Bazıları hala laikliğe saldırmayı marifet sanıyor. Bu ülkede dincileri azdıranların adresi bellidir. Ve kendileri iktidardadır. Din özgürlüğü diyen liboşlar da bunların yandaşıdır. Bu yobazları laiklik mi ortaya çıkarmış? Adım adım yükseldi İslamofaşizm bu ülkede, hala da yükselişi devam ediyor. AKP gitmeden de bu yükseliş bitmez. Sen AKP'ye payanda olmaya devam edersen de, bu yükseliş doruğa ulaşacaktır. Güneydoğu zaten sosyo-ekonomik koşulları gereği dinin ağırlığı olan bir bölge. Laiklik düşmanlığı yaparak mı burada dinciliğin yükselişini önleyeceksiniz?

Türkiye'nin bugünkü duruma nasıl geldiği, AKP'nin nasıl palazlandığı, gerici zhniyetiyle nasıl muktedir olduğu, devleti nasıl ele geçirdiğinin kodları 12-13 yıllık süreçte yatıyor. Şimdi hatırladıkça,   rahatsızlık duymamak mümkün değil. Hemen her televizyon kanalında üç beş liberal bir araya gelir, aralarına   bir iki dönek veya Birikimci alır, ''Kemalist diktatörlüğün ve askeri vesayetin son bulması'' AKP'nin desteklenmesi gerektiği dillendirilirdi. Bir tartışma programı hatırlıyorum, YÖK tartışılıyordu ve solcu olduğu bilinen bir zat AKP'nin o dönemdeki milli eğitim bakanı'naneredeyse açık çek veriyor ve AKP'nin yapacağını söylediği reformlarla YÖK'ün kaldırılmasının bu ülkenin düşünsel gelişiminin önünü açacağını iddia ediyordu. Daha ileri gidenler de vardı. AKP'nin reformları ile birlikte yarım kalmış burjuva devriminin tamamlanacağını ve solun önünün açılacağı bile vaaz edilebiliyordu. Bu akıl dışı iddialar 12 eylül referandumuyla somutlanacaktı. O zamana kadar AKP'ye ideolojik ve entelektüel destek verenler, referandumda AKP''nin eline hiç ummadığı başka bir gücü de vereceklerdi. Gericilik ülkede seferberlik ilan etmiş, Fettullah Gülen '' elimden gelse mezarda yatanlara bile evet verdirirdim'' diyebilmiş, liberal ve sol dönekler ''yetmez ama evet'' çığırtkanlığıyla AKP'nin değirmenine su taşımış, kürtler ve kuyrukçuları ''utangaç evet'' le boykot kararı alarak AKP'yi tam anlamıyla muktedir yapabilmenin yolunu açmışlardı. Şimdi hep birlikte kuyuya atılan taşı çıkarmaya çalışıyoruz.

Hüda-Par Gültan Kışanak'ı tehdit etmiş!

Ne bekleniyordu ki; kürt hareketini ehlileştirmenin, sisteme bağlamanın bir yolu onu dincileştirmeye çalışmak ise, bir başka yolu da tehditler savurmak. İmralı görüşmeleri bu minvalde yürütülüyor, Hüda Par onun için var, sırtı onun için sıvazlanıyor! Güneydoğu'da,   bir iklim yaratılmaya çalışılıyor, bir senaryo hayata geçiriliyor. O senaryonun baş aktörlerinden biri de Hüda Par! Geçmişte denendi, şimdi hazır tutuluyor. Lazım olursa devreye sokulacak!

Bu tehdit, muktedir hale getirilen AKP'nin doğudaki sopasıdır. Gülten Kışanak'a gösterilen sopa da budur. Havuç ne diye sorulacaksa, o da İmralı'da hazırlanıyor.

AKP'nin ne havucu biter, ne sopası!