Renault işçileri üretimi durdurdu, direniş devam ediyor
Türkiyenin önemli Otomobil fabrikalarından olan ve yaklaşık 5 bin kişinin çalıştığı Bursa'daki Renault Fabrikası'nda üretim işçiler tarafından durduruldu.
Bir vardiyada yaklaşık 400 otomobilin üretiminin gerçekleştiği fabrikada, zam ve haklarının korunmadığını öne süren 16.00- 24.00 vardiyasında çalışan işçiler, üretimi durdurup fabrikayı boşaltmadı. 24.00- 08.00 vardiyasında çalışan yaklaşık bin 500 işçi ise işbaşı yapmayıp fabrika bahçesinde eyleme başladı. İşçilerin "Yetkili gelsin, gerekli açıklamayı yapsın" istekleri sonuçsuz kaldı. Fabrika önünde sessiz eylem yapan işçiler, zaman zaman cep telefonlarının ışıklarını yakarak eylemlerine sürdürdüler.
Patronlar masaya oturana kadar üretimi başlatmayacaklarını söyleyen işçiler, diğer fabrikalardan gelecek desteği bekliyor. Gazetecilerin röportaj tekliflerini de geri çeviren işçiler, istifa ettikleri Türk Metal Sendikası ve fabrika yönetimi aleyhine slogan attılar. İşçilerin eylemlerine yakınları da destek verdi. İşçiler zaman zaman megafonla "Aramızda provokasyon amacıyla gelenler olabilir, lütfen slogan atmayın" şeklinde uyarıda bulundular. İş bırakma eyleminin mesai bitimi olan saat 08.00e kadar sürdürmesi bekleniyor. Tofaş, Coşkunöz, Delphi, Ototrim, Mako gibi fabrikalardan işçiler, Rnault işçilerinin dayanışma çağrısına cevap vererek yanlarında olacaklarını söylemişti.
İşçiler, Türk Metal Sendikası'nın kısa süre önce bir otomotiv yan sanayi fabrikasında işçilere yüzde 60 zam aldığını, kendi haklarını korumadığını iddia ederek sendikadan istifa etme sürecine girdiklerini, son bir aydır devam eden sorunlar ve fabrika yönetiminden muhatap bulamadıkları gerekçesiyle iş durdurma eyleminin başlatıldığını söylediler. Eylemden olumlu bir sonuç çıkmazsa işçilerin iş bırakma eylemlerinin devam edeceği öğrenildi.
İşçilerden patrona ve Türk-Metal'a büyük öfke!
Bursadaki metal fabrikalarında hakları için mücadeleyi yükselterek Türk Metalden istifa eden metal işçilerine, patronların örgütü Türkiye Metal Sanayicileri Sendikasından (MESS) tehdit geldi. MESS tarafından dün sabah işçilerin telefonlarına gönderilen mesajda, üç yıllık Grup Toplu İş Sözleşmesinin yenilenmesinin yasal açıdan mümkün olmadığı iddia edilerek, işçilerin eylemleri yasadışı ilan edildi.
İSTİFALAR SÜRÜYOR
Başta Renault ve Tofaş olmak üzere bir dizi metal fabrikasında işçiler, Boschda imzalanan sözleşmeyle elde edilen hakların kendi fabrikalarında da uygulanması, Türk Metal ile MESS arasında imzalanan üç yıllık Grup Toplu İş Sözleşmesinin (TİS) bu doğrultuda yenilenmesi talepleriyle bir ay önce eyleme geçmişti. Taleplerinin karşılanmaması üzerine Türk Metalden istifa etme kararı alan işçiler, Türk Metalin eli sopalı adamlarının saldırısına uğramışlardı. Fabrikalarında komiteler kuran ve Fabrikalar Arası Kurul oluşturan işçiler mücadelelerini örgütlü şekilde sürdürürken, Türk Metalden istifa eden işçilerin sayısı yalnızca Renault fabrikasında 4 bini geçti.
'İLAVE HAK VEREMEYİZ'
İstifalar devam ederken, patron örgütü MESSten işçilere gözdağı geldi. MESSten işçilere gönderilen cep telefonu mesajında şu ifadeler kullanıldı:
MESS Grup TİS kapsamındaki işyerlerinde aynı şartlarla 1 Eylül 2014 ile 31 Ağustos 2017 tarihleri arasında 3 yıl için yürürlükte olan sözleşme işyerlerinde çalışan işçiler ve işverenler açısından olduğu gibi, işçi ve işveren sendikaları açısından da yasal olarak bağlayıcıdır.
Son günlerde, Mayıs 2012de yaratılan sendikal rekabet nedeniyle toplusözleşme yetkisi geç gelmiş ve işçilerin 1 Mart 2012den beri ücret zammı almadan çalıştığı Bosch işyeri ile 2012-2014 ve 2014-2017 dönemlerini kapsayan münferiden imzalanan sözleşme bahane edilerek bazı yasadışı eylemler maalesef gerçekleştirilmektedir.
Kapsamında olduğu işyerleri için yasal prosedür ve toplusözleşme düzeni uyarınca bağlayıcılığı olan 3 yıllık Grup TİS şartlarına ilave hak verilmesi yasal açıdan mümkün değildir. Bu nedenle farklı bir beklenti içinde olunmaması, provokasyonlara kapılarak işyerlerindeki çalışma düzeninin bozulmasına neden olacak yasadışı davranışlardan kaçınılması gerekmektedir. Dileğimiz sağduyunun galip gelmesi ve çalışma barışının muhafaza edilmesidir. Saygılarımızla, MESS.
