Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Güncel Tartışma Konuları

Yeni ses kaydı: Erdoğan'dan ağır hakaretler

Resim Ekleme
 

İnternette yeni yayınlanan ses kaydı iddialarına göre, Başbakan Erdoğan, Milliyet'in patronu Erdoğan Demirören'i arayarak İmralı görüşmeleriyle ilgili haberi hazırlayan gazetecilere ve Derya Sazak'a ağır hakaretlerde bulunuyor ve bu isimleri gazeteden kovmasını istiyor.

Yeni yayınlanan ses kayıtları İmralı görüşmelerinin sızdırılmasının ardından Milliyet gazetesinin manşetiyle ilgili olarak Başbakan Erdoğan'ın, Milliyet'in patronu Erdoğan Demirören'i arayarak ağır hakaretlerde bulunmasını içeriyor. Demirören Erdoğan'ın ithamları üzerine ağlıyor.

İşte o kayıtlar:

Resim Ekleme

Resim Ekleme

Resim Ekleme

Resim Ekleme

Resim Ekleme

Resim Ekleme

ilkay  |  Cvp:
Cevap: 1
06.03.2014- 21:48

Başbakanın el atmadığı yer yok yok. Hem talimat veriyor, hem de ağlatıyor. Cemaat AKP ayrılığı olmasaydı bunların hiç birini öğrenemeyecektik.

umut  |  Cvp:
Cevap: 2
06.03.2014- 21:56

Önceden de biliniyordu, ayrılık bütün bu bilinenleri aleni hale getirdi. Her gün yeni bir şey çıkıyor. Nereye   varacak belli değil.

toplumcu  |  Cvp:
Cevap: 3
07.03.2014- 10:36

Derya Sazak'tan ses kayıtlarına ilişkin açıklama

Derya Sazak: Toplumsal belleği felç ediyorlar. Ama gerçek yüzleri çıkıyor ortaya.

(soL - Haber Merkezi) Milliyet gazetesi eski genel yayın yönetmeni Derya Sazak, Başbakan Tayyip Erdoğan ile Milliyet gazetesinin sahibi Erdoğan Demirören arasında geçtiği iddia edilen ses kayıtları hakkında açıklama yaptı. Başbakan'ın Milliyet gazetesinde yayımlanan "İmralı zabıtları" başlıklı haberi hazırlayanlar hakkında "gereğinin yapılmasını" istediği ve Demirören’in ağladığı ses kayıtları hakkında Sazak, "Bu nasıl bir gazetecilik. Bu nasıl bir siyaset. Ben başbakanın bu sözlerini dinlerken onun adına da utanıyorum. Ayıp bir şey." dedi.

Derya Sazak'ın Artı Bir televizyonunda yayımlanan "Canlı Gaste" programında Can Dündar'a yaptığı açıklamalar şöyle:


"Aslında bir tarafı ile İmralı tutanaklarını yayımladığımız gün, Erdoğan'ın, Demirören'i uçaktan aradığını duymuştum. O da ertesi gün gelip hayatımda ilk defa dün ağladım demişti.

Bu hakaretleri duymak, ayıp ve utanç verici. Biz ne yaptık ki? Bu notları yayınladık. Bunlar virgülüne kadar doğru çıktı.

Bu nasıl bir gazetecilik. Bu nasıl bir siyaset. Ben başbakanın bu sözlerini dinlerken onun adına da utanıyorum. Ayıp bir şey.

Hiç bir başbakan gerçekleri yazan gazetecilere böyle hakaretler yağdırmaz.

Geçen gün de Aydın Doğan hakkında mahkemede ceza aldırma yönünde müdahaleleri var.

9 aydır çalışmıyorum. Bu baskıların sonunda çalışmıyorum. Bunu öğrendiğimde sayın başbakana haber yolladım. 'Yaşı başı ileri, şekeri var, ağladım diyor, ölümcül şeyler bunlar. Yarın ona bir şey olursa çıkar hepsini açıklarım' dedim. Böyle kan davası mantığı ile nasıl bu yapılır anlamıyorum. Bir yandan 2007 sonrasını hatırlayalım. Buna en büyük destek veren bizleriz.

