Soldan Seçim Sonrası İlk Açıklamalar
Recep Tayyip Erdoğanın oyların %51.80′ini alarak kazandığı cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında sol ve sosyalist parti/örgütlerden ilk açıklamalar geldi.
Sol ve sosyalist partilerden şu ana kadar HDP, Komünist Parti, Halkın Türkiye Komünist Partisi ve Halkevleri birer açıklama yayınladı. Özgürlük ve Dayanışma Partisi, cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarına ilişkin bir açıklama yayınlayarak birleşik bir seçeneğinin yaratılması için sorumluluk çağrısını yineledi. Komünist Parti, O cumhurbaşkanı oldu diye dünya tersine dönmeyecek, bu halk diktatöre asla boyun eğmeyecek başlıklı açıklamasında toplamda 34 milyon seçmenin Erdoğana hayır dediğine dikkat çekerek, Gericiliği yenmek için karşısına yeni bir düzenle, sosyalizmle çıkmaktan başka çare yoktur dedi. Halkın Türkiye Komünist Partisi Gericilik yarışı bitti, meşruiyet krizi sürüyor. Bize yeni bir cumhuriyet gerek! başlığıyla yaptığı açıklamada seçimde ortaya çıkan sonucun, AKP öncülüğünde kurulmaya çalışılan gerici rejimin meşruiyet sorunu yaşadığını bir kez daha gösterdiğini halkın en az yarısının ikna olmadığı bu rejimin, istikrara kavuşması mümkün görünmediğini söyledi. Kadın düşmanlığı, işçi düşmanlığı, doğa düşmanlığı ile geçen 12 yıllık iktidarının ardından Tayyip Erdoğanın cumhurbaşkanı olmasının gayrimeşru olduğunu söyleyen Halkevleri, #diktatöremeydanokuyoruz diyerek bugün saat 18:30′da Güvenparka çağrı yaptı.
Yüksekdağ: İlkelerimizin büyüyen ve gelişen bir karşılığı var
Türkiye halklarının tarihinde ilk kez cumhurbaşkanlığı seçimleri için sandık başına gittiğini belirten Yüksekdağ, seçim sonuçlarının Türkiyeye hayırlı olmasını diledi. Seçim sonuçlarının Türkiye demokrasisine katkı sunacağına inandığını belirten Yüksekdağ, Yoğun bir tempoda çalıştık. Sonuçlar Türkiyenin bundan sonraki yürüyüşüne dair önemli veriler sundu. Umudun ve güneşin adayını destekleyen herkese teşekkür ediyoruz. Tüm halkımızın ve bu kampanyaya gönül veren emek katan, değişim umudu olan arkadaşlarımızın çabasıyla sonuçlandırdık dedi.
Demirtaş ve onun ismi etrafından ortaya konulan iradenin Türkiye siyasetindeki farkı ortaya çıkarttığını kaydeden Yüksekdağ, Türkiye toplumu dayatılan statükonun ve dengelerin dışına çıkma sancısı yaşıyordu. Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle bunun dışına çıktı. Yeni olan şey, Demirtaşa verilen oy ve bununlar ortaya çıkan sıçrama başarıdır. Bu başarı sadece bugün için değil, bizim açımızdan bir gelecek görüş açısıdır. Halklar, umut ediyoruz, değişim istiyoruz demiş oldu. Sonuçlarda bunu net olarak gördük. Büyütülmesi ve ilerletilmesi gereken bir değişim gücüdür bu.Türkiye siyaseti için yeni bir dönemin kapısı açıldı. Aslında halklarımızın belli dönemde içerisine girdiği değişim arayışı bugün çok daha somut bir şekilde ve siyasi merkezde kendisini gösterdi dedi.
