Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Sözde sol-sosyalist forumlar...
dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 313
16.08.2015- 22:35

owert arkadaş, sosyalizmde sosyalizmi inkara kadar götürecek bir demokrasi anlayışının savunulacak bir yanı yok ki. Burjuvazinin yönetim biçimi olan demokrasiye bu kadar bağlılık kabul edilebilir bir şey değil. Demokrasilerde azınlık çoğunluğu yönetiyordu, sosyalizmde çoğunluk azınlıkları yönetiyor. Çoğunluk azınlığı yönetirken azınlığa her türlü örgütlenme hakkı verilmeli mi verilmemeli mi? Soru bence bu. Ekonomisiden, ideolojik baskısından kurtarılmak istenilen bir toplumun önüne demokrasi adına liberalizmin ekonomik ve ideolojik anlayışı koyulmamalı. Sosyalist olduğunu savunan biri liberalizme, burjuvaziye neden özgürlük vermeye çalışır?

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 314
17.08.2015- 00:05

Owert
Halamı demokrasi. ?Çözemedik şu sorunu yahu.

Owert kardeşim nerelerdesin gel de bana yardıma et.

Çok sıkıldım aynı şeyleri defalarca anlatmaktan. Bu solcular ne kadar pinti oluyor topluma demokrasiyi bile çok görüyor. İllada diktatörlük diye tutturuyorlar ikisi aynı desem de diktatörlük dememi daha uygun görüyorlar.

İnsan nedense başkasından istediğinde oldukça cömert oluyor ama kendi vereceğinde çok pinti. Burjuvadan demokrasi isterken aza bile razı olmuyor dahada ver diyor ama kendi iktidara geldiğinde işçiye bile mümkün olduğunca gıdım gıdım vermek istiyor.

Demek başkasının malını dağıtmak daha iyi oluyor.

Onun için bu demokrasi sorunu ömür boyu bitmeyecek .Zaten hep bu demokrasi değilmi dananın kuyruğunu koparan.

Sende diyorsun her ülkede farklı olmalı biz daha ortalamada anlaşamadık farklılıkları nasıl ayıracağız.

Bizim ülkemizde her halde Marxın almanya için istediği 1870 lerdeki gibi olmalıdır eh her halde 1870 lerdeki almanya seviyesine ulaşmışızdır.
Ne de olsa dünya ekonomisinde G 21 lerde falanız gelişmişlik seviyesi de fena sayılmaz en az 15 milyon emekli var 14 milyon cıvarında işçi var 5 milyon memur küçük toprak sahiplerini de koyduğumuzda nüfusun yarısın bulmuşuzdur eh öğrenciler ve hiç kayıt altına alınmamış ve ev kadınlarınıda koyduğumuzda nüfusun 3 te 2 sini   bulduğumuzu sanıyorum
O zaman sosyalizmi kurduğumuzda orta derecede demokrasiyi hak ettik demektir.

Ama sorun sosyal sınıflar değil solcular onlarla nasıl başa çıkacağız kavga etmeden fikir birliğine varacakmıyız bilmiyorum.

Onun içinde bize bir imam gerekiyor SB yıkıldı yeniden olacak gibide görünmüyor belki o gelişmiş ülkelerden biri bizden önce devrim yaparda bize imamlık yapar. Belki KUBA durumunu düzeltir de o imamlık yapar biz kendi kendimize bu işi halledemeyecek gibiyiz.

İşimiz şakada ama, şu gerçek bir önceki yanlışları ciddi şekilde eleştiremez o cesareti gösteremezsek yenisini kurmamız mümkün değil.Onun için reel sosyalizmi ciddi şekilde eleştirmeliyiz Tıpkı 1871   paris komünini Marxına eleştirdiği gibi Leninin o teorinin dışına çıkıp yeni dönemin teorisini yazdığı gibi.

