[quote="Kaçak"]
[quote="melnur"]
[size=2]DHKP-C konusunda ortada ''teknik bir sorun'' vardır. Her illegal yapının zaman zaman karşı karşıya kalabileceği ''teknik bir sorun'' bu. Sn.bedrettin'e katılıyorum, her konuda sola çatma alışkanlığından vazgeçmeliyiz. Bu tür davranış bir alışkanlığa döndü ve bu alışkanlık ''masum ve içerden bir sol eleştirisi'' de olmuyor. Örnekse, bu başlıkta bu konuya değinilecekse değinilir ama sonra, çok daha önemlisi ve bir solcu olarak, Sultanahmet saldırısındaki yobazlığın altı çizilir. Eleştiriler bu çerçevede ilerletilir. Solcu olmak başka nedir ki?
İllegal örgütlenmelerde hücre şeklinde çalışmalar hakimdir. Bir hücrenin yaptığı veya yapmaya çalıştığı bir eylem bir başka hücre elemanları tarafından bilinmez. DHKP-C'nin ''teknik bir sorun'' olarak açıklamaya çalıştığı konu da budur. Her illegal örgütlenmede bu tür olaylar olabilir ve ''teknik sorunlar'' ortaya çıkabilir. Hatırlayın PKK'nin pek çok eylemleri de ''bizim haberimiz yok, yerel birimler yaptı'' açıklamasıyla karşılanmıştır. Hücre ve yerel birlikler sahip oldukları inisiyatif doğrultusunda bağımsız eylem yaparlar veya yapmazlar. DJKP-C'nin ilk açıklaması Sultanahmet olayının polisin açıkladığı ilk isimle birlikte kendi hücresi tarafından gerçekleştirildiği yolundaydı. Canlı bombanın ailesinin teşhisiyle birlikte bu açıklamasını geri çekmiştir. Şimdi böyle anlaşılabilir bir olay yüzünden DHKP-C üzerinde tepinmenin hiç bir anlamı olmadığı gibi sol bir tavır da değildir.[/size]
[/quote]
[size=2]sorun "teknik sorun"un çok ötesindedir. tek tek yazalım.
1- örgüt bundan bir süre önce kendi elemanlarından bazılarına bir basın açıklaması yaptırdı. "vali bizi canlı bomba olarak göstermek istiyor, biz öyle değiliz" diye 3 genç kız bir basın açıklaması yaptı. ilerinde biri örgütün bu son eylemde feda eylemcisi diye ilan ettiği kızdı.
2- bu sultanahmet patlamasını örgütün medya kolu önce kendi eylemleri sanıp sahiplendi ve kızı şehid ilan etti. hakkında şiirli ilan yayınladı ve üyelerini eyleme çağırdı.
3- sonra kendi eylemleri olmadığı ortaya çıkınca bu sefer de yine kendi üyelerini hedef gösterdikleri gerekçesiyle valiliği suçladılar.
4- özür açıklamasında "güvenlik" gerekçesiyle aralarındaki irtibatın kopukluğunu sebep olarak gösterdiler. "teknik hata" denilen kısım burası.
şimdi bu olayı analiz edelim. bir örgüt, kendisine "sol", "sosyalist" ve "devrimci" diyen bir örgüt, rus, çeçen veya başka bir karanlık gücün gerçekleştirdiği bir eylemi kendi eylemi sanabiliyor.
yani bir "yobaz"ın eylemi ile bir "sosyalist"in eylemi arasında eylem biçimi, eylem içeriği, eylem yeri, eylem hedefi vb bakımından hiç bir fark görülmediği anlamı çıkıyor. [b]asıl vahim olan budur[/b], teknik hata kısmı işin komedi tarafıdır.
bu sakat ve sefil mantığa göre bir eylemi "yobaz" yapmışsa gerici eylem oluyor, bir "solcu" yapmışsa ilerici!
bir genç kızın kendini böyle saçma sapan bir şekilde ziyan etmesi doğru mudur diye sorgulanmıyor. berkin elvan'ın intikamını almak için başka bir berkin'i feda etmek uygun mudur diye sorgulanmıyor. bir annenin yüreğini soğutmak için başka bir annenin yüreğini yakmak akla zarar değil midir, düşünülmüyor. sıradan bir polis memurunun hayatını kaybetmesinin mücadeleye, davaya ne gibi bir hizmeti olabilir diye kafa yorulmuyor.
bu örgütün arkasında başka bir güç olabilir mi diye de düşünülmüyor.
her önemli eyleminde karanlık noktalar bulunan gizli ve küçük, dar bir örgütün bu kadar az sorgulanması, bu kadar az eleştirilmesi ve bu kadar çok savunulması akıllara zarar bir durumdur.
