Türkiye 1 Mayısa hazırlanıyor. Polis Taksim Meydanını kapatarak mitingleri engellemeye çalışıyor. Erdoğan şiddetle tehdit ediyor.
1 Mayıstan bir hafta önce, Taksim Meydanına bariyerler taşınmaya başlandı. İşçilerin mücadele gününde merkezi meydanda [yani Taksim Meydanında] her türlü siyasi gösteriyi engellemek amacıyla 30 binden fazla güvenlik elemanı görev başında olacak.
Eylemcilerden birisi, Yürüyüşlere gitmek istiyorsan, kentin Avrupa Yakasında geceleyeceksin. Bütün Boğaz geçitlerini kapatacaklar, metro dahil olmak üzere otobüsler ve feribotlar da çalışmayacak. Böylece insanların gelmesini engellemek istiyorlar. 1 Mayıs günü, devamlı olağanüstü bir hal yaşanmakta diye uyarıyor. Ve ekliyor; Muhtemelen bu sene daha kötü bir durum yaşanacak.
Dehşet ve korku verici polis ordularının karşısında, 1 Mayısı Taksim Meydanında kutlama hakkını kullanmak isteyen on binlerce insan bulunacak. 1977 yılında onlarca sosyalist işçinin öldürülmesi ve yüzlercesinin yaralanmasından itibaren Taksim Meydanı Türkiye Devrimci Hareketi için özel bir yer teşkil ediyor. Bunun yanısıra, Türkiyenin siyasi havasını değiştiren 2013 eylemlerinden sonra ilk 1 Mayıs yürüyüşleri olması olgusu da buna ekleniyor.
Geçen sene milyonlarca insan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin Neo-Liberal ve otoriter politikasına, toplumun sinsice İslamlaştırılmasına, polis şiddetine ve Kürtler ve Aleviler gibi toplumsal gruplara uygulanan ayrımcılığa karşı sokaklara dökülmüşlerdi. Bütün ülkeyi kapsayan bu eylemlerin şiddet uygulanarak bastırılması sonucu sekiz insan hayatını kaybetmişti. Gezi Parkının ve Taksim Meydanının boşaltılmasına rağmen, hareket son bulmadı. En son, 16 Temmuz 2013 tarihinde Alevilerin yoğunlukla yaşadığı işçi semti olan Okmeydanına yapılan polis saldırısında polisin attığı gaz fişeği nedeniyle 269 gün komada kalan ve 11 Mart 2014te ölen 15 yaşındaki Berkin Elvanın cenaze törenine milyonlarca insan katılmıştı. Her gün küçük yürüyüşler gerçekleşmekte, Gezi eylemlerinden sonra oluşan forumlar ise güneşin çıkmasıyla birlikte parklara geri dönüyorlar. Bu arada işçilerin mücadeleleri de yoğunlaşıyor.
Geçen sene Haziranda oluşan hareketin bitmediğini Başbakan Erdoğan da biliyor. Her türlü eylemliliği bastırma çizgisini 1 Mayıstan evvel de kesintisiz olarak sürdürüyor. Siyasi bir eylem ne kadar küçük veya barışçıl olsa da, Taksim etrafında yasak. Geçen hafta Perşembe günü Uluslararası Kitap Günü nedeniyle onlarca insan, kitap okumak ve kitapları hediye etmek için Gezi parkına geldiklerinde yüz sivil polis tarafından kovuldular. Bir kaç saat sonra ise Taksim Meydanında Berkin Elvanı anmak için eylemciler bir pankart açmak istedi, ne ki, polis hemen saldırdı, birkaçını ağır yaraladı ve 60 kişiyi gözaltına aldı.
Erdoğan, -dolandırıcılık iddialarıyla gölgelendirilmiş - 30 Mart yerel seçimleriyle, Sıfır-Hoşgörü-Siyasetinin tasdiklendiği kanısında. AKPsinin seçimlerde en fazla oy almasını, siyasi muhalefeti tehdit etmek için bir fırsat olarak kullanıyor. Şimdi Türkiyede kaçmak isteyen insanlar olacaktır, ama kaos yarattıklarından dolayı onlardan hesap sorulacağını ve isimlerini de söyleyerek, Hesap verecekler diyor. Bu nedenle ağır çatışmalar bekleniyor.
Thomas Eipeldauer, İstanbul
Junge Welt, 30/04/2014
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.