Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Forum Arşivi

Birleşik Haziran Hareketi HDP ile ittifaka kapalı

Birleşik Haziran Hareketi’nin Yürütme Kurulu’nda bulunan Merdan Yanardağ HDP ile ittifak kurmayı düşünmediklerini söylüyor ve ekliyor: Çünkü HDP ve PKK AKP iktidarıyla ‘çözüm’ arayışı içinde

Resim Ekleme  
Deniz Yıldırım

19 Ekim 2014’te ODTÜ Vişnelik’te bazı sol parti ve çevrelerin, sosyalist aydınların çağrısı ile Birleşik Haziran Hareketi (BHH) kuruluş çalışmaları başladı. Hareket, Haziran ayaklanmasına referans vererek çağrı yapıyor ama şu ana kadar Haziran’ın temsil ettiği kitlesellikten uzak, daha çok sol birlik gibi görünüyor. BHH Yürütme Kurulu’nda bulunan Gazeteci-Yazar Merdan Yanardağ’a hareketin kuruluş sürecini, hedeflerini, yaklaşan genel seçimlerde HDP ile ittifak iddialarını sorduk.

- Birleşik Haziran Hareketi’ni Kuruçeşme toplantılarından, ÖDP kuruluşundan ya da BDP/HDP birleşmelerden ayıran şey nedir?

Öncelikle şunu belirtmek isterim; bu söyleşide ifade edeceğim görüşler, Birleşik Haziran Haraketi’nin genel tutumunu ve hassasiyetlerini gözeten bir yaklaşımla ortaya atılsa bile, öncelikle beni bağlayan değerlendirmeler olacaktır.

Birleşik Haziran Hareketi, kuruluş sürecini yeni tamamladı. Vişnelik’te bir araya gelen ve bir kurucu irade ortaya için koydukları için “Kurucu Meclis” olarak tanımlayabileceğimiz girişimcilerin çağrısından sonra, Türkiye genelinde yaklaşık 50 il, 150’yi aşkın ilçe ve çeşitli üniversitelerde forumlar düzenlenerek yerel meclisler oluşturuldu. Bu meclisler Türkiye Meclisi delegelerini belirledi. Yani düzenlenen forumlar yoluyla seçilen yerel meclislere dayalı, aşağıdan yukarıya doğru bir kuruluş süreci işledi.

REFERANS HAZİRAN DİRENİŞİ

Haziran Hareketi kuruluş sözleşmesini ve iç hukukunu, bileşeni olan gruplar ya da partiler arasındaki diplomasiye dayandırmıyor. Bireysel katılım ve temsil hukukunu esas alan Birleşik Haziran Hareketi, sanılanın aksine dar değil, daha kuruluşundan itibaren büyük bir hareket olarak doğdu. Evet, BHH Gezi/Haziran Direnişi’ni referans olarak alıyor, onun birikimini, kazanımlarını, hedeflerini benimsiyor. Haziran direnişinin amaçlarını gerçekleştirmeyi en önemli tarihsel ve siyasal görev olarak önüne koyuyor.

Elbette BHH henüz Haziran Direnişi’nin ulaştığı kitleselliğe ulaşmış değil. Bu mümkün de değil. Böyle olması da doğal. Çünkü, aynı ölçekte bir başkaldırı dalgası yaşanmadan -ki yaklaşık 11 milyon yurttaşın aktif ya da pasif olarak eylemlere katıldığı bir direnişten söz ediyoruz- benzer bir kitleselliğe ulaşılması da mümkün değil.

ÖNDERSİZ HAREKET YENİLGİYE MAHKUM

Haziran Hareketi’nin yapmak istediği şey, sadece gericiliğe ve faşizme karşı bir direnişi örgütlemek değil, aynı zamanda benzer bir isyan (Gezi) dalgasına hazır olmak, bir kez daha fenersiz yakalanmamaktır. Çünkü, bir toplumsal başkaldırı ya da bir halk ayaklanması ne kadar büyük, yıkıcı ve yaygın olursa olsun, öndersiz ve programsız ise yenilgiyle sonuçlanması kaçınılmazdır. Örgütsüz ve programsız her toplumsal isyan her zaman daha gerici diktatörlüklerle sonuçlanır.

HDP VE ÖDP’DEN FARKLI

Dolayısıyla bu özellikleriyle Haziran Hareketi, hem geçmişteki ÖDP projesinden hem de günümüzdeki HDP girişiminden çok farklıdır. Örneğin ÖDP bir cephe değil, birleşik ve kanatlı bir parti projesiydi. Örgütsel bakımdan tekleşme denemesiydi. Başarısızlıkla sonuçlandı. HDP ise Türkiye’nin ilerici, aydınlanmacı, devrimci ve sol birikimine yaslanan bir girişim değil, esas olarak Kürt ulusal hareketinin ihtiyaçlarına göre şekillenmiş bir çatı partisidir.

Oysa Haziran Hareketi, önüne partileşme hedefi koymayan, ancak içinde devrimci ve sosyalist partilerin de bulunduğu bir cephe hareketidir. Katılımcı hiçbir parti, grup ya da birey kendi özgün programını veya görüşlerini tek etmek zorunda değil.

AŞAĞIDAN YUKARI ÖRGÜTLENME

- BHH’nin il ve ilçelerdeki meclislerden yükselen bir örgütlenmeyi esas aldığı söyleniyor. Peki bu meclislerin, BHH’de bir araya gelen parti ve grupların dışına açılma formülü nedir?

Evet, BHH il, ilçe, üniversite ve fabrikalardan yükselen aşağıdan yukarıya bir örgütlenmeyi esas alıyor. Ancak, merkezi ve disiplinli bir yönetim anlayışına sahip olmak, ulusal ölçekte politika belirlemek, yön tayin etmek gibi siyasal mücadelenin kaçınılmaz zorunlulukları olan örgütsel ilkeleri de dışlamıyor. Çünkü BHH bir sosyal kulüp, bir dayanışma örgütü ya da yardım kuruluşu değil, siyasal bir mücadele birliği olmak durumundadır.

HDP İLE İTTİFAK DÜŞÜNÜLEMEZ

- Duran Kalkan’ın ÖDP’ye seçim ittifakı çağrısını BHH olarak nasıl değerlendiriyorsunuz? Eğer BHH bu çağrıya olumlu yanıt verirse Haziran’da Atatürk resimleri ve Türk bayrakları taşıyan kitleleri yine de çağırabileceğini düşünüyor mu?

Haziran Hareketi kuşkusuz yaklaşan genel seçimlere yönelik olarak kendi siyasetini belirleyecektir. Bu siyasetlerden biri de seçimlerde ittifak yapmak olabilir. Ancak BHH’nin Kürt ulusal hareketi ile bu aşamada bir ittifak içine girmesi düşünülemez. Çünkü öncelikle belirtilmesi gereken konu şudur; Kürt ulusal hareketi Türkiye gericiliği ve AKP ile bir “çözüm süreci” yürütmeye çalışıyor. Oysa Türkiye gericiliği ve İslamcı faşizan bir parti olan AKP ile Kürt sorununun halkların kardeşliği, eşitliği ve birliğine dayalı, adil, demokratik ve onurlu bir çözümünü gerçekleştirmek imkansızdır.

ÇAĞRI BİZE DEĞİL ÖDP’YE
Duran Kalkan BHH’ye değil, bileşenlerimizden biri olan ÖDP’ye bir çağrı yaptığı anlaşılıyor. Kuşkusuz Haziran Hareketi bileşenleri böyle konularda ayrı bir tutum takınmayacaktır. Haziran Hareketi seçimler dahil bütün siyasal gelişmeler ve tutum alması gereken konularda bütünlüğünü koruyarak hareket edecektir. Tersi düşünülemez. Haziran Hareketi’nin bileşenlerinden sadece birinin bile ayrı hareket etmesi cepheyi dağıtır.
HAREKET TÜRK BAYRAĞINA SAHİP ÇIKMAZSA TÜKENİR

-BHH, AKP’ye karşı kimlerle birlikte mücadele etmeyi öneriyor? Örneğin Haziran’da Türk bayrağıyla sokağa çıkan milyonlarca insanın katılımı bayrağı bırakmaları şartına mı bağlı?

