercilik anlayışı tabi ki eleştirilebilir. Fakat o dönemdeki sol cenah içerisindeki tartışmalar, birbirlerini yaftaladıkları aşağılayıcı sıfatları ve hatta bu kavgaların ulaştığı şiddet boyutu, yaşanan trajik ölümler, farklı fraksiyonlar arasındaki bu düşmanlığın sadece PDA'nın yayınları ile sınırlı olmadığını, o dönem solunun siyaset kültürü halini almış olduğunu göstermektedir ne yazık ki.


melnur  |  Cvp:
Cevap: 23
17.02.2019- 09:31

Bununla birlikte Perinçek'e ilişkin bu ithamlar yeni olmayıp, 80 öncesinden beri söylenegelen bir olgudur. Şöyle ki Perinçek'in liderlik ettiği PDA(Proleter Devrimci Aydınlık) hareketinin 70'lerde savunduğu siyasi çizgi, Sovyetler Birliği'ni sosyal emperyalist olarak gören ve Amerikan emperyalizmi ile aynı potaya koyan bir içeriğe sahipti. Hatta o dönemin PDA marşlarında Sovyet liderleri için ''Yeni Rus Çarları'' ifadesi bile kullanılıyordu. Yani PDA, Sovyetler Birliği ile 19. yüzyıl Rus Çarlığı arasında paralellik kuracak kadar keskin bir karşıtlık içindeydi. Türkiye'de ki Maoist hareketi büyük oranda domine eden PDA'nın bu tutumu, Türkiye'de ki Sovyetler Birliği yanlısı sol fraksiyonları, Sosyal emperyalizmin beşinci kolu olarak nitelemesini ve Türkiye sol hareketi içerisinde de bir tür ötekileştirmeyi beraberinde getirdi.

Sn.proleter-devrimci;

ÖDP'nin kuruluş aşamasında dönemin öne çıkan solcuları ile çeşitli konuları kapsayan röportajlar yapılmıştı. Doğu Perincek'e bu röportajlardan birinde bu konu sorulmuştu;   ''çok ileri gittiklerini, SSCB'ye yönelttikleri eleştirilerin yanlış olduğunu'' kabul etmiş sonradan da bu röpartajlar kitaplaştırılmıştı.

Bu başlıkta amacım Perincek'in ''faşist'', ''mitçi'' , ''ajan'' vb. olmadığını kanıtlamak değildir. Bu suçlamaların ( özellikle sanalda yapılanlarının) ciddiye alınır bir yanları yok(tu). Amaç Perincek özelinde HKP,CHP, TKP, ÖDP ve hatta Halk Cephesi'ne yöneltilen suçlama ve yapılan hakaretlerin hangi siyasi iklimin bir sonucu olarak yapıldığını göstermek ve işin bu boyutu üzerinde durmaktır.
Defalarca yineledim, Perincek siyasetinin siyasi ve ideolojik yönden eleştirilecek pek çok yanı var. Hele bugünkü tavrının kabul edilemezliği çok açık. Şimdi Perincek konusu böyleyken, ve eleştirilecek onca özelliği de varken,   bir ezberi sürekli tekrarlar biçimde polis, faşist, ajan gibi hakaretleri makineli tüfek gibi sıralamak neden?

Önemli oan bence bu sorunun yanıtı.


Bu sorunun yanıtı bir dönem ( ve kısmen de olsa bu günlerde) bir kesimin kararmış zihinlerini deşifre etmek için iyi bir ip ucu veriyor.


