Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Portekiz televizyonu RTPye verdiği söyleşide Suriye ordusunun Kürtlere Kobanenin IŞİD tarafından kuşatılmasından çok daha önce destek verdiğini söylerek, kentin dört ayı aşkın sürede özgürleşebilmesine ise cihatçıların Türkiye sınırından lojistik ve insan desteği sağmasına bağladı.
Suriye ordusunun IŞİD militanları benzer büyüklükte kentlerden iki- üç haftada püskürttüğünü söyleyen Esad, Kobane direnişine Koalisyon güçlerinin de hava operasyonlarıyla destek verdiğini de vurgulayarak, Dolayısıyla Kobanenin özgürleşmesi Türkiye sınırının ötesinden gelen lojistik destek nedeniyle bu kadar uzun sürdü dedi.
Batı medyasının verdiği verilere dayanarak cihatçılarının yüzde 80ninin Türkiye sınırından geçtiğini söyleyen Esad, bu durumdan yine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğanın tutumunu sorumlu gösterdi.
KÜRTLERE GÖNDERDİĞİMİZ SİLAHLAR BELGELİ Esad ayrıca Suriye ordusunun Kürtlere desteğinin Kobane direnişinden daha öncesine dayandığını da teyit etti. Gerçekleştirilen hava saldırılarının yanı sıra (Kürtlere) gönderdiğimiz silahların belgesi var diyen Esad, Suriyede iç savaşın başından bu yana 220 bin gösterilen ölü sayısının ise abartıldığını iddia etti.
Esad kobane'nin düşmesinin Türkiye yüzünden geciktiğini iddia ederken, Perinçek'e, Türkiye'den Kobane'ye açılan koridoru eleştirmiş.
Mâlûm, Perinçek ve onun partisi de, Türkiye'den Kobane'ye koridor açılmasına karşı çıkmışlar ve Işid'in KYP'yi yenmesinin "bölge halklarının" çıkarlarına uygun olacağını savunmuşlardı.
Perinçek son görüşmesinde Esad'ın şu ifadelerine yer vermiş: "Suriye'nin kuzeyinden İkinci İsrail için Kürt Koridoru açılması girişiminin doğrudan doğruya Suriye'nin toprak bütünlüğünü hedef aldığını kuvvetle vurguladı."
Kısacası Esad, Batı medyasına Kürd yanlısı imaj vermeye özen göstermiş. Perinçek'e ise dosdoğru konuşmuş.
Bunlar işte böyle! Ayrıca Portekiz tv.sine "Suriyede iç savaşın başından bu yana 220 bin gösterilen ölü sayısının ise abartıldığını iddia etmiş. Tipik bir despot tavrı. "Abartı" iddiası aslında suçun kabulü anlamına geliyor. Yani "öldürdük, katliam yaptık, evet, ama o kadar çok değil" anlamına geliyor.
Bu doğru olabilir. 220 bin kişi değildir de daha azdır belki. Ama suçun niteliği değişmez. Suç, yani; kitlesel olarak sivillerin katledilmesi...
Esad'ın Portekiz tv.sine verdiği mülakat soL haber sitesinde de yer almış. Ama soL haber sitesi, Esad'ın "220 bin gösterilen ölü sayısının abartıldığı iddiasına yer vermemiş.
Belki de soL haber sitesi, ölülerin sayısının değil, kendisinin abartı olduğunu düşünüyordur. Belki de "vatan mevzu bahisse" ölü sayısının "teferruat" olduğunu savunuyordur.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
