SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
“Kan” davası           (gösterim sayısı: 3.647)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
munzur
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.12.2013
İleti Sayısı: 1.075
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: munzur
Konu Tarihi: 12.05.2016- 22:28


“Kan” davası
Ender HELVACIOĞLU



CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun TOBB Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada söylediği bir cümle çok tartışılıyor: “Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz.”

Doğru söze ne denir.

Fakat bu söz geleceğe ilişkin bir uyarı veya bir kaygı olarak ifade edilmemeli. Netleştirilmesi gereken nokta şudur: Bizzat bu sürecin içindeyiz, yaşıyoruz. Yani gecikmiş bir tespittir bu.

Erdoğan ve AKP yaklaşık üç yıldır ve esas olarak bir yıldır Türkiye’ye başkanlık sistemini kabul ettirmeye çalışıyor ve bunu kan dökerek yapıyor.

Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda bir yıldır yoğun bir iç savaş yaşanıyor ve gerek savaşan taraflardan gerekse yöre halkından binlerce kişi hayatını kaybetti, kaybetmeye devam ediyor. Yaralıları saymıyoruz bile…

Kentlerin yerle bir edildiği, yüz binlerce insanın yerinden yurdundan edildiği bu iç savaşın başkanlık dayatması ile ilgisinin bulunmadığını sananlar çok saftırlar.

Yine son bir yıl içinde başta ülkenin en büyük iki kentinde olmak üzere gerçekleşen canlı bomba eylemlerinde 200’den fazla insan öldü, daha fazlası yaralandı. Öte yandan Kilis bugün resmen bir savaş alanıdır.

Belki büyük bir coğrafya olduğumuz için ayırtında değiliz ama, neredeyse Suriye ve Irak’taki savaş alanları kadar geniş bir yurt bölgesinde sıcak savaş yaşanmakta ve oluk oluk kan akmaktadır.

Kısacası Gezi direnişinin geri çekilmesiyle başlayan ve 7 Haziran 2015’ten sonra yoğunlaşan sürecin “kan bilançosu” budur. Ve ülke çapına yayılma eğilimi taşıyan bu sürecin henüz başındayız.

Peki, neden böyle bir sürecin içine girdik? Neden bu hale geldik?

***

Türkiye’de AKP marifetiyle bir “karşı devrim” gerçekleşti. Cumhuriyet rejimi yıkıldı. Yıkıcılar -doğal olarak- yıktıklarının yerine kendi rejimlerini kurmak istiyorlar: İslami bir diktatörlük.

Bizzat Erdoğan’ın dillendirdiği gibi fiili bir durum vardır (yani bir karşı devrim gerçekleşmiştir) ve artık bu fiili durum kurumsallaşmalıdır, hukuki meşruiyet kazanmalıdır.  

Yeni anayasa ve başkanlık sistemi, kurulmak istenen bu yeni rejimin bir adımıdır. Yoksa, parlamenter sistem mi, ABD veya Fransa türü bir başkanlık mı veya Türk tipi bir başkanlık mı türünden teknik bir tartışma yapmıyoruz.

Karşı devrim göğüslenebilecek mi göğüslenemeyecek mi? Tartışma budur.

AKP’nin karşı devrimine muhalefet eden kesimlerin başlardaki stratejik konumu “yıktırmamak”, yani “korumak” idi. Başarılı olunamadı (nedenleri çok tartışıldı, tekrarlamaya gerek yok).

2013 Haziran Ayaklanması ile birlikte yeni bir strateji (yeni bir mevzi) belirdi: “Kurdurmamak”. Kabaca ifade edersek: AKP “kurmaya” çalışıyor, Türkiye halkı da “kurdurmamaya”.

Doğal olarak çatışmalı ve “kanlı” bir süreçtir bu. Çünkü kurmaya çalışanlar, kurmayı beceremezlerse kellelerinin gideceğini biliyorlar; devrimlerin ve karşı devrimlerin yasasıdır… Dolayısıyla her yola başvuruyorlar.

***

Peki, yıkmayı becerenler, kurmayı da becerebilecekler mi? Zor gözüküyor, ama becerebilirler. Çünkü “kurmanın” birden fazla yolu var. Tayyip’li yolu var, Tayyip’siz yolu var. Hatta AKP’li yolu var, AKP’siz yolu var. Doğrudan şeriatçı yolu var, şeriat dozunun hafif olduğu yolları da var; hatta laik görünümlü yolları bile olabilir.

