Yüksekova Dağlıca'da askere mayınlı saldırı... Şehit ve yaralılar var

Zırhlı aracın geçişi sırasında PKK'liler tarafından patlatıldı. Şehit ve yaralıların olduğu belirtiliyor.
Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Dağlıca bölgesinde yola döşenen mayın, askeri iki zırhlı aracın geçişi sırasında PKK'liler tarafından patlatıldı. Meydana gelen patlama ve ardından bölgede sürdürülen operasyon sırasında çıkan çatışmalarda şehit ve yaralıların olduğu belirtiliyor.

Olay, bugün akşam saatlerine doğru Yüksekova'nın Dağlıca bölgesinde meydana geldi. Zırhlı iki askeri aracın geçişi sırasında yola döşenen mayın, PKK'liler tarafından uzaktan kumandayla patlatıldı.

Meydana gelen patlamada ve ardından bölgede hava destekli başlatılan operasyon sırasında çıkan çatışma nedeniyle şehit ve yaralıların olduğu belirtildi. Operasyona özel birliklerin de katıldığı belirtildi.

Reuters'ın PKK'li kaynaklardan aldığı bilgiye göre saldırıda 15 askerin şehit olduğu belirtildi.


Anadolu Ajansı'nın haberine göre ise Hakkari Dağlıca'daki saldırının ardından başlatılan hava operasyonlarında   F-16 ve F-14 üçaklarının ilk etapta hedeflenen 10 noktayı vurduğunu belirtti.

'19 şehit var' iddiası
Habertürk yerel kaynaklara dayandırdığı haberinde saldırıda 19 askerin şehit olduğunu, 10'dan fazla askerin de yaralandığını öne sürdü. Habertürk, daha sonra bu haberi güncelleyerek 15'ten fazla askerin şehit olduğunu iddia etti. PKK'ya yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı, örgütün silahlı kanadı HPG'nin saldırıyı üstlendiğini duyururken haberde, "15 askerin hayatını kaybettiği" iddia edildi.

Cumhuriyet

Erdoğan'dan 'Dağlıca' açıklaması: 400 vekil alınsaydı bunlar olmazdı


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TV'de katıldığı programda gündeme ilişkin konularda açıklama yaptı.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından önemli başlıklar:


DAĞLICA SALDIRISI

Herşeyden önce üzüntülüyüz. Genelkurmay, valilik ve oradaki kolordu komutanı ile görüşmelerimiz devam ediyor. Bir güvenlik toplantısı yapılıyor Ankara'da.

Üzüntülüyüz, çalışmalar devam ediyor. Başımız sağolsun.

Dağlıca'da yapılan bir temizlik neticesinde böyle bir olay meydana geliyor. Zırhlı araçların ardarda geçişi sırasında böyle bir olay oluyor. Temennim odur ki; şu an yapılacak açıklama ve orada alınacak önlemler çok daha kararlı olacaktır. Bölgede atılacak adımlar daha kararlı olacak

O ana kadar da herhalde kesin neticeleri almış olurlar. Bu kesin neticeyi aldıktan sonra durumu açıklayacaklar. Tabi şu anda orada hava şartları vesaire, o da çok çok kötüymüş ve bu kötü hava şartları altında   böyle bir mücadele var ve Dağlıca'da yapılan bir temizlik neticesinde böyle bir olay gerçekleşiyor.

Oradaki zırhlı araçlarla ifade edildiği kadarıyla mayınlarla kurulmuş olan tuzaklar neticesinde bir olay burada ardı ardına oluşuyor. Tabi şu anda bu konuyla ilgili Genelkurmay Başkanımızın izahatları hakikaten üzücü. Temennim odur ki şu anda yapılacak açıklama ve onun ardından da tabi oradaki devam edecek olan mücadele çok daha farklı çok daha kararlı olacaktır. Hepimizin başı sağolsun. Milletimizin başı sağolsun, Allah sabırlar versin.

'400 VEKİL ALINSAYDI BUNLAR OLMAZDI'

Erdoğan sözlerine "Eğer 400 milletvekilini alacak ve Anayasa'yı değiştirecek bir sayıyı bir parti almış olsaydı, bugün bunlar olmazdı" diyerek devam etti.



SÜREÇTE SİLAH STOĞU YAPILDI

Çözüm sürecine ihanet ederek değerlendirildi. Çözüm süreci bunlar silah stoklama süreci olarak değerlendirdi. Çok ciddi bir silah stoklaması yaptılar. Şimdi Valilikler vasıtasıyla sokağa çıkma yasağı ilan ederken evlerde kimler var. Bunu görecek. Bunun amacı bu. Bu OHAL değildir. Sürelidir.

TERÖRE KARŞI ORTAK BİR TAVIR YOK

Teröre karşı ortak bir siyasi dil geliştiremedik. Suriye ile ilgili bir karar alındı. Neler yaşadık, sonuç olarak karar alındı. Teröre karşı ortak bir tavır alınması ve ortak bir blok oluşturulması gerekiyor.Bu terömrle mücadelede milli birlik ve kardeşlik olması gerekiyor.Milli birlik ve kardeşlik projesine bir parti karşı çıktı. Milliyetciysen buna karşı çıkmayacaksın.Terörle mücadelede birlik ve beraberlik şart

Bunlar Türkiye'yi, Türkiye devletini batı ülkelerine şiakayet edecek kadar alçalmışlardır. bunlar cenazelere gelir orada nasıl bir manipüle ederiz, ne   çıkartabiliriz diye düşünüyorlar.

