Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

Sempatizan  |  Cvp:
Cevap: 9
18.08.2013- 08:15

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Bu iş o kadar kolay değildir. Reçetesi de yok. Ancak söylemleri ve eylemleri toplumsal gerçeklikle uyuşan parti zamanla öne çıkar ve kitleleri sürükler. Su akar yatağını bulur. Halk da bu şekilde anlayacaktır. Zaten halkın çoğunluğunun önce solun gerekliliğini anlaması gerekiyor.



İşte bu kadar. Bu az ve öz cevap beni tatmin etti: "söylemleri ve eylemleri toplumsal gerçeklikle uyuşan parti zamanla öne çıkar ve kitleleri sürükler."

@Melnur'un böyle bir çıkışına da gerek yoktu. Sol hep böyle sert üslubtan kaybediyor. Hele de kişi sempatizansa..

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Bu soru, bu başlığa sıkıştıralayamayacak kadar önemli. SAnırım ayrı bir başlıkta tartışılmalı.



Teşekkürler @Yorum2006. Seni ve bilgilerini takip edeceğim. Söylem ve eylem uyumu da budur.

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Zaten halkın çoğunluğunun önce solun gerekliliğini anlaması gerekiyor.



Böyle bir cümleniz de var. Halk sol'un gerekliliğini nasıl anlayacak? Halk zaten sorgulama bilinci engellenmiş şekilde eğitilmiş. Bozuk düzenin çelişkilerini yorumlayamıyor bile. Halkı bilinçlendirme görevi yine sol örgütlere kalmıyor mu?

melnur  |  Cvp:
Cevap: 10
18.08.2013- 15:49

Sn.Sempatizan;

Sorduğunuz sorunun önemini vurgulamak istemiştim. Dolayısıyla "sert bir çıkış" değildi. Böyle bir konu kendine özgü bir başlıkta tartışılmalı ve bir başka başlığın arasında   sıkışmamalı demek istemiştim. Ama demek ki iyi anlatamamışım!

melnur  |  Cvp:
Cevap: 11
18.08.2013- 18:38

Hasip Kaplan "zamanı değil" dese de, HDP'nin eşbaşkanlığına   Ertuğrul Kürkçü ile Sebahat Tuncel'in getirilmesi, kısaca "sol" bir partinin kurulması, önümüzdeki belediye seçimlerinden itibaren kürt ulusal hareketi'nin doğuda BDP batıda HDP olarak etkinlik göstereceği anlamına geliyor. Çok da eleştirilecek bir yanı yok. Kendi kararlarıdır. İşin ilginç ve ilginç olduğu kadar beklenen durumu, bizim sözde sol-sosyalist forumlardaki "keskin devrimci" "enternasyonal solcu"larımızın hemen "işbaşı" yapması ve bu "oluşuma karşı çıkanları" ve desteklemeyenleri"   " işçi sınıfına ihanet" olarak değerlendirmeleridir.

Elbette savunulacak bir yanı yok bu saçmasapan ifadelerin! Dün nasıl ki, kürt ulusal hareketine kuyrukçuluğu "sosyalist olmanın bir gereği" olarak gördülerse, bugün de benzer konumlanış içindeler ve   bu yolla, Sol'un zayıf bölmelerinin kürt ulusal hareketine eklemlenme planlarının içinde yer almaktalar. Ve böylece hem kürt ulusal hareketi ve hem de "sınıf hareketi"nin burjuva parlamentusunda sesleri duyulacakmış!

Daha düne kadar önüne gelene "burjuva sınırlar içinde siyaset yapılıyor" diyerek keskin solculuk gösterisinde bulunanların, şimdiki gerekçelerine bakın! Peki "neden ille de, bir ulusal harekete yamanma ihtiyacı" diye sormaya gerek de yok, onun da yanıtını vermişler, "çünkü bir devrimci durum ortada yok"!

Zor bir durum tabi! Bir ulusal hareketin adı bile "özgürlük hareketi" olmuşsa ve bunu da kendilerini keskin devrimci olarak göstermeye çalışan "enternasyonal solcu"larımız söylüyorlarsa, öyle üzerinde fazla durmaya gerek de yok. Bunlar sosyalistlerin-komünistlerin gerçek özgürlüğün ancak sınıfsız ve sömürüsüz bir dünyada gerçeklik kazanacağını bilmezler mi? Sorsan "elbette bilirim" bin bir çeşit "ama"larla, "fakat"larla onu kastetmiyoruz, "ulusal özgürlükten sözediyoruz" da derler.

İyi de neden enternasyonal bir solcu(!) olarak bir ulusal hareketin diliyle konuşuyorsun?

