Devrimci önderler ve politik portreler
Aynı şeyleri ısıtıp ısıtıp konuşmaya çalışıyorsun be arkadaşım. İnsan bıkıyor. Bu konular konuşuldu cevap verildi, Öcalan değişmedi mi, neden aynı titizliği ona göstermiyorsun da hep perincek ve küçük üzerinden aynı şeyleri tekrarlıyorsun? Tutarlı bir lider göster desteklediğin , var mı? O zaman neden hep bu kişiler? Cevap veriyoruz sana anlamıyorsun. Bir adım öteye gidemiyorsun. sıkılmadan hep tekrar yapıyorsun. Bunlara baktığımızda senin kürt miliyetçisi olduğunu söylediğimizde ise, kalkıp bize hekese kürt miliyetçisi diyorsunuz diye sitem ediyorsun. Bir yere sıkışmışsın, kendini sıkıştırmışsın, herkesi orada tartışmaya çağrıyorsun. Bu söylediklerinin ne sana bir faydası var, ne de bize.
Cem Yılmaz ne diyordu, eğitim! Yanlış yerde eğitim aldıkları için, bu kadarlık potansiyelleri var. Memleket yanıyor, faşizm hepimizin başında demoklesin kılıcını sallıyor, bu adamlar başka bir dünyadan anlaşılmayan sinyaller gönderiyorlar. Kendilerinin de anladıklarını sanmıyorum. Böyle kurgunun sonucu böyle cümleler ortaya çıkıyor
Kimsenin dokunulmazlığı yok.Herkes eleştirilebilir.Yalçın Küçük'ün de her ne kadar çalışmalarını takdir etsek ve özgül bir aydın olduğunu kabul etsek de eleştirilecek yönleri var.Bu eleştiriyi yapan yazar da gayet mantıklı bir sebeple açıklıyor eleştirilerinin gerekçelerini;birincisi ölünce arkasından yapmak istemedim diyor,ikincisi sosyalistler için eleştiri kültürünün önemli olduğunu,eleştiri olmadan gelişme olamayacağı nedeniyle bu yazıyı yazdığını belirtiyor.Yazı belki önyargılı olsa eleştirebilirdik ama yazıdan da gördüğümüz gibi yazarın Yalçın Küçük'e hiçbir önyargısı yok tam tersine Avcıoğlu ve Kıvılcımlıyla birlikte Türkiye'nin yetiştirdiği üç özgül aydından biri olduğunu belirtiyor Küçük için ve üstüne üstlük kendi çocuğunu da adını verdiğini belirtiyor.Dolayısıyla bence dikkate alınması ve ders çıkarılması gereken güzel bir yazı olmuş.İlla sabah akşam Akp eleştirisi yapılacak diye bir zorunluluk yok.Arada dersler çıkarabileceğimiz bu tarz yazılar da gerekli.
Bu yazıdaki eleştirinin Yalçın Küçük'ün siyaseti, ideolojisiyle bir ilgisi yok. Kimsenin dokunulmazlığı yok, herkes eleştirilebilir de, solun eleştirisi bu konuyla ilgili olmalıdır. Bu eleştiride böyle bir özellik göremiyorum.
Kimsenin dokunulmazlığı yok.Herkes eleştirilebilir.Yalçın Küçük'ün de her ne kadar çalışmalarını takdir etsek ve özgül bir aydın olduğunu kabul etsek de eleştirilecek yönleri var.Bu eleştiriyi yapan yazar da gayet mantıklı bir sebeple açıklıyor eleştirilerinin gerekçelerini;birincisi ölünce arkasından yapmak istemedim diyor,ikincisi sosyalistler için eleştiri kültürünün önemli olduğunu,eleştiri olmadan gelişme olamayacağı nedeniyle bu yazıyı yazdığını belirtiyor.Yazı belki önyargılı olsa eleştirebilirdik ama yazıdan da gördüğümüz gibi yazarın Yalçın Küçük'e hiçbir önyargısı yok tam tersine Avcıoğlu ve Kıvılcımlıyla birlikte Türkiye'nin yetiştirdiği üç özgül aydından biri olduğunu belirtiyor Küçük için ve üstüne üstlük kendi çocuğunu da adını verdiğini belirtiyor.Dolayısıyla bence dikkate alınması ve ders çıkarılması gereken güzel bir yazı olmuş.İlla sabah akşam Akp eleştirisi yapılacak diye bir zorunluluk yok.Arada dersler çıkarabileceğimiz bu tarz yazılar da gerekli.
Bu yazıdaki eleştirinin Yalçın Küçük'ün siyaseti, ideolojisiyle bir ilgisi yok. Kimsenin dokunulmazlığı yok, herkes eleştirilebilir de, solun eleştirisi bu konuyla ilgili olmalıdır. Bu eleştiride böyle bir özellik göremiyorum.
Bence siyasi ve ideolojik eleştiriler gayet net bir şekilde var.
Bu yazının neresinde ideolojik eleştiri var, anlamadım.
Yalçın Küçük'ü eleştirmek keskin solcu görünmek anlamına geliyor. Adam her dönem hapsi boyladı, egemenlerin baskısından hiç kurtulamadı. Bu yaşa geldi hala devrimci mücadelenin içinde. AKP'yi eleştirmekten kaçınanlar Yalçın Küçük'ü hedef tahtası yapıyor.
Aynen öyle. Egemenleri eleştiremeyenler onların düşünsel ve politik hegemonyasının sınırlarının dışına çıkamayanlar tıpkı egemenlerden kaptıkları alışkanlıkla Yalçın hocaya saldırıyorlar. Yalçın hocanın kalpağını ve bir kaç tuhaflığını bahane gösterip hakaret ediyorlar. Zaten bir tek hakaret edebilirler, Yalçın hocayı tartışacak kadar ne okuma alışkanlıkları var nede zekaları... Yalçın Küçük hiç bir zaman sisteme boyun eğmedi, bu yaşında hala hapislerde, Akp'nin elinde imkan olsa idam eder. Peki böyle önemli ve boyun eğmeyen bir aydına eleştiri getirebilecek olanlar sistemin ''sol''dan organik aydınları mıdır? Kesinlikle hayır. Yalçın Küçük ile ilgili söyleyecek sözleri olanlar emekçi cumhuriyet mücadelesine sisteme boyun eğmeden devam edenler olmalıdır.
Yalçın Küçük eleştirileri solun kuyrukçu kesiminden geliyor. Onlar kuyrukçuluk yapmayan herkesi eleştiriyor, hakareler ediyor. Kendilerine böyle bir misyon biçmişler. Yalçın Küçük'ü eleştiriyorlar, solculuğunu yeterli görmüyorlar bunu yaparlarken kendileri sadece kürt hareketinin peşine takılıyorlar. Böyle bir misyon çizilmişse Yalçın Küçük de eleştirilecektir, KP de, HTKP de, ÖDP de eleştirilecektir. Baktıkları yer böyle bir tavır almalarını gerektiriyor. AKP'ye karşı sistematik karşı duruş göstermeyenlerin böyle eleştiri ve hakaretlerinin hiç bir manası yok.