Bunlar acılardan rant elde etmeye çalışıyorlar. biz o kayıtları önlerine döktüğümüzde ne cevap verecekler, bunlarda o yüz yok ki, neyse at denize balık bilmezse Halik bilir.

PKK kana doymuyor. Erdoğan saçmalamaya devam ediyor. Böyle bir günde söylenecek laf mı bu? Böyle bir kişi bu ülkede 13 yıl nasıl başbakanlık yapar ve sonra da cumhurbaşkanı olur; halkımız bu kadar mı kör? Ya PKK'yi görmezlikten gelen solculara ne demeli. Adamın biri sosyalist forumda yeter pkk diye konu açmış, okursanız solculuğun ne hale geldiğini görürsünüz.

katliamı yapanları, yaptıranları, sebep olanları, görmezden gelenleri kınıyorum, lanetliyorum.

Barış görüşmeleri, çözüm süreci saçmalıklarının bugüne geleceği belliydi. İki taraf da kendi çıkarlarının peşindeydi, barışın değil. Kürt ve Türk halklarından gizli barış olur muymuş? İki tarafın işine geldiği sürece sürdürüldü, çıkarlar bozulunca ateşkes de bozuldu. Bu yoğun terör o günlerin bir sonucudur.

PKK etnikçi bir yapıdır ve kendilerinden olmayan herkese şiddet eğilimindedir. Bugün yaşadığımız terör aslında terör olarak da açıklanamayacak olan bir vahşettir. pusu kurarak öldürme ancak vicdandan yoksun olanların başvuracağı bir eylem türüdür ve PKK artık bu yola başvurmaktadır.

Sosyalist forum içindeki solculara zaten solcu demeye bin şahit lazım. Milliyetçi bir hareket üzerindeki giysisi ne olursa olsun yoksul halk çocuklarını pusu kurarak öldürüyor, forumun tatlı su solcuları solculuk sanki buymuş gibi alkış tutuyor. Solculuğun pusu kurarak öldürme sanıldığı bir ülkede sol neden güçlü değil sorusunu boşuna soruyoruz.

PKK'nin yaptıklarını onaylamak doğru değil ancak bu noktaya gelişte en büyük sorumluluğun Erdoğan ve AKP'de olduğunu görmeliyiz. AKP'yi görmezden gelerek bütün hatayı PKK'ye yüklemek insafsızlık oluyor.

PKK'nin yaptıkları da AKP ve Erdoğan'ın bu sonuca yol açan inatçılığına da lanetler okumalıyız. Biri diğerinden daha masum değil.

Hayatını pisi pisine yitiren onca genç insana mı yanarsınız, ülkenin içine yuvarlandığı kaotik ortama mı üzülürsünüz, hala kasaba politikacısı olmaktan öteye gitmeyen insanlar tarafından yönetildiğimize mi şaşarsınız... Adına ister kapitalizmin krizi deyin, isterseniz başka bir şey; ülke iyi yönetilemiyor. Hiç bir entelektüel donanıma sahip olmayanların en üst noktalarda bulunması insanın içini gerçekten acıtıyor. Dün yine ''400 vekil verilseydi bu işler olmazdı'' diyebilecek kadar şirazeden çıktığını gösterdi. Evladını yitirmiş acılı babalar için ''karaktersiz'' demesi ise konuşmasının tuzu biberi. Bu gerçeği görmeden, bu gerçeğin 13 yıldır iktidarda bulunduğunu anlamadan yapılacak yorumlar hep eksikli geliyor bana.

Ya PKK? Ne yapmak istiyor belli değil! Erdoğan şirazeden çıktı da PKK aklı için ''normal'' denilebilir mi? Demirtaş söylemiş; '' hiç bir gerekçe bu eylemleri haklı kılmaz''; doğru söylemiş. 7 Haziran seçim sonuçları, nasıl bakarsanız bakın, kürt hareketinin lehine bir durum ve algı yaratmışken, bu eylemselliği haklı kılacak tek bir neden olabilir mi? Bir cinnet vakası dışında nasıl yorumlanabilir bu olaylar? Sürekli illegalde bulunmanın yarattığı çarpık kavrayış mıdır; nedir?

Erdoğan AKP'sinin bu ülkenin başından gitmesine ihtiyaç var! HDP'nin ve CHP'nin daha fazla sorumluluk almasına gerek var! Ve sosyalist solun mutlaka ve mutlaka toplumsal bir güç olabilmesi yönündeki çabalarını arttırmasında yarar var. Sol olmadan   kürt sorunu dahil Türkiye'nin hiç bir sorunu çözülemiyor. Yaşadığımız süreç bunu kanıtlıyor! Kürt hareketi soldan sağa savruldukça, Erdoğan AKP'si ''engelleri'' birer birer aşıp devletin kendisi haline geldikçe herşey daha da kötüye gidiyor. Olan da sadece yoksul, acılı ve çileli halkımıza oluyor