Toplumsal belleği felç ediyorlar. Ama gerçek yüzleri çıkıyor ortaya.

Başbakanlara yakın oldum. Cumhurbaşkanlarına yakın oldum. Böyle bir şey görmedim. Burada dostane olmayan ağır bir düşmanlık var.

Bunun neresi sabotaj. Bunda aykırı ne var ki?

Umarım doğru değildir."

Sol

melnur  |  Cvp:
Cevap: 4
07.03.2014- 14:55

Başbakanın medya üzerindeki baskısının tipik bir örneği. Ve aynı zamanda Türkiye burjuvazisinin ne denli çürümüş bir hale geldiğinin göstergesi!

İleri demokrasideyiz ve Demirören'in siyasi iktidar karşısındaki çaresizliği...

Bir ülkenin yasaması, yürütmesi, yargısı ve medyası doğrudan doğruya tek adamın kontroluna girmişse ve o tek adamın ideolojik-siyasi birikimi emek düşmanlığı üzerine şekillenmişse orada meşruiyetini yitirmiş bir diktatörlük kurulmuş demektir.

Bugün içinde bulunduğumuz koşulların tipik bir örneğidir bu konuşmal
ar.

Kaçak  |  Cvp:
Cevap: 5
07.03.2014- 16:41

tek adamın kontrolüne girmiş olsa böyle mi olurdu? tam tersine, kontrolüne giremediğinin göstergesidir bu ses kaydı.

erdoğan'ın müdahalesi de üslubu da onaylanamaz. o ayrı. ama bu ses kaydının gösterdiği, ipleri elinden kaçırmış, kontrolü kaybetmemek için direnen birisinin kızgınlığıdır.

aksi halde, makamına çağırır, şak diye emreder ve muhatapları da tak diye yapardı. tıpkı eskiden olduğu gibi.

umut  |  Cvp:
Cevap: 6
07.03.2014- 17:42

Hımmm! Haklısın galiba. Daha diktatör olamamış! Şimdi onun için uğraşıyor diyelim, o zaman!

ilkay  |  Cvp:
Cevap: 7
07.03.2014- 18:45

Alıntı Çizelgesi: Kaçak yazmış

tek adamın kontrolüne girmiş olsa böyle mi olurdu? tam tersine, kontrolüne giremediğinin göstergesidir bu ses kaydı.

erdoğan'ın müdahalesi de üslubu da onaylanamaz. o ayrı. ama bu ses kaydının gösterdiği, ipleri elinden kaçırmış, kontrolü kaybetmemek için direnen birisinin kızgınlığıdır.

aksi halde, makamına çağırır, şak diye emreder ve muhatapları da tak diye yapardı. tıpkı eskiden olduğu gibi.




Ya arkadaşım, neden erdoğanı cilalamaya çalışıyorsun. Şu yaşadıklarımız kızgınlık olarak açıklanabilir mi? Ay da mı yaşıyorsun sen?

Kaçak  |  Cvp:
Cevap: 8
07.03.2014- 18:53

Alıntı Çizelgesi: ilkay yazmış

Alıntı Çizelgesi: Kaçak yazmış

tek adamın kontrolüne girmiş olsa böyle mi olurdu? tam tersine, kontrolüne giremediğinin göstergesidir bu ses kaydı.

erdoğan'ın müdahalesi de üslubu da onaylanamaz. o ayrı. ama bu ses kaydının gösterdiği, ipleri elinden kaçırmış, kontrolü kaybetmemek için direnen birisinin kızgınlığıdır.

aksi halde, makamına çağırır, şak diye emreder ve muhatapları da tak diye yapardı. tıpkı eskiden olduğu gibi.




Ya arkadaşım, neden erdoğanı cilalamaya çalışıyorsun. Şu yaşadıklarımız kızgınlık olarak açıklanabilir mi? Ay da mı yaşıyorsun sen?



cilalamaya çalışmıyorum arkadaşım. bak, umut bile anlamış, hak verir gibi olmuş. sen de anlamaya çalış.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]