***
Renaultda işçiler uyardı
Renault Fabrikası yönetimi, işçilerin ek zam talebini kabul etmediğini açıkladı. İşçiler, Renault yönetimine tepki göstererek mücadeleyi yeni eylemlerle büyütme kararı aldı. Patronu uyaran 16-24 vardiyası işçileri, alkış ve ıslıklarla yönetimin tavrını protesto etti. İşçiler, Reno işçileri kararlılığını gösterecek, ama bu direniş artık tüm metal işçilerinin direnişidir. Artık karşımızda sadece tek tek fabrika yönetimleri değil, MESS vardır açıklamasında bulundu. Bu dayanışma çağrısına diğer fabrikalardan yanıt gecikmedi. Tofaş, Coşkunöz, Delphi, Ototrim, Mako gibi fabrikalardan işçiler, yaptıkları eylemlerle Renault işçilerinin yanında olduklarını açıkladı.
***
Birleşik Metalin sözleşmesi bağıtlandı
Yüksek Hakem Kurulu, Bakanlar Kurulu kararıyla grevi yasaklanan Birleşik Metal-İş Sendikası üyesi işçilerin sözleşmesini, üç yıllık olarak bağıtladı. Sendikadan yapılan açıklamaya göre, 12 Mayısta Yüksek Hakem Kurulunca imzalanan MESS Grup Toplu İş Sözleşmesinde, birinci altı ay zammı yüzde 9,78 olarak belirlendi. Sendika, verdikleri mücadele sonucunda MESSten istifa eden Alstom, Schneider Enerji, ABB, Dostel, Mahle, Bekaert, Delphi ve Schneider Elektrikte iki yıllık sözleşme imzalandığını ve bu fabrikalarda yüzde 13ün altında zam alınmadığını duyurdu.
Bursada ne oluyor?
Kurtuluş Kılçer
Türkiye işçi sınıfının önemli kentlerinden birisi Bursada metal işçileri ayakta. Her türlü baskı, saldırı ve yıldırmaya karşı Bursa metal işçileri boyun eğmiyor.
Çünkü işçiler haklarını istiyor. Ücretlerinin artırılmasını, işten atılmalara son verilmesini ve kendi seçtikleri temsilciler ile görüşülmesini talep ediyorlar.
Çünkü yıllardır, sömürü çarklarında ezilen metal işçileri bir yandan patron örgütü olan MESSin dayatmalarına diğer yandan sarı sendikanın en önde gideni Türk-Metal sendikasının satışına artık yeter diyorlar.
Dün gece Bursada Renault yönetiminin zam yapmayacağı açıklaması üzerine binlerce işçi vardiyalarına girmedi, üretimi durdurdu.
Tek başına Renault işçisi değil, Coşkunöz, Tofaş, Mako ve diğer fabrikalardaki metal işçileri de Türk-Metal Sendikasıından istifaya devam ediyor.
Sarı sendika Türk-Metaldan istifa sayısının 4 bini geçtiğini, Renaultda 2600, Coşkunözde 780, Makoda 660, Tofaşta 780 civarında işçinin Türk-Metal Sendikasından istifa ettiğini bizzat Türk-Metal Sendikası başkan yardımcısı söylüyor.
DİSKe bağlı Birleşik Metal-İş sendikasının Ocak sonunda başlatmış olduğu grevin MESSi nasıl dize getirdiğini biliyor işçiler. BMİS tarafından başlatılan grevin öncülüğü bir tarafa aynı zamanda sermaye düzeni açısından nasıl bir korku yarattığını da hep birlikte görmüştük. AKP hükümeti, bir kez daha patronların yanında yer almış, grevi ertelemek için milli güvenliği gerekçe göstermişti.
Metal işçileri arasında yayılan bu dalga şimdi düzenin, sermayenin ve iktidarın payandalığından asla vazgeçmeyen Türk-Metal sendikasını sarsıyor. Bosch fabrikasında elde edilen kazanım, diğer bütün fabrikalardaki işçilerin talebi haline geldi bugün.
Hükümet milli güvenliği gerekçe göstererek BMİS grevini erteleme yoluna nasıl gittiyse, şimdi de sarı sendikanın temsilcileri metal işçilerinin haklı mücadelesini karalamak için hükümet ağzıyla konuşuyor: İşçilerin ayaklanması normal değil, Gezi olaylarının farklı versiyonu bu!
Türk Metal Sendikasının başkan yardımcısının ağzından çıkan sözler bunlar. İşçilerin hak ve taleplerini savunacağı yerde, işçi düşmanlığı yapıyor!
Tek başına işçi düşmanlığı yapsa neyse, istifa eden işçilere saldıran da bunlar! İkna edemedikleri her yerde adamlarını işçilerin üzerine saldırtan bu sendikal zihniyetin yıkılması gerekiyor.
Metal işçilerinin MESSi dize getirdiğini, AKP iktidarını ve sermaye sınıfını nasıl korkuttuğunu gördük. Şimdi de Bursada patron yalakası sarı sendika Türk-Metale mahkum olmadıklarını göstermeliler.
Korkudan her türlü yalana, baskıya ve saldırıya sarılacaklar. İşçi arkadaş sakın geri adım atma! Çünkü korkuyorlar.
İşçi arkadaş sakın geri adım atma! Çünkü seçimlerden önce onlar geri adım atacak!