Ha şu libarallerden çok korkmuşlar halbuki en ürkek sınıfı liberaller teşkil ediyor birde dayandıkları mülkiyet olmadığında onlar ancak akıl vermeye kalkarlar işte o eleştirel akılda bizim işimize yarar.
hani derler ya yanlışı içerden görünmez dışardan baktığında daha çok görünür işte o liberaller farkına varmadan bizim dışardan gören gözümüz olur.








munzur  |  Cvp:
Cevap: 315
17.08.2015- 13:39

Ya şu sosyalizmde demokrasi olmalı diyenler ne demek istediklerini bir anlatsalar da öğrensek, dolambaçlı sözlerle kendi kafa karışıklıklarını buraya yansıtmaktan başka bir şey yapmıyorlar. Liberal partilerin de katılacağı, her görüşe partileşme ve genel seçimlere katılma hakkı tanındığı bir sistem midir akıllarındaki? Böyle olursa mı, burjuva demokrasisinden daha fazla özgürlük olacak deniliyor? Özenilen demokrasi bu mu?

melnur  |  Cvp:
Cevap: 316
17.08.2015- 15:13

Alıntı Çizelgesi: owert yazmış

Halamı demokrasi. ?Çözemedik şu sorunu yahu.
Neden? Çünkü çetrefali konu .Yukarı tükürsek bıyık aşağı tükürsek sakal. Tıpkı Komünizme geçiş olarak algılanan soyalizm   gibi. Ya bir de kapitalizmden Sosyalizme geçiş gibi bir sorun varsa başta iş daha da çarpıklaşmakta,işin içinden çıkılmaz bir hal almakta.

Bunu sanırım açmama gerekecek.
1_Bazı ülkeler var ki gelişmiş ,kapiatlizmin piyasa ve hukuk olarak artık iğne deliği dahi bırakmadığı ülkeler.

2_Birde bazı ülkeler var ki sermaye yetersiliğinden piyasa olarak erişemediği ,ama piyasanın olabileceği bölgesel kara lekeleri olan ülkeler.

3-Birde marx'ın deyimiyle ayakabı fabrikasını yanılayak gezenlerin ülkesine götürüp ,kurup ayakabıları satamayacağı ülkeler . Yani sermayeyi yatırıp sremaye birkimi sağlamayacağı ülkeler.

Şimdi biz hangi ülke somutunda demokrasiyi tartışıyoruz. ?

Hepimizin anladığı sanırım şu ikinci tip ülkelerde devrim yaptık demokrasi nasıl olacak?

Buradan yola çıkarak öncelikle eğer toplum devrim yaptı ise bi kez yaşadığı demokrasiden daha ileri bir demokrasi amacıyla devrim yapar. O zaman nasıl bir demokrasi sunacağız bunlara.

Eğer birinci tip ülkelerde demokrasi nasıl olmalıdır dersek zaten bunu düşünecek bilinç hiç birimizde yok. Çünkü o ülklerdeki demokrasiyle alakaımz olmadığı gibi düşüncelerimizde olamaz.

Üçüncü tip ülkelere girmiyorum bile aşiret kabile ile yönetilen ülkeler kapitalizm sadece şehirimsi yerlerde o da işte var olduğu kadar yanlız   bir durum da tartışmamız da bir miktar burası bizi ilgilendiriyor gibi. Çünkü Kürdistan diye bir doğu tarafımız var ki aşiret ve kabileclik var ama kapitalizm de sinsi sinsi her geçen gün gelişmekte ve serameye oralara yatırım yapmayı düşünmeye başlamış durumda . Yani toplumun alıcı konuma getilmeye başlanmış tarafları . Batı bölgesinde kapitalist ilişkiler iyice egemen olmuş durumda Neden AVM ler öncelikle batı bölgesinde kurulumuştur da kürdistanda şimdi yavaş yavaş kurulmaktadır. ? Bunu da düşünmek gerek.

Neyse ki işte durumlar bu ehvalde.