Haziran Hareketi, Gezi/Haziran direnişi günlerinde sokakta ve alanlarda oluşan o büyük cephenin, sol ve sosyalist güçlerle yurtseverleri ve geniş cumhuriyetçi kitleleri bir araya getirmeyi hedefliyor. Haziran Hareketi’nin Türk bayrağıyla bir sorunu yok. Tam tersine Haziran direnişçileri ay yıldızlı bayrağı rejimin ve gericiliğin elinden aldı. Bayrak yeniden yurtseverlerin, devrimcilerin, direnişçilerin eline geçti. Bunu bırakmak büyük siyasal ve tarihsel hata, dahası aptallık olur. Eğer Haziran Hareketi bu hassasiyeti görmez ve bayrağı yeniden rejime ve gericiliğe teslim ederse, dar bir sol içi birlik girişimi olarak kalır ve tükenir. Uzun olmayan bir süre içinde de dağılır. Yurtsever ve laiklik konusundaki duyarlılığı yüksek geniş yığınlar Haziran Hareketi’nin en önemli bileşeni olmak
durumundadır.

Aydınlık

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 1
26.01.2015- 21:32

Merdan Yanardağ tepki çekecek sözler söylemiş. Türk bayrağı konusunda söyledikleri BHH'nin milliyetçi bir hareket olduğu eleştirilerine yol açacak. BHH kitlesi, daha doğrusu Haziran kitlesi yurtsever ve laik bir kitle. Bayrak konusunda hassasiyetleri de var. Merdan Yanardağ buna dikkat çekmiş ve bana göre doğru söylüyor.

abbas  |  Cvp:
Cevap: 2
26.01.2015- 21:42

Alıntı Çizelgesi: dayanışma yazmış

Merdan Yanardağ tepki çekecek sözler söylemiş. Türk bayrağı konusunda söyledikleri BHH'nin milliyetçi bir hareket olduğu eleştirilerine yol açacak. BHH kitlesi, daha doğrusu Haziran kitlesi yurtsever ve laik bir kitle. Bayrak konusunda hassasiyetleri de var. Merdan Yanardağ buna dikkat çekmiş ve bana göre doğru söylüyor.



Merdan Yanardağ'ın sözlerine tepki gösterecek olanın solculuğu tartışmalı olur. Bu kafalar Haziran direnişinden bile ders çıkartamıyorlarsa varsın tepki göstersinler. Kendileri söyler, kendileri dinler. Marjinal olarak da kalırlar.

tarihselmaddeci  |  Cvp:
Cevap: 3
27.01.2015- 09:29

Merdan Yanardağ çizgiyi çekmiş. Yurtsever insanların değerleri ile kavgalı olundukça HDP ile hareket edilmez diyerek doğru bir tespitte bulunulmuş. Sanırım bu laflar, en son Kadıköy'de yapılan Ali İsmail Korkmaz eyleminde "Kahrolsun Kemalist Diktatörlük" sloganı atan kişilere gitmiş.

BHH'de bir Yunanistan karmaşası yaşanacak yakın zamanda, Kobanê'deki savaşın sonlanışı da bir dikkat dağınıklığına yol açacak, bir de yurtseverlik üzerine bir tartışma çıkarsa iyice içinden çıkılmaz hale gelir.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 4
28.01.2015- 08:20

BHH'nin başarılı olması gerekiyor. Haziran direnişinin BHH'ye, BHH'nin de haziran direnişine ihtiyacı var. Mutlaka başarılı olması gerekiyor. Bu yüzden örgütlenme aşamasında hataların da yapılmaması gerekiyor. ''Başarılı olmasının'' temelinde de Haziran'ın iyi okunması yatıyor. Bu okuma doğru yapılamadığı sürece hem BHH'yi ve hem de Haziran'ı anlamak mümkün olmayacak, ve iyi ve doğru okunmamalı kaynaklı bir yanlış yine ve haklı olarak sosyalist solun hesabına yazılacak.

