Erdoğan'dan 'Alo Fatih'e bir talimat daha: 'Canlı yayını durdur!'
Yayınlanan yeni bir ses kaydına göre, Başbakan Erdoğan Habertürk'teki "AKP komiseri" Fatih Saraç'ı arayarak, Devlet Bahçeli'nin grup toplantısının canlı yayınlanmasıyla ilgili çıkışıyor ve yayının kaldırılmasını istiyor. Saraç ise daha sonra Bilal Erdoğan'ı arayarak kendisini affettirmeye çalışıyor.
Başbakan Erdoğanın medyaya müdahalesinin örneği olarak gösterilen ses kayıtlarına bir yenisi daha eklendi. Yayınlanan yeni ses kaydına göre Erdoğan, Habertürk'ten Fatih Saraç'ı arayarak, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin grup toplantısının yayınlanmasıyla ilgili çıkışıyor ve yayının durdurulmasını istiyor.
"Haramzadeler" adlı sosyal medya hesaplarından yayımlanan kayıtlarda, Tayyip Erdoğan ile Habertürkten Fatih Saraç arasında 14 Temmuz 2013 tarihinde gerçekleştiği öne sürülen telefon görüşmeleri yer alıyor.
İlk kayıtta Erdoğan, Saraçı arıyor ve Habertürkün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin TBMMdeki parti grup toplantısının Habertürkte canlı yayında verilmesini eleştiriyor.
Erdoğanın Fatih yani siz var ya ne yaptığınızın farkında değilsiniz ya adam sanki şu anda Türkiye batmış bitmiş gibi bir manifesto açıklıyor, siz de bunu canlı olarak veriyorsunuz sözleri üzerine Fatih Saraç, İki-üç dakikaya kestiriyorum efendim diyor.
Fatih Saraç bu görüşmeden sonra Habertürkten Oğuz Uslueri arıyor. Uzun uzun verdik. Millet çok üzüldü. Birisi aradı, üzüldüğünü söyledi. Gözünü seveyim verme tamam? Direk birisi aradı. Üzüldüğünü söyledi. Ben onun için söyledim tamam? diyor. Bunun üzerine yayın kestiriliyor.
'O üzülünce ben çok üzülüyorum' Usluerle konuştuktan sonra Başbakan Erdoğanın oğlu Bilal Erdoğanı arayan Saraç, Bahçelinin grup toplantısını TRT de verdiği için canlı yayınladıklarını belirtiyor ve duygusal bir konuşma yapıyor: Büyüğüm aradı da, Bahçeliyle ilgili bir şeyi naklen veriyorsun dedi, kestirdim onu. Yalnız sen bir şeyi iletirsin. TRT verince biz veriyoruz. Yani TRT girmiş, A Haber girmiş, büyüğüm de bizden yakalamış galiba ben hemen anında kestirdim. Ama önemli olan onun üzülmemesi, o üzülünce ben çok üzülüyorum. TRT verince biz veriyoruz, vermeyince vermiyoruz. TRTyi koyduk önümüzde, TRTye göre veriyoruz. Orası şaşırtınca bizimkiler şaşırmışlar. Hakkını helal et, kusura bakma.
Başbakan bu işin suyunu çıkarmış. Muz Cumhuriyetlerinde bile böylesine vıcık vıcık ilişkiler kurulmaz. Tamam, kasaba eşrafı niteliğinde politikacılar yönetiyor ülkeyi ama her konuda AKP'ye akıl veren liberal ve sol dönek takımından birileri çıkmaz mı; uyarmazlar mı? Medyayı kul köle yapma işi başbakana mı kalmış, bir jöleli daha bulmak ve bu işlerde kullanmak o kadar zor mu?
Cemaat AKP ortaklığının ne kadar kirli bir ortaklık olduğu iyice gün yüzüne çıktı. Medyanın AKP tarafından biçimlendiği belliydi, ama bu kadarı sanırım hiç kimsenin aklına gelmezdi.
İktidarın yolsuzluklara saplandığı da belliydi. Allem kallem bir şekilde önüne geçiyordu. Nasıl olsa yargı bunlarda, emniyet bunlarda ne görülür, ne de duyulur diye düşünüyorlardı.
Bir deprem oldu 17 Aralık'ta bütün kirli çamaşırlar ortada.
Cumhuriyet tarihinin en en gerici iktidarı derken az söylemişiz meğer, ortaya saçılan şu pisliklere, iğrenç ilişkilere bakın! Kim bilir bilmediğimiz daha ne dolaplar döndü bu ülkede!
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.