bu bölümün açılmasıyla ilk sorumu sormak istiyorum. solcuların ulusal devleti savunmaması gerektiği doğru mudur? solcular ulusal devletleri savunmazlar mı? savunurlarsa neden savunurlar, savunmazlarsa neyi savunurlar?
Bu konuda bir genelleme yapılamaz. Devletin polisi işkence yapmışsa o devlet savunulabilir mi?Emperyalizmin saldırısına uğramışsın, devleti savunmayacak mısın? Çoluğunu çocuğunu alıp yurdunu mu terkedeceksin?
Emperyalizmin dünyanın her bölgesinde ulus devletlerine savaş açtığı ve karar merkezlerini ulus devletlerin dışına çıkarmaya çalıştığı koşullarda ulus devletten yana tavır almak solcu olabilmenin ön koşuludur. Enternasyonalizm diyerek emperyalizmden yana tavır alanlar, ulus devletleri tıpkı küreselleşen kapitalizm gibi devre dışı bırakmaya çalışanlar olsa olsa solculuk hastalığına tutulmuş emperyal taşeronlardır, yeni dünyanın solcularıdır, uluslarası sistemin yancılarıdır. Solculuğu tanımlarken en başa anti emperyalist olmayı koymuştuk. Bu yeni dünya solculuğunda anti emperyalist olmak yoktur. Onlar el birliğiyle ulus devletlere düşmandır. Dün Yugoslavya'da, Irak ve Libya'da emperyalistlerle birlikteydiler bugün Suriye ve Türkiye'de emperyalistlerle birlikte ulus devletin parçalanmasından yanadırlar. Böyle olduğu için ulus devlete karşıdırlar. Yeni dünya düzeninin solcusu olmaya aday oldukları için ulus devlet düşmanıdırlar ve bu konuda emperyalizmle kol kola girmişlerdir.
Solcular yeri geldiğinde ulusal devleti de savunurlar. Koşullar uygun ise, savaşı sınıf savaşına da dönüştürürler. Ulus devletin egemeni olmak için de mücadele ederler. Bunların hiç biri enternasyonalizme karşıtlık anlamına gelmez. Yeter ki, her koşulun gerektirdiği nesnel çözümlemeleri yapabilecek donanımımız olabilsin.
Komünizm nihayetinde sınırsız bir dünya vaad ediyor değil mi?
Ama ünlü bir yazarın dediği gibi kapitalizm bir anda yok olmaz,komünizm yoktan var olmaz!.bu uzun ve göreceli bir süreçtir.
Bu süreçte de azınlık halklar yaşadıkları ülke içerisinde asimilasyona uğruyor , ikinci sınıf insan muamelesi görüyorsa; bir devrimci öz savunma gücü şarttır. Bu güçte hiç şüphesiz Lenin'in ''en önemli ilkem'' dediği Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı'na dayanacaktır.
Ezilen halkların ayrılıp bir ulus devleti kurması ise kendine SOLCUYUM diyen herkesin benimseyip desteklemesi gereken bir ilerici bir harekettir.
Unutmadan; yalnızca işçi sınıfına hizmet ettiği sürece Self Determinasyon desteklenmelidir.