Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Güncel Tartışma Konuları

Bayrak ve Atatürk büstü yakmak provokasyon


Türkiye'deki Kobane protestolarına ilişkin konuşan Selahattin Demirtaş, "Bayrak ve Atatürk büstünü yakanları kınıyorum. Bunlar batıdan doğuya destek gelmesin diye yapılan provokasyondur" dedi.

Türkiye'nin pek çok noktasında yapılan Kobani protestolarıyla ilgili konuşan HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Atatürk heykeli ve Türk bayrağı yakılmasıyla ilgili provokasyon uyarısında bulundu. Demirtaş, "Bayrak ve Atatürk büstünü yakanları kınıyorum. Bunlar batıdan doğuya destek gelmesin diye yapılan provokasyondur" dedi.

"TAMPON BÖLGE DEĞİL, KORİDOR AÇILSIN"

Demirtaş şunları söyledi:

"Hamaset yapma günlerini geçtik. Direnişteki insanlar kardeş miyiz, değil miyiz görmek istiyorlar. Bu topraklar kimsenin babasının petrol kuyusu değil, halkların öz yurdudur. Yapılması gereken tampon bölge değil, koridor açılmasıdır. Kobanê'nin kendini savunabilmesi için yardımın geçebilmesi amacıyla. Bu direnişi zafere götüreceğiz, buna yürekten inanıyorum.Kobanê ne hava saldırısı istiyor, ne de kara harekatı. Sadece bu abluka kalksın ki kendimizi savunabilelim diyorlar. Kobanê'nin düşmesini bekleyenler hayretler içinde. Tankları sadece tansavarlar durdurabilir sanıyorlar. Oysa iradeyle durduruldu."

"TÜRKLER AZERBAYCAN SINIRINA YIĞILSA POLİS DAĞITIR MIYDI?"

"Kobanê değil Azerbaycan olsaydı, Türk halkı da sınıra yığılsaydı, hükümet oradaki Türkleri gazla copla dağıtır mıydı?" diye soran Demirtaş şöyle devam etti:

"İnsanlarımız burayı boşaltmazlar, evlatları orada, IŞİD katliamı ile yüz yüze. Hükümet bu duyguyu anlayamıyor. Bu kararlılık kırılmadığı sürece Kobanê düşmeyecek. Halkımız hiçbir yerde geri adım atmadan direnişini sürdürürse ablukanın kırılacağına inanıyoruz."

İleri


melnur  |  Cvp:
Cevap: 1
08.10.2014- 15:55

Bayrak yakma ve Atatürk büst ve heykellerine saldırı ilk kez olmuyor. Bu tür olaylar olduğunda ise kürt çevrelerinden aynı açıklama geliyor: ''provokasyon.'' Şimdi de Demirtaş aynı açıklamayı yapmış. Ne anlamalıyız bundan? ''Bu eylemleri yapan kürt değil, bizim aramıza sızmış ajanlar!'' Bunu mu söylemek istiyor Demirtaş? Sanmıyorum, ''bunlar üç beş kendini bilmezler'' demek istiyorsa, o da doğru değil.

Kürt hareketinin izlediği siyasetin uzunca bir zamandır, milliyetçi bir kürt gençliği yarattığını ve bu gençliğin özellikle Atatürk başta olmak üzere, Cumhuriyet ve onun sembollerine karşı bir düşmanlık içinde kendini var etmeye çalıştığını bilmez mi? Kendi gençliklerinin nasıl bir ideolojiyle donanmış olduklarını ve bu gençlikte Türk halkıyla birlikte yaşama konusunda geriye dönülmez bir kopuş yaşandığını görmez mi? Demirtaş'ın bunları bilmemesi mümkün mü? O zaman bu tür açıklamalar neyin nesi?