Gezi olaylarının farklı versiyonu bu demiş, sendika ağası!
İşçinin gücü Gezi Direnişinde yoktu, bugün Gezinin ruhu metal işçilerinin arasında dolaşıyor!
Bu ruh, eşitlik, özgürlük ve adalet ruhudur! Sakın unutma!
Metalde büyük direniş: Patronda korku, işçide kararlılık var
Bursada kurulu Renault Fabrikasında çalışan işçiler, bir aya yakın süredir sürdürdükleri mücadeleyi dün bir adım daha ileri taşıyarak üretimi tamamen durdurdu. Beş bine yakın işçi fabrikanın önünde direnişe geçti. Bursadaki fabrikalar başta olmak üzere, Türkiyenin dört bir yanında kurulu metal fabrikalarından işçiler de direnişe destek verdi.
Renault'un ardından Tofaş ve Coşkunöz fabrikalarında da işçiler üretimi durdururken tüm gün fabrikalarda sınıf dayanışması vardı. Üretimi durduran işçilere diğer fabrikalarda çalışan sınıf kardeşleri erzaklar getirdi, birlikte slogan attılar ve direnişe birlikte devam ettiler.
***
18.34: Renault önünde işçi aileleri davullu zurnalı yürüyüş gerçekleştiriyor. Coşku çok yüksek.
18.20: Renault'da işçiler 'göbek atarak' direnişi ve Türk Metal çetesini kovmayı kutluyorlar.
17.38: Haziran Bursa: Direniş iyice yayıldı. Arçelik de 00.00-08.00 vardiyasında iş bırakıyor. Türk Metal bekleme yapma!
17.34: Mako'da pazartesi başlayacak eylemin hazırlıkları sürüyor. Mako işçileri ihtiyaç listesi yayınladı:
-Kumanya paketi
-Şapka
-Su
-Battaniye
17.22: Ficosa Gemlik'te işçiler 18 Mayıs Pazartesi gününden itibaren Türk metalden istifalara başlıyor. Sendikadan istifa ederek dayanışma dilekçesi verecek olan işçiler fabrika yönetiminin baskı yapması durumunda yeni kararlar alacak.
17.08: Arçelik Beylikdüzü'nden işçiler, eylem yapmadıkları halde turnikelere polis yığıldığını duyurdular.
16.33: Direnişteki Nestle işçilerinden Reno ve Tofaş işçilerine selam var.
16.02: Nilüfer Belediyesi, Renault önünde pilav, ayran ve su dağıtımı yapıyor. Ayrıca Renault işçileri üretimin durduğu Tofaş ve Coşkunöz işçilerini ziyaret etti.
15.11: Renault'ta aileler yürüyüş yapıyor. Yürüyüşte "Her yer Renault her yer direniş!" sloganı atılıyor. Yürüyüş oldukça kalabalık ve coşkulu.
15.00: Direniş ziyaretine Renault işçilerinin yakınları büyük ilgi gösterdi. Öte yandan Delphi İşçi Komitesi, bu gece ve bundan sonra mesailere kalınmayacağını açıkladı.
Haziran Hareketi: Bu direniş işçi sınıfının Haziranıdır!
15.16: Renault ve Tofaş işçilerinden MESS'e ve patronlara mesaj: Ölmek var dönmek yok!
14.41: Renault işçileri, kendilerine gönderilen erzakların Coşkunöz ve Tofaş'a yönlendirilmesini istiyorlar. Aileler ise fabrika içindeki yakınlarıyla hasret gideriyor. Öte yandan Ford'da parçaların yetişmemesi sebebiyle mesailerin iptal edildiği öğrenildi.
14.28: Tofaş işçileri fabrika önüne astıkları pankart ve dövizlerle araçlardan destek istiyor.
14.12: Ford Otosan'ın Yeniköy'deki fabrikasında çalışan işçilerden de ilk direniş sinyalleri geldi. İşçiler Türk Metal'i ve taleplerini karşılamayan MESS'i yemek boykotu yaparak protesto etti.
14.02: Metal işçilerinin direnişine destek vermek için İstanbul'dan yola çıkan FKF, Sınıf Tavrı ve İlerici Kadınlar'ın otobüsleri polis tarafından durduruldu. Polisin engellemesine rağmen feribotla Bursa'ya gelen grubun önü bu sefer de Mudanya İskelesi'nde polis tarafından kesildi. Polis, İDO çıkışı Renault'a desteğe gelenleri ayırmaya çalışıyor.
13.46: Metal direnişi işçilerin aileleri ve yurttaşların destekleriyle sürüyor. Fabrika önünden bir kare:
Mako işçileri 8/16 vardiyası bitiminde üretimi durduran Coşkunöz işçilerinin yanına yürüyecek.
12.57: DJC işçileri de yeni kararlar aldı:
1.) Bu süreçten dolayı tek bir personelimizi yazılı tutanak işten atılma ve tehdidi olursa sözcü arkadaşlarımızın kontrolünde üretimi durdururuz.
2.) Mevcut sendikacıların söz hakkı bitmiştir. Kendi temsilcilerini belirleyeceğiz.
3.) Diğer taleplerimiz paylaşılacaktır.
Sendikalaşmanın önündeki sendikal engeller
12.55: Renault işçileri, aralarında para toplayıp destek olan, sigara ve soğuk meşrubat gönderen beyaz yakalılara teşekkür ettiler.
12.50: Renault'ta çalışan işçilerin eşleri ve yakınları saat 14.00'te Kent Meydanı Çeşme'de buluşma çağrısı yaptı. Burada toplanılıp fabrika önüne gidilecek.
