Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Sözde sol-sosyalist forumlar...

Yazıyazforum'u çoğunuz bilmezsiniz sanırım. Forum kurallarına uyduktan sonra her görüşün kendini ifade edebileceği bir forumdu. Solcusundan sağcısına, şeriatçısından anarşistine hemen herkes yazabiliyordu. Belli bir denge de tutturmuş ve bu kadar farklı anlayışları tek bir platformda buluşturabilmiş ve tartıştırabilmiştik. Zor oluyordu, yönetim olarak tarafsızlığı tutturabilmek bayağı yorucu oluyordu ve zamanımızı da alıyordu. 25 bin üyeyi ve 600 bin mesajı da geçmiştik ki bu rakamlara üç yıl içinde ulaşmıştık. Sonra çeşitli nedenlerle onu tamamen kapatıp ikincisini yine yazıyazforum adıyla kurmuştuk. O da hatırı sayılır bir üyeye ve mesaj sayısına ulaşmışken teknik yetersizliğimiz, foruma dönük saldırılar, onu da işlevsiz hale getirmişti.   Forumun aylık mesaj sayısının 15 bini geçtiğini söyleyebilirim. Bir yönetim toplantısı yapmış, Kadıköy NHKM'nin alt salonunu bu toplantı için kapatırken katılımcıların sayısı 25'i geçiyordu ve sanırım Ankara'dan gelenler de olmuştu. Geride kaldı, Solpaylaşım ne kadar sürer, o da ayrı.

Bu girişi şunun için yapma ihtiyacı hissettim. Yazıyazforum'da çok ilginç öneri ve yorumlarla da karşılaşabiliyorduk. Unutmuyorum, herhalde genç olmalıydı, bir arkadaşımız foruma kayıt olmuş, ve ilk yazısında ''hadi sosyalist ideolojiyi tekrar yazalım'' mealinde bir şeyler söylemişti. Sosyalizmin amacı ve hedefi iyiydi, ama yıkılmışsa büyük bir yanlışlık da olmalıydı; o zaman geçmişi bir kalen-mde silip yenisini yazmak gerekirdi! Sanırım aklından bunları geçirmişti ''hadi sosyalist ideolojiyi yeniden kuralım-yazalım'' derken! Verilen yanıtlardan sonra da bir daha uğramamıştı.

Eminim o ''genç'' arkadaşımız yazılarına devam etseydi, Marksist veya Leninist olduğunu da iddia etmeyecekti. Kapitalizmin insanı tüketen özelliklerini bir şekilde kavramış ve kapitalizme karşı neler yapılması gerektiğini tartışmaya açmak istemiş olabilirdi. Evet, yazılarına devam edebilseydi bilimsel sosyalizmle uyumlu veya değil pek çok yorumunu da okuyabilirdik.

Toplum içinde benzer niteliklerde çok genç olduğunu düşünüyorum. Ülkede bir kesim dışında özellikle genç insanların kendini solcu, sosyalist olarak nitelendirmesi önemli. Bu gençlerin bilimsel sosyalizmi bir anda kavraması gerekmiyor. Bilimsel sosyalizmin kavranılmasının üç beş kitap ve/veya üç beş yorum okumayla edinilemeyeceği de açık. Dolayısıyla bu gençlerin her türlü yorumunun benim ''kerameti kendinden menkul solculuk'a girmediğini de peşinen söylemek isterim. Yinelemekte yarar var, hepimizin eksikleri, yanlışları olabilir. Hepimizin birbirinden öğreneceği bir şeyler de olabilir. Uygun bir üslup, biraz alçakgönüllülük ve biraz mülayimlik birbirimizi anlamayı da beraberinde getirecektir. Kerameti kendinden menkul solculuk bu anlamda solun farklı fraksiyon ve kişisel yorumları için de söylenmiyor. Daha başta böyle bir başlık kimsede rahatsızlık   da yaratmamalı. Kerameti kendinden menkul solculuk daha başka bir solculuk; aslında bunu sol olarak değerlendirmek mümkün mü, orası da tartışmalı! Ama başka bir şey olduğu kesin.

Bu ''başka bir şeyi'' konuşalım!
''Kerameti kendinden menkul'' başka bir şeyi!

melnur  |  Cvp:
Cevap: 1
13.10.2015- 18:51

Solcu olmaya gerek var mı, tam bilmiyorum, solcu olmayan bir insan az çok da olsa daha güzel bir ülke, daha güzel bir dünya, daha adil bir düzen hakkında bir şeyler söyleyebilir,   doğrudur, yanlıştır tartışılabilir, ama kendince bir düşüncesi vardır. Solcu dendiğinde bu konulardaki düşüncesi daha ilkesel düzeye gelir, daha net, daha somuttur. Tam olarak çözümleyemese bile emperyalizmin ne olduğu konusunda bir düşünceye sahiptir ve bu yüzden emperyalizme karşıdır. Kapitalizm hakkında da bir düşüncesi vardır. Kapitalizmin en azından ''kötü'', adil olmayan, haksız bir sistem olduğunun da farkındadır. Bu düşüncelerin gelişmişliği oranında geniş sol yelpazede kendince bir yer de tutar.

Marksizm denildiğinde   ise netlik de, somutluk da, bilimsel bilgi de ve bütün bunlara uygun siyasi konumlanış da berrak hale gelir. Siyasi düşünceler hem bilimsel bir temele oturtulmuş ve hem de sosyalist bütünsellik içinde bir kavrayış meydana gelmiş demektir. Güncel siyasette alınması gereken konumlanış da sosyalizmin gerektirdiği sınıfsal mücadeleye uygun hale gelmiştir. Marksizm, bilimsel sosyalizm referanslardan anlaşılması gereken de budur.

Kerameti kendinden solculuk bunların hiç biri değildir. Kerameti kendinden menkul solculuk özellikle sözde sol sosyalist forumlarda karşımıza çıktığı şekliyle ne olduğunu kendisinin de bilmediği bir solculuk tipojisidir. Çoğu zaman kendini Marksist veya Leninist olarak da gösterir. Marksist görünümlüsü Marksizme, Leninizm makyajlısı da Lenin'e karşıdır. Savundukları, ileri sürdükleri, çoğu kez herhangi bbütünsellik ve tutarlılık da göstermez. Kendilerine bir ''teorisyenlik'' vehmederler. Okumamışlık, yeterince bilgilenmemek kaynaklı bir alkış veya beğeni ortaya çıkarsa vehmettiklerine inanmaya da başlarlar.

Kerameti kendinden menkul bir Marksist(!) size Marks'ın ekonomi politik çözümlemelerinden söz edebilir. Eğer gerçekten Marksist olduğu, ''kapitali iki üç kez okuduğu'' izlenimi yaratmak da istiyorsa bu konuyu uzunca bir yazıyla da anlatabilir. Anlattıklarının arasında birdenbire ''proletarya diktatörlüğünün geçen asrın gerçeği olduğu'' şeklinde bir cümleye de rastlayabilirsiniz. Ya da çevresinde oluşturduğu müridlerinin alkışlarının verdiği güvenle ''zaman bireysel kurtuluş zamanıdır'' şeklinde veciz bir söz de duyabilirsiniz! Ya da Leninisttir. Lenin'i '' en büyük iradeci lider'' olarak anlamıştır, söylediklerinin, savunduklarının Lenin'le de Marksizm'le hiç bir ilgisinin bulunmadığını fark etmez! Kerameti kendinden menkul solculuk aşağı yukarı böyle bir şey. Söylediklerine, savunduklarına gerçekten inanırlar mı, kestiremiyorum. İddialıdırlar, neredeyse ''teorisyen''dirler, küçük dünyaların büyük yıldızlığına oynarlar.

