Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış
"Pazarlık" da, anlaşma da "demokratlarla" değil, "faşizmle" veya savaştığınız tarafdakilerle yapılır. Savaşan silahlı bir güce kalkıp da "sen biraz daha bekle, önce demokrat bir hükumet gelsin, onunla anlaşırsın veya pazarlık yaparsın" denebilir mi?
Türkiye partisi olacaklar, Türkiye'yi faşizm ile buluşturanlarla demokrasi ve özgürlük pazarlığına oturacaklar, pazarlık maddeleri beraberce açıklanırken, AKP'nin samimi olmadığını ve güvenmediklerini söyleyecekler, Kaçak da bu filmi allayıp pullayacak, AKP'yi haklı çıkaracak. Aynı Adbulkadir Selvi gibi. Onu dinleyince aklıma sen, seni okuyunca aklıma Abdülkadir Selvi geliyor. Onun internet şubesi gibisin.
Önce tekrar hoş geldin abbas arkadaş, uzun süre göremedik seni burada.
Kürt ulusal hareketiniün devletin şimdiki temsilcisi AKP ile müzakere etmesine karşısınız, bunu anlıyorum ama şunu söylemiyorsunuz, Kürtlerin kimşe müzaker yapmalrı gerekli?
Biliyorsunuz mizakereler 1993 lü yıllarda başladı. O dönem devleti temsil edenler AKP'den dahamı samimiydiler veya demokrattılar? AKP iktidarı geldiğinde Kürtler müzakere masasından kalkıp tekrar silahamı sarılmalıydılar veya demokratik bir iktidarın gelmesinimi beklemeliydiler?
Yani anlayamadığım, eleştiriyorsunuzda neden eleştirdiğinizi ve alternatifinizi sunmuyorsunuz?
Eğerki sizin milli hükümetinizle (CHP+MHP+VP) ile müzakere yasınlar diyorsan ahireti beklemeleri gerekli.
Açıkca söyleyin, kimle müzakere yapsınlar? Daha doğrusu müzakere kimle yapılır, dostlamı düşmanlamı?