Bizim ülkemizde demokrasi nasıl olacak herhalade gelişmiş ülke somut koşullarında olaması gereken gibi olamaz. Ama Marx' Proleter demokrasiden bahsederken ,yani proleterya diktatörlüğünden bahsederken bu ülkelerin gelişmişlik düzeyi ile proleter demokrasiden bahsetmişliğini unutmamız gerek . Mesela Almanya için Yine proletrya demokrasisi yani proletrya diktörlüğü olması gerek diyorsa da Fransa için önerdiğinin aynısını önerdiğini söyliyemeyiz. Çünkü Almanya burjuva devrimi yapmadığını söylemekte idi ve bu sorumluluğun proletarya tarafından yapılabileceğini de söylüyordu.

Şimid bu iki ülkede ki Proletrya diktatörlüğü yani proletya demaokrasisi aynı olabilirmi Olamaz.

Şöyle bağlasam sanırım iyi olacak.

Demek her ülke somutunda Proleter demokrasi farklılık içerecektir. . Çünkü bunu belirleyen bizlerin iradesi değil somut maddi yaşam.

Bu durumda . Biz demekki sosyalizme geçmeden burjavanın beceremediği işleri de haletmemiz gerektiği bir ülkede yaşıyoruz.   Çünkü ülkemizde burjuva tam hukukunu ve piyasasını aynı zamanda egemen kılamamıştır. Evet iktidardadır ve ülkeyi yönetmektedir ama hukuki olarak kendi hukukunu (üst yapısını )tam laiki ile uygulayamamaktadır. Uygulama istemektedir ama toplumsal pürüzler bunu engelemketedir.

Yine bu durumda biz sosyalizm içinde burjuva işlerini haletmemekle yüz yüzeyiz. Ki bu arada gelişmiş bir ülkede sosyalizme geçilse bile burjuva adlet ve eşitsiliğin devam edeceğini bilidğimize göre bizde bu ; kapitalizmin derinleştiği ülkede daha facia bir şekilde olacağıda allahın emridir.

Ancak tüm bunlara rağmen ,olması gereken ve olacak olan bugünden daha iyi bir demokrasi olmak zorunda olmasıdır.

Eğer ne demokrasisi ? kafa göz ,tekme tokat bu işleri yapmamız gerek deniliyorsa ve var olan kuşaklara ,nesilere tüm sorunları halettirmeyi yüklersek hem bu nesillere ve insanlara yazık olur. Bu da aynı zamanda adaletsilik ve alçaklıktır. Gelecek toplumun tüm sorunlarını bu garibanlara yüklemek hak adelet ve insanlık değildir.

Zaten bu nesil kuşak büyük bir fedakarlıkta bulunmuş burjuva gibi rezil egemenliği yıkmış. Birde bunların üzerine binmek olmaz sanırım.

Şimdi demokrasi nasıl olacak. ?





Sn.owert;

Sorun aslında demokrasiden ne anladığımızla ilişkili. Bu tartışılıyor ama açıkça demokrasi iddiasında bulunanların tam olarak ne söylemeye çalıştıklarını ben anlayamıyorum. Tartışmanın gereksiz bir şekilde uzamasının nedeni de bu. Sn.munzur'a bu bakımdan katılıyorum, demokrasi derken sandık ve seçim ve tüm görüşlerin örgütlenmesi ve iktidara talip olmasını mı anlamamız gerekir, bunları mı söylemek istiyorsunuz. Eğer buysa bunu açık seçik söylemeli ve sonra bu spesifik konu üzerinde durmalıyız, yok eğer bu değilse ''burjuvazinin verdiği özgürlükten daha fazla özgürlüğün'' somutta ne anlama geldiğini ve tam olarak neyi savunduğunuzu söylemek zorunluluğu var. Bu yapılamadığı için tartışma gereksizce uzuyor.

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 317
17.08.2015- 17:18

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Alıntı Çizelgesi: owert yazmış

Halamı demokrasi. ?Çözemedik şu sorunu yahu.
Neden? Çünkü çetrefali konu .Yukarı tükürsek bıyık aşağı tükürsek sakal. Tıpkı Komünizme geçiş olarak algılanan soyalizm   gibi. Ya bir de kapitalizmden Sosyalizme geçiş gibi bir sorun varsa başta iş daha da çarpıklaşmakta,işin içinden çıkılmaz bir hal almakta.