Çok mu soyut oldu; örnekleri verildiğinde daha iyi anlaşılır.

owert  |  Cvp:
Cevap: 2
13.10.2015- 19:51

Hayır somut olmuş. Bir sürü marksisttim diyeni gördüm '' hep traş   yapıyordu.''?Vala bendemi şimdi Traş yapıyorum diye beni de aptalaştırdılar.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 3
14.10.2015- 13:04



Marxizm nedir kim referanstır. Kaustki mi- Lenin mi -Rosa mı -Stalin mi -Troçki mi -Mao mu -Kastro mu- Çhe mi .Mahir mi Deniz mi İbo mu İ. Bilen mi B.Boran mı kim referans biz hangi kitabı okumalıyız Marxist olmak için. Nasıl bir pratik yapmalıyız .

.


[size=2]

owert  |  Cvp:
Cevap: 4
14.10.2015- 18:32

Vala 2006 dan beri bu tür sosyslist,komünist ,enternasyonelist,Solplatforum forumların içinde bulundum . Şunu gördüm çok az akıllı adam var. zaten çok akıllılar bu tür forumlara uğramıyorlar yada şöyle bakıp çekip gidiyorlar . Denilecektir ki o kadar akılsız adamın içinde o zaman ne arıyordun. Vala mütevazilik diyelim. Elimizden birşeyler gelebilir umudu diyelim,başkaları gibi yüksekten uçmayalım ,uçanların içinde bulunalım ,seçkincilikten nefret etme diyelim .Yani bunun gibi.

Bir gün sosyalist foruma Ertuğrul Kürkçü gelmiş( Ben bilimiyorum öyle diyordu)   forumsahibi onu nasıl kovduğunu balandırarak yazdığını   okuduğumda allah allah demişliğim vardır.  

Yine Teslim Töre bir iki yazı astığında Forum önderliğine (yazınsal tabii.) soyunan derhal ona tepkisel havalarımsı karşı çıkışla lenini Teslim töreye anlatmaya kalkınca Teslim Töre kafası atmış ''o senin lenin dediğin köpek bile öldüremez '' restini yazmak zorunda kalmıştı. Bu kişi Solplatforumun şimdi ki sahibidir.

Bu sosyalist forumsal alemde birşeyi iyice o dönem emin olmuştum. . Şimdi eskisi kadar olmasa da çünkü o koşullarda ortadan kalktı . Bu forum alemi daha baştan sakat kurulmuş olduğuydu. Özelikle bunun mimarı ve bu anlayışı yayan kabul ettiren sosyalist forumdur.   Hoş bunu da bilinçli yapmadığını ,yani kendiliğinden ve içinde bulunulan bilinç seviyesine göre oluştuğunu daha sonra görecektim. Adam kötü niyetli değil ama kötü olmak zorunda .Yanlız adam ve bilinç seviyesi nato mermer ,ne yapacağını bilemediği gibi ne yapması gerektiğini danışacak yakınında insanda yok. Varsa da onlara karşı müthiş bir kuşkucu ,güvensiz. Ve böylelikle ortaya çıkan bir anlayıştan öte   anlayışlar etrafında dolanan bir rota izleme ,yani sürekli arafta olma durumunun yaşaması oluyor tabii. Zaten ilerde böyle bir siyasal anlayış   olmamanın nimetleri de ortaya çıkıyor. Bir gün TKP liler yol veriyor bakıyor forum boremetresi düşüyor hop devsolculara dönüyor Yani kuvvetlice rüzgar nereden   eserse oraya yamanma oluyor.

Böylelike forum dolup dolup taşıyor kovuyor,arka kapıdan alıyor ,tekrar kavoyur falan filan. İntermet aleminin en güçlü forumu oluyr tabii. Bir tek kural var . Forum internet aleminin bir numarası olsun. Elbette yararları var. İnsanlar tartışıyor kavga ediyor ,okuyor vs vs   Ama burada yıkıp dökülen oluyor , birde bu   tür forumlara aşağılık katagorisinde değerlendirmelere neden oluyor.  

