Ayrıca mesele HKP'nin bayrağını sallaması değildir, yıllarca anti-komünist ideoloji ile doldurulmuş insanların önce laikliğe, sonra da materyalist düşünceye ulaşabilmesidir. Bunun da yolu tefeci-bezirganlık ile ilkel sosyalist geleneğin arasındaki farkı kavratmaktır. Siz toptan bir genelleme yaparak hepsini birden alıyorsunuz. Ha size göre Türkiye'de sadece burjuvazi ve proleterya var, antika kökenli ara sınıflar çoktan yok oldu. Eh, bir hareketin bakışı Serasker ile Mis sokak arasında kalınca böyle oluyor. Ayrıca partim üzerinden yansıtma yaparak eleştiriyorsun. Çünkü konu hakkında tek bildiğin benim HKP'li olduğumdur. HKP bu konuda hangi farkları savunur, ne düşünür bu konu hakkında merak edip okumamışsın bile. Bu da saçmalamana sebep oluyor tek kelime ile.
Feodal tabanlı bir toplumsal kesine Muhammedin devrimci, islamın doğru bir din olduğunu anlatarak önce laik sonra materyalist yapacaksanız, hayal üretiyorsunuz demektir. Enerjinizi buralara harcamayın derim, Siyasi islama bütün yoğunluğunuzla karşı durun, yeter. Siyasal islamla uğraşırken bir de sizin devrimci peygamberiniz ve ilerici islam anlayışınızla uğraşmayalım. İslamın, siyasalı olsun, gerici yanı ile olsun yeteri kadar can sıkıyor zaten.
İnşallah dini söylemlerinizle toplumu önce laik, sonra materyalist, sonra da komünist yaparsınız!
Ve onlar dini değişmez, sorgulanmaz, gökte olan bir olgu olarak aktarırlar. Bizim yaptığımız ise onu yer yüzüne indirmektir. Bunu yapmayan da halk ile anlaşamaz, işçi sınıfına demek istediklerini aktaramaz ki, yaşadığımız da tam budur.
Dini yeryüzüne nasıl indireceksiniz, Muhammed'i devrimci, İslam'ı gerçek ve güzel din olarak pazarlayarak mı? Sınıf mücadelesini din üzerinden sürdürmeye çalışarak sosyalist mücadele verilemez. Bir hayal dünyasından kurtulmayı başka bir hayal dünyası yaratmaya bağlıyorsunuz. Size kalırsa siyaset de din temelli olmak durumunda. Önce dini ayakları üzerine oturtup sonra siyaset diyorsanız safınız islamla yatıp kalkanlarla aynı demektir. Ben de sana başarılar diliyorum. Demek ki sana göre sosyalist mücadele için doğru irfanı düzgün doğru imamlara ihtiyaç duyuyorsunuz. Bizim imamlarla işimiz olmaz.
Hikmet Kıvılcımlı ve Hikmet Kıvılcımlı geleneğinden gelenler de ne yazık ki dine karşı oportünistçe bir tutum var. Demokrat Parti'nin, AP'nin, Erbakancıların, AKP'nin vs. savunduğu gerçek İslam değil çünkü İslam aslında sosyalizan bir ideoloji bireycilikle, piyasacılıkla bağdaştırılamaz iddiasındalar. Muhammed'i köleliğe karşı gelmiş, ilkel sosyalizmi savunmuş bir lider olarak gösterme peşindeler. Yani bir nevi Şeyh Bedrettin. Ancak bu tutum gerçekçi bir tutum değil. Muhammed ne köleliğe karşı geldi (kendi cariyeleri vardı) nede ilkel sosyalizmi savundu (özel mülkiyete karşı değildir yada herkesi denk zenginlik seviyesinde tutmak diye bir derdi yoktur). Tam tersine Muhammed'in ideolojisi zengin, fakir ayrımına göksel bir meşruiyet sağlar, bunu doğallaştırır. İslam'dan ezilenler için bir takım havuçlar çıkarabilirsiniz (zekat, sadaka vs.) o kadar daha fazlası değil.
Muhammed'in devrimciliği veya ilericiliği meselesine gelirsek; Muhammed ticaretin gelişmesini sağladı. Muhammed'in ilericiliği de burada yatar. Dağınık haldeki Arap kavimlerini birleştirip ümmet haline getirmek ve bu sayede ticaret yollarının güvenliğini sağlayıp, ticareti geliştirmek. Bundan dolayı Arap'ların başka kültürlerle etkileşime geçmesi kolaylaşmış, buda Arap medeniyetinin gelişmesini sağlamıştır. Muhammed ayrıca çölde yaşamanın olumsuzluğunu tespit etmiş böylece Arap'ları batıya, Avrupa'ya yönlendirmeye çalışmıştır. Bu sayede Araplar bağnaz Hristiyanlık tarafından çürümeye bırakılan bilimsel çalışmaları, yazıları ele geçirmiş özellikle kendi dinleriyle bağlantılı da olduğu için astronomi dolayısıyla matematik alanında önemli çalışmalar yapmışlardır. Bu dönem İslam Rönesansı olarak da adlandırılabilir. Ancak her dogmatik düşünce yapısı gibi İslam'da bir yerden sonra ilerici niteliğini yitirmeye başlamış, Avrupa'dan kovulup Ortadoğuya sıkışılmasıyla birlikte de gitgide gericileşmiştir. Yani Muhammed ve İslam tarihin belli bir dönemi için ilericidir ama diyalektiğin yasası gereği bir yerden sonra gericileşmiş, çağın ihtiyaçlarına cevap veremez olmuştur.
Bugüne gelirsek; bugün İslam'ı öyle bir muhteva barındırmadığı halde sosyalizan bir ideolojiymiş gibi topluma anlatmak insanların sistemin ideolojik hegemonyasının etkisinden çıkmasına değil tam tersi sistemin ideolojik hegemonyasında sıkışmasına yol açar. Sistem zaten kendini İslam üzerinden topluma kabul ettirmekte ve İslam'ın sosyal bir içeriği olduğunu söyleyerek mevcut düzen de insanların ihtiyacının karşılanabileceğini iddia etmekte. Sen böyle bir tablo da İslam sosyalizan bir ideolojidir dersen iyice sistemin ekmeğine yağ sürersin. Biz materyalistiz. Dincilerle gerçek İslam budur şudur diye yarışa girecek değiliz. İslam'ın tarihsel rolünü objektif bir şekilde anlatır bugün için toplumu çürütme de, sömürüyü meşrulaştırma da oynadığı rolü de anlatır, insanları gericiliğin ve kapitalizmin ideolojik hegemonyasından kurtarmaya çalışırız. Etliye, sütlüye dokunmayan bir ideolojik hegemonya savaşımı olamaz. Kapitalizm nasıl aile, din, kültür gibi konuları ideolojik hegemonya kurma da kullanıyorsa biz de karşı hegemonyayı kurma yolunda her alanda savaşım vermeliyiz.