Bunu sanırım açmama gerekecek.
1_Bazı ülkeler var ki gelişmiş ,kapiatlizmin piyasa ve hukuk olarak artık iğne deliği dahi bırakmadığı ülkeler.

2_Birde bazı ülkeler var ki sermaye yetersiliğinden piyasa olarak erişemediği ,ama piyasanın olabileceği bölgesel kara lekeleri olan ülkeler.

3-Birde marx'ın deyimiyle ayakabı fabrikasını yanılayak gezenlerin ülkesine götürüp ,kurup ayakabıları satamayacağı ülkeler . Yani sermayeyi yatırıp sremaye birkimi sağlamayacağı ülkeler.

Şimdi biz hangi ülke somutunda demokrasiyi tartışıyoruz. ?

Hepimizin anladığı sanırım şu ikinci tip ülkelerde devrim yaptık demokrasi nasıl olacak?

Buradan yola çıkarak öncelikle eğer toplum devrim yaptı ise bi kez yaşadığı demokrasiden daha ileri bir demokrasi amacıyla devrim yapar. O zaman nasıl bir demokrasi sunacağız bunlara.

Eğer birinci tip ülkelerde demokrasi nasıl olmalıdır dersek zaten bunu düşünecek bilinç hiç birimizde yok. Çünkü o ülklerdeki demokrasiyle alakaımz olmadığı gibi düşüncelerimizde olamaz.

Üçüncü tip ülkelere girmiyorum bile aşiret kabile ile yönetilen ülkeler kapitalizm sadece şehirimsi yerlerde o da işte var olduğu kadar yanlız   bir durum da tartışmamız da bir miktar burası bizi ilgilendiriyor gibi. Çünkü Kürdistan diye bir doğu tarafımız var ki aşiret ve kabileclik var ama kapitalizm de sinsi sinsi her geçen gün gelişmekte ve serameye oralara yatırım yapmayı düşünmeye başlamış durumda . Yani toplumun alıcı konuma getilmeye başlanmış tarafları . Batı bölgesinde kapitalist ilişkiler iyice egemen olmuş durumda Neden AVM ler öncelikle batı bölgesinde kurulumuştur da kürdistanda şimdi yavaş yavaş kurulmaktadır. ? Bunu da düşünmek gerek.

Neyse ki işte durumlar bu ehvalde.

Bizim ülkemizde demokrasi nasıl olacak herhalade gelişmiş ülke somut koşullarında olaması gereken gibi olamaz. Ama Marx' Proleter demokrasiden bahsederken ,yani proleterya diktatörlüğünden bahsederken bu ülkelerin gelişmişlik düzeyi ile proleter demokrasiden bahsetmişliğini unutmamız gerek . Mesela Almanya için Yine proletrya demokrasisi yani proletrya diktörlüğü olması gerek diyorsa da Fransa için önerdiğinin aynısını önerdiğini söyliyemeyiz. Çünkü Almanya burjuva devrimi yapmadığını söylemekte idi ve bu sorumluluğun proletarya tarafından yapılabileceğini de söylüyordu.

Şimid bu iki ülkede ki Proletrya diktatörlüğü yani proletya demaokrasisi aynı olabilirmi Olamaz.

Şöyle bağlasam sanırım iyi olacak.

Demek her ülke somutunda Proleter demokrasi farklılık içerecektir. . Çünkü bunu belirleyen bizlerin iradesi değil somut maddi yaşam.

Bu durumda . Biz demekki sosyalizme geçmeden burjavanın beceremediği işleri de haletmemiz gerektiği bir ülkede yaşıyoruz.   Çünkü ülkemizde burjuva tam hukukunu ve piyasasını aynı zamanda egemen kılamamıştır. Evet iktidardadır ve ülkeyi yönetmektedir ama hukuki olarak kendi hukukunu (üst yapısını )tam laiki ile uygulayamamaktadır. Uygulama istemektedir ama toplumsal pürüzler bunu engelemketedir.

Yine bu durumda biz sosyalizm içinde burjuva işlerini haletmemekle yüz yüzeyiz. Ki bu arada gelişmiş bir ülkede sosyalizme geçilse bile burjuva adlet ve eşitsiliğin devam edeceğini bilidğimize göre bizde bu ; kapitalizmin derinleştiği ülkede daha facia bir şekilde olacağıda allahın emridir.

Ancak tüm bunlara rağmen ,olması gereken ve olacak olan bugünden daha iyi bir demokrasi olmak zorunda olmasıdır.

Eğer ne demokrasisi ? kafa göz ,tekme tokat bu işleri yapmamız gerek deniliyorsa ve var olan kuşaklara ,nesilere tüm sorunları halettirmeyi yüklersek hem bu nesillere ve insanlara yazık olur. Bu da aynı zamanda adaletsilik ve alçaklıktır. Gelecek toplumun tüm sorunlarını bu garibanlara yüklemek hak adelet ve insanlık değildir.

Zaten bu nesil kuşak büyük bir fedakarlıkta bulunmuş burjuva gibi rezil egemenliği yıkmış. Birde bunların üzerine binmek olmaz sanırım.

Şimdi demokrasi nasıl olacak. ?





Sn.owert;

Sorun aslında demokrasiden ne anladığımızla ilişkili. Bu tartışılıyor ama açıkça demokrasi iddiasında bulunanların tam olarak ne söylemeye çalıştıklarını ben anlayamıyorum. Tartışmanın gereksiz bir şekilde uzamasının nedeni de bu. Sn.munzur'a bu bakımdan katılıyorum, demokrasi derken sandık ve seçim ve tüm görüşlerin örgütlenmesi ve iktidara talip olmasını mı anlamamız gerekir, bunları mı söylemek istiyorsunuz. Eğer buysa bunu açık seçik söylemeli ve sonra bu spesifik konu üzerinde durmalıyız, yok eğer bu değilse ''burjuvazinin verdiği özgürlükten daha fazla özgürlüğün'' somutta ne anlama geldiğini ve tam olarak neyi savunduğunuzu söylemek zorunluluğu var. Bu yapılamadığı için tartışma gereksizce uzuyor.




Haksızlık etmemek lazım hakkı arkadaş buna ''evet'' cevabını veriyor, liberalizmden korkmuyoruş!

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 318
17.08.2015- 23:39

Sn.owert;

Sorun aslında demokrasiden ne anladığımızla ilişkili. Bu tartışılıyor ama açıkça demokrasi iddiasında bulunanların tam olarak ne söylemeye çalıştıklarını ben anlayamıyorum. Tartışmanın gereksiz bir şekilde uzamasının nedeni de bu. Sn.munzur'a bu bakımdan katılıyorum, demokrasi derken sandık ve seçim ve tüm görüşlerin örgütlenmesi ve iktidara talip olmasını mı anlamamız gerekir, bunları mı söylemek istiyorsunuz. Eğer buysa bunu açık seçik söylemeli ve sonra bu spesifik konu üzerinde durmalıyız, yok eğer bu değilse ''burjuvazinin verdiği özgürlükten daha fazla özgürlüğün'' somutta ne anlama geldiğini ve tam olarak neyi savunduğunuzu söylemek zorunluluğu var. Bu yapılamadığı için tartışma gereksizce uzuyor.


Sn Melnur Owert e mektup yazama iddiada bulunan benim.

Bak anlatayım Sınıflı toplumlarda iktidar egemen sınıfındır ama iktidardaki sınıfın dışında sınıfalar da vardır Demokrasi işte bu sınıfların varlığını bilmek onların örgütlenmelerine izin vermek ve siyasi çalışma yapmasını yasal güvenceye bağlamaktır.