[/size]
[/quote]Aslında yapılan eylemi ve biçimini, yalan yere sahiplenlemerini,..... özelde melnur'da eleştiriyor onun talebeleri ve partiside ama burada sırf sen eleştiriyorsun diye sahipleniyorlar. (Hemde nsil acimasizca ve sert bir şekilde eleştirdiklerini, neler söylediklerini tahmin edebiliyorum. Geçmişten beri TKP yanlı siyaset yapanların DHP-C gibi örgütleri "hayalperest, küçük burjuva eylemleri, devrime zarar veren eylemler yapıyorlar,.... diyerek eleştiriyorlar.) Komik bir vakaa anlayacağın. Gerçekten doğru ve gerekli bir eylem biçimi olarak kabul etselerdi, yaşananlar için "illegal bir örgütte yaşanılabilir" olarak ve doğal karşılasalardı Solportal içerisinden bir yazar bu olayı çoktan kaleme almıştı. Bir insan sırf savunma. kompleksiyle cevap verirse böyle komik durumlarda ortaya çıkabiliyor.
sorun "teknik sorun"un çok ötesindedir. tek tek yazalım.
Sorun AKP faşizminden çok mu önemli mi? Sultanahmet canlı kalkanın dinci bir militan olduğu ortaya çıkmışken, dinci faşizme bu iktidar çanak tutuyorken, senin solculuğun konuya bakarken DHKP-c'yi mi görüyor?
Aslında yapılan eylemi ve biçimini, yalan yere sahiplenlemerini,..... özelde melnur'da eleştiriyor onun talebeleri ve partiside ama burada sırf sen eleştiriyorsun diye sahipleniyorlar. (Hemde nsil acimasizca ve sert bir şekilde eleştirdiklerini, neler söylediklerini tahmin edebiliyorum. Geçmişten beri TKP yanlı siyaset yapanların DHP-C gibi örgütleri "hayalperest, küçük burjuva eylemleri, devrime zarar veren eylemler yapıyorlar,.... diyerek eleştiriyorlar.) Komik bir vakaa anlayacağın. Gerçekten doğru ve gerekli bir eylem biçimi olarak kabul etselerdi, yaşananlar için "illegal bir örgütte yaşanılabilir" olarak ve doğal karşılasalardı Solportal içerisinden bir yazar bu olayı çoktan kaleme almıştı. Bir insan sırf savunma. kompleksiyle cevap verirse böyle komik durumlarda ortaya çıkabiliyor.
Alişan şu yancılıktan bir türlü kurtulamadın. Gölge boksu yapmak istiyorsun da, neyi savunuyorsun, ne söylemek istiyorsun belli değil? Masken düştü hala sıkılmadan yancılık yapıyorsun!
bir "yobaz"ın eylemi ile bir "sosyalist"in eylemi arasında eylem biçimi, eylem içeriği, eylem yeri, eylem hedefi vb bakımından hiç bir fark görülmediği anlamı çıkıyor. asıl vahim olan budur, teknik hata kısmı işin komedi tarafıdır.
bu sakat ve sefil mantığa göre bir eylemi "yobaz" yapmışsa gerici eylem oluyor, bir "solcu" yapmışsa ilerici!
Sn.Kaçak;
Biçimle özü birbirine karıştırmamalısınız. Bir yobazın eylemi ile bir sosyalistin eylemi biçimsel olarak birbirine benzeyebilir. Öz'üne bakmadan bu eylemleri aynılaştıramazsınız.
( Bu yorum üçüncü kez yazıldı. Birincisini yazdım, sonra sildim, bir iki sigara içtikten sonra ikincisini yazdım yine göndermedim. Sonra Sn.proletersosyalist arkadaşın yazısına yorum yazmayı yeğledim. Sizi kırmak istemiyorum, sizin yazmanızı engellemek de istemiyorum. Ama çok çabuk gaza geliyorsunuz ve hala sola yönelik eleştirilerinizi düzgün bir üslupla yazma becerisini göstermiyor ve bu konuda ısrarcı davranıyorsunuz. Size bundan rahatsız olduğumu bir kere daha belirtme gereği duyuyorum.)