ÖDP: İhtiyaç Birleşik Bir Seçeneğin İnşasıdır
ÖDP Eş Genel Başkanlar Alper Taş ve Bilge Seçkin Çetinkayanın açıklamasında, cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının mevcut durumu değiştirmediği ancak değişmesi gereken bir durumu ortaya koyduğu belirtilerek birleşik bir mücadelenin altı çizildi. Açıklamada Sol-sosyalist hareket açısından CB seçimi uyarıcı niteliktedir. Önümüzdeki daha zorlu ve çetin geçecek mücadelenin ihtiyaçlarına yanıt verecek birleşik bir direnme zeminini ve seçeneğini hep birlikte inşa etmeliyiz. Eğer bu yaratılamazsa devrimci direniş imkanının umutsuzluk içerisinde boğulmasının önüne de geçilemeyecektir. Sol-sosyalist hareket bu sorumluluğunu yerine getirebildiği oranda etkili olabilecektir. denildi.
ÖDPnin açıklamasının satır başları şu şekilde:
Erdoğan, adaletsiz ve eşitsiz olmayan bir seçim sonucunda Cumhurbaşkanı oldu. Devletin tüm imkanları seferber edildi. Ele geçirilmiş medyanın ve yandaş anket şirketlerinin manipülasyonları ekranları doldurdu. Erdoğan, her ağzını açtığında etnik, mezhepsel ve cinsiyetçi ayrımcılıkla halkı tehdit etti. Erdoğan bütün bunlara rağmen ancak sınırda ve azınlık oylarıyla seçilebildi. Halkın çoğunluğu Erdoğana HAYIR dedi.
Selahattin Demirtaşın başarısı bu anlamda bir işaret olarak okunabilir. Türkiyenin bütününe seslenebildiği oranda etki alanını genişleten Selahattin Demirtaşın adaylığı tüm muhalefet dinamiklerini de kapsayan daha geniş tabanlı bir ortaklık olarak gelişebilseydi kazanılan başarının çok daha ötesine geçilebileceği görülmüştür.
Komünist Parti: Gericiliği yenmek için sosyalizm!
kpgerCumhurbaşkanlığı seçim sonuçları hakkında bir açıklama yayımlayan Komünist Parti, toplamda 34 milyon seçmenin Erdoğana hayır dediğine dikkat çekerek, Gericiliği yenmek için karşısına yeni bir düzenle, sosyalizmle çıkmaktan başka çare yoktur dedi. Komünist Parti Merkezi Komitesi tarafından yapılan O cumhurbaşkanı oldu diye dünya tersine dönmeyecek, bu halk diktatöre asla boyun eğmeyecek başlıklı açıklamanın satır başları şu şekilde.
21 milyon oyla Cumhurbaşkanı seçilen Tayyip Erdoğan ülkemizde bir başka ilki de gerçekleştirmiş oldu: Artık hırsızlığı soruşturma dosyalarında belgelenmiş, ülke içinde cinayet azmettiricisi, ülke dışında savaş suçlusu olduğu kabül görmüş bir Cumhurbaşkanımız var.
Tayyip Erdoğanın beklenen balkon konuşmasında dile getirdiği iddia da karşılıksızdır: Tayyip Erdoğanın arkasındaki desteği artırarak Cumhurbaşkanlığına tırmandığı doğru değildir.
Gericiliğin karşısına onun başını okşayarak çıkamazsınız, gerici bir düzenin karşısında 15 yıl öncesine dönelim diyerek duramazsınız. Gericiliği ancak daha ileri olanla yenebilirsiniz.
Gerçekçi olan budur. Gerçekçi olan sosyalizmdir.
Halkın Türkiye Komünist Partisi: Gericilik yarışı bitti, meşruiyet krizi sürüyor. Bize yeni bir cumhuriyet gerek!
Halkın Türkiye Komünist Partisi Merkez Komite tarafından yapılan açıklamada seçimde ortaya çıkan sonucun, AKP öncülüğünde kurulmaya çalışılan gerici rejimin meşruiyet sorunu yaşadığını bir kez daha gösterdiğine dikkat çekilerek halkın en az yarısının ikna olmadığı bu rejimin, istikrara kavuşması mümkün görünmemektedir denildi.
