BOYUTLANDIRILMIŞ YAZI Kabataş yalanı yandaşların ayağına dolanıyor
Gezi olayları sırasında Kabataş'ta 'kalabalık bir grubun kendisine saldırdığını, üzerine idrarlarını yaptıklarını, cinsel organlarını gösterdikleri' yalanıyla provakasyon yaratan ve bu haberde ısrarlı olan gazeteciler, bu kez de bu haberi yayınlayan gazetecilere 'linç yapıldığını' iddia ederek, aynı başlıkları kullandıkları yazılarla yandaş medyada yer aldılar.
Kabataş yalanını haberleştiren ve hala 'aynı görüşte olduğunu' iddia eden gazeteci Elif Çakırın avukatı Fidel Okanın Kabataş saldırısı kurgu ve düzmeceydi sözleriyle yeniden gündeme gelirken, hükümete yakınlığıyla bilinen Star, Yeni Şafak, Sabah, Yeni Akit ve Türkiye gazetesinden 13 köşe yazarı bugünkü yazısında Diliniz KABA, vicdanınız TAŞ başlığını kullandı.
Yeni Şafak Gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi de yazısında tek kelimelik değişiklik yaparak Diliniz KABA, yüreğiniz TAŞ başlığını kullandı.
Sosyal medyada da bu konuyal ilgili bir başlık açılırken, Kabataş yalanında ısrar edilmesi büyüktepki çekti.
Kabataş'ın 13 papağanına sosyal medyadan cevaplar
Haziran Direnişi sırasında Kabataşta Zehra Develioğlu'nun üstleri çıplak deri pantolonlu bir grup tarafından taciz ve saldırıya uğradığı iddiasının çürütülmesine karşın, bu iddiayı halen savunanlara destek için hükümete yakın 13 ismin yazılarına ortak başlık atması sosyal medyada da yankı buldu.
Kabataş saldırısı, iddiaların savunucularından gazeteci Elif Çakırın avukatı Fidel Okanın Kabataş saldırısı kurgu ve düzmeceydi sözleriyle yeniden gündeme gelirken, hükümete yakınlığıyla bilinen Star, Yeni Şafak, Sabah, Yeni Akit ve Türkiye gazetesinden 13 köşe yazarı bugünkü (5 Mart 2015) yazısında Diliniz KABA, vicdanınız TAŞ başlığını kullanması üzerine olay sosyal medyada alay konusu oldu.
Bazı mesajlar şöyle:
Aynı başlığı atarak suç üstü yakalanmışlardır. Bu güdümlü yaratıklar yalnızca propaganda makinesi değil, yazacaklarını da birileri ellerine veriyor belli ki. Bunun adı da "özgür basın".
Selvi coştu bir kere: 'Diliniz KABA vicdanınız TAŞ' eylemleri devam edecek!
Hükümete yakınlığıyla bilinen birçok yazarın bugün Kabataş yalanını sürdürmek adına imza attıkları ve aynı başlıkla yayımladıkları yazıyı savunan Abdülkadir Selvi, "Bu böyle kalmayacak, devam edecek" dedi. Yeni Şafak yazarı Selvi, bir de sosyal medyada hashtag açarak durumu kampanyaya çevireceklerini söyledi.
Selvi, canlı yayına bağlandığı CNN Türk'te, Gezi Direnişi sırasında Kabataş'ta başörtülü bir kadının eylemciler tarafından tacize uğradığını savunan Halime Kökçe ve Elif Çakır'ın hedef gösterildiğini iddia etti. Çakır'ın Kabataş tartışması nedeniyle terk ettiği programı, yazı yazmalarının gerekçesi olarak gösteren Selvi, hükümetten de herhangibir talimat almadıklarını öne sürdü.
FARKINDALIK OLUŞTURMAK İSTEMİŞ
Selvi, "Son zamanlarda parmak sallayarak sorgulama, taciz etme tarzı gelişti. Başörtülü yazarlara karşı tavır, taciz başladı. Dolayısıyla buna karşı bir tepki göstermek, farkındalık oluşturmak istedim. Rahatsızlığımızı gösterelim diye diğer arkadaşlarla da konuştum. Aynı fikirde olduğumuzu görünce yazmaya karar verdik" dedi.
BİR ÖRNEK BAŞLIK
Kabataşta başörtülü bir kadının eylemciler tarafından şiddet gördüğüne dair haberleri servis eden havuz medyası bir kez daha atağa kalkmış ve Yeni Şafak, Star başta olmak üzer birçok yazar bugünkü köşesine Diliniz KABA vicdanınız TAŞ başlığını atmıştı.
Birgün
Anadolu Ajansı eski genel müdürü Kemal Öztürk, Yasin Aktay, Merve Şebnem Oruç Yeni Şafakta bu başlığı kullanırken; Starda ise Ahmet Kekeç, Ardan Zentürk, Halime Kökçe, Murat Çiçek, Saadet Oruç kampanyaya katıldı. Sabah, Yeni Akit ve Türkiye gazetelerinden de Mahmut Övür, Ersoy Dede, Kenan Alpay ve Fuat Uğur da aynı başlığı kullanmıştı.