11.35: Uludağ Ünivesitesi'nden öğrenciler işçileri ziyaret etti.
Bak, işçi tulumu giymiş umut
10.20: Delphi işçileri de vardiya çıkışı direniş alanına geldi.
Ototrim işçileri ise 'Türk Metal için cenaze namazı' kıldılar. Fabrika önüne "Ototrim Harranlılar" pankartı ve meşalelerle gelen işçiler temsili olarak hazırladıkları Türk Metal tabutu önünde gıyabında cenaze namazı kıldılar. İşçiler "Toprak da kabul etmez" diyerek Türk Metal'in tabutunu yaktılar.
09.40: 14 Mayıs gecesi üretimin durduğu andan beri fabrika içinde bulunan Renault işçileri fabrika sahası içinde yürüyüş gerçekleştirdi. İşçiler coşkulu sloganlarla fabrikayı inletti.
09.25: Direnişçileri yalnız bırakmayan Valeo işçileri de Renault önünde. Valeo işçileri Renault işçilerine simit ve ayran getirdi.
09.15: Metal işçileri, Türk Metal ve sermaye yandaşlığı yapan Bursa'nın yerel gazetesi Olay'ı protesto ediyor. Gazetenin metaldeki binlerce istifayı düşük göstermeye yönelik haberlerine tepki gösteren metal işçileri gazetenin üzerine çarpı çekti. İşçiler gazeteye boykot çağrısında bulunuyorlar. Diğer yandan, Mako işçileri de pazartesi sabahı iş bırakmaya hazırlanıyorlar.
08.45: Direniş alanı bir kez daha metal işçisinin büyük buluşmasına sahne oluyor. Trelloeborg Vibracoustic işçileri araçlarıyla konvoy yaparak direniş alanına gelirken Farba işçileri yürüyüş düzenledi.
08.39: Mako işçileri de vardiya çıkışında direniş alanına geldi. Direniş alanı bir kez daha binlerce işçinin coşkulu buluşmasına tanıklık ediyor.
08.30: Renault'ta sınıf dayanışması da büyüyor. Türk Metal'den istifaların sürdüğü SKT ve Rollmech fabrikalarından işçiler direniş alanına gelerek Renault işçileriyle kucaklaştı.
FKF ve Sınıf Tavrı otobüslerine engelleme
Bursa'da direnen Renault işçilerine destek vermek amacıyla İstanbul'dan çıkan otobüslerin geçişini engelleyen polisin "Bursa'ya gitmenize izin vermeyeceğiz" dediği öğrenildi.
Merve Bahtiyar - İleri Haber
Güncelleme 23:00
Polisin engelleme girişimleriyle ilgili açıklama yapan Sınıf Tavrı, "Bir kere daha söylüyoruz o yüzden; sınıf tavrını gösterdi, engellemeleriniz boşadır" ifadeleriyle direnişi bastırmaya çalışan Türk Metal, MESS ve iktidara tepki gösterdi.
Sınıf Tavrı'nın yaptığı açıklama şöyle:
"Sınıf tavrını gösterdi, engellemeriniz boşa
Bursada metal işçilerinin ayağa kalkışı ve hakkını araması sarı sendika-MESS hükümdarlığını sarsıyor.
İki gündür direnen Renault, Tofaş, Mako, Valeo, Coşkunöz ve bütün diğer fabrikalardaki işçiler yolun netliğini gösteriyor.
Bu yol sınıfa karşı sınıf yoludur.
Bursalı metal işçilerinin direnişine desteğe giden Sınıf Tavrı ve Fikir Kulüpleri Federasyonu üyelerine yönelik engellemeler ise iktidarın korkusunu gösteriyor. Başbakan Davutoğlunun Bursaya gelişini bahane edenler sınıfın mücadelesinin yarattığı ivmeden asıl olarak korkmaktadır.
Engellemeye çalıştıkları sınıfın ayağa kalkışıdır. Polisin öne sürdüğü tehlikeler sadece sermaye iktidarı ve AKP için geçerlidir.
Sınıf Tavrı ve Fikir Kulüpleri Federasyonu üyelerine yönelik engellemeleri kınıyoruz. Alıkonulmaya çalışanan, seyahat özgürlükleri gasp edilen Sınıf Tavrı ve FKF üyeleri bu engellemeleri boşa çıkartacaklarını iyi biliyorlar.Bir kere daha söylüyoruz o yüzden; sınıf tavrını gösterdi, engellemeleriniz boşadır.
İşçilerin yolu ise açıktır: önce sarı sendika Türk Metali ezdiler, sırada ise MESS var. Sarı sendika-patron-iktidar üçlüsü sarsıldığında buz kırılacak yol açılacaktır.
Sarsılan sermaye düzeninin kendisidir. İşçilerin birliği gösteriyor ki; sarı sendika-patron hükümranlığı yalnızca kağıt üzerindedir.
Şimdi sırada işçilerin kararlı dayanışmasını yeni bir mücadele hattına geçme zamanıdır. Bu dayanışmayı ne iktidar, ne de onun kolluk gücü engelleyebilir.
Umudu ve dayanışmayı asla engelleyemezsiniz.
SINIF TAVRI"
Güncelleme 16:35
Emek Partisi Mudanya İlçe Başkanı Levent Kaya polis ablukasında bulunan direniş destekçilerini ziyaret etti.
Güncelleme 15:48
İlerici Kadınlar Türkiye Koordinasyon Üyesi Aysel Tekerek polisin engelleme girişimiyle ilgili İleri'ye konuştu:
"Sabahleyin otobüsümüzü sudan gerekçelerle bağlayan emniyet teşkilatı feribottan iner inmez Mudanya İlçe Emniyet Müdürlüğü gorevlilerince önümüzü keserek kimlik tespiti yapacaklarını, hakkımızda Bursa'yı provoke edeceğimiz yönünde şikayet olduğunu belirterek bizleri durdurdular. Emniyet yetkilileri ile yaptığımız görüşmede Ahmet Davutoğlu'nun Bursa'da olduğu ve Bursa'dan ayrılana kadar bizleri tutacaklarını aynı zamanda Metal işçilerinin bulunduğu alanada gitmemize izin vermeyeceklerini belirttiler. Su an tüm itirazlarimiza rağmen kimlik tespiti uygulaması fiilen uzatılıyor ve Bursa'ya gecisimiz hala engelleniyor. Burada FKF'li kardeslerimiz ve işçi kardeslerimizle birlikte bu hukuksuz uygulamanin sonlanmasini bekliyoruz. Hem metal işçilerinin hemde AKP'ye boyun eğmeyen halkın duygu ve düşüncelerinin aynısını taşıyoruz. Fiili engellemelerin hicbir zaman işe yaramadığını gördük, göreceğiz. Buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum bu işin Bursa'sı Izmir'i Ankara'sı artık kalmamıştır. Bulduğumuz her yerde varolan mücadeleleri ilerici kadınlar olarak güçlendirmeye devam edeceğiz."
Güncelleme 13:56
Polis iskelede deniz otobüsünden inenlerin görüntülerini aldı ve Reno eylemine gelenler sol tarafa geçsin anonsu yaptı. Polis aranan şahısların olduğu ve ihbar geldiği gerekçesiyle yolu kapattı ve kimlik kontrolü yapmak isteince, direnişe desteğe gelenler tepki gösterdi.
Güncelleme 12:05
Konuyla ilgili açıklama yapan FKF Genel Başkanı Erçin Fırat, "Otobüs engellendi denizden gidiyoruz.Saat 14te işçilerle birlikte direnişteyiz." sözleriyle yasağa rağmen Bursa'ya hareket edeceklerini açıkladı. Fırat, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 'Harbiye yasağını' delmelerine gönderme yaparak "Öğrenecekler; harbiye olmazsa maçka, otobüs olmazsa ido" ifadelerini kullandı.
--------------------------------------------------------------------------------
(İleri - Haber Merkezi) Bursa'ya gitmek üzere sabah saatlerinde Kadıköy Salı Pazarı'nda toplanan FKF, Sınıf Tavrı ve İlerici Kadınlar'ın otobüslerini durduran polisin vergi eksikliğini gerekçe göstererek araçları bağladığı belirtildi.
Otobüslerini bekleyen kitlenin soruları üzrerine polisin "Bursa'ya gitmenize izin vermeyeceğiz" dediği öğrenildi. Otobüsleri bağlanan kitlenin feribotlarla Bursa'ya geçeceği bildirildi.
Domino etkisi: Renault direnişi yayılıyor
ERK ACARER
Bursa'da reanult'nun domino etkisi yarattığı direniş büyüyor. Renault, Tofaş ve Coşkunöz firmasının ardından otomotiv sektörü için yan sanayi, üreten Mako işçileri de direnişe geçti. Yaklaşık 100 kişi gece vardiyasından çıkmadı. Sabah gelen işçiler ise fabrikaya girmedi. 06.00-12.00 vardiyası da direnişe destek verdi. Diğer firmaların işçileri de Mako ile birleşti.
Mako'da 1200 civarında işçi bulunuyor. Firma; Renault, Tofaş ve Hyundai markaları için yan sanayi üretiyor.
Beş bin kişinin çalıştığı Bursa Renault Fabrikası'nda yönetimin, işçilerin ek zam talebini yerine getirmemesine karşılık yan sanayi fabrikasına yüzde altmış zam yapması üzerine işçiler 14 Mayıs gecesi iki vardiya olarak iş bırakmıştı.
Yaklaşık 5 bin kişinin çalıştığı Renaultda üretimi durduran işçiler fabrikayı boşaltmazken, diğer vardiyalar da işbaşı yapmayıp fabrika bahçesinde eylem yapmıştı.
Sarı sendika Türk Metal'e ve patronlar örgütü olan MESS'e karşı işçilerin verdiği hak mücadelesine birçok fabrikadaki işçilerden de destek gelmişti. Renault'daki direnişe destek için Delphi, Coşkunöz, Valeo, Mako, Tofaş, Maysan Mandonun da aralarında bulunduğu pek çok fabrikadan işçiler gelmişti. Direnişin üstünden dört gün geçmesine karşılık işçiler henüz bir yetkiliyle talepleri hakkında konuşamadı.
Bursada ücretlerinin artırılmasını ve toplu sözleşmenin yenilenmesini isteyen Oyak Renault işçileri üretimi durdurdu.
Dün gece (15 Mayıs 2015) 00.00-08.00 vardiyasında görevli yaklaşık binbeşyüz işçi, tesise girmeyerek girişte toplandı. 16.00-24.00 vardiyasında çalışan işçiler de mesailerinin dolmasına rağmen fabrikadan çıkmadılar. İşçiler çıkmadığı için mesaiye başlayacak olan sabah 08.00 vardiyası da çalışmaya başlayamadı ve fabrika önünde toplandı. Konfederasyon olmadan, kitlesel bir program olmadan, tamamen işçilerin insiyatifi ve programıyla düzenlenen bu eylem, ülkemiz tarihinde şimdiden yer edindi.
Bu direnişin incelenmesi gereken birkaç noktası var. Bu sadece patronlara karşı yapılan bir eylem değil, aynı zamanda işveren temsilcisi MESS ve Türk Metal-İş Sendikasına karşı olan bir duruş.
MESS dün yaptığı açıklamada, imzalanan grup sözleşmelerinde ilave hak verilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını bildirdi. MESS açıklamasında Bu nedenle farklı bir beklenti içinde olunmaması, provokasyonlara kapılarak işyerlerindeki çalışma düzeninin bozulmasına neden olacak yasadışı davranışlardan kaçınılması gerekmektedir dedi. İşçilerin düşmanı olan bu oluşum, kullandıkları cümlelerinde haykırıyorlar adeta üstlendikleri misyonu.
İşin diğer boyutu olan Türk Metal ise sessizliğini koruyor. Son haftalarda Türk Metalden istifa eden çok sayıda işçi oldu. Bu istifaların yarattığı gerginlik, sendika temsilcilerinin işçilere saldırmasıyla son noktaya ulaştı. Renault işçileri, emeklerinin karşılığını ve çeşitli makamlarca kullanılmamayı talep ediyor. İşçiden ziyade işveren hakkını savunan sarı sendikalardan, işveren temsilcisi MESSten ve tüm dünyadaki ortak sömürü kaynağı olan patronlardan hesap sormak için direniyor. Çeşitli fabrikalardan destek için işçiler geliyor, sosyal medyadan destek üzerine destek yağıyor. Bu direniş, diğer iş kolları ve devrimci sendikal programların katılımıyla büyümeli ve kitleselleşmelidir. Renault fabrikasından yayılan bu ateş; fabrikaları, atolyeleri, plazaları, emeğin sömürüldüğü her noktayı kaplamalıdır. Enternasyonalizmin adı, işçi sınıfının ateşiyle tekrar yazılmalı, sömürülen sınıfların son kavgasına, dünya devrimine öncülük etmelidir. Direnen renault işçilerine ve tüm dünya emekçilerine bin selam!
Kaynak: http://www.turkiyedireniyor.org/renaultta-artik-devrim-arabalari-uretiliyor/
Diren canım babacığım
Nurettin Abacıoğlu
Metal İşçileri Birliği (MİB), internet sayfasına, babasını destekleyen minik güzel bir kızın resmini koymuş. Elinde yazılı bir karton, gülümseyene gözleriyle kaldırmış tutuyor: Diren Canım Babacığım.
Hayatın gerçeği işte böyle bir şey olmalı.
Fabrika içinde işçiler; dışarıda aileleri ve giderek çemberin yeni destekçilerle genişlemesi
Direnişin kitlesellik ekseninden, toplumsallaşmaya evrilmesi ve yaşama dolması böyle bir şey olmalı
Otomotiv sanayinin metal işçileri direniyor.
Üretimden gelen güçlerini kullanıyor; sınıf bilinçlerini hem sınıyor; hem de bileyliyorlar
***
Mayıs ayı nice yıldönümlerini içinde barındırır
1 Mayıs öyle; 19 Mayıs öyle
Özel günleri de içinde barındırıyor. Örneğin eczacıların günü olması dışında, 14 Mayıs 1950, Türkiye burjuva demokrasi tarihinde çok partili hayata geçiş diye anılır. Demokrat Partinin iktidarı devraldığı ve Türkiye gericileşmesinin bugünlere ulaştığı bir yükselişin tarihi, bu ayın içinden geçer.
Başkalarını bir yana koyarsak, 15 Mayıs, tarihte sıradan bir gün iken, 2015 de birden ülke güncesinin adı anılacak bir köşe taşına aday ve kavşak olup, çıkmış görünüyor.
Nerede mi? diye sorulacak olursa, bugünlerde Bursada.
***
Bursa, Türkiyenin önemli bir sanayi kenti
Bir yandan bakarsanız, bu işçi yatağı kent, sınıfın en kanlı canlı ve kocaman gövdeyle yaşadığı merkezlerden birisi
Öte taraftan, Demokrat ve Adalet Partisinden başlayıp, bugün Akpye de, her seçimde, hem kent, hem de Mecliste temsil edilme iktidarını teslim eden, onlara da yataklık yapan bir kent
İşçi sınıfının varlığı ve onların eli ya da oyuyla, gericileşmenin öznesi olan partilerin sürekli iktidarı
Ne garip manzara ama
Kapitalizmin sosyolojisi bakımından, akademik çalışmalara konu olmalı bu olgu
Tamam da, onca düzen salgısına bulaşmış fabrikalardan bugün başka sesler geliyor
Alanlardan başka sesler, grev ve işgal bayrakları yükseliyor
Burjuvazinin ve sınıfını sürekli satan sarı sendikaların cirit atmasına karşın, grevler yayılıyor; direnişler yükseliyor
***
Otomotiv sektörünün metal işçileri ilkin Renault fabrikasında grevi başlattılar ve direnişe çıktılar. Şimdilerdeyse TOFAŞ, Coşkunöz, Mako, Farba, Ototrim ve Ford Otosanda da işçiler devreye girdi
Tıpkı şiirdeki gibi
dalgaları karşılayan gemiler gibi/ gövdelerimizle/ karanlıkları yara yara
Hesaba bakılırsa ilk altı günün sonunda 13 bini aşan işçi, grev gözcüsü önlüğünü giymiş ve fabrikaların kapısına grev çadırını kurmuş durumda
Her an müdahaleye hazır, TOMAsı, gazı, tüfeği, copu, kalkanı ile polis kuşatması altında ve sarı sendikanın içinde cirit attığı bir ortamda
***
Akpnin medyasında, bu grev şimdilik tam boy bir beyaz sayfa
Akpnin silahşor ve kalemşorları dâhil her boy ve soydan mücahitleri de grevin başlatılma tarihini manidar bulan bir söylem içindeler
Hayli sıkıntılılar
Bir yandan seçim sıkışması; bir yandan da Haziran korkusu iktidar bloğunu sarmış durumda
Anketlere bakılırsa, bu seçimlerde Akpye istediği boyda bir iktidar alternatifi görünmüyor. Seçime ilişkin özel bir heyecan atmosferi yoksa da, bu defa halkta ve ortalıkta daha kararlı ve tevekkül içinde bir bekleyiş seziliyor
Gençlik, FKF kıpırdanış içinde; SOMAda sıradan insanlar birbirine kol kanat olmuş, acısının daha da bilincinde ve şimdi de üstüne üstlük Bursada işçi grevde
Akpye bundan daha da kâbus olamaz
***
Şimdilik işçilerin talebi, kendi ekonomik çıkarlarıyla sınırlı
Ne mi istiyorlar?
-Ücretler Bosch sözleşmesi taban alınarak yeniden düzenlensin
-Haklı taleplerden dolayı hiçbir işçinin işine son verilmesin ve bunun için de garanti verilsin
-Bu süreçte işten atılan işçiler işe iade edilsin
-Türk Metal sendikası kendi işyerlerinden gitsin
-İşçi temsilcileri demokratik yöntemlerle ve işçilerin iradesiyle belirlensin
Bosch sözleşmesinin ne olduğunu merak edenlere şu not olsun:
İşveren temsilcisi MESS ile anlaşmakta hep mahir olan ve kendi üyesi olan işçinin hakkını işverene peşkeş çeken Türk Metal, sektördeki firmalar arasında hep farklı işler yapıyor ve Bosch işçisine yapılan ücret zammını, Renault firması işvereninden talep etmiyor
İşte bu fabrikanın emekçileri de, bu nedenle ayağa kalkıyor
Ayrıca sınıf sendikacılığı yerine sarı sendikacılık yapan ve kendini satan Türk Metalden de hukuken ayrılabileceğini öğrenince, bunun yolunu açmak için de istifa eylemi başlatıyor.
Türk Metal yerinde durur mu? Bu defa sendika teşkilatı, özel adamlarını kendi üyesi işçilere saldırtıyor ve kazan iyice kaynamaya, direniş hem işverene ve hem de sendikaya karşı daha da güçlenmeye yüz çeviriyor
Bu arada bu hareketlenme Renaultta 14 işçinin işten çıkarılmasına mal oluyor. Böylece vardiya değişimleri duruyor. İşçi hem grevde, hem de direnişte
Türk Metalin kayırdığı, işçinin içinden satın aldığı ve sınıf dayanışmasını hiçe sayanlar da kuşkusuz var. Gözü olanın gördüğü, aklı olanın kendi hallerini aklında yorduğu bu durum, sadece Renaultla da sınırlı kalmıyor ve yayılıyor
MESS, işçilere Türk Metalle yaptığı sözleşmeyi gösterip, zam yapmayacağını açıklıyor. Oysa ortaya başka bir durum çıkıyor ki, evlere şenlik. İşçinin bu anlaşmadan haberinin olmadığı anlaşılıyor
İşçi kendisini satanın, ağacın kurdu gibi içinden olduğunu bir defa daha anlıyor
MESS hala direnmeye devam ediyor
Zira işçi sayısı, önce beş bin, şimdi on üç bine ulaşan işçi ile sınırlı değil. Bursa işçi yatağında metal sektöründe yüz seksen bin işçi var. Düne değin MESSin güzel anlaştığı Türk Metale sınıfın içinden kapı görünüp, yerine Birleşik Metal Sendikasının ikamesi söz konusuyken ve yüz binlerce işçi adına bu kez sınıf sendikacılığı yapanla masaya oturma tehdidi yükselirken, işverene de işçilerle anlaşmamaktan başka çare kalmıyor.
İşveren açısından sıkışma sadece bu boyutta da değil
Zira Bursa, sadece Türkiye için bir üretim merkezi değil
Avrupa Birliğinde pek çok otomotiv sektörü, buradan giden fason mal veya yedek parça ile besleniyor. Şimdi oralarda da üretim yavaşlamış durumda ve hele ki Türkiyedeki sınıf kardeşlerine dayanışma grevleri de gündemde ve konuşulur olmuş durumda
Sanayi burjuvazisi tedirgin; zira Bursada başlayan metal direnişinin tekstil işçilerine bulaşma ihtimali hiç uzak ara görünmüyor.
Bu gümbürtüyü ve sıkleti ne kaldıracak bir burjuva sınıfı ve ne de siyasi iktidarın olmadığı bir tarih aralığında, 15 Mayıs, işçi eylemliliğinin yeni bir ete kemiğe bürünme şafağı olarak ufukta yükseliyor
Bu manzara şunu gösteriyor:
İşçi sınıfı partisini; parti işçi sınıfını arıyor
***
Sınıfın içinde, onun sendikasında ve yönetiminde; üretim hattında, bandında partili emekçilerin olmadığı, kendinde sınıfla, kendi sınıf ayırımının yapılamadığı bir mücadele bağlamında bu işin sonu bir sönümlenmeye de varabilir
Hatta kimileri çıkıp, bu ekonomizmden, sisteme yeni bir restorasyon çıkar; küçük çıkarları karşılanan işçiler yine gider Akpye oy verir diye ahkam bile kesilebilir
Oysa bu manzaraya bir de Haziran gözüyle bakmak gerekir
Kısacası, işçi sınıfı partisini; parti sınıfı arıyor
Yoksa geçmek gerek, şu el elde, baş başta kalma hallerinden
Metal işçisi direnişi sürdürüyor
Metal işçileri Türk Metal ve MESS'e karşı başlattıkları direnişi sürdürmeye devam ediyor. Tofaş ve Mako'da kısmi kazanımlarla sonlandırılan direniş, diğer fabrikalarda sürüyor. Türk Metal çetesinden istifalar ise hızla devam ediyor.
Bursada otomotiv devi fabrikalarda başlayan, Ankara, Kocaeli ve Sakaryaya da yayılan metal direnişi büyüyerek devam ediyor. Patronlar direnişi kırmak için her oyuna başvururken, işçiler talepleri karşılanana dek direnmekte kararlı. Henüz üretimin durmadığı fabrikalarda da direniş rüzgârı esiyor, Türk Metalden istifalar hızla sürüyor.
***
18.00: Mercedeste istifalar başladı. İşçiler internet üzerinden Türk Metalden istifa ediyorlar.
Farbanın Bursa ve Gebzedeki fabrikalarının yanısıra VL Elektronikte de istifalar büyük oranda tamamlandı.
Diğer yandan, fabrikalardaki hakimiyetini kaybeden Türk Metal çetesi ise, Tofaştaki anlaşma üzerinden fabrikalarda denetimi yeniden ele almak ve direnişin daha fazla büyümemesi için patronlarla işbirliğini hızlandırıyor.
Gebzede Autoliv fabrikasında Türk Metalin patronla görüştüğü ifade ediliyor.
17.40:Mercedes'in Aksaray'daki fabrikasında ilk eylem yapıldı. Vardiya çıkışında yüzlerce işçi Türk Metal'i protesto etti. İşçiler servislere kadar alkış ve sloganlarla yürüdü. Pazartesi günü daha büyük bir eylem yapılacağı belirtiliyor.
17.00:Türk Traktör'ün Ankara'daki fabrikasında Türk Metal'den istifalar hemen hemen tamamlandı. Türk Traktör'ün Sakarya Erenler'deki fabrikasında ise işçilerin coşkulu ve kararlı bekleyişi devam ediyor.
16.50:Ford Otosan'da direniş alanında büyük bir coşku ve kararlılık var. Magna fabrikası ve 16.00 çıkışında içeride çalışan az sayıda işçilerin katılımıyla işçiler coşkuyla birleşti.
15.38: Metal direnişi Aksaray'a da sıçrıyor. Günlerdir fabrikalarında mücadeleye hazırlandıkları mesajını veren Aksaray Mercedes işçileri bugün ilk kıvılcımı çaktılar. İşçiler yemekhanede yaptıkları eylemle fabrikayı inleterek Türk Metal'i protesto ettiler.
13.55: Teknik Malzeme işçileri, aynı holding bünyesindeki fabrikalarda çalışan işçilere seslenerek "Türk Metal'in sizin adınıza konuşmasına izin vermeyin. Biz bu konuda kararlıyız" dediler.
13.41: Arçelik 08.00-16.00 vardiyasında sesli protestolar arttı. İşçilerin anlatımına göre sendika ne yapacağını şaşırdı.
Önceki gece Tofaş'ta işçi temsilcileri ile patron temsilcileri arasında yapılan görüşme sonucu hakları için sarı sendika ve MESS'e direnen işçiler kazandı. Tofaş işçi temsilcisi görüşmede varılan anlaşmayı direnişçi işçilere şöyle duyurdu:
"-Türk Metal gidecek. Gitmese de içimizden seçtiğimiz arkadaşlar temsilci olacak. Onlara söz hakkı tanımayacağız. Türk Metal devri kapandı.
-Eylem sebebiyle tek bir arkadaşımızın dahi işine son verilmeyecek.
- Pazartesi iş başı yapılırsa bin lira alacağız. Ramazan ayına kadar bir iyileştirme düşünülüyor. Kesin bir miktar söylenmiyor. Saat ücretine değil prim olarak ve yıllık(bin lira da olabilir 3 bin lira da olabilir) senede 2 kez ödenecek."
Tofaş işçileri fabrikada pazartesi günü üretime başlama kararı aldı. Mako da ise dün gece 00.00 vardiyasına girmeyen işçileri işten çıkaracağını söyleyen patron tepki ile karşılandı. Direnişin sürdürülmesi üzerine patron işçilere açıklama yaparak Tofaş'ta alınan kararların Mako'da da aynen geçerli olduğunu söyledi, işçilerin anlaşma sağlaması üzerine direniş sona erdirildi.
Bugün ise Renault fabrikasında işçi temsilcileri ve avukatlar, patronla masaya oturarak anlaşma koşullarını konuşuyorlar.