'Kobane'ye müdahale edilecekse Esad'a da edilsin'

Başbakan Davutoğlu, CNN'den Christiane Amanpour’a verdiği röportajda "Kobane'ye müdahale edilecekse Esad'a da edilsin" diyerek şantaja devam etti. "Sınırımızda Suriye rejimini istemeyiz" diyen Davutoğlu, "Planda Esad'ı devirmek varsa kara operasyonuna katılırız" ifadeleriyle ülkeyi ve bölgeyi yangın yerine çevirme kararlılığını gösterdi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, CNN Dış Haberler Şefi Christiane Amanpour’a verdiği röportajda IŞİD karşıtı koalisyona katılma şartları, Kobane’nin durumu ve Suriye’deki rejimle ilgili eleştirilerinin yanı sıra sınırdan geçtiği belirtilen savaşçılar konusunda da açıklamalarda bulundu.

'KOBANE'YE MÜDAHALE EDİLECEKSE ESAD'A DA EDİLSİN'

22 gündür IŞİD kuşatması altındaki Kobane hakkında “Kobani’dekiler bizim kardeşimizdir. Biz Kürt, Türk Arap diye bakmıyoruz. Ancak eğer Kobani’ye müdahale edilecekse, biz de diyoruz ki, Suriye’nin tamamına müdahale edilsin” ifadelerini kullandı.

‘PLANDA ESAD'I DEVİRMEK VARSA BİZ HAZIRIZ'

Diken'in aktardığına göre, IŞİD’e karşı planın Esad rejimini devirmeyi içerirse Türkiye’nin karadan bir operasyona katılabileceğini söyleyen Başbakan, “Eğer net bir strateji varsa her şeyi yapmaya hazırız. Sınırlarımızda Suriye rejimini istemiyoruz. Ulusal stratejimiz var; ilki göçmenlerin durumuyla ilgili olan insani politika. İkincisi ise askeri operasyon. Sınır güvenliğimiz için gerekli tüm askeri önlemleri almaya hazırız” dedi.

‘ILIMLI MUHALİFLERE DESTEK VERDİĞİMİZİ GİZLEMEDİK'

Türkiye'nin yıllarca ılımlı muhaliflere destek verdiğini ve silah yardımı yaptığını hatırlatan Amanpour’a, “Biz ılımlı muhalafete destek verdiğimizi gizlemedik” cevabını veren Davutoğlu, “PYD başta olmak üzere diğer gruplar da Esad’a karşı muhaliflere destek verseydi IŞİD diye bir örgüt olmayacaktı” diye konuştu.

'ESAD'LA İŞBİRLİĞİ ÖNERİSİ VAR'

Beşar Esad’ın varil bombaları ve kimyasal silahlar kullandığını söyleyen Davutoğlu, “Biz yıllarca ABD’yi bu konuda uyardık. O zamanlar belki adı IŞİD değildi fakat bölgede baskıcı rejime karşı radikal gruplar güç kazanmaya başlamıştı. O günlerde Suriye rejimine karşı gelmeyenler şimdi IŞİD tehlikesiyle karşı karşıya. Şu anda bile bazı görüşmelerde IŞİD’e karşı Esad’la işbirliği yapmak gibi öneriler getiriliyor. Şeytana karşı başka bir şeytanla işbirliği yapmak çözüm değildir” ifadelerini kullandı.

SIĞINMACI AKININI DA ESAD'A BAĞLADI

IŞİD karşıtı askeri koalisyona Suriye içinde uçuşa yasak ve güvenli bölgeler oluşturulması halinde katılacaklarını söyleyen Davutoğlu, Türkiye’ye sığınmacı akınını da IŞİD’e değil Esad rejimine bağladı:

“Türkiye 1 milyon 600 bin mülteciye kapısını açtı. İstatistiklere baktığınızda mültecilerin sayısı yükseldi çünkü (Suriye) rejimin hava saldırıları arttı. Füzeler, varil bombaları nedeniyle bu sayı her geçen gün artıyor. Bir sonraki kritik seneryo da zor da olsa IŞİD’in yok edildiğini düşünün ancak rejim Halep’te ya da diğer kentlerde hava saldırılarına başlayacak. Bu da daha büyük bir insani krizi beraberinde getirecek. Bu yüzden sınırda uçuşa yasak ve güvenli bölge istiyoruz.”

IŞİD’in Kobane kuşatması sonrası sadece üç günde sınıra 180 bin kişinin geldiğini vurgulayan Davutoğlu, “Uluslararası koalisyon Türkiye’ye hem ‘Mültecileri alın’ diyor, aynı zamanda sınırın da kontrol edilmesini istiyor. Bütün sınırı nasıl kontrol edeceğiz?” diye sordu.

İleri

Adamlar Esad'la yatıp Esad'la kalkıyorlar. Katiller sürüsü Kobane'yi düşürmek üzere, sınırlarımıza dayanmışlar, bunlar dillerine Esad''ı dolamışlar! Bu bahaneyle IŞİD'ten yana tavır aldıklarını gizleyemiyorlar.

