ÖDP: Halen O Koltuklarda Oturacak Mısınız?



Karaman'ın Ermenek ilçesinde 18 madencinin mahsur kalmasına yol açan su borularının patlamaları, son yıllarda AKP hükümetiyle birlikte artan iş cinayetlerini ve kitlesel hale gelen işçi ölümlerini yeniden gündeme getirdi.

Soma, Zonguldak, Torunlar İnşaat gibi birçok iş cinayetlerinde sorunun hep benzer nedenlerden yani;   patronların aşırı kar hırsına karşın işçilerin haklarının korunmaması ve hükümet tarafından işyerinde yeterli önlemlerin alınmamasına ve denetimin yapılmamasına göz yumulması gibi pek çok nedenin kaynaklık etmesi dikkatleri çekiyor.

Özellikle taşeronluğun sınırlarını genişleten ve sermayeye daha düşük maliyetli işgücü sunmak amacıyla hazırlanan torba yasadan sonra iş cinayetlerinin artması hükümetin söz konusu ölümlerdeki sorumluluğunu ve payını bir kez daha ortaya koyuyor.

Bugün gelişmelere yönelik Özgürlük ve Dayanışma Partisi bir açıklama yaparak bu sorumluluğa dikkat çekti ve hükümete "Halen O Koltuklarda Oturacak Mısınız?" diyerek seslendi.

Eş Genel Başkanlar Alper Taş ve Bilge Seçkin Çetinkaya imzalarıyla yapılan açıklamada "İş cinayetleri konusunda artık sözün bittiği yerdeyiz" denilerek yaşananların bir seri cinayet ve katliam olduğunun bir kez daha altı çizildi.

Yapılan açıklama şu şekilde yer aldı;

Halen O Koltuklarda Oturacak Mısınız?
 
Ermenek’te Şekerler Maden Ocağı’nda su baskını sonucunda mahsur kalan 18 işçiye, geçen 48 saatin ardından ulaşılamadı. Madenin kapısında sabırla ve umutla bekleyen insanlarımıza geçmiş olsun diyoruz.
 
İş cinayetleri konusunda artık sözün bittiği yerdeyiz. Hükümetin kimi Bakanlarının dahi artık kaza diyemediği, bir seri cinayet ve katliamla karşı karşıyayız.
 
Ermenek’teki patlamanın ardından bölgeye akın eden tüm AKP’li yetkililer, hesap sorulacağını söylüyor. Soma’da halka tekme tokat saldıran Erdoğan da ‘devlet hesabını sormalı’ açıklaması yapıyor.
 
Hesap soracağız diyenlere soruyoruz:
 
-İşçilerin yemeklerini dahi madende yemek zorunda bırakan Patronlar bu gücü kimden almaktadır?
 
-Çalışma Bakanı Faruk Çelik, bu tür küçük madenlere ruhsat verilmemeli diyor. Bu ruhsatları, bakkaldan mı alıyorlar yoksa sizin hükümetiniz mi dağıtıyor?
 
-Ermenek’te daha önce de su baskınlarının yaşandığı biliniyor. Bu madenlerin denetimini kim yapıyor yapıyor?
 
-Soma’da Torun’da yaşanan iş cinayetlerinin sorumluları hakkında ne yaptınız? Bu iş cinayetlerinin ardından ne tür tedbirler aldınız?
-301 madenci öldü kıpırdamadınız. Ardından değişik yerlerde yaşanan cinayetlerde 22 işçi öldü sesiniz çıkmadı. Halen koltuklarda oturmaya niyetli misiniz?
 
-Maden işletmeciliği gibi riski yüksek bir alanda yapılan özelleştirmelere kim imza attı?
 
Sorumlusu Belli, Hesap Soracağız
 
AKP, aç gözlü sermayenin daha çok karı için tüm alanlarda özelleştirme ve kuralsızlaştırma ile azgın bir sömürünün önünü açtı. Kamu işletmeleri bir bir özelleştirildi. İşçilerin tüm güvenceleri ellerinden alındı. Güvenli ve sağlıklı çalışma koşulları ortadan kaldırıldı. Özelleştirilen madenlerde daha çok sömürü ile daha çok kar elde edilip bir avuç sömürücü işçinin emeği ve kanı üzerinden zenginleştirildi.
 
Tüm Özelleştirmeler Derhal İptal Edilsin

Tüm özelleştirmeler derhal iptal edilmeli, özelleştirilen tüm madenler kamulaştırılarak işçilerin yönetimine bırakılmalıdır.

Madenlerin denetimi için emek ve meslek örgütü temsilcilerinin ve bilim insanlarının yer aldığı bağımsız bir kurul oluşturulmalıdır.
 
Çalışma yaşamı, işçilerin insanca yaşam ve güvenli çalışma koşullarını temel alarak yeniden düzenlenmelidir.

Ermenek Şeker Maden başkan ve yöneticileri başta olmak üzere işçi ölümlerinin tüm sorumluları yargılanmalıdır.

Hükümet derhal istifa etmelidir.

Bu açıklamaların gerekli olduğunda hemfikirim. Ancak yetmiyor artık. Kitleyle buluşabilmek ve kitleyle birlikte sokakta muhalefet yapmak lazım. Kendi bildirilerimizi yine kendimiz okuyoruz.

Ben bunu bastan beri söylüyorum. Sende görebildin sonunda. Söylediklerine sonuna kadar katiliyorum.

Aslında yerellerde halkın bir muhalefeti var. Validebağ'tan tutun, Soma'ya Manisa'ya kadar hemen her yerde tepki var. Örgütlü yapıların bu yerelde ortaya çıkan muhalefetin önüne geçmesi gerekiyor. Bunun başarılması lazım ama bu da kolay değil ki. Sol Cephe olsun, Birleşik muhalefet olsun bu konuda yeteri kadar başarılı olamadı. Şimdi BHH deneniyor. BHH katılım dolayısıyla biraz daha etkin olacakmış gibi.

Sanki yürütülen bütün toplumsal çalışmaları eleştiren sen değilmişsin gibi çıkmış sonuna kadar katılıyorum demişsin.