Kısaca aklı başlı tartışmaların olmadığı ''delilerin '' tartıştığı alanlar olarak görülmesine neden oluyor . Halbu ki tam tersi şahsen benim hep arzuladığım ,akademik düzeyde tartışmaların olabileceği forum. Böyle olursa   ve böyle yaklaşılırsa ancak forum forum olur inancındayım.

Mesela hakkı, kaçak ın veya başkasının   düşüncelerinin belki çoğuna katılmayacağım   yerler vardır. Ancak haksızlık yapılıyor. Sanki onların düşünceleri üzerinden kendilerinin ne müthiş devrimci ne karalı devrimci   olmaya   çalışıyormuşuk gibi geliyor .halbu ki burası forum . İnsan farklı farklı şeyşler düşünür ve bunları topluma sunarak ilk önce kendi arkadaşlarıyla sınamaya çalışır yada bazı yerlerde değişiklikler yapar . Forumlar bunun için vardır. Düşünsel fırtınanın da yaşandığı yerlerdir burası. Ne yazık böyle bir forum valahi görmedim.

Elbet bu isteniyor olsa da gerçek bu değilse o var olan gerçekliğe uymak zorunda kalınıyor. Çünkü cazgırlık yapan daha yüksek prim yapıyor.

Ve bunu görebilecek çok az insanın olduğuna tanık olunuyor.

Şöyle bakıyorumda şu sosyalist tipli Forumlar , egemenlği tücarlığa benziyor . Onun şapkasını ona   bunun şapkasını ona takma ,gerçeği   çarpıtma ,yalancılık, sahtekarlık adam boyu.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 5
15.10.2015- 08:57

bana göre dünya 1843-1875 dönemini yaşıyor her söyleyen söz bir şeyler arıyor düşünüyor doluya koyuyor almıyor boşa koyuyor dolmuyor misali.

Bilinen klasik şeyleri söylemek kolay .

Ama o klasik şeyler zamanımıza ışık olmuyor. Dünya büyük bir kriz yaşıyor ama ortada değişimi gerçekleştirecek özne yok.
1843 tede bu yetersiz özne anlayışından işçi sınıfı fark edildi .Bu gün fark edilen ne işte el yordamı ile aramaktayız gezi olaylarından yeni özneler çıkaracağız ama o olaylara el koyan eski özneler ortada görünmedi.

Bana göre yeni şeyler söyleyen ve kandini komünist var sayan her kes dinlanmali
Ben hatırlıyorum 2005 ten bu yana hiç tanımadığım belki eskiden karşı olduğum bir çok kitap okudum zizek negri harlev rosa buna benzer bir çok yazar.
Hala soruyorum kendime bu dünya nasıl yönetiliyor çelişkiler nedir
Greçekten kolay değil.
Hepimiz biraz doğru biraz yanlışız ama hepimiz arıyoruz
Bana kim bu dünyanın en doğru analizini yapıyor anlatın onun yazdıklarını okuyayım.

Tarihte bazı kesitler vardır .1843.1917 1989 ve şu yaşadığımız dünya (tarih) bu kesitlerin içinde.

İşte konuşan her kes çıkış aramaktadır. Bizde bunların arasındayız.

Bu gün dünyanın tenel çelişkisi nedir ? üretimmi tüketimmi ?
Dünyada bir çok ülkede sermaye birikimi artı değerden sağlanmıyor bir çok ülkede de artı değerden sağlanıyor egemen üretim ne oluyor.
Dünyada bir çok ülkede burjuva asalak bir çük ülkdene egemen beki dünya da yönetim egemenliği kimin elinde
Dün anti emperyalist mücadele baş mücadele şekli idi hadi bunu gidin Vietnamlıya sorun ne cevap alacaksınız.

İşte bir çok sorunun cevabı alınmış değil
Hepimiz samimi şekilde aryorz hepimiz komünist olatak ölmek istiyoruz.