Haziran homojen bir kitle değil. Böylesine kendiliğinden bir kalkışmanın homojen bir özellik göstermesi de mümkün değil. Ama bu kitlenin tamamı için laik, aydınlanmacı, yüzü sola dönük kitleler olduğu söylenebilir. AKP karşıtlığı üzerinde ve AKP'nin asla dönüştüremeyeceği bu kitleyi kazanabilmenin yolu kitlenin bu özelliği ile sosyalist sol arasındaki açının kitle lehine kapatılmaya çalışılması şeklinde olmalıdır.. BHH'nin bir parti değil, bir cephe gibi örgütlenmeye çalışması da bu özen konusuna gereken önemin verileceğini gösteriyor. Bu bağlamda Merdan Yanardağ'ın söylediklerinin yadırgatıcı hiç bir özelliği yok. Gerçi söyledikleri sanalın kuyrukçu takımında mutlaka tepkiye yol açacaktır. Bu şaşırtmamalı. Sanalın kuyrukçuları Merdan ne söylerse söylesin tepki gösterir zaten. Onlar Haziran direnişine de tepki gösteriyor, BHH'ye de tepki gösteriyor, kuyrukçulukla ilgisi olmayan her eylem ve özneye tepki gösteriyor.

Tekrar olsun, Türkiye sosyalistlerinin başını çektiği BHH'nin Haziran'a, Haziran'ın da BHH'ye ihtiyacı var. BU fırsat kaçırılmamalı. Türkiye AKP faşizmi doğrultusunda freni patlamış bir kamyon gibi yol alıyor. Toplumsal ve siyasal yaşam bu dinci faşizm doğrultusunda yapılanıyor. Kürt hareketinin bu konuda geliştirdiği hiç bir siyaset yok. Sadece kendi kimlik siyasetleri yönünde siyasi bir çalışma içindeler. Bu siyasetlerinin kürt halkına ne getirip ne götürdüğü farklı bir tartışma ama uyguladığı siyasetin AKP'yi iktidarda tuttuğu da bir gerçek. Kürt hareketi sosyalist sol için tartışmasız çok önemli ama bu tavır değişmeden ne BHH'nin ve ne de herhangi bir sol-sosyalist öznenin kürt oluşumlarının içinde yer alması ve bu siyasete destek vermesi anlaşılabilir ve kabul edilebilir bir durum olamaz. Mümkün değil. Böyle bir durum sosyalist solun hem kendini ve hem de Haziran direnişini inkar etmesi anlamına gelir.

Bağlanacaksa, bu bağlam içinde Meran Yanardağ'ın söyledikleri yanlış değil.

umut  |  Cvp:
Cevap: 5
29.01.2015- 11:20

Liberal ihanetin yeni hedefi: Birleşik Haziran
Ahmet Çınar


Birleşik Haziran Hareketi (BHH) Yürütme Kurulu Üyesi Merdan Yanardağ ile yapılan bir söyleşi yayınlandı hafta başında.

Söyleşinin yayınlandığı günün akşamında ve gecesinde sosyal medyada epeyce tartışıldı Merdan Yanardağ’ın söyledikleri.

Özellikle iki paragraf üzerinde döndü tartışmalar.

Ve o iki paragraf adeta bir turnusol kağıdı oldu. Ülkemiz solunda liberal savrulmanın, sınıf perspektifinden kopuşun, laiklikten vazgeçmenin nasıl bir akıl tutulmasına yol açtığını gördük.

Yanardağ’ın tartışılan ilk cümlesi şuydu:

“Birleşik Haziran Hareketi’nin Kürt ulusal hareketi ile bu aşamada bir ittifak içine girmesi düşünülemez. Çünkü öncelikle belirtilmesi gereken konu şudur; Kürt ulusal hareketi Türkiye gericiliği ve AKP ile bir ‘çözüm süreci’ yürütmeye çalışıyor. Oysa Türkiye gericiliği ve İslamcı faşizan bir parti olan AKP ile Kürt sorununun halkların kardeşliği, eşitliği ve birliğine dayalı, adil, demokratik ve onurlu bir çözümünü gerçekleştirmek imkansızdır.”

Bu cümleden yola çıkarak Yanardağ’ın “faşist”, “milliyetçi”, “Türkçü”, “arkaik”, “ulusalcı” olduğuna karar verdi bazı kesimler!

“Kürt” sözcüğünün telaffuz edilmeye bile korkulduğu, faili meçhul cinayetlerin peş peşe işlendiği o karanlık 1990’larda Özgür Gündem gazetesinin genel yayın yönetmenliğini yapmış sosyalist bir aydına “faşist” ve “arkaik” diyecek kadar şirazesi kayabiliyor demek ki bazılarının. Liberalizmle kirlenmek, lekelenmek, demek ki bu denli karartabiliyor bazı gözleri!

Yanardağ’ın diğer cümlesi de şuydu:

“Haziran Hareketi’nin Türk bayrağıyla bir sorunu yok. Tam tersine Haziran direnişçileri ay yıldızlı bayrağı, rejimin ve gericiliğin elinden aldı. Bayrak yeniden yurtseverlerin, devrimcilerin, direnişçilerin eline geçti. Bunu bırakmak büyük siyasal ve tarihsel hata, dahası aptallık olur. Eğer Haziran Hareketi bu hassasiyeti görmez ve bayrağı yeniden rejime ve gericiliğe teslim ederse, dar bir sol içi birlik girişimi olarak kalır ve tükenir. Uzun olmayan bir süre içinde de dağılır. Yurtsever ve laiklik konusundaki duyarlılığı yüksek geniş yığınlar Haziran Hareketi’nin en önemli bileşeni olmak durumundadır.”

Bu söyleşinin hemen ardından kimleri gördük?

"Haziran direnişçileri ay yıldızlı bayrağı REJİMİN ve GERİCİLİĞİN elinden aldı" cümlesinden rahatsızlık duyan "solcu"lar gördük!

Laiklik ve aydınlanmacılık vurgusunu darbecilikle özdeşleştiren ve kendini hâl⠓solcu” olarak sunan kafası karışıklar gördük!

Yurtseverlik ve antiemperyalizm kavramlarını “arkaik sol söylem” olarak değerlendiren liberal bir şirretlik gördük!

Açıkça “şeriat istiyorum” diyen Altan Tan’dan zerre rahatsızlık duymayanların, laiklik konusundaki duyarlılığı aymazca eleştirmesini gördük!

Ramazan ayında kadın arkadaşıyla deniz kenarında bira içen milletvekilinin partiden ihraç edilmesine, AKP’nin dinsel söylemiyle pişti olanlara, Nevruz kutlamalarına Cuma namazı arası verenlere, ikide bir Said Nursi güzellemesi yapanlara en küçük bir eleştiri getiremeyenlerin; Yanardağ’ın laik ve yurtsever duruşun vazgeçilmezliğine yaptığı vurgudan huzursuz olduklarını gördük!

Gördük ve liberal virüsün akılları nasıl dumura uğrattığını, sınıfsal perspektifi yitirmenin insanları nasıl yönsüzleştirdiğini bir kez daha anladık.

Yurtseverliğin tanımı o kadar açık ve net ki... Yurtseverlik, memlekete sahip çıkma ve onu sömürücülerden temizleme iradesidir. Bu iradeyi “darbecilikle”, “faşistlikle”, “milliyetçilikle” suçlamak, ancak liberal sapmanın becerebileceği bir gericiliktir.

Oysa biliyoruz ki...

Gericileşerek, gericilikten medet umarak hiçbir sorun, özellikle de Kürt sorunu çözülemez.

Emperyalizmi reddetmeyenlerle, laikliğin ipine sımsıkı sarılmayanlarla, mücadelesini sınıfsal bir mücadele haline getirmeyenlerle, AKP’nin yarattığı İslâmofaşist düzenle her düzeyde savaşmayanlarla, dinci gericilik ve milliyetçi gericilikle yolunu ayırmayanlarla, hedefini sosyalist cumhuriyeti kurmak olarak belirlemeyenlerle neyin ittifakı yapılabilir ki?

Laiklikte, aydınlanmacılıkta, ilericilikte, kamuculukta, emperyalizm karşıtlığında, neoliberalizm düşmanlığında müttefik olamayacağımız siyasi yönelimlerle ittifak yapılabilir mi?

Haziran Hareketi, kendisini “solcu” sanan liberaller ve milliyetçilerle yolunu ayırmadan, devrimci ve sosyalist bir direniş hattı öremez.

Haziran’ı Haziran yapan değerler bellidir. Haziran direnişi kitlesi, İslâmofaşist AKP diktatörlüğüne karşı mücadele etme iradesini ortaya koyan, laik, yurtsever ve cumhuriyetçi duyarlılıklara sahip büyük bir kitledir. Birleşik Haziran Hareketi, bu kitleyle buluşarak yürüyebilir.

Kürt ulusal hareketi de İslâmofaşist AKP’yle sürdürdüğü “çözüm süreci” adlı “projeyi” bırakıp, 2013 Haziran’ında ayağa kalkan bu büyük ve ilerici kitleyle buluşarak sonuca ulaşabilir. Kadim tanımıyla söylersek: Yolları birleştirerek.

HDP ya da Kürt ulusal hareketi, buna karar verirse, işte o zaman eski AKP destekçisi, yeni HDP muhibbi Nazlı Ilıcak’ların, Cengiz Çandar’ların, Hasan Cemal’lerin oylarına gereksinim bile duymayacaktır.

Büyük Haziran kitlesiyle buluşmanın yolu da, antiemperyalizmi milliyetçilik sanmaktan, laikliği darbecilik sanmaktan, yurtseverliği ulusalcılık sanmaktan, sosyalizmi liberal demokratlık sanmaktan vazgeçmekten geçiyor.

Kişisel kanım o ki, Birleşik Haziran Hareketi, kendi Yürütme Kurulu Üyesi olan Merdan Yanardağ’a yönelik insafsız ve liberal saldırılara bir yanıt vermeli ve bu konularda tavrını daha da belirginleştirmeli.

Alisan  |  Cvp:
Cevap: 6
29.01.2015- 15:12

Kesinlikle ortaya çıkan durum BHH'nında aynen CHP gibi sağ seçmenden güç kazanmanın bir yolunu aramak. Araya bir kaç keskin söylemler koyarak   ve bazılarınada saldırarak güya en keskin Sol olduklarınıda göstermeye çalışıyorlar. Neyse istediğiniz kadar makyajlayın genede gerçek yüzünüzü gizleyemiyosunuz.

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 7
29.01.2015- 16:32

Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

Kesinlikle ortaya çıkan durum BHH'nında aynen CHP gibi sağ seçmenden güç kazanmanın bir yolunu aramak. Araya bir kaç keskin söylemler koyarak   ve bazılarınada saldırarak güya en keskin Sol olduklarınıda göstermeye çalışıyorlar. Neyse istediğiniz kadar makyajlayın genede gerçek yüzünüzü gizleyemiyosunuz.



Ne oldu, yine neye tepki gösterdin:)

Alisan  |  Cvp:
Cevap: 8
29.01.2015- 17:04

Alıntı Çizelgesi: dayanışma yazmış

Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

Kesinlikle ortaya çıkan durum BHH'nında aynen CHP gibi sağ seçmenden güç kazanmanın bir yolunu aramak. Araya bir kaç keskin söylemler koyarak   ve bazılarınada saldırarak güya en keskin Sol olduklarınıda göstermeye çalışıyorlar. Neyse istediğiniz kadar makyajlayın genede gerçek yüzünüzü gizleyemiyosunuz.



Ne oldu, yine neye tepki gösterdin:)

Hala anlayamıyoran boşuna yaxıyorsun buralarda.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]