Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış
Doğru bir bakış açısı değil bu. Marks Hindistan için ne söylerse söylesin böyle bir savunu hoş görülmemeli. Bunu onaylamamalı ve kabul etmemeliyiz. Marks her soruna kendi döneminin koşulları gereği Avrupa merkezli bakıyor. Hindistan sorununu da böyle değerlendiriyor. Böyle baktığı için de yaptığı yorumda kendisine göre ehven-i şeri tercih ediyor. Bugün Hindistan konusunu konuşma durumundaysak ve Marks'ın değerlendirme biçiminden kıssadan hisse çıkartacaksak, gelişmiş bir ülkenin geri kalmış bir ülke üzerindeki baskısını ve sömürü odaklı müdahalelerine onay vermememiz gerekir.
Marx ı eleştirmek komünist tarihte iki kişiye nasip olmuştur. Burava sizi kutlarım doğrusu.
Rosa Lüxenburg Marx ı üretgen sermaye konusunda eleştirdi sizde üretim biçiminin değişimi konusunda eleştirdiniz. Biz bu cesareti gösterememiştik.
Şimdi bakalım eleştirilerinizde ne kadar haklısınız.
Sömürü olabilmesi için ilk şart ücretli işçilerin olması gerekir ücretli işçiler olabilmesi için üretim biçiminin kapitalist üretim biçimi olması gerekir. Geri ve feodal üretim biçiminde hakim üretim tarım ve ihtiyaç fazlası üretim olacaktır bu olduğunda ticaret hakim ilişkidir ticaret esnasında sömürü değil hırsızlık hakimdir.
Ayrıca kapitalist üretim biçimi feodal üretim biçimine göre ileri üretim biçimidir.
yani Marx hindistanda üretim biçiminin deşimini eskisine göre gelşmedir demiş demek size göre yanlış söylemiş.
Ama biz hala iddilıyız Marx doğru söyledi siz onu anlamadınız.
Şimdi emperyalist ilişkilere bakalım N.Buharin 1920 lerde ilk emperyalizm kitabını yazdığında İngilizlerin hindistanla bu tür ilişkileri takriben 45 yıl önce idi Marx bilse idi Buharinin böyle bir halt yiyeceğini 45 yıl daha bekler ölmezdi.
Kapitalizmle onun son aşaması emperyalizm arasında geçiş aşaması 250 yıl gibi bir zaman aralığı var.
Onun için Emperyalizm kapitalizm ve üretici güçler için bir ilerleme değil ilişkileride sömür değildir Emperyalizm soygun talan yapmak için dünya gündemine oturmuştur.
Yinede sizi kutlarım bir siz Marx ı aştınız bir de Apdullah Öcalan.