Kürt siyaseti yanlış bir zeminde duruyor, yanlış bir doğrultuda yol alıyor. Ortadoğu uluslaşma süreçlerinin tam olarak yaşanmadığı etnik ve dini farklılıkların bütün özellikleriyle var olduğu bir bölge. Etnik ve dini temeldeki siyasetlerin burada ötekileştirmeden başka bir işe yaramadığı, düşmanlıktan başka bir şey yaratmadığı, sonucunda emperyalist kışkırtmalarla bu farklılıkların yoğun bir şiddet ürettiği bir coğrafya burası. Burada milliyetçilik üzerine kurgulanan bir siyaset istense de istenmese de şiddet ve düşmanlıktan başka bir şey üretmez. Kürt siyasetçileri bu siyaset biçimiyle kürt kitlesini ve kürt gençliğini   kendi çevresinde konsolide etmeyi amaçlarken, ortaya çıkan bu görüntülere şaşkınlıkla bakmamalı, provokasyon açıklamalarında bulunmamalılar. Hiç inandırıcılığı olmuyor, çünkü.

abbas  |  Cvp:
Cevap: 2
08.10.2014- 19:41

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Bayrak yakma ve Atatürk büst ve heykellerine saldırı ilk kez olmuyor. Bu tür olaylar olduğunda ise kürt çevrelerinden aynı açıklama geliyor: ''provokasyon.'' Şimdi de Demirtaş aynı açıklamayı yapmış. Ne anlamalıyız bundan? ''Bu eylemleri yapan kürt değil, bizim aramıza sızmış ajanlar!'' Bunu mu söylemek istiyor Demirtaş? Sanmıyorum, ''bunlar üç beş kendini bilmezler'' demek istiyorsa, o da doğru değil.

Kürt hareketinin izlediği siyasetin uzunca bir zamandır, milliyetçi bir kürt gençliği yarattığını ve bu gençliğin özellikle Atatürk başta olmak üzere, Cumhuriyet ve onun sembollerine karşı bir düşmanlık içinde kendini var etmeye çalıştığını bilmez mi? Kendi gençliklerinin nasıl bir ideolojiyle donanmış olduklarını ve bu gençlikte Türk halkıyla birlikte yaşama konusunda geriye dönülmez bir kopuş yaşandığını görmez mi? Demirtaş'ın bunları bilmemesi mümkün mü? O zaman bu tür açıklamalar neyin nesi?

Kürt siyaseti yanlış bir zeminde duruyor, yanlış bir doğrultuda yol alıyor. Ortadoğu uluslaşma süreçlerinin tam olarak yaşanmadığı etnik ve dini farklılıkların bütün özellikleriyle var olduğu bir bölge. Etnik ve dini temeldeki siyasetlerin burada ötekileştirmeden başka bir işe yaramadığı, düşmanlıktan başka bir şey yaratmadığı, sonucunda emperyalist kışkırtmalarla bu farklılıkların yoğun bir şiddet ürettiği bir coğrafya burası. Burada milliyetçilik üzerine kurgulanan bir siyaset istense de istenmese de şiddet ve düşmanlıktan başka bir şey üretmez. Kürt siyasetçileri bu siyaset biçimiyle kürt kitlesini ve kürt gençliğini   kendi çevresinde konsolide etmeyi amaçlarken, ortaya çıkan bu görüntülere şaşkınlıkla bakmamalı, provokasyon açıklamalarında bulunmamalılar. Hiç inandırıcılığı olmuyor, çünkü.




Kürt hareketi birlikte yaşamadan yana mı, yoksa ayrılıktan mı? Önce bunun cevabını kendi içlerinde vermek zorundalar. Kürt halkı Türk halkından ayrılmak istemiyor. PKK ne yaparsa yapsın bunu başaramadı. Kürt hareketi bunu bildiği için takiyye yapmak zorunda kalıyor. Bir yandan ''ayrılmak istemiyoruz'' diyorlar, bir yandan kürt halkına etnik ve bölücü siyaseti dayatıyorlar. İki ucu kirli değnek üzerinde yürürken, aradaki kaçaklar için de ''provokasyon'' demek zorunda kalıyorlar.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 3
09.10.2014- 15:25


KCK: Okul, bayrak ve büst yakanlar provokatör

HDP lideri Selahattin Demirtaş'ın ardından Kandil'den de "Okul, bayrak ve Atatürk büstü yakmak kabul edilemez, bunları yapanlar provokatör" dedi.