AKP’nin Kobanê kozu


Kobanê'ye koz olarak kullanmak isteyen AKP iktidarı, ABD emperyalizminin Suriye'ye yönelik saldırganlığın dozunu yükseltmesini istiyor.

Ortadoğu’daki gerici çeteleri besleyen ve işgalci çetelere destek veren AKP iktidarı, Suriye’ye yönelik savaş ve saldırganlık politikasını sürdürüyor. Dinci-gerici iktidar, IŞİD’in saldırılarına karşı direnen Kobanê’ye destek vermeyi, Esad rejimine dönük saldırılarında koz olarak kullanmaya çalışıyor.


“Asıl hedef Esad olmalı”

CNN International’dan Christian Amanpour’a konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, koalisyona katılmalarının koşulunun “Suriye’de uçuşa yasak bölge ve güvenli bölgeler oluşturulması” olduğunu, ABD’nin Esad rejimini hedef aldığı koşulda da kara birliklerini gönderebileceklerini söyledi.

“Kobanê’yi kurtarmaya hazır mısınız, kara birlikleri gönderecek misiniz?” sorusunu yanıtlayan Davutoğlu, “Kobanê’ye müdahaleye gerek varsa tüm Suriye’ye müdahale gerek” dedi, kara birliği seçeneği için de “O başka bir karar” ifadesini kullandı. Davutoğlu, IŞİD saldırısı altında bulunan Kobanê’ye insani yardım yoluyla destek olmaya çalışacaklarını, ancak Esad durdurulmadığı sürece IŞİD’in daha da güçleneceğini ve başka bölgelerin de düşeceğini iddia etti.


“Bizim pozisyonumuz değişmedi”

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki ise, Washington’da düzenlediği basın toplantısında ABD’nin IŞİD’e yönelik saldırıları ve Türk sermaye devletinin söylemleri üzerine açıklamalarda bulundu.

Türk sermaye devleti yetkililerinin emperyalizmin Ortadoğu politikalarının hayata geçirilmesinde daha ileriden rol oynamak konusundaki taleplerini dile getirmelerini değerlendiren Psaki, Esad rejiminin hedefe alınması konusundaki görüşlerini de açıkladı. “Bizim pozisyonumuz değişmedi” diyen Psaki, odağın hala IŞİD olduğunu, Suriye’deki “muhalif” çeteleri desteklemeyi sürdüreceklerini söyledi.


Kobanê’yi koz olarak kullanmak istiyorlar

ABD emperyalizmi Suriye’ye yönelik saldırganlığını bir kenara koymuş değil. Suriye’deki gerici çeteleri beslemeye devam edecek olmaları bile bunun göstergesi. Ancak Türk sermaye devletinin pervasız ve saldırgan çıkışları karşısında söylenenler, Suriye’ye yönelik saldırıları daha temkinli ve ölçülü adımlarla sürdürmeyi planladığını gösteriyor.

Kobanê’ye yardım sağlamayı emperyalistlere karşı koz olarak kullanan Türk sermaye devleti ise Kürt halkının bölgedeki kazanımlarını yok etmek ve Suriye devletine karşı saldırı başlatabilmek için çabalıyor. Türk devletinin şefleri ile PYD Eş Genel Başkanı Salih Müslim arasında, aracılar üzerinden yürüdüğü söylenen görüşmelerde dile getirilen görüşler de bunu kanıtlar nitelikte. Ortaya çıkan bilgilere göre, Davutoğlu’nun Kobanê’ye destek vermek için öne sürdüğü koşullardan biri de Rojava’nın Esad rejimine karşı çıkması ve Rojava’daki “kanton” örgütlenmesinden vazgeçmesi.

Kızıl bayrak

AKP IŞİD'in ilerlemesini durdurmak ve Kobane'ye destek vermek görüntüsü altında Suriye'ye kara harekatı yapmaya can atıyor. İstediği tek şey, Esat'ın da hedefte olduğunu ABD ve Avrupa'ya kabul ettirmek. Bu yüzden hava sahasının kapatılmasını istiyor. Bu bile amacın IŞİD değil Esat olduğunun bir göstergesi. Sanki IŞİD'ın uçağı helikopteri var!

AKP IŞİD'i destekliyor. IŞİD'ın Kobane'ye saldırmasından ve burada PKK-PYD'nin zayıflamasından memnun. Yeterli görmüyor bu durumu, ''Esat da gitmeli'' diyor. Bölge emperyalist çıkarlara yuğun bir şekilde yapılanacaksa ve Türkiye bu yapılanma içinde, kara harekatı yaparak daha büyük bir ''risk'' alacaksa Esat düşürülmeli ve yerine Erdoğan'a yakın sünni bir yönetim gelmeli. İstedikleri bu. Kobane IŞİD bahane! Erdğan ortadoğuda çizilen karizmasını bu planla düzeltmek istiyor. Belki yeniden orta doğunun parlayan yıldızı haline gelebilir!