Sonra da "kuyrukçuluk" derken "kuyrukçuluk yaparsan kuyrukçuluğun diliyle konuşursun" denildiğinde kızıyorlar!

melnur  |  Cvp:
Cevap: 12
18.08.2013- 19:08

Her defasında vurgulamaya çalışıyoruz, çünkü yanlış anlaşılmaya oldukça müsait konular bunlar.

Kürt Ulusal Hareketi kendi konumlanışları gereğince bir siyaset yürütüyorlar. Sosyalistler-komünistler bu siyasetten bağımsız olarak kürt halkının her türlü demokratik ve kültürel haklarının yanında yer alacağı açıktır. Tersi düşünülemez. Ama bir sosyalist-komünistin sınıf mücadelesinin önüne bir ulusal hareket kuyrukçuluğunu koymasının yanlış olduğunu her fırsatta dile getirmeye çalışıyoruz. Bu "enternasyonal solcu"larımızın bir türlü anlayamadıkları, anlasalar da bugüne kadar ki konumlanışları gereği bir türlü kabullenemedikleri durum budur. ASlında enternasyonalizmin gereği de kuyrukçuluk değil, böylesi bir sınıfsal konumlanıştır. Bu konumlanış gereği, ülkede kürt ve türk halklarının eşit anayasal haklar çerçevesindeki her türlü mücadelesini savunur ve bu bağlamda her türlü dayanışmaya da girebilirsin. Ama karşımızdaki ötgütlenme, bir sosyalist örgütlenme değildir. Böyle olduğu için kendi hedefleri doğrultusunda ileri sürdükleri programlara, giriştikleri mücadeleye ve kurduklarıilişkiye yönelik de eleştirilerimiz hep saklı olur. Bir sosyalistin KUH ile ilişkisi bu çerçevede olmalıdır.

Ama çok daha önemlisi, bir sosyalistin önceliğinin sınıfsal mücadele olmasıdır. Sosyalist o sınıfsal mücadelenin gereğini yapması, bu anlamda bir sosyalist örgütlenmenin içinde bulunması ve kendi gündemlerini oluşturarak halka, işçi sınıfına ulaşabilmenin-dokunabilmenin programatiğini ve siyasal araçlarını yaratabilmesidir. Türkiye gibi bir ülkede, üstelik 11 yıldır AKP'nin adım adım dinci faşizmini kurumlaştırdığı bir coğrafyada böyle bir konumlanış alamayan bir kişinin "ben sosyalistim" diyebilme olanağı var mı? ( Zaten "enternasyonal solcuyum" diyorlar!")

Ülkede devrimci durum yokmuş! Peki yarın olursa ne yapacaksın? Hani örgütün? Hani kitlelerle kuracağın ilişkin? Hani kitleleri movbilize edişisn? Ve hani bunları gerçekleştirmesi gereken öncü partin?

AKP daha bügünden Eylül ve Ekim ayların'da olası bir direniş için her türlü önlemini alırken, ve bu süreçin nasıl başlayacağı, nelere yol açacağı ve nasıl bir durum kazanacağı belli değilken, hala bir sosyalist-komünist partiyi değil de, "burjuva parlamentosunda seslerini duyuracak bir kürt ulusal hareketiyle, sınıf hareketi" söylemini dile getirmek, "enternasyonal   solculuğa" yakışıyor mu?

NOT: Bu arkadaşlar "sosyal şoven" kavramını çok ve gereksiz bir biçiçimde kullanıyorlar, oysa Lenin sosyal şovenizm kavramını hemen hemen oportünizmle eş anlamlı kullanır ve burjuva saflarına geçiş olarak niteler. Şimdi bu arkadaşların bir ulusal harekete ölesiye kuyrukçuluğu oportünizm değil de nedir?

melnur  |  Cvp:
Cevap: 13
03.09.2013- 19:04

Hasip Kaplan'ın anladığı "sol bir parti"nin sistemle uyumlu bir parti olduğu açık. Biraz liberal, biraz solcu(!), çokça da kürt ulusal hareketine endeksli bir yaklaşımı siyaset sahnesine taşıyacak bir partiden söz ediyor Kaplan! Avrupa Birliği'nden yana, burjuva anlamda demokrasi ve özgürlük kavramlarını öne çıkartan bir parti. Siyaset dilinde liberal sayabileceğimiz bu tür anlayışın dünya ve ülke kompozisyonunda karşılığı var mı? Sanmıyorum. Olmadığı için zaten Tuzlaların, Davutpaşaların, özelleştirmelerin ve taşeronlaştırmanın önüne geçmek de pek mümkün olmuyor. Hem bu sistemden yana olacaksınız, hem sistemden yakınacaksınız ve sonra da SOL bir ideolojiyi ağzınıza almaktan çekinmeyeceksiniz!

Hadi canım sen de!

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]