Cemil Bayık: ABD'yle doğrudan ilişki kurmak istiyoruz

Cemil Bayık, ABD'ye PKK ile doğrudan ilişki kurma çağrısı yaptı.



KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, PKK ile Türkiye arasındaki çatışmaların IŞİD’le mücadeleye zarar verdiğini söyleyerek, ABD’yi PKK’yle doğrudan ilişki kurmaya çağırdı. Bayık, "ABD’yle dolaylı olarak bağlantıdayız ancak IŞİD’le mücadelede eşgüdüm sağlamak için doğrudan ilişki kurmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Bayık, Erdoğan’ı Türkiye’nin IŞİD’e karşı işbirliğini ve mülteci krizini, PKK’ye yönelik savaşta dahil olmak üzere, Batı’nın kendi politikalarına yönelik desteğini kazanmak için kullanmakla suçladı. Çözüm süreci ile ilgili olarak AKP’yi eleştiren Bayık “Bu hareketi yok edemeyeceklerini anladıklarında (savaşa) son verecekler” dedi.

Reuters’a konuşan Bayık, "Erdoğan, PKK ile mücadele dahil olmak üzere kendi politikalarına Batı’nın desteğini almak için Türkiye’nin IŞİD’le mücadelesini ve mülteci krizini istismar etti. Türkiye’nin taleplerine boyun eğer Batılı ülkeler çelişkili bir politika izliyor. Bu yüzden Paris’teki saldırılarda da görüldüğü gibi sürekli değişen IŞİD tehdidi karşısında bocalıyorlar.   Türkiye veya Kürtlerle zorluk yaşamak istemiyorlar, o nedenle bir şekilde denge tutturmaya çalışıyorlar ama bu doğru değil. Paris’te olanlar bu politikanın sürdürülemeyeceğinin net bir mesajı. (Türkiye’deki) Kürt sorunu çözülmezse IŞİD sorunu da çözülmez" ifadelerini kullandı.

PKK VE YPG'YE YARDIM ETMELİLER
"ABD’yle dolaylı olarak bağlantıdayız ancak IŞİD’le mücadelede eşgüdüm sağlamak için doğrudan ilişki kurmak istiyoruz" diyen Bayık, "Uluslararası toplum IŞİD’i ortadan kaldırmak istiyorsa en iyi savaşan güce, PKK ve YPG’ye, yardım etmeli" şeklinde konuştu.

ÇÖZÜM SÜRECİ
Cemil Bayık, çözüm süreciyle ilgili olaraksa şunları söyledi:

Çözüm sürecinin tekrar başlaması için iki taraf ateşkes üzerinde anlaşma sağlamalı ve üçüncü bir taraf barış için çerçeve oluşturan 10 maddeli ‘Dolmabahçe mutabakatı’nı izlemeli.

Doğrudan veya dolaylı olarak Türk devletiyle PKK arasında iletişim kurulmadı.
Herhangi bir sürecin başında Abdullah Öcalan yer almalı. Çatışmalar Kürtlerin haklarını koruyacak yeni bir anayasayla sonlandırılabilir. Bu koşulları kabul ediyorlarsa biz hazırız. Bu hareketi yok edemeyeceklerini anladıklarında (savaşa) son verecekler.

Sol

Ne ilk ne son. Biji Obama'yı da bu hareket söyledi, ''çözerse Erdoğan çözer'' diyen de bu hareket, ''ABD gel bize yardım et'' diyen de bu hareket. Bütün bunlar bize kürtlerin bölgede Amerkancı ve sağcı bir devletten yana olduğunu gösteriyor. Emperyalizmle el ele bölge yapılanması içinde yer almak istiyor. Kürt hareketinin mücadelesinin genel hatlarını bulunduğu bölgelerde emperyalizmle uyum içinde olacak bir yönetim şeklidir.Artısı yok.
Solcuların kürt hareketine desteklerinin nedeni bunlar olmamalı. Bu hareket emperyalizme karşı savaşan devrimci sosyalist bir örgüt değildir. Solculuğun böyle bir harekete destek vermekten geçtiğini sanan solculara aldanmamak lazım. Bu solcular siyasetsizlik nedeniyle böyle bir yalanın arkasına sığınıyorlar. Kuyrukçuluk yapmaktan başka bir şey yaptıkları yok. Solun ayağa kalkması isteniyorsa önce solcu olmayan siyasetlerden ve solcu olmayan solculardan uzak durmalı. Seni başkan yaptırmayacağız sloganı bile yavaş yavaş seni başkan yaptıracağıza dönerken hepimizin aklımızı başımıza alması lazım.

Merdan Yanardağ'ın forumdaki açıklaması bence çok önemli. Türkiye'nin sosyalistleri milliyetçilikten, liberalizmden ve demokratizmden uzak durmalı. Milliyetçilik derken kastedilenin sadece Türk milliyetçiliği olmadığı, buna kürt milliyetçiliğini de eklemek lazım geldiğini söylüyorum.   Açıkçası CHP ve HDP konusunda eleştirel bir pozisyon takınmalı, iktidardaki AKP'ye karşı muhalefet yürütürken CHP ve HDP'ye karşı da ideolojik mücadele yürütülmeli. Buna liberal solla yapılan mücadeleyi ve demokratizme kayan sola karşı mücadeleyi eklediğimiz sosyalistlerin nasıl bir ideolojik duruş içinde olması ortaya çıkıyor. Sosyalistler böyle bir duruş sergilediğinde kürt hareketinden gelen bu açıklamalara kayıtsız kalmazlar. Her fırsatta Amerika diye tutturan bir harekete sosyalistlerin olumlu bakması uygun değildir. Kuyrukçuluk yapanlar, liberalizme veya demokratizme kayanlar ise bulundukları yerden kürt hareketinin bu açıklamalarına ya destek oluyorlar, ya sessiz kalıyorlar. Böyle bir yanlışlığa sol siyaset denilebilir mi? Bu ideolojik sapmalara karşı tavır almadığımızda sosyalistler bir güç haline gelemez.