melnur  |  Cvp:
Cevap: 24
20.02.2019- 09:58

Sanalın kuyrukçularının Perincek ve partisi başta olmak üzere CHP, HKP, TKP, ÖDP ve Halk Cephesi'ne düşmanlıklarının tek bir nedeni olduğunu ve Kürt hareketine kuyrukçuluk yapmadıkları, biat etmedikleri, ve hareketin giderek sağcılaşmasına ve ABD emperyalizmiyle kol kola girmesine eleştirel yaklaşmasına bağladığımı hep söyledim ve söylemeye de devam ediyorum. Açık seçik kuyrukçuluk yapmayı savunma devri geride kaldığı için şimdilerde özellikle   Perincek'in siyasi ve ideolojik defolarını öne çıkartarak karşıtlıklarının ''enternasyonalist komünist''(!) bir tavır olduğu yolunda höykürmeye çalışıyorlar. :)

Türkiye 80 öncesinde yaşanmaması gereken bir süreç yaşadı. Toplumsal koşullar hiç uygun değilken silah ve şiddet siyasetin bir parçası haline geldi, getirildi. Daha önemlisi silah sadece karşıtlara da yönelmedi. Önce siyasi ve ideolojik ayrılık öne çıktı ve sonra da silahlı çatışmalar bu kesimler arasında da görülmeye başlandı. Evet, yanlıştı ama yaşandı. Türkiye'de 80 öncesinin yanlışlığı sadece bu da değildi, bu süreçte karşıtlığın bir tarafında olan Perincek'in kendi açıklaması, ''silahla karşı koyamadığımız için'' gerekçesinin ardına sığınarak diğer tarafın belli başlı kişilerini ihbar pozisyonuna girmesi de yanlıştı. Tıpkı farklı görüşteki solcuya sıkılan kurşunlar kadar yanlıştı.


Evet, böyle bir süreç yaşandı.


Akla şöyle bir soru geliyor; Perincek'e ''ihbar'' olayı için ağzına geleni söyleyen zihniyet, diğer kesimin solcuya silah sıkmasını neden diline dolamaz? Biri diğerinden daha önemsiz olduğu için mi? Yoksa diline dolama konusunun bu durumla hiçbir ilgisinin olmaması, sadece   Perincek için değil, adını sürekli yinelediğimiz diğer kuyrukçu olmayan sol parti ve örgütlere düşmanlığın nedeni Kürt hareketine karşıt bir pozisyonda yer almaları mıydı :)


Hadi bunu da geçelim!


Başka bir örnek; Kürt hareketinin illegal örgütü PKK doğu ve güneydoğuda egemen hale gelebilmek için kaç kişiye silah doğrulttu, bölgede solcu, devrimci, sosyalist olan bilinen kaç kişiyi öldürdü? Sanırım adı ve soyadıyla internete yansıyan sayı 50'nin üzerindedir. Önemsiz mi? Ya da Perincek'in ''ihbar'' olayından daha mı az önemsizdi? Üstelik, ötesi de var; Kürt hareketinin önderinin büyük bir ala valayla açıkladığı Marks ve Lenin çözümlemeleri(!) ''ajanlık'' hakaretleri çok mu önemsizdi de sadece ''eleştiri canım'' şeklinde bir hoşgörüyle karşılanıyordu?


Hem bölgede muktedir olabilmenin yolunun bölgede etkin olan sosyalistleri öldürmekten geçtiğini dayatan ve hem de ideolojik olarak ML'in kurucularına ''kapitalizmin ajanlığı''na varan '' saldırılarda bulunan bir harekete hiçbir şey söylememek bir yana, yıllar boyu açıktan açığa kuyrukçuluk yapacak ve bütün bu hokkabazlıkları yaparken ve   cahillik kaynaklı köylü kurnazlığında bulunurken hala ve hala utanmazca Perincek'i, CHP'yi, TKP'yi -ötesi de var- sözde enternasyonalist komünist(!) olarak diline dolayacaksın! Ve dün yaptıklarını unutacak, insanların da unuttuğunu sanacak ve bugün de kalkmış   Perincek üzerinden etrafa solculuk dersleri vermeye kalkacaksın!

Diz boyu cehalet, anlatılanları/yazılanları anlama konusunda yetersizlik ve ego tatmini çabasını anladık ta, az biraz bile samimiyet de mi yok, az biraz samimiyet?


Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]