Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Ustalardan ve yazarlardan
14.08.2015- 11:17

Devrim değil mi işte..
Müjde Tozbey Erden



Son haftalarda SoL portalda yürütülen tartışmaya ben de kıyısından dahil olmak istedim. Hani şu imkansız olma, barışçılık ve sosyalizm tartışması..

Bir kere başa şunu yazayım. Bu tartışma bizim bölgemizde yaşamıyor. Bölgede tartışmayı bu haliyle yürütmek mümkün değil, çünkü kavramlar aynı değil. Kürt siyasi hareketi kavramların içini yeniden ve kendi pozisyonuna göre dolduracak bir kitleye ve özgüvene sahip. “Rojava’da yaşananlar devrim midir, değil midir” günlerinden de hatırlanacağı üzere, hal böyle olunca bizim buralar için bu tartışmanın ayakları havada. Kobani direnişi günlerinde Rojava’da emperyalizme karşı savaşıyoruz şiarıyla gençler çadır açarken, “koalisyon”a dahil olma meselesi heyecan yaratabiliyordu.   Kaldı ki, daha önceki gün Diyadin’de iki fırın işçisi çocuğun çalışırken taranarak öldürülmesi gerçeği kalbimize saplanırken, o çocukların neden fırında çalıştıkları, öldürülenlerin neden hep yoksul halk çocukları olduğu tartışmasını acımızla örtmek zorunda kalıyoruz. Nereye kadar, ne zamana kadar bilinmez..

Tartışmanın batıdaki solcular ve HDP projesinden ülkenin tamamına dair bir muhalefet örmek isteyenler açısından ise ne kadar güncel olduğunu oralardan gelenlerle konuştuğumuzda anlıyoruz. Bir bakıyoruz ki, emperyalizm, kapitalizm, devrim tartışması resmen “update” edilmiş. O da şöyle oluyor: Emperyalizm eski emperyalizm değilmiş kapitalizme içkin hale gelmiş, eyvallah, antikapitalist olununca otomatik olarak antiemperyalist olunuyormuş, o da tamam, lakin mücadele düzen içi koşullarda parlementer sistemde yürütülünce zaten düzen dışı bir seçenek güncel değilmiş, yani antikapitalist olunmadığından antiemperyalist de olunamazmış, burada duralım.

Düzen içi araçları kullanmanın bizi düzen içi yaptığı ve düzendışı bir seçeneğin otomatik olarak devre dışı kaldığı iddiası, bildiğiniz çalınan minareye kılıf uydurma hikayesi. Çarlık Duması’na giren 7 bolşevik milletvekilini nereye koyacağız o zaman. Beş sene sonra devrim yaptı adamlar. Siyasi program, devrim perspektifi hak getire. Zaten Haziran günlerini de ikide bir toplumun en geniş kesimlerinin katılımı, antikapitalist Müslümanların varlığı ile tanımlamak sınıftan, sınıfın programından kaçışın başka bir göstergesi değil miydi? Hem devrim nasıl oluyor ki zaten, herkesin devrimci kimliğiyle sahaya çıktığı bir bilek güreşi şeklinde mi?

Batıda bu tartışma daha çok su kaldırır. Çünkü balık baştan kokar misali, emperyalizm karşıtlığı ve ona karşı oluşturulan program ortadan kalktığında, AB si, NATO su göreve çağrıldığında renkli bir devrim süreci bile yaşayabiliriz. Ne renk olduğunun ne önemi var canım, devrim değil mi işte…

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 1
15.08.2015- 10:27

yazarın dilini pek anlamadım sanki somut olan değilde soyut ve anlamını kendisininde anlayamadığı şeyler söylemekte.
Anladığım Rojava devrim değil. Emperyalizm hala aynı durmakta değişim görünmüyor.

Biz devrim dediğimizde ne anlarız 1- üretici güçlerin eski üretim biçimini devrimci biçimde değiştirmesi örneğin mekanik teknolojiden yazılım teknolojisine geçiş gibi
Marx,ın buharlı makinalara geçişi muazzam bir devrim dediği gibi.2- siyasal geçiş yani bir başka yönetim biçiminden daha ileri olan yönetim biçimine zor yolu ile geçiş gibi.

Rojava meselesinde henüz birinci geçiş görünmüyor ama yöneticilerin böyle bir planı olduğu görülmektedir Ama ikincisi daha dikkate değer. Rojava bölgesi eskiden suriyeye bağlı ilkel bir yaşam biçimi iken yeni bir yaşam biçimi ortaya çıkmıştır Eskiden kürtler adam bile sayılmazken şu anda değişimin aktiflerinden olmaktadır Böyle bir yönetim biçiminin eskiye dönmesi şimdilik görülmüyor orada yönetim biçimi değişmiş kendi temsilcilerini kendileri seçeceği anlaşılmaktadır eskiden sömürge bile değilken yeni cumhuriyet gibi planlanmaktadır. Yani bu durum zor yolu ile hayata geçtiğine göre devrimdir.

Rojava devrimi diyenler haklıdır. Bu durun K.Irakta olduğu gibi ne bağımsızlık ilanıdır ne bir ülkeye bağımlılık kendine has ve özgür yönetim her kişinin vatandaş sayılması ve seçim yolu ile kendi yöneticilerinin seçilmesi.

Bu emperyalizm açısından da yeniliktir. Zaten uzun zamandır artık dünyada eski emperyalizm yoktur. Emperyalizm kendi krizlerinden bir türlü kurtulamıyor çözümlerini de eski yöntemlerle yapamıyor .
Dünyada üretici güçlerin çok hızlı değişimi ve bu değişimin yaptığı tahribat bir çok emperyalist ülkeyi krize sokmuştur bu krizden çıkışında mümkünü görülmemektedir onun için emperyalizmde zorunlu değişimler olmuştur
Dünya kapitalizminden nasibini alamayan dolayısı ile emperyalist ülkelere yeterli artı değer akıtamayan ülkeler için emperyalizm çareler aramakta çeşitli planlar yapmaktadır .Ama bir çok planı onunda pek işine yaramamakta bazen düzelteceğim diye girdiği işten zararlı çıkmakta ve eskisini arar duruma girmektedir.

Onun için bazı entellektüellerin emperyalizm eskisi gibi değil demeleri bundandır. Bunu en büyük örneği asya ülkeleri ve bazı latin ülkeleridir oralarda kapitalist entegresyonlar düzenlemekte yeniden artık değer üretimleri planlanmakatdır.

Dünyada sosyalizmin yıkılımından sonra her şey eskisi gibi değildir Emperyalizmde eskisi gibi değildir .
Tabiki bu nereden baktığımıza bağlı Eğer bağımsızlık ulusal kalkınma cephesinden bakarsak değişimi göremeyiz .Dünya küçük bir köy olmuştur sermeye artık küreseldir bir çok teknik emek küreseldir bir metanın üretimi bile bir kaç ülkede olmaktadır deyip insanında artık küresel olması gerekir cephesinden baktığımızda değişimi göreceğiz.

Marxın manifestode bir sözü var burjuva işçiden işçi burjuvadan kurtulmak ister der ama işçidenhada çok burjuva işçiden kurtulmak istemektedir.Bu söz zamanımızda büyük oranda hayat bulmuştur burjuva bir çok üretim alanında işçiden kurtulmuş tur.
Ama işçiden kurtulmak kapitalizme yeni krizler yaratmış işte yarattığı krizden kurulmayı bir türlü başaramayan bırjuva ortada görülmektedir.

Yeni krizler yeni düzenlere gebedir dünya değişiyor değişmeyenler ancak eskiye inançla bağlı olanlardır.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 2
15.08.2015- 18:22

Hakkı bey, doğrusunu söylemek gerekirse ben de sizinyazınızdan bir şey anlamadım. Burjuva değişmiş, emperyalizm değişmiş, kapitalizm değişmiş diyorsunuz ve sanırsam sosyalizmi de değiştirmek ister gibi bir haliniz var. Peki değiştirelim, ne yapalım, nasıl yapalım, bu konuda da özgün fikirleriniz var mı?

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 3
16.08.2015- 00:36

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Hakkı bey, doğrusunu söylemek gerekirse ben de sizinyazınızdan bir şey anlamadım. Burjuva değişmiş, emperyalizm değişmiş, kapitalizm değişmiş diyorsunuz ve sanırsam sosyalizmi de değiştirmek ister gibi bir haliniz var. Peki değiştirelim, ne yapalım, nasıl yapalım, bu konuda da özgün fikirleriniz var mı?


epeydir yazıyorum ama sen anlamamışsın. Ha şunuda söyledim hala değişmeyenler var onlarında hakkını yemeyelim.
Kabe yıkılmasına rahmen kalıntıları duruyor diyorlar.İşte burada kaldığında hiç bir rehber sana faydalı olamaz.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]