Tapelerden rüşvet ve yolsuzluklar ortaya çıktığında, bu Sırrı Sakık değil miydi, ''Türkiye'nin hazinesi beni ilgilendirmez'' diyen. Şimdi de kalkmış Hakan Fidan ekibine teşekkürlerini yolluyor. MİT'le birlikte Türkiye tam bir diktatörlüğe gidiyor, bu adamın söylediğine bakın!
öncelikle ben kürt siyasetine değil sınıf mücadelesine inanan biriyim.
PKK'li diye etiketleyen arkadaşa duyurulur.
Sırrı Sakık'la ilgili düşüncelerimi de belirtmiştim.
kendisinin ipe sapa gelmez açıklamalarına bu siyasetin bütünü gerekli yanıtı vermiş zaten.
burada kişiler üzerinden bir siyaseti mahkum etmeyi doğru bulmadığımı belirtmek istedim.
ayrıca bu siyasetin kendisinin ben emek mücadelesi veriyorum diye bir iddası var mıdır?
yoksul kürt köylüsü, yoksul kürt işçisi bu siyasetin sorunu mu?
bu tutumda olmayan bir siyaseti, bu eksende mücadele verdiğini söyleyen çevrelerin sürekli eleştirmeleri, karalamaları doğru değil.
solun kendini gerçekleştirmek, yeniden kurmak gibi bir sorunu var.
dünde-bugünde bu anlamda ne kadar ilkesel olduğu umarım daha uygun bir başlıkta tartışılabilir.
MİT'i Gestapolaştırma yasası çıkıyor. Hatta bazıları Gestapo'dan beter olacak, çünkü Gestapo ülke sınırları dışına karışmıyordu diyor. Adam kalkıyor bu ortamda MİT başkanına övgü düzüyor. Aklı sıra Kürt sorununu MİT başkanı çözecekmiş. Zavallı adam. MİT başkanı hiçbir sorunu çözemez. O istihbarat servisinin başı. Tayyip emrediyor, o görüşüyor. Adamlar Kürt sorununun hala istihbarat ve emniyet güçleri ile ilgili olduğunu düşündüğünden MİT başkanını kullanıyor. Sakık da sorunu istihbaratçı çözer sanıyor. Tam Gestapo yasası çıkarken Tayyip'e koltuk çıkıyor. Gestapo yasasına koltuk çıkmak bu ülke halkına yapılacak en büyük hainliktir. Yalnız solculara, ilericilere, emekçi halka hainlik değil, Kürt halkına da hainlik. Sakık denilen bu kariyerist küçük burjuva yavrusuna ağzının payı verilmesin mi?