Kelle alarak da kelle vererek de yürüyebilirler. Bir yolda bulamadıkları ittifakları (destekleri) başka bir yolda bulabilirler.

Belirleyici mesele “kurdurmama” cephesinin basireti. Kritik nokta ise bu cephenin kararlı, diri ve olgun bir politik önderliğe kavuşması.

Yıktırmama (koruma) cephesinin bir politik önderliği vardı. Fakat yıpranmış, çürümeye yüz tutmuş, donuklaşmış, halktan kopmuş, prestijsiz bir önderlikti bu. Dolayısıyla fazla direnemedi; çabuk teslim oldu.

Bugünkü koşullarda kurdurmama cephesi içinde yer alan, ama koşullar değiştiğinde kurmanın farklı yollarına tav olabilecek kesimler bulunuyor. Önderlik bunlarda kalırsa, karşı devrimin kolayca bir “kurma yolu” bulabileceğinden emin olabiliriz.

1) En az karşı devrimciler kadar kararlı; 2) Karşı devrimcilerin farklı kurma yolları karşısında uyanık; 3) Halka ve emekçi kitlelere güven veren ve onlara dayanan; 4) Geleceğe uzanan ve kendine özgü bir kuruculuğa sahip olan bir politik önderlik.

Süreç böyle bir politik önderliği ister istemez yaratacak. Yıktırmama sürecinde yaratılamadı. Kurdurmama sürecinde yaratabileceğimizi umuyoruz.

***

Bitirirken baştaki “kan meselesine” dönersek…

Karşı devrimciler, kurdurmama direnişi son bulursa kan dökülmesinin de son bulacağı tezini işliyorlar. Biat et, itaat et, kan dursun…

Büyük bir kandırmaca… Türkiye gibi bir ülkeyi biçtikleri elbiseye sığdırmalarına (ki kan dökülmesi demektir) olanak yok. Giydirebilseler bile (ki kan dökülmesi demektir) kısa sürede orasından burasından patlayacaktır.

Kan dökülmesinin nedeni karşı devrimcilerin zorlamaları ve dayatmaları. O halde kanı durdurmanın yolu, bir an evvel karşı devrimcileri döktükleri kanda boğmaktan geçiyor.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
gekas
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: gekas
Cevap Tarihi: 13.05.2016- 14:10


Cumhuriyet neydi? Cumhuriyet mecburiyetti! :)   Şaka bir yana yazarın "Cumhuriyet rejimini akp yıktı" sözlerini okuyunca aklıma rejimin resmi partisi chp nin, akp nin henüz icad edilmediği yıllarda aldığı oy oranları geldi. 1995: %11   1999:   %9.   Çok acayipsin Türkiye.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
munzur
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.12.2013
İleti Sayısı: 1.075
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: munzur
Cevap Tarihi: 13.05.2016- 16:26


Alıntı Çizelgesi: gekas yazmış

Cumhuriyet neydi? Cumhuriyet mecburiyetti! :)   Şaka bir yana yazarın "Cumhuriyet rejimini akp yıktı" sözlerini okuyunca aklıma rejimin resmi partisi chp nin, akp nin henüz icad edilmediği yıllarda aldığı oy oranları geldi. 1995: %11   1999:   %9.   Çok acayipsin Türkiye.



Bu yazıdan ne anladın ki bunları yazdın? Ne ilgisi var:)
Hey allahım ya!



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
gekas
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: gekas
Cevap Tarihi: 13.05.2016- 17:50


Anlayan anladı, sen anlamasan da olur.   Ayrıca benim her yorumuma cevap vermek zorunda değilsin.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
munzur
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.12.2013
İleti Sayısı: 1.075
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: munzur
Cevap Tarihi: 14.05.2016- 14:14


anladım diyorsan mesele yok. yazdıklarından ben bir şey anlamadım, demek ki sorun bendeymiş.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Irak'ta Aşure Günü kana bulandı melnur 0 3854 15.11.2013- 11:40
Konu Klasör Korkunç iddia: IŞİD, Türkiye'yi kana bulayacak umut 1 3812 29.09.2015- 20:38
Konu Klasör İmamoğlu Davası: 2 yıl 7 ay ceza ve siyasi yasak... melnur 1 725 17.12.2022- 01:01
Konu Klasör Gezi davasının bu kararı seçim startının verildiğini gösteriyor. melnur 1 1164 28.04.2022- 04:37
Konu Klasör 'Gezi Davası' görüldü: Tüm sanıklar için beraat kararı... melnur 2 2434 22.02.2020- 19:18
Etiketler   “Kan”,   davası
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS