Burada bence burjuva düşünce özgürlüğünün kısıtlanmasını eleştiren arkadaşların takıldığı nokta;ya burjuva düşünce özgürlüğü kısıtlanması bahanesi altında iş yönetime belli ölçülerde muhalif yada muhalif olmasa bile yönetimin belli nedenlerle rahatsız olduğu kimselerin düşünce özgürlüğünün kısıtlanmasına varırsa. Bana göre burjuva düşünce özgürlüğü devrimle birlikte ortadan kaldırılmalı. Yani üretim araçlarının özel mülkiyetini, burjuva liberalizmini savunan, insanların yeniden sömürü çarkına hapsolmasına hizmet edilebilecek fikirler engellenmeli. Ama devrimden sonra parti kademelerinde yozlaşma tehlikesinin var olabileceğini düşünebiliyorsak bu yozlaşan iktidarın sadece kendi çıkarlarını koruma odaklı yasakları gerçekleşirse o zaman ne olacak? O zaman odaklanmamız gereken nokta parti kademelerindeki yozlaşmanın nasıl engellenip, halkın nasıl daha fazla politize edilebileceği yada politikanın özel bir yetenek olmaktan çıkıp artık toplumsallaşmasının nasıl hızlandırılabileceği. Bu ikisi yapılabilir yani yozlaşma ve halkın katılımcılığı süreç içinde git gide arttırılırsa burjuva fikirlerin yasaklanması ve toplumun üzerinde git gide etkisini kaybetmesi daha doğru bir çizgide ilerler. Ama parti kademelerinde yozlaşma engellenemezse yasaklanan burjuva düşünce özgürlüğü değil toplumsal fikir üretimi olur.
Partinin yozlaşma tehlikesi ile veya devlet bürokrasisinin kalıcılaşması konusunun burjuva özgürlükerini savunma ile bir ilgisi yok. İki ayrı konuyu birbirine karıştırıyoruz. Yıkılmış, iktidardan uzaklaştırılmış burjuvaziye soluk verme, güç verme anlamına gelen burjuva özgürlüğünün yasağı sosyalist sistem için meşrudur. Özel mülkiyeti zorla kaldırma faaliyeti içine girip özel mülkiyeti savunan bir ideolojiye serbestlik tanımayı savunmak bir çelişki değil mi? O zaman neden devrim yapılıyor, neden burjuvazinin mülküne el konuluyor?
Tamam ben buna itiraz etmiyorum. Özel mülkiyeti savunma özgürlüğü yasaklansın. Yalnız dediğim şu; parti yozlaşırsa kendi yoz iktidarını korumak isteyenler ya her işine gelmeyen fikre işte bu burjuva özgürlüğünü savunuyor derse. O zaman ne olacak? Bunun önüne nasıl geçilebilir?
Parti yozlaşıyorsa burjuvaziye yasak konulsa ne olur konulmasa ne olur? Burjuvaziye yasak konulmayınca partinin yozlaşma tehlilkesini ortadan kaldırmış mı oluyoruz? Burjuvaziye yasak konulmasını istemeyenler aslında sol gösterip sağ vurmak isteyenler?
20 yy sosyalizminde görülen parti yozlaşmaları. Ve parti bu yozlaşmayı popülerizmle haletmeye çalışması. Yani insanlara bol bol emeğinin karşılığında para vermesi.
Ancak bol bol para(değişim nesnesi ) ne yazık ki alınacak ortalıkta mal olmamasını doğrmakta.
Herhalde şimdi emek satfedene bol bol para vermeye karşı çıkan olarak tanımlanmayacığız değilmi?
Proleter diktatörlüğü devlet dediğimizde akla hemen şu geliyor , bireylerin ensesinde boza pişiren sosyalist devlet anlıyoruz. Geçirilecek evrimsel ,o arada olacak mücadeleyi unutuyoruz gibi geliyor bana. Sosyalist devletti ancak biz böyle anlamıyoruz ki. Bireylerle ne işi olabilir. Bilhasa bireylerin toplumsal aidiyatlarını koparmasına onu bireysel anlamda özgürleştirmesine ,o bu şıh şeh,o bu kabile ,ulus yada sınıf bağımlılıkllarını yok etmeyi sağlamaya çalışan ,bireyin özgürce düşünmesini sağlayan ekonomik ve siyasal bağımsızlık koşuları yaratan olmalıdır . Bunu da yapacak olan seçkinci parti değil ,toplumsal mücadelede bilurlaşan ,nitelikli toplumsal temsilcileri olan parti olabilir. Bunlar hayatın içinden çıkan çıkanlar olabilir. Tepeden atananlar değil.
Ancak bu bireyseleşme ,bireylerin atomlanması değil ,tersi toplumsallaşması ,toplumsal örgütlülik içinde olamsını teşvik eden ama o toplıumsalık içieriğinde bireyin birey olarak var olması. İşte bana göre proletrya diktatörlüğü. Yani toplumsal içerikli diktatörlük.