Güncel Tartışma Konuları
Belgeli pişkinlik: Darbe kavramının suyu çıktı
İlk 10 yılında AKP'ye "darbe tehdidi" gerekçesiyle tam destek veren Taraf yazarı Murat Belge, bugünkü yazısında AKP'yi "Bu 'darbe yapmak' fiilinin de suyunu çıkardılar, hep birlikte, elbirliğiyle" diyerek pes dedirtti.
(İleri - Medya) Murat Belge, bugün Taraf'taki yazısında "Bu 'darbe yapmak' fiilinin de suyunu çıkardılar, hep birlikte, elbirliğiyle" ifadeleriyle şaşırttı.
"Darbe tehdidi" gerekçesiyle ilk 10 yılında AKP'ye tam destek veren Belge, Ali İsmail Korkmaz cinayeti ve Erdoğan ile polislerin "Gezi darbe girişimiydi" sözlerini konu alan yazısında şu ifadeleri kullandı:
"Bu darbe yapmak fiilinin de suyunu çıkardılar, hep birlikte, elbirliğiyle. Hoşlanmadıkları kişiye darbeci diyerek kavramın içeriğini sıfırladılar. Gezide ağaç kesilmesin diye direnişe çıkan (polisin gazıyla, copuyla cebelleşen) insanlar darbe yapıyor, ciddi bir yolsuzluğa işaret eden konuşmaları tesbit edenler, bunları topluma açıklayarak darbe yapıyorlar; AKPnin ve silahşorlarının onaylamadığı ne varsa, ne olursa olsun, onu yapan, darbe yapmış oluyor. Solcuların hoşlanmadıkları her şeye faşist demek gibi bir alışkanlığı vardır, hep eleştiririm. Bu darbe iyice anlamsız bir söz haline geldi."
Darbe kavramının kullanımına ilişkin AKP'ye yüklendikten sonra, alışkanlığı bırakmayıp sola da yüklenmeyi ihmal etmeyen Belge, "Böyle bir geçmiş, şimdi AKP yandaşı medyanın ağzını her açışında harf-i tarif misali darbe ya da darbeci demesini haklı çıkarmıyor, ama anlaşılır kılıyor" diye yazdı.
METİN LOKUMCU'YU BİLE DARBEYE BAĞLAMIŞTI
AKP'yi "darbe kavramının içini boşaltmakla" eleştiren Belge, AKP'nin ilk 10 yılı boyunca aynı şeyi yapmış, AKP'nin Hopa mitingi öncesi polis tarafından öldürülen emekli Metin Lokumcu'nun ardından şu satırları kaleme almıştı:
"Türkiye seçime yaklaşırken ben de birkaç günlüğüne Türkiyeden uzaklaştım. Ben yola çıkarken Hopada adam öldüğü, bir başkasının ağır yaralandığı haberini okuyordum. Nedir, nedendir, Türkiyede siyaset denince böyle bir şey anlamak gerekir? Ortalık kan revan içinde kalmadıkça siyaset siyaset olmaz? Birileri bununla AKPye oy kaybettireceğini umuyor herhalde."
Bu yazının hemen ardından Radikal'den Ezgi Başaran'a konuşan Belge, daha da ileri gitmiş ve "Emekli öğretmen Metin Lokumcuyu Ergenekona mı bağladınız?" sorusuna şöyle yanıt vermişti:
"Kendisini değil ama onun bir çevresi var, çevresinin çevresi var. Toplumda her şey böyle olur. O kişiyle sınırlı değil. Bir bakana yumurta atan öğrencileri düşün
Niçin darbeler iyidir diyen Süheyl Batuma atmıyorlar?"
Belge, "Siz de mi Başbakan gibi öğrenci protestolarının arkasında başka birşey arıyorsunuz" sorusuna şu yanıtı vermişti:
"Öyle düşünüyorum evet. Çünkü Tan gençliğinden itibaren böyle bir gelenek var. Eğitimle yapıyoruz bunu. Türkiyede faşizm aileden değil eğitimden gelir. 68den beri ben bu hareketlerin içinden geldiğim için biliyorum."