HTKPnin açıklamasının satır başları şu şekilde:
Seçimde; boykot, sandığa gitmeme ya da bilinçli bir tercihin ürünü olan geçersiz oylarla kendini ortaya koyan tepki önemlidir. Yaklaşık 15 milyon yurttaşımız sandığa gitmemiş, 750 bin yurttaşımız geçersiz oy kullanmıştır. Seçime katılım üzerinden yüzde 52, seçmen sayısı üzerinden ise yüzde 37′ye denk düşen bir oy oranı; hırsızlığı, zorbalığı ve emek düşmanlığı tescilli bir kişinin suçlarının üzerini örtmeye yetmeyecek, cumhurbaşkanlığı için gerekli meşruiyeti sağlamayacaktır. İktidar ve devlet olanaklarının tamamını kullanan Recep Tayyip Erdoğana halkın yüzde 60′ından fazlası onay vermemiştir. 2. Cumhuriyet rejimi bu zemin üzerinden yol alamaz!
HDPnin adayı olan Selahattin Demirtaş, seçimde önemli bir çıkış yapmıştır. Bu çıkışın hangi yönde ilerleyeceği, AKP rejiminin ülke içindeki ve bölgedeki politikalarına karşı köklü bir mücadele sergilenip sergilenmeyeceğiyle ilgilidir. Sosyalistler açısından Türkiyeli bir siyaset, Türkiyenin gerici, işbirlikçi, özgürlük ve emek düşmanı bir rejime mahkum olmadığı haykırıldığı derecede değer taşır.
10 Ağustosta sandık başına giden ve seçim sonuçlarıyla umutsuzluğa kapılan yurttaşlarımız bilmelidir ki, gericiliğin karşısına başka bir gericilikle çıkılamaz. Bu ülkenin kurtuluşu ancak ve ancak soldadır.
Halkevleri: Mücadeleye devam
Son 12 yılın en düşük katılımıyla gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçiminde Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın seçilmesinin ardından Halkevleri sokağa çağırdı. Mücadeleye devam diyen Halkevleri 11 Ağustos pazartesi saat 18.30da Güvenparkta bir araya gelecek.
Saat 18.30da Güvenparka çağrı yapan Halkevleri, Saygı, onur ve özgürlük için sokağa çıkan milyonlarca insanın devlet şiddetiyle bastırılmaya çalışıldığı, on binlercesinin yaralandığı, 22 kişinin gözünü kaybettiği ve Ali İsmail Korkmazın, Ahmet Atakanın, Ethem Sarısülükün, Abdullah Cömertin, Mehmet Ayvalıtaşın, Berkin Elvanın, Medeni Yıldırımın, Hasan Ferit Gedikin öldürüldüğü, bir ülkede Emri ben verdim diyen Erdoğanın cumhurbaşkanlığı gayrimeşrudur. Grevlerin yasaklandığı, taşeronun/güvencesizliğin temel çalışma biçimi olduğu Türkiyede Erdoğanın cumhurbaşkanlığı gayrimeşrudur. Roboskide 34 Kürtün bombalandığı, Uğurun, Ceylanın, İbrahimin henüz 15′ini göremeden katledildiği, 15 bin Kürt siyasetçinin hapishanelere doldurulduğu Türkiyede Erdoğanın cumhurbaşkanlığı gayrimeşrudur. Kadının erkekle eşit görülmediği, kadın cinayetlerinin %1400 arttığı, eşcinsellik hastalıktır diyen bakanların yönetiminde her gün bir nefret cinayetinin işlendiği, binlerce kız çocuğunun yaşı büyütülerek evlendirildiği bir Türkiyede Erdoğanın cumhurbaşkanlığı gayrimeşrudur dedi.