İşçi sınıfı iktidarında da egemen sınıftır bu sınıf bürokrasiyi kotrol altında tutar beğenmediğini geri çeker suç işleyenin yargılanmasını sağlar.
Bu sınıflı toplumda başka sınıfar vardır eğer bu sınıfların yasal örgütlenmesini sağlayarak denetim altına almazsan o sınıflar illegal örgütlenir ve daha tehlikeli olur.Onları da denetlemek için yasa ile sınırlı örgütlemlerine izin vereceksin.

Bu birinci nokta bunun birde ikincisi vardır.

Sosyalizm olduğu yerde çakılı kalacak sistem değildir bir sonraki aşamaya doğru ilerlemesi gerekir.Onun içinde üretici güçlerin gelişmesi lazımdır bu gelişme kapitalizm de olduğu gibi insanı yıpratarak olmayacağına göre insanla birlikte olması gerekir
İŞte bu gelişme esnasında bu ilerlemeyi sağlayacak rakabet gücüne ihtiyaç vardır İşçi sınıfı kendi dışındaki sınıflarla fikri yönden de rakabet etmesi gerekir onlarla rakabeti bütün toplumun bir adım öteye atması için yapar ve o arkada kalan sınıfların eleştirisine ihtiyacı olacaktır .O sınıflar hükümet olacak kendi düşüncelerini iktidar yapacak derecede siyasetlerini ciddiye alması gerekmektedir yoksa bu sınıf düzene güvenmez ve devlet dışı siyaset yapmak ister.o zamanda denetimleri mümkün olmaz.

Zaten devleti elinde tutan sınıf kendi iktidarı zora girdiğinde devlet aygıtını kullanarak onları baskı alacaktır.

Bunlar insanların geşilmesi için geereklidir.Eğer insan   devleti ve eski yapıları (sınıfları) tasviye edecek insanın kendinide bir üst aşamaya sıçratması için onu körükleyen nesnel durum gereklidir.
Ayrıca sosyalizm sadece bir ülke için kurgulanmaz pazar tektir insanda tekdir kapitalist dünya ile   mecburi ilişkiler kurulacak onlarla alış veriş yapılacaktır. Eğer işçi sınıfı iktidarı demokrasiye ve kendi dışındaki sınıflara düzeni kilitlerse dünya ölçeğinde sevgisini sempatisini kaybeder o zamanda dünya işçi sınıfının desteğini bulamaz.

Senin anlayacağın kapitalizmdeki demokrasiden daha da demokrat olmak zorunda işçi sınıfı demokrasisi.
Demokrasiden korkmayın korkarsanız ilerleme kaydedemezsiniz.

Sn Melnur burada kısa anlattım gelecekte belki daha detaylı ayrıntılarını daanlatırım.

umut  |  Cvp:
Cevap: 319
18.08.2015- 10:38

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Ya şu sosyalizmde demokrasi olmalı diyenler ne demek istediklerini bir anlatsalar da öğrensek, dolambaçlı sözlerle kendi kafa karışıklıklarını buraya yansıtmaktan başka bir şey yapmıyorlar. Liberal partilerin de katılacağı, her görüşe partileşme ve genel seçimlere katılma hakkı tanındığı bir sistem midir akıllarındaki? Böyle olursa mı, burjuva demokrasisinden daha fazla özgürlük olacak deniliyor? Özenilen demokrasi bu mu?



Hakkı arkadaş anlatmış, proleter diktatörlük altındaki demokrasi kapitalizmdeki biçimiyle dmokrasiye benzemeli ve sınıflar olduğu için her türlü örgütlenmesi de olmalı diyor!

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 320
18.08.2015- 13:30

Hakkı arkadaş anlatmış, proleter diktatörlük altındaki demokrasi kapitalizmdeki biçimiyle dmokrasiye benzemeli ve sınıflar olduğu için her türlü örgütlenmesi de olmalı diyor!

Bir eksikle anlatmışsın gericilik ırkçılık ve faşist örgütlemeye kapalı Buna bürokratik diktatörlüğü de ilave edebilriz.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]