Bayık: Çözüm sürecinde ABD gözlemci olsun
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, Erdoğanın yürüttüğü politika Türkiyenin izolasyonuna ve ülke içinde bir iç savaşa götürüyor dedi ve 'çözüm süreci'nde uluslararası güçlere çağrı yaptı. Bayık, Aracılara gözlemcilere ihtiyaç var. Bizler Amerikalıları da (gözlemci olarak) kabul edebiliriz ve gördüğümüz kadarıyla o yöne doğru bir gidiş var ifadelerini kullandı.
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, Irak Şam İslam Devletine (IŞİD) karşı verilen mücadeleyle Kürtlerin sorunlarının uluslararası alana taşındığını ifade ederek Kürtler, Ortadoğuda belirleyici bir güçtür. Kürtler katılmazsa, Kürtler içine alınmazsa, Ortadoğudaki sorunlar çözülemez. Ortadoğunun yeniden şekillenmesi için Kürt sorununun çözülmesi gerekiyor. Erdoğanın yürüttüğü politika Türkiyenin izolasyonuna ve ülke içinde bir iç savaşa götürüyor dedi. Bayık, çözüm sürecine ilişkin olarak üçüncü bir gücün gözlemci olmasını istediklerini söyleyerek, Bu ABD olabilir. Uluslararası bir heyet de olabilir. Aracılara, gözlemcilere ihtiyaç var. Bizler Amerikalıları da (gözlemci olarak) kabul edebiliriz ve gördüğümüz kadarıyla o yöne doğru bir gidiş var ifadelerini kullandı.
Avusturyanın önde gelen gazetelerinden Der Standarddan Michael Völkere konuşan KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık son günlerde tüm dünyanın gündeminde olan Kobanê direnişine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
'TÜRKİYE VE IŞİD BERABER ÇALIŞIYOR'
Türkiyenin IŞİD çetelerine verdiği destekle Kobanêdeki savaşı kızıştırdığını kaydeden Bayık, Türk özel birlikleri DAİŞ (İŞİD'in Arapça adı) teröristleri ile ortak çalışıyorlar. Güney Kürdistanda otonom bir bölge oluştu ve sırada Rojava var. Ondan sonrasında ise Türkiye var ve Kürtlere bir statü tanıması gerekiyor. Türkiye ise bunu tüm imkanlarını kullanarak engellemeye çalışıyor. Türkiye, Suriyede (Rojavada) geliştirilen oluşumları yok etmek istiyor ve bunun için ise DAİŞ kullanıyor. DAİŞ üzerinden Ortadoğudaki etkinliğini güçlendirmek istiyor. Bunun yanında Kürtler de kurban edilmek isteniyor. Herkes Kobanênin bir hafta içinde düşeceğini bekliyordu. Kürtler katledilecek ve yerlerinden sürüleceklerdi. Ama bu olmadı. (Kobanêdeki) direniş oldukça güçlü. Şehri (Kobanêyi) bırakmayacağız! dedi.
ABD'YE ÖVGÜ
Der Standard muhabirinin, Türkiyenin Peşmergelerin Kobanêye geçişine izin verdiğine yönelik hatırlatmasına dair konuşan Bayık, bunun hem Kobanê direnişiyle şehrin düşmemesi hem de uluslararası baskının sonucu geliştirilen bir taktik değişikliği olduğuna dikkat çekti. Bayık, şöyle dedi: Türkiyenin Kobanênin düşmesine yönelik planı başarısız olunca ve ABD ile Avrupa eliyle uluslararası baskı büyüyünce, Türkiye taktiğini değiştirdi. Bu taktiğin bir parçası da, Peşmerge ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) temsilcilerinin Kobanêye geçmesine müsaade edilmesiydi. Erdoğan başlangıçta uluslararası koalisyonun DAİŞe karşı olduğu gibi YPG ve PKKyle de mücadele edilmesini talep ediyordu. Amerikalılar bunu kabul etmedi; YPGyi desteklediler. Türkiyenin taktiğini değiştirmesinde ABDnin büyük payı var.