Bizim yanlışımız bir birimizi eleştirirken kullandığımız malzeme eski malzemeler onlarda artık atık madde oldu.
İşçi sınıfı çözüm bulacak diyoruz ama bulmuyor bulacak gibi de görünmüyor.
O zaman bakalım işçi sınıfını bu hale ne düşürdü
İşte çözüm üretenler iki neden söylüyor .1 ekonomi küresel insanda küresel 2 teknoloji .Bunlar hem ulusal mücadele biçimini etkisizleştirdi hem işçi sınıfını.

kimse bizim marxsizliğmi tartışmasın her kesle teraziye girmeye hazırız. Bizde kimsenin kini tartışmıyoruz her kes samimi.

Hepimiz çözüm arıyoruz ve samimiyiz.

umut  |  Cvp:
Cevap: 6
15.10.2015- 09:49

kimse bizim marxsizliğmi tartışmasın her kesle teraziye girmeye hazırız. Bizde kimsenin kini tartışmıyoruz her kes samimi.

Hepimiz çözüm arıyoruz ve samimiyiz.


Bir insanın marksist olduğunu söylemesi, bunu samimi bir şekilde ifade etmesi o kişinin marksizme uygun şeyler söylediği anlamına gelmez. Sosyalist forumdaki yönetici arkadaş da marksist olduğunu söylüyor ancak devlet, proleter diktatörlük, kurtuluşun ne olduğu konusunda marksizme aykırı şeyler söylüyor. Burada eleştiri getirmek eğer o kişinin marksistliğini sorgulamaksa, bunu yapıyoruz. Aslında yapılan şey ideolojinin ne olduğunu ortaya koymak ve onu yanlışlardan ayıklamaktır. ''Hepimiz çözüm arıyoruz'' lafı da sakat bir ifade. Çözüm sosyalizmdir ve sosyalizmden başka arayışlara girmek de yanlıştır.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 7
15.10.2015- 12:13

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

[size=2]kimse bizim marxsizliğmi tartışmasın her kesle teraziye girmeye hazırız. Bizde kimsenin kini tartışmıyoruz her kes samimi.

Hepimiz çözüm arıyoruz ve samimiyiz.


Bir insanın marksist olduğunu söylemesi, bunu samimi bir şekilde ifade etmesi o kişinin marksizme uygun şeyler söylediği anlamına gelmez. Sosyalist forumdaki yönetici arkadaş da marksist olduğunu söylüyor ancak devlet, proleter diktatörlük, kurtuluşun ne olduğu konusunda marksizme aykırı şeyler söylüyor. Burada eleştiri getirmek eğer o kişinin marksistliğini sorgulamaksa, bunu yapıyoruz. Aslında yapılan şey ideolojinin ne olduğunu ortaya koymak ve onu yanlışlardan ayıklamaktır. ''Hepimiz çözüm arıyoruz'' lafı da sakat bir ifade. Çözüm sosyalizmdir ve sosyalizmden başka arayışlara girmek de yanlıştır.



---------------------------

Sen kendini yetkin bir makamı sanıyorsun.
Bak yukarda bir kaç soru sordum kim bu hakem leninmi rosamı stalinmi mao mu gibi kişiliklerden söz ettim
Kim yetkin sen misin.
Her kes çok farklı şeyler söyleyip aynı merkezde yer alıyorsa o idoloji her kese her türlü yoruma açık şeydir.
Yoksa kimse Marxistim   dediğinde ikramiye kazanmıyor madalyada almıyor.

Evet çözüm arıyoruz sen bulmuşsan cennete gittin demektir. Biz henüz bulamadık hala araf ta beklemekteyiz.

Yanlış yanlış demek kolay doğru pek ortada görünmüyor.
Ne doğru.
Bana 100 yıl önce söylelenleri söylemek istiyorsan biz onları biliyoruz. Bu güne ait fikir gerekiyor.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 8
15.10.2015- 13:19

Alıntı Çizelgesi: hakkı yazmış

Marksizm, bilimsel sosyalizm referanslardan anlaşılması gereken de budur.
Nedir bilimsel sosyalizm nasıl uygulanırsa somut olur.Hangi ülke buna en uygundur hangi ekonomi bunun alt yapısını oluşturmuştur.
.




