Konu Tarihi: 15.11.2013- 16:08

---

İşsiz sayısı ağustos ayında 61 bin kişi artarak 2 milyon 806 bin kişiye yükseldi. İşsizlik oranı ise 1 puan artışla yüzde 9,8 oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Hanehalkı İşgücü İstatistikleri, "2013 Ağustos Dönemi Sonuçları"na göre, işsizlik oranı, ağustosta geçen yılın aynı ayına göre 1 puanlık artışla yüzde 9,8 olarak gerçekleşti. Orta Vadeli Program’da bu yıla ilişkin işsizlik oranı tahmini ise yüzde 9,5 seviyesinde yer alıyor.

Geçen yıl ağustosta 2 milyon 445 bin olan işsiz sayısı, bu yılın aynı ayında 2 milyon 806 bine çıktı.

Aynı dönemde istihdam ise 25 milyon 367 binden, 25 milyon 960 bine ulaştı.

İşgücüne katılma oranı, ağustosta geçen yılın aynı ayına göre 0,9 puan artışla yüzde 51,6 olarak belirlendi.

Tarım dışı işsizlik oranı, aynı dönemde yüzde 11,3'ten yüzde 12,3'e, genç işsizliği de yüzde 17,2'den yüzde 18,7'ye çıktı.
http://haber.sol.org.tr/ekonomi/issizlik-agustos-ayinda-cift-haneye-ulasti-haberi-82670

Cevap Tarihi: 15.11.2013- 16:15

---

AKP ekonomisinin halk düşmanı çizgisi her yerde kendini gösteriyor.

Cevap Tarihi: 15.11.2013- 17:32

---

Rakamları veren TÜİK. TÜİK'in de başbakanlığa bağlı olduğunu   düşündüğümüzde, durumun bu rakamların da ötesinde bir vehamet gösterdiğini söyleyebilmek mümkün.

Cevap Tarihi: 15.11.2013- 23:05

---

Bu rakamlar İş Kurumuna iş için başvuran işsizler. Oysa herkes biliyor ki, ülkede iş arayanlar genelde İş Kurumu'na başvurmuyor, tanıdıklar, eş dost üzerinden iş arıyor veya ilanları izliyor. Gerçek işsizlik korkunç boyutta tabii, işsizlik oranını tahmin etmek bile olanaksız. Değil kalifiye olmayan kol gücü, kalifiye elemanlar arasında bile korkunç işsizlik oranı. Yalnız kol gücü de değil, üniversite mezunları da işsizlikten kıvranıyor. Geçtiğimiz aylarda çalıştığım şirket işe mühendis almak üzere ilan verdi. Başvurular içinde okulu 6 yıl önce bitirmiş, ama hiç çalışmamışlar vardı. Çok iyi iş referansı olup 2-3 yıldır işsiz gezenler vardı. Çalışanlar içinde de kendi mesleği, kendi branşıyla ilgisi olmayan işlerde çalışanlar vardı ve yazık ki çoğunluğu bu üç grup oluşturuyordu. Bir de talep ettikleri ücret soruluyordu. Tabii herkes alabileceği azami ücreti düşünerek birşeyler yazmıştı, onu alamayacağını bilerek, pazarlık bazı olarak. İnanın, talep edilen ücretler o kadar düşüktü ki, insanın yüreği sızlıyor. Bu durum ülkede emekçilerin ne denli ezildiğinin bir göstergesi tabii.