Türkiye'nin gerici faşizme yuvarlanmasının en büyük nedeni bu liberal takımıdır. Liberali böyle olan bir ülkede AKP'nin 12 yıldır iktidarda olmasına hiç şaşırmıyorum. AKP'nin devleti ele geçirmesi ve kendi çıkarına kullanması bu adamlar sayesinde oldu. Murat Belge de kendini slcu sayan bu kirli ittifakın bir parçasıydı. Kafa bu olunca kendine gelmesi de zor oluyor.
Liberal Takımı dediğiniz liboşlar ve sahte solcular emperyalizmin Türkiye siyaseti içindeki sözcüleridir. Başlangıçta AKP'ye kayıtsız şartsız destek veren ve ulusal devletin yıkılarak yerine emperyalizmin Orta Doğu'daki çıkarlarına uygun olarak bir "ılımlı İslam" devletinin geçmesi projesinin baş propagandacılarıydı bunlar. Belge efendi de, diğerleri de. Şimdi ne oldu? İslamcı şef emperyalizmin korosundan farklı sesler çıkarmaya başladı. Özellikle İŞİD'in kontroldan çıkması ile birlikte emperyalizm bu yalakalarının da yardımıyla başa oturttuğu ve güçlendirdiği diktatöre kuşkuyla bakmaya başladı. Bizimkisi de hemen çizgisine ayar çekti, Emperyalizmin rotasına ters düşecek değil ya beyimiz.
Liberal Takımı dediğiniz liboşlar ve sahte solcular emperyalizmin Türkiye siyaseti içindeki sözcüleridir. Başlangıçta AKP'ye kayıtsız şartsız destek veren ve ulusal devletin yıkılarak yerine emperyalizmin Orta Doğu'daki çıkarlarına uygun olarak bir "ılımlı İslam" devletinin geçmesi projesinin baş propagandacılarıydı bunlar. Belge efendi de, diğerleri de. Şimdi ne oldu? İslamcı şef emperyalizmin korosundan farklı sesler çıkarmaya başladı. Özellikle İŞİD'in kontroldan çıkması ile birlikte emperyalizm bu yalakalarının da yardımıyla başa oturttuğu ve güçlendirdiği diktatöre kuşkuyla bakmaya başladı. Bizimkisi de hemen çizgisine ayar çekti, Emperyalizmin rotasına ters düşecek değil ya beyimiz.
Sosyalist olduğunu iddia eden sol liberaller emperyalizme karşı çıkmanın milliyetçilik olduğunu bile söylediler. Aynı iddiayı kendilerini komünist olarak lanse edenler de söylüyor. Onlar emperyalizme karşı olmayı çoktan unuttular ve enternasyonalizmi bu şekilde yorumluyorlar. Bu iki kesim sonuçta etkilediği insanlara solun böyle bir şey olduğunu, emperyalizmin şekil değiştirdiğini anlatmış oluyor. Erdoğan da bu havuzdan kendine pay çıkartıyor. Belge gibilerinin suçları çok fazla.Erdoğan'ın bu kadar güçlenmesinin nedeni bunlar. Şimdi de kalkmış eleştiriyor. Daha önce akılları neredeydi?
Erdoğan'ın hataları görmezlikten gelinemeyecek bir noktada. Liberallerin ve sol liberallerin ağababaları olan ABD ve AB de artık ERdoğan'ı dışladığı için bu adamlar da Erdoğan'ı eleştirmeye başladılar. O zaman da sahibinin sesi modundaylar, şimdi de öyle. Yarın ABD ve AB'den Erdoğan ve AKP için övücü sesler yükselmeye başlasın, bunlar da kıvıracak ve yine sahibinin sesi olmayı sürdüreceklerdir. Omurgaları böyle, her türlü esnemeye yatkın.