ABDnin bizzat YPG güçlerine silah gönderdiğini hatırlatan Bayık, şöyle devam etti:
(YPGye silah yardımı) Türkiye için çok bir yenilgidir. ABD ve Avrupa ile Türkiyenin hedefleri arasında ciddi karşıtlıklar var. ABD ve Avrupa, DAİŞe karşı savaşılmasını isterken, Türkiye buna karşın DAİŞi destekliyor ve Kürtlere karşı harekete geçiyor. Türkiye bunu yaparak Amerikalı ve Avrupalılar için bir yük haline geldi. Türkiye şimdi başka bir biçimde denemek istiyor. Kobanêye saldırılarla Kürtlerin birleştiğini ve daha da güçlendiğini gördü. Şimdi ise, Peşmergenin Kobanêdeki varlığı üzerinden Kürtler arasında sorun çıkartmayı umuyor.
'PEŞMERGEYİ SELAMLIYORUZ'
Bir soru üzerine Güney Kürdistan peşmergelerine karşı güvensizlik sorunlarının olmadığını vurgulayan Cemil Bayık, Güçlerimiz birçok cephede yan yana savaş veriyorlar. Bizler ortak cephede yan yana geldik ve bu da halkımız içerisinde olumlu bir tepki yarattı. Bundan dolayı da, bizler Peşmergenin Kobanêdeki direnişimize olan desteklerini selamlıyoruz. DAİŞ, Kürtler için iyi bir şey yaptı; onları birbirine daha da yakınlaştırdı. Türkiye, peşmergelerin geçişine izin vererek, Kürtler arasında çatışmayı provoke etmek ve Peşmerge ile YPGyi birbirine karşı kullanmayı istiyordu. Ama bu tutmadı, Kürtler bu tür oyunlara gelmezler.
'ERDOĞAN İÇ SAVAŞA GÖTÜRÜYOR'
Türkiye'deki çözüm sürecinin Kobanêden bağımsız ele alınamayacağını söyleyen Cemil Bayık, IŞİDi destekleyen AKPden barış için siyaset geliştirmesini beklemenin safça bir tutum olduğunu dile getirdi. Bayık, konuya şu sözlerle açıklık getirdi: Kürtler ülkenin tüm bölgelerinde ayağa kalktılar ve Kobanêdeki direnişi destekliyorlar. Bu direniş insanlık, kardeşlik ve çok dinliliğin mücadelesidir. DAİŞ ise tüm bu değerlere karşı. Eğer AKP, DAİŞin siyasetini destekliyorsa, bu siyasetin barış için olmasını beklemek oldukça safçadır. Erdoğanın yürüttüğü politika Türkiyenin izolasyonuna ve ülke içinde bir iç savaşa götürüyor.
ABD'YE ÇAĞRI
Gelinen noktada üçüncü bir gücün çözüm sürecine gözlemci olmasını istediklerini söyleyen Cemil Bayık, Bu ABD olabilir. Uluslararası bir heyet de olabilir. Aracılara, gözlemcilere ihtiyaç var. Bizler Amerikalıları da (gözlemci olarak) kabul edebiliriz ve gördüğümüz kadarıyla o yöne doğru bir gidiş var.
ORTADOĞU'NUN ŞEKİLLENMESİNDE ROL TALEBİ
Kürtlere yönelik uluslararası alanda oluşan sempatinin hatırlatılması ve bu sempatinin çözüm sürecine katkısının olup olmayacağı üzerine değerlendirmeler yapan Cemil Bayık, Kürt sorununun aynı zamanda uluslararası bir sorun olduğunu kaydetti. Bayık son olarak şöyle söyledi: Bu savaşın artık PKKnin (gerçek) resmini düzelttiğine inanıyoruz. Kürt sorunu sadece Türkiyenin sorunu değil, uluslararası bir sorundur ve çözümü de uluslararası olmalıdır. PKK bu sorunun çözümünün parçası olacaktır. Kürtler, Ortadoğuda belirleyici bir güçtür. Kürtlerin zamanla kazandığı organize olma yeteneği büyük oranda PKKnin etkisi sayesinde olmuştur. Kürtler katılmazsa, Kürtler içine alınmazsa, Ortadoğudaki sorunlar çözülemez. Ortadoğunun yeniden şekillenmesi için Kürt sorununun çözülmesi gerekiyor.
ileri haber