Bu daha başlangıç, mücadeleye devam
Sol parti ve kurumlar Tayyip Erdoğanın Cumhurbaşkanlığını gayri meşru olarak nitelendirdi, mücadeleye devam mesajı verdi
10 Ağustosta yapılan ve Recep Tayyip Erdoğanın kazandığı Cumhurbaşkanlığı seçimleri ardından Türkiye solu seçim değerlendirmesi yaptı. Yapılan açıklamalarda mücadele vurgusu yapıldı.
Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarına yaptığı açıklamada seçim sonuçların solun önüne koyduğu en açıl görevin Birleşik bir direniş seçeneğinin yaratılması olduğu vurgulandı. ÖDP, Erdoğanın adaletsiz bir süreç sonucunda seçimi sınırda bir oyla kazandığı vurgularken halkın çoğunluğunun ise Erdoğana hayır dediğinin altı çizdi. Ekmeleddin İhsanoğlunun adaylığı için muhalefetin sağa açılma stratejisinin iflas ettiği belirtildi. Demirtaşın ise bir seçim başarısı elde ettiği ifade edildi; ancak adaylığın Tüm muhalefet dinamiklerini de kapsayan daha geniş tabanlı bir ortaklık olarak gelişebilseydi bu başarının daha ötesine geçileceği kaydedildi.
ÖDPnin açıklamasında Sonuçların kriz içerisinde ilerleyen mevcut durumu değiştirmediği belirtilirken şu ifadelere yer verildi: Sol-sosyalist hareket açısından CB seçimi uyarıcı niteliktedir. Önümüzdeki daha zorlu ve çetin geçecek mücadelenin ihtiyaçlarına yanıt verecek birleşik bir direnme zeminini ve seçeneğini hep birlikte inşa etmeliyiz. Eğer bu yaratılamazsa devrimci direniş imkânının umutsuzluk içerisinde boğulmasının önüne de geçilemeyecektir. Sol-sosyalist hareket bu sorumluluğunu yerine getirebildiği oranda etkili olabilecektir.
Halkevlerinin yaptığı seçim değerlendirmesinde ise kadın, doğa, işçi düşmanı olan, Gezideki devlet şiddetinin sorumlusu olan Erdoğanın Cumhurbaşkanı olmasının gayrimeşru olduğunu söylendi. Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları hakkında bir açıklama yayımlayan Komünist Parti, toplamda 34 milyon seçmenin Erdoğana hayır dediğine dikkat çekerek, Gericiliği yenmek için karşısına yeni bir düzenle, sosyalizmle çıkmaktan başka çare yoktur dedi.
Halkın Türkiye Komünist Partisinden yapılan açıklamada Cumhurbaşkanlığı seçimi göstermiştir ki, gericilik yarışını kazanmış olan değil, bu tepkiyi örgütlü bir güce dönüştürebilen dinamik Türkiyenin geleceğini belirleyecektir. Gericiliğin karşısına başka bir gericilikle çıkılamaz. Bu ülkenin kurtuluşu ancak ve ancak soldadır denildi.
***
Diktatörler sokakta devrilir
Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları ardından dün Taksimde buluşan Gençlik Muhalefeti Diktatörler sokakta devrilirler dedi. Tünelde buluşarak Galatasaray Lisesi önüne yürüyen Gençlik Muhalefeti üyeleri AKP 12 yıldır medyasıyla, hukuksuzluklarıyla, torba yasalarıyla, polisiyle, gazıyla, copuyla, kurduğu diktatörlük rejimini sürdürüyordedi. Yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: İki elimizde, Gezide kaybettiklerimizi ve annelerini meydanlarda yuhalatan, Somada yanan ateşin faili, Roboskinin, Reyhanlının hesabını veremeyen, yolsuzluğun kitabını yazan Recep Tayyip Erdoğanın yakasındadır. Bulunduğumuz her yerde, sokakta, kampüste, liselerde, mahallelerde, AKPnin zulmüne karşı mücadeleyi sürdüreceğiz. Diktatörü sokakta devireceğiz.
Gül Gündüz
Birgün