Resim Ekleme


KCK, Kobane eylemleri sırasında ortaya çıkan okul yakma, büste saldırma ve yağmalama gibi girişimleri kesinlikle kabul etmediklerini belirtti. KCK "Halkımız serhildanlara kalkarken okul yakma, Türk halkının bayrak, Atatürk büstü vb değerlerine saldırma ve Türk basınında iddia edildiği üzere şayet yağmalama vb girişimler gerçek ise; bunları kesinlikle kabul etmediğimizi, bunları yapanların provokatörler olduğunu belirtiyoruz" ifadelerini kullandı.

Yaşananların AKP’nin yanlış politikalarının sonucu olduğunu vurgulayan KCK, “Kobanê halkına yardım amaçlı bir koridorun açılması sürecin normalleşmesini de beraberinde getirecektir” dedi.

"Hüdapar saldırılarında devletin rol sahibi olduğunu" öne süren KCK, "IŞİD faşizmi saldırdığı ve AKP mevcut politikalarından vazgeçmediği sürece direniş daha kapsamlı biçimde gelişecektir" ifadelerini kullandı.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 4
09.10.2014- 15:26

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Bayrak yakma ve Atatürk büst ve heykellerine saldırı ilk kez olmuyor. Bu tür olaylar olduğunda ise kürt çevrelerinden aynı açıklama geliyor: ''provokasyon.'' Şimdi de Demirtaş aynı açıklamayı yapmış. Ne anlamalıyız bundan? ''Bu eylemleri yapan kürt değil, bizim aramıza sızmış ajanlar!'' Bunu mu söylemek istiyor Demirtaş? Sanmıyorum, ''bunlar üç beş kendini bilmezler'' demek istiyorsa, o da doğru değil.

Kürt hareketinin izlediği siyasetin uzunca bir zamandır, milliyetçi bir kürt gençliği yarattığını ve bu gençliğin özellikle Atatürk başta olmak üzere, Cumhuriyet ve onun sembollerine karşı bir düşmanlık içinde kendini var etmeye çalıştığını bilmez mi? Kendi gençliklerinin nasıl bir ideolojiyle donanmış olduklarını ve bu gençlikte Türk halkıyla birlikte yaşama konusunda geriye dönülmez bir kopuş yaşandığını görmez mi? Demirtaş'ın bunları bilmemesi mümkün mü? O zaman bu tür açıklamalar neyin nesi?

Kürt siyaseti yanlış bir zeminde duruyor, yanlış bir doğrultuda yol alıyor. Ortadoğu uluslaşma süreçlerinin tam olarak yaşanmadığı etnik ve dini farklılıkların bütün özellikleriyle var olduğu bir bölge. Etnik ve dini temeldeki siyasetlerin burada ötekileştirmeden başka bir işe yaramadığı, düşmanlıktan başka bir şey yaratmadığı, sonucunda emperyalist kışkırtmalarla bu farklılıkların yoğun bir şiddet ürettiği bir coğrafya burası. Burada milliyetçilik üzerine kurgulanan bir siyaset istense de istenmese de şiddet ve düşmanlıktan başka bir şey üretmez. Kürt siyasetçileri bu siyaset biçimiyle kürt kitlesini ve kürt gençliğini   kendi çevresinde konsolide etmeyi amaçlarken, ortaya çıkan bu görüntülere şaşkınlıkla bakmamalı, provokasyon açıklamalarında bulunmamalılar. Hiç inandırıcılığı olmuyor, çünkü.




Selahattin Demirtaş'tan sonra Kandilde provakasyon dedi.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]