İşte Kabataş yalancıları: Sıralı 'eksik' liste
Kabataş'ta "türbanlı kadına saldırı" yalanına ortak olanların listesi yayınlandı. Listede Kabataş'a destek veren Cemaatçi yazarlar yer almadı.
Kabataş yalanına destek veren ve ortaya atan isimlerden oluşan liste yayınlandı.
Twitter'daki "kabayalancilar" hesabından paylaşılan liste şöyle:
Listede Cemaat kalemleri yer almazken Ekrem Dumanlı'yı listeye ekledik:
Ekrem Dumanlı:
Bu "Kabataş yalancıları" listesi dün internete ve tweetere düşen yanlış ve hatalı bir yaklaşım. Bir kere bu listedekilerin hepsi de o videoyu gördüğünü açıklamış değiller. Benim bildiğim, ismet Berkan vb bunu demişti. Dolayısıyla "yalancı" varsa İsmet Berkan vb olabilir. Ama diğerleri "tacize uğradığını" iddia eden bir kadınla dayanışma içine giren kişiler.
Bu da gayet doğal. Kim tacize uğradığını iddia ederse, ona destek çıkmaya çalışmak insan3i duyarlılık taşıyan herkesin en doğal tepkisidir. Bu kadın da bunu iddia etmiş, elindeki doktor raporunu da göstermiş. İddiaları epeyce abartılı ve hatta bir miktar yalan da olabilir. Kısmen doğruyu yansıtıyor da olabilir. Bunu bilemiyoruz.
Bu olayın böyle kutuplaştırma malzemesi yapılması yanlış. Bu olayda böyle taraf olmak yanlış. Kimsenin avukatı olmamak gerek. Yarın öbür gün başka videolar çıkar, başka tanıklıklar çıkar, kadının tacize uğradığına dair inandırıcı bir bilgi sunar, o zaman zor duruma düşülmüş olunabilir.
Gezi direnişi, kendiliğinden patlayan ve süren, içinde her kesimden insanın yer aldığı bir süreçti. Ben de içinde yer aldım ve gördüm ki, içinde futbol fanatiği de var, içki içip sapıtanı da var, cinsel içerikli küfürleri slogan diye atanı da var, dükkan yağmalayanı da var. Ama o dükkanları korumak için kahramanca nöbet tutan ve gezi direnişini böyle yağmacı-çapulcuların gölgesinden korumak isteyen yürekli gezi'ciler de vardı ve ben bunu da biliyorum.
Gezi'yi fetişleştirmeyiz ve idealize etmeyiz. Ona, "mal bulmuş mağribî gibi" sarılıp yapışan düşkünlerden de olmayız.
Gezi'nin asıl değerli yanı, yeni ve özgürlükçü bir gençlik kuşağının sahneye girmesidir. Gezi bir iktidar devirmesi değildir. Ona böyle bir rol ve misyon biçenlerin hevesi kursaklarında kalmıştır. Gezi yeni bir siyasal ve demokratik kültürdür. Ama tabii, klasik sol tahakkümcü zorlamaların ağırlığı altında kaybolup gitmiştir. Umarım ileride tekrar boy verir.
Gezi "bu daha başlangıç, mücadeleye devam" sloganının ilk atıldığı tarihte çoktan bitmişti. Oysa o alanı hükumetle anlaşıp gönüllü olarak boşaltsalardı şimdi bir umut vardı.
Şimdi kadın üzerinden gezi'nin tarafları kapışıyor. Ama "bu taraf" yanlış biçimde yapıyor bunu yine. tacize uğradığını iddia eden bir kadını "hani video" diyerek aşağılayan bir tavır içine giriyor. Oysa birileri bu kadına tacizde bulunmuşsa, bu bütün gezici'leri tabii ki bağlamaz.
Şimdi de bu liste. Bu listedekileri yalancı olarak nitelemek bir başka yanlış. İyice kutuplaştırmaya hizmet eden, geren bir yaklaşım.
Kaçak efendi, sende de ne kızarmayan yüz varmış böyle! Sosyalistim dedin, solcuyum dedin, ilerici oldun her türlü maskaralığı sergilemekten de vazgeçmedin. Hala kalkmış bu Kabataş yalancılarını savunmaya çalışıyorsun! Neymiş, kadının söylediği doğru olabilirmiş, doktor raporu varmış! AKP devletinde yalandan kim ölmüş değil mi, sanki bu gerici zihniyetin bir doktor raporu uydurması da olamazmış gibi.
Bu liste eksik, bu listede olmayan pek çok cemaat yazarı da var. Hep birlikte bu yalanı uydurdular, senin gibilere de inandırdılar. Yalanlarını haklı çıkarmak için devlet imkanlarını kullandılar, binlerce saat mobese kayıtlarını incelediler, yalancı tanık aradılar, bulamadılar, hala bu yalanı ve yalancıları korumaya kalkıyorsun! Sen de mi vardın aralarında? Sen de mi doktor raporundan inandırıcılık icat ettin? Ayıptır, ayıp! İnsan kendini bu kadar düşürmez, liberal olabilirsin, AKP'ye gönül vermiş de olabilirsin, ne olursan ol, bu kadar yalanın ortasında yer alma kardeşim. Şirazeyi kaçırmışsın sen!