Bu katliamların siyasi sorumluluğu hükümetindir, cumhurbaşkanınındır. Katliam sorumluları ortaya çıkarılmadıkça bu sorumluluklardan kurtulamazlar. Seçim yapımış, beğenilmemiş, tekrar seçim kararı alınmış. Aradan geçen sürede 200'e yakın ölüm olayı var. Bütün bunlar bir kişiyi başkan yaptırmak için. Bunu görmemek akıl dışılıktır. Liberaller, yetmez ama evetçiler de bu durumdan sorumludur. Onlar ''yanıldık'' diyerek tarih önünde aklanamazlar.
Şu anda 87 kişi olduğu söylenen gencecik insanlarımızı bu katliam sonrasında kaybettik. Onlarca yaralı olduğu da söyleniyor.Acı bir gün daha. Türkiye'nin Suriye politikasının yanlış olduğunu, bölgenin bir bataklık olduğunu, buraya girmememiz gerektiğini hep söylüyorduk. Emperyalizmin elini uzattığı yerlerin kan ve ölümden başka bir şeye yol açmayacağı belliyken, emperyalizmin taşeronluğuna soyunan, BOP'un eş başkanlığını yürüten zihniyet Türkiye'yi bu hale getirdi. Medyadan izlerdik, ''Irak'ta, Suriye'de bombalar patladı, elli ölü, yüz ölü var'' şeklindeki haberleri. Aynısı bizde de olmaya başladı. İki ayda 150'yi aşkın insanımızı yitirdik. Bataklığın tam orta yeri haline geldik.
Kim yaparsa yapsın, maşa kim olursa olsun bu katliamlar katliamlara uygun bir iklimin yeşertilmesi nedeniyle gerçekleşiyor. Adı ister IŞİD olsun, isterse devlet destekli başka bir örgüt, bu katliam, bu katliamlar sadece Saray'ın kalıcılı kazanması için değil, bu insanlık dışı düzen sürsün diye de değil ve aynı zamanda bu ülkede korkuyu yaygınlaştırmak, umudu tüketmek ve bu ülkede daha özgür bir gelecek için biraraya gelme iradesi taşıyan insanları bu mücadelelerinden alıkoymak için de gerçekleştiriliyor. Suçlusu karanlıklardır, ortaçağ zihniyetine sahip olanlardır, bu zihniyete destek verenler, ''onları iktidarda biz tutuyoruz'' diyenlerdir. Liberal şarlatanlardır bu katliamların ve bu karanlık tünelin, sol döneklerdir, AKP'ye dolaylı ve dolaysız destek verenlerdir; '' AKP olmasa bu nasyonalist solcular ne yapacak'' diyen utanmaz, arlanmaz kuyrukçu takımıdır. Bu kan selinde hepsinin parmak izi var. Sadece AKP değil. AKP'nin ne içinden geldiği hareket, ne entellektüel donanımı, ne devlet deneyimi hiç bir özelliği bu iklimin oluşmasına yetecek düzeyde değildi. Bu yüzden AKP'yi, bu iklimi yarattığı için suçlarken yakın geçmişimizde AKP ile şu ya da bu şekilde yakın temas içinde olan herkesi, her partiyi, her eğilimi de unutmamak gerek.
Bu son olmayacak! Suruç nasıl ki son değilse, bu katliam da son olmayacak! Korkarsak, umudumuzu yitirirsek, bu zifiri tünelden çıkamayacağımıza ilişkin yüreğimize bir kuşku girerse karanlıkların aydınlığa dönüşmesi zorlaşacak, bu halk düşmanları, bu iyiliğin, güzelliğin ve daha güzel bir dünyanın düşmanları kazanacaktır! İçimiz ne kadar acırsa, yüreğimize ne kadar büyük bir kor düşerse düşsün aklı selimi de yitirmeden daha fazla kenetlenmenin bir yolunu bulabilmeli ve mücadele şevkimizi daha da arttırabilmeliyiz. Ancak böyle dayanabilir, ancak böyle karşı koyabiliriz. Bu karanlık zihniyetin saldırıları ancak böyle püskürtülebilir.
Nazım'ın söylediği gibi;
Yangınlara fazla bakan gözler yaşarmaz.
Alnı kızıl yıldızlı baş secdeye varmaz.
Döğüşenler ölenlerin tutmaz yasını
Ölü sayısı yükseliyor. Resmi açıklama 95 ölü. Ağır yaralılarla birlikte bu sayının 100'ü de geçeceği söylenebilir. Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamı, bir günde 100'ü aşkın ölü ve hala istifa yok. Kimse sorumluluğu üzerine almıyor. Cinnet toplumu haline geldik. AKP ülkeyi bu hale getirdi.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.