Sn.Hakkı;

Daha önce de sormuştunuz ve yanıt da verilmişti. Ya görmediniz ya da size bir yararı olmamış. İkide bir Marksizm konusunda otorite kim?'' diye sorular soruyorsunuz. ''Otorite'' derken aradığınız ''bir kişi veya kişiler bir şeyler söylesin ben de ona uyayım ise'' böyle bir otorite arayışı içinde olmamanız gerek. Doğru soru, doğru tavır bu değil. Doğru tavır Marksizmin ne olduğudur. Marksizmin devrimci özünün ne olduğudur. Başta Marks, Engels ve Lenin olmak üzere bu devrimci önderlerin söyledikleri her şey bizler için önemlidir. Ancak çok daha önemli olan Marksizmdir, Marksizmin ve devrimci özünün ne olduğudur. İki ayrı kişi Marksist olduğunu ileri sürüyor ve farklı şeyler söylüyorsa hangisinin doğru söylediği ''otorite'' kavramına ihtiyaç göstermemeli, burada ölçütümüz ve referansımız Marksizmin temel önermeleri ve devrimci özü olmalıdır. Örnekse, ''Bireysel kurtuluş'' olayını burada çok dilimize doladık, önemli bir konu, bir Marksistin, Marksist olduğunu iddia eden birinin hiç bir şekilde söylememesi, yazmaması, savunmaması gereken bir ifadedir. Doğru olup olmadığı ''otorite misin?'' gibi tepkilerle değil, Marksizmin bu konuda ne dediği ile ilişkilendirilmelidir. Her konu böyle, devlet ve bürokrasi konusu da böyle, siyasal devrim konusu da, sosyalist kuruculuğun ne olduğu da böyle.

''Bunlar eski düşünceler artık yeni şeyler söylemek lazım'' lafı da bir safsatadır. Yazıyazforum'a giriş yapan o genç arkadaşın söylediği de aşağı yukarı buydu. Uzaklaşmasaydı, belki söylediğinin yanlış olduğunu da anlayacaktı. Ama siz yıllardır forumlardasınız ve hala aynı yanlışlarda ısrar ediyor ve bu yanlış anlama kaynaklı sorularınızı da sürdürüyorsunuz!

Kaç defa yazdık, kaç defa tekrar ettik. Sosyalist ideoloji bilimsel bir ideolojidir. Bilimsel olan yanı marksizmle doğrudan ilişkilidir. Siyaset yanı için bilimsel denilemez. ( Siyaset yanının) Bilimsel olmaması dahi herkesin kafasına göre esip gürleyeceği ve yorumlarda bulunacağı anlamına gelmez. Siyaset kısmı da yine bilimsel olan yanına referansla ilişkilendirilmek zorundadır. Dolayısıyla Marksist olmak, komünist olmak, bilimsel sosyalizmi savunmak Marksizmin temel önermeleriyle ve devrimci özüyle ilişkili ve uyumlu olmak zorundadır. Dolayısıyla ''Marksistim'', ''komünistim'', ''Bilimsel sosyalizmi savunuyorum'' demek Marksizmle doğrudan ilişkilidir. Marksizmin devrimci özü demek veya Marksizm demek de sadece Marks'ın kişisel görüşleri ile de sınırlı değildir. Devrimci öz, bütünselliğin önemi de burada yatıyor.

Marksist olmanın ölçüsü filancayı otorite kabul etmek, falancaya biat etmek değildir. Marksizmin ölçüsü Marksizmi kavramak ve içselleştirmektir. O zaman ne bu aykırı düşünceleri ileri sürer, ne ''otorite misin?'' gibi abuk sorular sorar ve ne de ''Marksizm 19 yüzyılın düşüncesidir'' gibi anti-marksist bir retoriğe sarılma ihtiyacı hissederiz.

 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]