SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Düzenin işi zor           (gösterim sayısı: 2.400)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: denizcan
Konu Tarihi: 21.02.2015- 12:20


Bu kez işleri zor-Metin Çulhaoğlu  

“Bundan sonra ne olur”, “süreçler nasıl gelişir” diye düşünürken dikkat edilmesi gereken önemli birkaç olgu var.

Elbette Türkiye’den ve siyasetten söz ediyoruz.

Bu olgulardan bizce en önemlisi, şu bildiğimiz ve artık iyice tanıdığımız AKP ile onun karşısında yer alan, herhangi bir parti mensubiyeti ile tanımlamanın yetersiz kalacağı toplumsal muhalefet arasındaki karşıtlığın ulaştığı boyutlardır.

Biraz gerilere gidelim:

1950’ler ve Demokrat Parti karşıtlığı… 60’lar ve Adalet Partisi karşıtlığı… 70’ler ve Milliyetçi Cephe (MC) karşıtlığı… Böyle devam eder ve günümüze kadar gelir.

Hepsinde, bir taraf kendini siyasal bir zeminde kurmuştur, kendini en başta siyasetin yerleşik terimleriyle ifade eder. Karşısındakilere yönelttiği eleştiriler de şöyle ya da böyle siyasal eleştirilerdir. Diğer taraf, muhalefetin “tabanı” diyebileceğimiz geniş kesimler de böyledir. Onlar da iktidarın izlediği siyasete karşı çıkarlar ve başka türlü bir siyaset isterler…

Şöyle devam edelim: Bu geçmiş karşıtlıklarda işin “sosyolojisi”, kültürü, gündelik yaşamın geçim derdi dışında kalan diğer yanları, bireysel düzlemde “ben ne olacağım” kaygıları, kişinin kendini yaşadığı toplumun bir parçası olarak görme ve anlamlandırma sorunları, yani “ontolojik” denebilecek açmazlar hep daha geri planlarda kalmıştır.

Belki de siyaset denilen şey hepsini fazlasıyla belirleyip soğurabildiği, kendi alanı içinde bunlara “rahat durabilecekleri” boşluklar tahsis edebildiği için…

Bugün ise böyle değildir.

Bugün AKP iktidarı da, onun karşısında yer alan, öfkesi giderek artacağa benzeyen çeşitli kesimlerden insanlar da birbiriyle bilinen anlamıyla siyasetin ötesinde kültürleri, farklı “insanlık anlayışlarını”, farklı birey-toplum-devlet kurgularını tokuşturmaktadır.

Başkalarını bilemeyiz, ama bizler için “iyi” bir durum sayılmalıdır.

İyi bir durum sayılmalıdır; çünkü değiştirmenin olmazsa olmazı durumundaki siyaseti tümden reddetmediği sürece böyle şekillenmiş bir muhalefet bugünkü düzenin kendisine vaat edebileceklerinin çok ötesine bakacak, düzenin şu ya da bu yeni tezgâhına kolay kolay gelmeyecektir.

Kuşkusuz, solun bu durumu gereğince dikkate alması, kendi siyasetini söz konusu duyarlılıkları kapsayıp yansıtacak bir yerden kurması koşuluyla…

***

Yaklaşan seçim, seçim sonucunda oluşacak “meclis aritmetiği”, yeni anayasa, başkanlık sistemi, Kürt hareketi, “çözüm süreci”…

İşte, bunların hepsi önemlidir de toplumsal muhalefetin az önce değinilen özel şekillenmesini ve buna ait özel duyarlılıkları “kesmesi” pek mümkün görünmemektedir.

Neticede, ortada en genel hatlarıyla iki olasılık görünmektedir. Birincisi, solun bu muhalefetin kıymetini bilmesi, duyarlılıklarını dikkate alıp kendisiyle birlikte onu da çok daha ilerilere taşımasıdır. İkincisi, düzenin allem edip kalem edip bir yolunu bularak bu muhalefeti yatıştırması, burada anlatmaya çalıştığımız özelliklerine rağmen onu şu ya da bu “yeni” projenin peşine takmayı başarmasıdır.

“İyimserlik” mi denir, bilemeyiz; ama bize ikinci olasılık daha düşük görünmektedir.

Neden?

Bir kere bugün sol, var olan muhalefete son 35 yılda olabildiğinden çok daha yakın durmaktadır, önemli ve kalıcı olabilecek temas noktaları bulabilmektedir ve bir çuval inciri berbat etmeyecek deneyime de sahip görünmektedir.

İkincisi, belki de “paradoks” gibi görünecek, ama artık siyasal bir iktidar olmanın ötesine geçip “fenomen” haline gelen AKP’nin (ve Erdoğan’ın) kendisidir. Bir yerlerde düzen adına kurulacak yeni tezgâhlar önce bu duvara çarpacaktır.

“Her tür vesayeti kaldırıyoruz” diye düzenin yerleşik sigortalarını attırmış, birtakım operasyonlarda işlevli olabilecek araçları etkisizleştirmiş, itibarsızlaştırmış, devreden çıkarmıştır. 60’larla, 70’lerle kıyaslarsak, en tepedekinin dışında Necmettin Cevherileri, İsmet Sezginleri, Nahit Menteşeleri yoktur; Mehmet Metinerleri, Şamil Tayyarları vardır.

Dolayısıyla “düzenin” işi zor görünmektedir.

Daha da zorlaştırmak ise elimizdedir…



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Düzenin partisi, devletin solcusu, CHP ve HDP... melnur 3 2698 30.03.2019- 07:19
Konu Klasör TKP: İnsanca bir düzenin kurulması yarının değil bugünün acil görevidir... melnur 0 1169 18.03.2022- 00:00
Etiketler   Düzenin,   işi,   zor
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS