Eğitim alanındaki ve toplumsal yaşamdaki Cumhuriyet aydınlanmasının kazanımları, AKP tarafından bir bir yok ediliyor. Sıranın karma eğitime geldiği görülüyor.
Karma eğitim karşıtlığında söylem öncülüğünü, ülkede yaşayan herkesi birer eşit yurttaş olarak benimseyen ve halkın egemenliğinin kaynağı olan TBMMnin AKPli Başkanvekili yapıyor.
Oysa tarihsel süreçte karma eğitim, genelde kadın-erkek eşitliği benimsendikçe ve halk egemenliği öne çıktıkça yaygınlaşan ve gerçekleşen bir uygulama. Uluslaşmanın, çağdaşlaşmanın, insan haklarını benimsemenin ve insan olmanın bir ürünü.
Bilindiği gibi tarihsel süreçte ortaya çıkan topluluklar, genelde erkek egemen anlayışın hakim olduğu topluluklar. Tek tanrılı dinlerin ortaya çıkması bile, durumu değiştirmiyor. Okul denen kurumlar ortaya çıktığında da bu egemenlik öne çıkıyor. İlkçağda Mısırda, Çinde, Eski Yunanda yalnız erkeklerin eğitimine önem veriliyor. Eski Yunanda Sparta devletinde kızlara da ayrı okul açılıyor; Roma imparatorluğu da kızlara ayrı okullar açıyor. Zorunlu eğitimi en erken benimseyen Museviler bile, ilköğretimi, erkekler için 69 yılında zorunlu yapıyor.
1500lerde Hıristiyan dünyasında yaşanan reform hareketinden sonra Roma Katolik Kilisesi, İncilin öğretilmesi için parasız ve karma okulların açılmasını benimsiyor ve Batı dünyasında karma ilköğretim yaygınlaşmaya başlıyor. Daha sonraki yıllarda yavaş yavaş kızlar için okullar açılıyor ve kızlar daha üst düzeylerdeki okullara da alınıyor.
ABDde, 1787de karma eğitim yapılan ilk ortaöğretim kurumu açılıyor. 1800lerin sonlarında yüksekokulların yüzde 70 kadarı karma eğitime geçmiş bulunuyor. II. Dünya Savaşı sonrasında ise karma eğitime geçmeyen okul pek kalmıyor.
Fransızlar 1860da ünlü Sorbon üniversitesine kızların da alınmasına başlanıyor. Karma eğitim 1957de ve yükseköğretim ise1975te zorunlu yapılıyor. İngilterede kızların erkeklerle aynı üniversiteye gitmesi 1878de mümkün oluyor.
Çinde ise 1800 sonları ile 1900lerin başlarında yükseköğretimde karma eğitime geçiliyor, 1949 Devriminden sonra herkese eşit eğitim fırsatları sunulması amacıyla tüm okullarda karma eğitim uygulaması başlatılıyor. Çindeki Müslümanlar içinde bir tek Uygurlar, karma eğitimi benimsiyor.
Özbekistan ve Tacikistan gibi dağılan Sosyalist Sovyetler Birliği üyesi olan Müslüman ülkelerde karma eğitim yaygınken, şeriatla yönetilen Müslüman ülkelerinde karma eğitime pek yer verilmiyor. Örneğin Pakistan, 1947de bağımsızlığını kazandığında karma eğitime geçiyor; laik rejimi devirip Başbakan Zülfikar Ali Buttoyu idam eden (ve bizim Kenan Evrenin Kardeşim diyerek bağrına bastığı) general Ziya-ül Hakın 1978 darbesi sonrasında, şeriat yayıldıkça karma eğitim giderek azalıyor. Afganistanda, Sovyetler Birliği yanlısı rejime 1980lerde son veren Taliban, kendi şeriat anlayışı gereği, kızların eğitimini tümden yasaklıyor. ABDnin Afganistanı işgalinden sonra da Taliban kızların okula gitmemesi için baskısını ve terörünü sürdürüyor.
Osmanlının Müslüman kesimindeki durum da diğer ülkelerden pek farklı olmuyor. Kızların eğitimi, karma olan ve öğretimi Kuran-ı Kerimin ezbere okunmasından pek ileriye gitmeyen sıbyan mektepleriyle (ilkokul) sınırlı kalıyor. Kızlar medreseye alınmıyor. Kızlar, yüzyıllarca eğitim olanaklarından yoksun bırakılıyor. Padişah II. Mahmut bir fermanla İstanbulun kız-erkek çocukları için ilkokulu zorunlu yapıyor; ancak bu ferman işe yaramıyor. Zorunlu ilkokul 1869da yeniden gündeme geliyor ve 1913te bu konuda ilk yasa çıkarılıyor. Kızlar için ancak 1858de rüştiye, 1869da sanayi okulu. 1870de öğretmen okulu, 1911de lise, 1914te İnas Darülfünun ve 1918de de Sanayi-i Nefise Mektebi (Güzel Sanatlar Okulu) açılıyor. 1918de, İnas Darülfünun erkek darülfünunu ile kızlarla erkeklerin ayrı sınıflarda okuyacakları şekilde birleştiriliyor. 1921′de kızların erkek¬lerin öğrenim gördüğü sınıflara yerleşmesiyle yükseköğretimde karma eğitime geçilmiş oluyor.
Cumhuriyet rejimi, 1924de Öğretim Birliği Yasasını kabul ediyor ve ilkokullarda karma eğitimi başlatıyor. Giderek karma eğitim yaygınlaşıyor. 1965te Harp Okuluna bile kız öğrenci alınıyor. 1973'te çıkarılan Milli Eğitim Temel Kanununun temel ilkelerinden biri, karma eğitim oluyor. Kız ve erkekler için ayrı ayrı açılmış olan meslek okullarında da karma eğitime geçiliyor. 2000-2001de tüm okullarda karma eğitim zorunlu oluyor.
İnsan haklarını benimseyenler için karma eğitim bir sorun yaratmıyor.
Osmanlıya hayran olanlar, kızların çocuk yaşta evlendirilmelerine göz yumanlar, kadını türbana sokup eve kapatmak isteyenler ile kadının erkek işine karışmasına dayanamayanlar, insan haklarına aldırmayanlar, nedense karma eğitime karşı çıkıyor!
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.