BirGün Pazar'da bu hafta: 50. Yılında Kızıldere



BirGün Pazar eki bu hafta “50. Yılında Kızıldere” dosyasıyla bayilerinizde. BirGün Pazar ekinin 785. sayısının dosyasını Bülent Forta, Levent Hekim, Nuran Kepenek Alptekin ve Yaşar Durmuş yazdı. Ayrıca Bilim ve Gelecek Dergisi’nin 215’inci sayısında yer alan Orkun Saip Durmaz imzalı Kızıldere Katliamı’nın İngiliz arşivlerindeki yansımaları yazısı da özet olarak sunuldu.

Bülent Forta “Kızıldere’nin yarattığı aidiyet duygusu” başlığıyla Kızıldere’yi, mücadeleyi ve kendi hayatına yansımalarını yazdı.

Levent Hekim “Kızıldere ve bugün” başlığıyla Kızıldere’nin bugüne etkilerini aktardı.

Kızıldere Katliamı’nda hayatını kaybeden Cihan Alptekin’in ablası ve Bizum Cihan kitabının yazarı Nuran Alptekin Kepenek, “Bizum Cihan” yazısıyla Cihan Alptekin’i ve 68 kuşağını anlattı.

Yaşar Durmuş “On’lar yaşıyor” yazısıyla Kızıldere’nin kendi hayatına ve Fatsa’ya etkisini anlattı.

BirGün Pazar ekibi Ayrıca Bilim ve Gelecek Dergisi’nin 215’inci sayısında yer alan Orkun Saip Durmaz imzalı Kızıldere Katliamı’nın İngiliz arşivlerindeki yansımaları yazısını özetleyerek aktardı.

https://www.birgun.net/haber/birgun-pazar-da-bu-hafta-50-yilinda-kizildere-381863

Sosyalist ve sol partilerden Kızıldere’nin 50. yılında anma mesajları: ON'lar 50 yıldır kutup yıldızımız

Kızıldere direnişinin 50. yılında sol parti ve kurumlar, katledilen devrimcilerin unutulmadığını ve mücadelelerinin sürdüğünü, yayımladıkları mesajlarla vurguladı.


Mahir Çayan, Sabahattin Kurt, Nihat Yılmaz, Saffet Alp, Sinan Kazım Özüdoğru, Ertan Saruhan, Hüdai Arıkan, Ahmet Atasoy, Ömer Ayna ve Cihan Alptekin’in 30 Mart 1972’de Kızıldere’de katledilmesinin yıl dönümünde sol sosyalist partilerden anma mesajları paylaşıldı.

Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan'ın idamlarını engellemek için NATO üssündeki 3 yabacı görevliyi kaçıran 10 devrimcinin Tokat'ın Kızıldere köyünde katledilişlerinin 50. yılında sol sosyalist partilerin paylaştıkları mesajlar şöyle:

SOLparti
ON'lar 50 yıldır kutup yıldızımız.

Bağımsızlık, devrim ve sosyalizm için yolunuzdayız. #Kızıldere #MahirÇayan


Emek Partisi
NATO’ya, emperyalizme ve sömürüye karşı bitmeyen yürüyüş, sönmeyen devrimci dayanışma;

50. yılında Kızıldere’de düşenleri saygıyla anıyoruz.


Halkevleri
“OnIarın bugün büyük görünen güçIeri ve imkanIarı bizIere vız geIir. OnIar bir avuç, biz ise miIyonIarız. Kaybedeceğimiz hiçbir şey yoktur ama kazanacağımız koca bir dünya vardır.”

On'ların yolunda bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek...


HDP
30 Mart 1972’de #Kızıldere’de katledilen Mahir Çayan ve yoldaşları, devrimci mücadele tarihine isimlerini onurla kazıdılar. Mücadeleleri yolumuzu aydınlatıyor.


CHP Gençlik Kolları
"Onlar bir avuç biz milyonlarız. Kaybedeceğimiz hiçbir şey yok ama kazanacağımız koca bir dünya var."


𝗦𝗬𝗞𝗣
50 yıl önce Mahirler'i Kızıldere'ye götüren inanç ve kararlılık; 27 yıl önce Samandağ'da faşist pusuyla katledilen Mehmet Latifeci'nin dik duruşu ve cesareti mirasımızdır. Unutmadık, unutturmayacağız!




https://www.birgun.net/haber/sosyalist-ve-sol-partilerden-kizildere-nin-50-yilinda-anma-mesajlari-on-lar-50-yildir-kutup-yildizimiz-382319

Kızıldere, ülkede solun içine düştüğü çözümsüzlük krizinin tüm sorumluluğunu yüreklerinde hisseden, o ağır sorumluluk duygusunun yarattığı yanlış pratik ve o yanlış pratiğe eklemlenen eklektik bir teorinin yol açtığı bir yanlış kavganın destanıdır. Pratiğin ve ona uydurulmaya çalışılan teorinin yanlışlığı kavganın destansı özelliğini yok edemez, etmemeli...

Gencecik insanlardı.
Yiğit insanlardı.
İnsana, insan emeğine ve sosyalizm'e vurgundular.
Ölümü bilerek ve isteyerek seçmişlerdi.
Mahirin önceden söylediği gibi,

"Bizim kuşağın yüzde doksanı ölür."

https://www.solpaylasim.com/k38-kizildere-bir-destandir-.html

Yazı epey eski; sanırım bir 20 yılı vardır. Orada söylenmek istenen farklı yerellikte, farklı koşullarda uygun olabilecek bir mücadelenin buradaki yanlışlığıdır. Eklektik olması da bundandı. Ama gençlik bir ölçüde çaresizdi. Belki yapılabilecek başka bir şey yoktu. O yüzden Mahir ''bizim kuşağın yüzde doksanı ölür'' demiştir ve o yüzden o koşullarda içine sürüklenilen silahlı mücadele ''ileri doğru atılmış geri bir adımdı.'' Ama bu destansı mücadelenin öne çıkarılması gereken bir başka yönü de o gençlik liderlerinin daha güzel bir dünya için üzerlerine düşen sorumluluğu gözlerini kırpmadan yerine getirmeleridir. Sosyalizmin mücadele tarihinde yaldızlı sayfalar da bu yüzden hep onlara ayrılacak.